Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

92

Sûredeki Ayet No: 

20

Ayet No: 

6078

Sayfa No: 

596

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِلَّا ابْتِغَاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْأَعْلَىٰ

Çeviriyazı: 

ille-btigâe vechi rabbihi-l'a`lâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O ancak yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.

Diyanet İşleri: 

O yaptığı iyiliği birinden karşılık görmek için değil, ancak yüce Rabbinin hoşnudluğunu (rızasını) gözeterek yapmıştır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Yaptığını, ancak yücelerden yüce Rabbinin rızası için yapar.

Şaban Piriş: 

Sadece yüce Rabbinin yüzünü/rızasını arzular.

Edip Yüksel: 

Sadece En Yüce olan Rabbinin rızasını gözetir.

Ali Bulaç: 

Ancak Yüce Rabbinin rızasını aramak için (verir).

Suat Yıldırım: 

Sadece ve sadece yüce Rabbini razı etmek ister.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ancak pek yüce olan Rabbinin rızasını aramak için (infakta bulunur).

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yüceler yücesi Rabbinin yüzünü özleyip istemek için veren hariç.

Bekir Sadak: 

Rabbin suphesiz sana verecek ve sen de hosnut olacaksin.

İbni Kesir: 

Ancak yüce Rabbının hoşnudluğunu gözetmek içindir.

Adem Uğur: 

O ancak Yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.

İskender Ali Mihr: 

O sadece, Yüce Rabbinin Vechi´ni (Zat´ını) ibtiga etti (diledi).

Celal Yıldırım: 

Ancak karşılığını sırf o çok yüce Rabbın´dan bekleyerek yaptığı (iyilik) mükâfatlandırılır.

Tefhim ul Kuran: 

Ancak yüce Rabbinin rızasını aramak için (verir) .

Fransızca: 

mais seulement pour la recherche de La Face de son seigneur le Très-Haut .

İspanyolca: 

sino tan sólo por deseo de agradar a su altísimo Señor.

İtalyanca: 

ma solo per amore del suo Signore l'Altissimo.

Almanca: 

also (er tat es) nur im Streben nach seinem allhöchsten HERRN.

Çince: 

但他施舍只是为了求他的至尊主的喜悦,

Hollandaca: 

Maar die zijn vermogen voor de zaak van zijn Heer, den Verhevenste besteedt.

Rusça: 

только из стремления к Лику своего Всевышнего Господа.

Somalice: 

Ee Wuxuu u bixin dar Eebaha sareeya.

Swahilice: 

Ila ni kutaka radhi ya Mola wake Mlezi aliye juu kabisa.

Uygurca: 

ئۇنىڭ قىلغان ياخشىلىقى بىراۋنىڭ ياخشىلىقىنى ياندۇرۇش ئۈچۈن ئەمەس، پەقەت ئۇلۇغ پەرۋەردىگارىنىڭ رازىلىقى ئۈچۈندۇر

Japonca: 

一生懸命に至高者,主の御顔を請うだけである。

Arapça (Ürdün): 

«إلا» لكن فعل ذلك «ابتغاء وجه ربه الأعلى» أي طلب ثواب الله.

Hintçe: 

बल्कि (वह तो) सिर्फ अपने आलीशान परवरदिगार की ख़ुशनूदी हासिल करने के लिए (देता है)

Tayca: 

นอกจากว่าเพื่อแสวงความโปรดปรานจากพระเจ้าของเขาผู้ทรงสูงส่งเท่านั้น

İbranice: 

אלא, אך ורק, למען ריבונו הנעלה

Hırvatça: 

već jedino žudeći za licem Gospodara svoga Svevišnjeg

Rumence: 

în afara celui care caută la faţa Domnului său, Preaînaltul,

Transliteration: 

Illa ibtighaa wajhi rabbihi alaAAla

Türkçe: 

Yüceler yücesi Rabbinin yüzünü özleyip istemek için veren hariç.

Sahih International: 

But only seeking the countenance of his Lord, Most High.

İngilizce: 

But only the desire to seek for the Countenance of their Lord Most High;

Azerbaycanca: 

O ancaq ən uca olan Rəbbinin rizasını qazanmaq üçün belə edər.

Süleyman Ateş: 

Yalnız yüce Rabbinin rızası için verir.

Diyanet Vakfı: 

O ancak Yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.

Erhan Aktaş: 

İsteği yalnızca Yüce Rabb’inin rızasını kazanmaktır.

Kral Fahd: 

Yüce Rabbinin rızasını istemekten başka bir nimet yoktur.

Hasan Basri Çantay: 

O, (bunu) sırf O çok yüce Rabbinin rızaasını aramak (için yapmışdır).

Muhammed Esed: 

ama yalnızca yüce Rabbinin rızasını kazanmak için:

Gültekin Onan: 

Ancak yüce rabbinin rızasını aramak için (verir).

Ali Fikri Yavuz: 

O, ancak yüce Rabbinin rızasını kazanmak için verir.

Portekizce: 

Senão com o intuito de ver o Rosto do seu Senhor, o Altíssimo;

İsveççe: 

men av kärlek till sin Herre, den Högste.

Farsça: 

بلکه [انفاق کننده با تقوا مال خود را در راه خدا انفاق می کند] تا خشنودی پروردگار والایش را به دست آورد.

Kürtçe: 

تەنھا مەبەستی ڕەزامەندی پەروەردگاری بەرز وبڵندە

Özbekçe: 

Фақатгина олий мақом Роббисининг розилигини сўраб қилади.

Malayca: 

Hanyalah mengharapkan keredaan Tuhannya Yang Maha Tinggi;

Arnavutça: 

por vetëm që të fitojë kënaqësinë e Zotit të tij të Lartëmadhërueshëm,

Bulgarca: 

а само в стремеж към Лика на своя Господ, Върховния.

Sırpça: 

Већ једино жудећи за Лицем Господара свога Свевишњег,

Çekçe: 

leč jen z touhy po tváři Pána svého nejvyššího to konal.

Urduca: 

وہ تو صرف اپنے رب برتر کی رضا جوئی کے لیے یہ کام کرتا ہے

Tacikçe: 

Ғайри ҷустани хушнудии Парвардигори баландмартабаи худ.

Tatarca: 

Мәгәр сәваб вә нигъмәтләр бирелер, ахирәт өчен кыла торган гамәлләрен фәкать Аллаһ ризалыгы өчен генә һәм Аллаһ кушканча гына кылган тәкъва кешегә.

Endonezyaca: 

tetapi (dia memberikan itu semata-mata) karena mencari keridhaan Tuhannya yang Maha Tinggi.

Amharca: 

ግን የታላቅ ጌታውን ውዴታ ለመፈለግ (ይህንን ሠራ)፡፡

Tamilce: 

எனினும், அவரோ உயர்ந்தவனான தன் இறைவனின் முகத்தைத் தேடியே தர்மம் செய்வார்.

Korece: 

오직 가장 위에 계시는 주님 을 기쁘게 하고자 하는 소망을 가 진 자들로

Vietnamca: 

Y chỉ mong sự hài lòng của Thượng Đế của y, Đấng Tối Cao.