Arapça:
وَأَمَّا السَّائِلَ فَلَا تَنْهَرْ
Çeviriyazı:
veemme-ssâile felâ tenher.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Dilenciyi de azarlama.
Diyanet İşleri:
Ve sakın bir şey isteyeni azarlama;
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve bir şey dileyeni boş çevirme, azarlama.
Şaban Piriş:
İsteyeni azarlama!
Edip Yüksel:
Dilenciyi de azarlama.
Ali Bulaç:
İsteyip-dileneni azarlayıp-çıkışma.
Suat Yıldırım:
İsteyene de kaba davranma, onu azarlama!
Ömer Nasuhi Bilmen:
(10-11) Ve bir şey dileneni de sakın kovma. Fakat Rabbin nîmetini de yâd et.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yoksulu/bir şey isteyeni azarlama!
Bekir Sadak:
Elbette guclukle beraber suphesiz bir kolaylik vardir.
İbni Kesir:
Ve bir şey isteyeni azarlama.
Adem Uğur:
El açıp isteyeni de sakın azarlama.
İskender Ali Mihr:
Ve amma saili (bir şey isteyeni) bundan sonra azarlama.
Celal Yıldırım:
Ve bir şey isteyeni azarlama!
Tefhim ul Kuran:
İsteyip dileneni de azarlayıp çıkışma.
Fransızca:
Quant au demandeur , ne le repousse pas.
İspanyolca:
Y en cuanto al mendigo, ¡no le rechaces!
İtalyanca:
non respingere il mendicante,
Almanca:
Und hinsichtlich des Bittenden, so beschimpfe nicht!
Çince:
至於乞丐,你不要喝斥他,
Hollandaca:
Noch verdrijf den bedelaar;
Rusça:
И не гони просящего!
Somalice:
Ka wax su'aalina ha canaanan.
Swahilice:
Na anaye omba au kuuliza usimkaripie!
Uygurca:
سائىلغا قوپاللىق قىلما
Japonca:
請う者を揆ね付けてはならない。
Arapça (Ürdün):
«وأما السائل فلا تنهر» تزجره لفقره.
Hintçe:
माँगने वाले को झिड़की न देना
Tayca:
และส่วนผู้เอ่ยขอนั้น เจ้าอย่าตวาดขับไล่
İbranice:
ואל תדחה מעליך את מבקש הנדבה
Hırvatça:
i onoga ko traži ne odbij,
Rumence:
Cerşetorul, tu să nu-l alungi!
Transliteration:
Waamma alssaila fala tanhar
Türkçe:
Yoksulu/bir şey isteyeni azarlama!
Sahih International:
And as for the petitioner, do not repel [him].
İngilizce:
Nor repulse the petitioner (unheard);
Azerbaycanca:
Dilənçini də (qapıdan) qovma!
Süleyman Ateş:
Dilenciyi azarlama.
Diyanet Vakfı:
El açıp isteyeni de sakın azarlama.
Erhan Aktaş:
Sakın isteyeni(1) geri çevirme.
Kral Fahd:
El açıp isteyeni de sakın azarlama.
Hasan Basri Çantay:
Sâile gelince: (Onu) da azarlayıb koğma.
Muhammed Esed:
yardım isteyeni asla geri çevirme,
Gültekin Onan:
İsteyip dileneni azarlayıp çıkışma.
Ali Fikri Yavuz:
Dilenciyi de azarlama.
Portekizce:
Nem tampouco repudies o mendigo,
İsveççe:
och stöt inte bort tiggaren med barska ord.
Farsça:
و تهیدست حاجت خواه را [به بانگ زدن] از خود مران
Kürtçe:
وە ھەڵمەشاخێ بە پرسیارکەر (ھەژارو سواڵکەر) دا
Özbekçe:
Ва, аммо, «соил»га зажр қилма. («Соил» келганда–бирор нарсаси бўлса бериши, бўлмаса яхши муомала қилиши керак.)
Malayca:
Adapun orang yang meminta (bantuan pimpinan) maka janganlah engkau tengking herdik;
Arnavutça:
e lypsin mos e refuzo me ashpërsi,
Bulgarca:
И не отпъждай умоляващия!
Sırpça:
и онога ко тражи не одбиј,
Çekçe:
co žebráka se týče, toho neodstrkuj,
Urduca:
اور سائل کو نہ جھڑکو
Tacikçe:
ва гадоро марон
Tatarca:
Һәм синнән сораучыга каты мөгамәлә кылма, ни сораса да җавап бир һәм теләген үтә.
Endonezyaca:
Dan terhadap orang yang minta-minta, janganlah kamu menghardiknya.
Amharca:
ለማኝንም አትገላምጥ፡፡
Tamilce:
ஆக, யாசகரைக் கடிந்து கொள்ளாதீர்!
Korece:
구하는 자에게 거절하지 말고
Vietnamca:
Đối với người ăn xin Ngươi cũng đừng đuổi xua.
Ayet Linkleri: