Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

6

Sûredeki Ayet No: 

98

Ayet No: 

887

Sayfa No: 

140

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَهُوَ الَّذِي أَنشَأَكُم مِّن نَّفْسٍ وَاحِدَةٍ فَمُسْتَقَرٌّ وَمُسْتَوْدَعٌ ۗ قَدْ فَصَّلْنَا الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَفْقَهُونَ

Çeviriyazı: 

vehüve-lleẕî enşeeküm min nefsiv vâḥidetin femüsteḳarruv vemüstevda`. ḳad feṣṣalne-l'âyâti liḳavmiy yefḳahûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Sizi bir tek candan yaratan O'dur. Sonra sizin için bir karar yeri, bir de emanet yeri vardır. Biz âyetlerimizi, anlayan bir toplum için apaçık beyan ettik.

Diyanet İşleri: 

O, sizi bir tek nefisten, babaların sulbünde kararlaşmış ve anaların rahminde kararlaşmakta olarak yaratandır. Anlayan millet için ayetleri uzun uzadıya açıkladık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Sizi bir tek kişiden meydana getirmiştir de size bir eğlenecek yurt, bir de eğreti olarak kalınacak yer tayin etmiştir. Anlayan topluluğa delillerimizi açıkça bildirmedeyiz.

Şaban Piriş: 

Sizi tek bir nefisten ortaya çıkaran O’dur. Sizin bir karar kılma yeriniz (ana rahmi), bir de emanet bırakılma yeriniz (babaların sulbü) var. Anlayan bir toplum için âyetleri ayrıntılı olarak açıklamışızdır.

Edip Yüksel: 

O'dur sizi bir tek kişiden inşa eden. Nitekim bir karar kılmayı bir ayrılış izler. Ayetleri, anlayan bir toplum için açıklamışızdır

Ali Bulaç: 

O, sizi tek bir nefisten yaratandır. (Sizin için) Bir karar (kalış) ve emanet (olarak konuluş) yeri vardır. Kavrayabilen bir topluluk için ayetleri birer birer açıkladık.

Suat Yıldırım: 

Sizi bir tek candan yaratan O'dur. Sonra sizin için; bir kalacak yer, bir de emanet olarak duracak yer vardır. Biz âyetlerimizi anlayan kimseler için açıkça bildirdik. [4,1]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve O (o Hâlik-i Hakîm)dir ki sizleri bir tek nefisten yaratmıştır. Artık bir karar yeri, bir de emanet yeri vardır. Hakkâ ki, Biz âyetleri ince anlayışlılar olan bir kavim için uzun uzadıya açıkladık.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Sizi bir tek canlıdan vücuda getiren O'dur! Bu oluşumda bir karar kılma yeri var, bir de emanet olarak kalma yeri. İyice araştırıp kavrayan bir topluluk için ayetleri biz tam bir biçimde ayrıntılı kıldık.

Bekir Sadak: 

Gozler O´nu gormez,O butun gozleri gorur. O Latif´tir, haberdardir.

İbni Kesir: 

Ve O´dur

Adem Uğur: 

O, sizi bir tek nefisten (Âdem´den) yaratandır. (Sizin için) bir kalma yeri, bir de emanet olarak konulacağınız yer vardır. Anlayan bir toplum için âyetleri ayrıntılı bir şekilde açıkladık.

İskender Ali Mihr: 

Sizi bir tek nefsten (Âdem (A.S)´dan) yaratan ve böylece (sizin için) kararlı bir kalma yeri (fizik vücudumuz için yeryüzü: dünya), bir de emanet kalma yeri (nefsimiz için cennet ve cehenneme gitmeden önce geçici olarak beklenilen yer

Celal Yıldırım: 

O ki sizi bir tek nefsten meydana getirdi. Bir karar yeri, bir de emanet yeri vardır. Gerçekten biz anlayışlı bir millete âyetlerimizi bir bir açıkladık.

Tefhim ul Kuran: 

O, sizi tek bir nefisten yaratandır. (Sizin için) Bir karar (kalış) ve emanet (olarak konuluş) yeri vardır. Kavrayabilen bir topluluk için ayetleri birer birer açıkladık.

Fransızca: 

Et c'est Lui qui vous a créés à partir d'un personne unique (Adam). Et il y a une demeure et un lieu de dépôt (pour vous.) Nous avons exposé les preuves pour ceux qui comprennent .

İspanyolca: 

Y Él es Quien os ha creado de una sola persona. Receptáculo y depósito. Hemos expuesto así los signos a gente que entiende.

İtalyanca: 

E' Lui che vi ha fatto nascere da un solo individuo e [vi ha dato] un ricettacolo e un deposito. Certamente abbiamo dispiegato i segni per coloro che capiscono.

Almanca: 

Ebenso ist ER Derjenige, Der euch aus einem einzigen Wesen hervorbrachte, so gab es dann Niederlassungs- und Aufbewahrungsort . Bereits haben WIR die Ayat verdeutlicht für Menschen, die verständig sind.

Çince: 

他从-个人创造你们,然后,你们有住宿的地方,有寄存的地方,我已为能了解的民众解释了一切迹象。

Hollandaca: 

Hij is het die u uit ééne ziel heeft voortgebracht, en eene zekere verzamelplaats en eene rustplaats voor u geschapen heeft. Wij hebben teekenen doen schitteren voor hen, die verstandig zijn.

Rusça: 

Он - Тот, Кто сотворил вас из одной души. Для вас есть место пребывания (на земле или в утробах матерей) и место хранения (в могилах или поясницах отцов). Мы уже разъяснили знамения для людей понимающих.

Somalice: 

Eebe waa kan Idinka Abuuray Naf kaliya (Nabi Aadam) ldiinna Yeelay Sugnaansho iyo Hoyosho, waan u Caddaynay Aayaadka Ciddi wax kasi.

Swahilice: 

Na Yeye ndiye aliye kuzalisheni kutokana na nafsi moja. Pako pahali pa kutulia na pa kupita njia. Hakika tumezichambua Ishara hizi kwa watu wanao fahamu.

Uygurca: 

اﷲ سىلەرنى بىر ئىنساندىن (يەنى ئادەم ئەلەيھىسسالامدىن) ياراتتى، سىلەرنى ئاتاڭلارنىڭ پۇشتىدا، ئاناڭلارنىڭ بەچچىدانىدا قارارلاشتۇردى، چۈشىنىدىغان قەۋم ئۈچۈن ئايەتلەرنى ھەقىقەتەن ئوچۇق بايان قىلدۇق

Japonca: 

かれこそは,1人からあなたがたを創られた方で,(あなたがたのために)安任と寄留の所を(定められた)。われは理解ある人びとにわが印の特恵を与えている。

Arapça (Ürdün): 

«وهو الذي أنشأكم» خلقكم «من نفس واحدة» من آدم «فّمُستقِرٌ» منكم في الرحم «ومستودع» منكم في الصلب وفي قراءة بفتح القاف أي مكان قرار لكم «قد فصَّلنا الآيات لقوم يفقهون» ما يقال لهم.

Hintçe: 

और वह वही ख़ुदा है जिसने तुम लोगों को एक शख़्श से पैदा किया फिर (हर शख़्श के) क़रार की जगह (बाप की पुश्त (पीठ)) और सौंपने की जगह (माँ का पेट) मुक़र्रर है हमने समझदार लोगों के वास्ते (अपनी कुदरत की) निशानियाँ ख़ूब तफसील से बयान कर दी हैं

Tayca: 

และพระองค์คือ ผู้ที่ทรงให้พวกเจ้าเกิดขึ้นจากชีวิตหนึ่ง โดยให้มีที่พัก และให้มีที่ฝาก แน่นอนเราได้แจกแจงโองการทั้งหลายไว้แล้วสำหรับกลุ่มชนที่เข้าใจ

İbranice: 

והוא אשר יצר אתכם מנפש אחת, ואז נתן לכם מקום משכן בעולם הזה ואחר כך מקום מנוחה בעולם הבא. כך נבהיר את האותות לאנשים אשר מבינים

Hırvatça: 

On vas je stvorio od jednog čovjeka, a zatim vam slijedi boravište i spremište. Mi smo obrazložili ajete i znakove ljudima koji razumiju.

Rumence: 

El este Cel ce a făcut să creşteţi dintr-un singur suflet şi v-a dat loc de locuire şi păstrare. Noi am lămurit deja semnele unui popor care ştie!

Transliteration: 

Wahuwa allathee anshaakum min nafsin wahidatin famustaqarrun wamustawdaAAun qad fassalna alayati liqawmin yafqahoona

Türkçe: 

Sizi bir tek canlıdan vücuda getiren O'dur! Bu oluşumda bir karar kılma yeri var, bir de emanet olarak kalma yeri. İyice araştırıp kavrayan bir topluluk için ayetleri biz tam bir biçimde ayrıntılı kıldık.

Sahih International: 

And it is He who produced you from one soul and [gave you] a place of dwelling and of storage. We have detailed the signs for a people who understand.

İngilizce: 

It is He Who hath produced you from a single person: here is a place of sojourn and a place of departure: We detail Our signs for people who understand.

Azerbaycanca: 

Sizi tək bir nəfərdən (Adəmdəm) yaradan da Odur. (Sizin üçün) bir qərar yeri (ana bətni, ata beli və ya yer üzü), bir də bir əmanət yeri (qəbir) vardır. Biz ayələrimizi anlayan bir camaat üçün belə müfəssəl bəyan etdik.

Süleyman Ateş: 

Odur ki sizi bir tek nefisten inşa etti. Sizin için bir kalış ve bir emanet olarak konuluş yeri ve süresi vardır. Gerçekten biz, anlayan bir toplum için ayetleri geniş geniş açıkladık.

Diyanet Vakfı: 

O, sizi bir tek nefisten (Âdem'den) yaratandır. (Sizin için) bir kalma yeri, bir de emanet olarak konulacağınız yer vardır. Anlayan bir toplum için ayetleri ayrıntılı bir şekilde açıkladık.

Erhan Aktaş: 

Sizi tek bir nefisten inşâ eden O’dur. Sizin için bir kalış ve emanet olarak konuluş yeri vardır. Akleden bir halk için âyetlerimizi böylece ayrıntılı bir şekilde açıkladık.

Kral Fahd: 

Sizi tek bir nefisten (Âdem) inşa edip yaratan O'dur; sizin için (babalarınızın sulbünde) bir kalış sûresi ve (ana rahminde) kalacak bir yer vardır. Biz, anlayan kimseler için âyetleri ayrıntılı bir şekilde açıklamışızdır.

Hasan Basri Çantay: 

O, sizi bir tek candan yaratandır. Sonra (sizin için) bir karaar yeri, bir de emânet yeri (vardır). Biz iyi ve ince anlayacak zümrelere âyetlerimizi hakıykaten açıkça bildirdik.

Muhammed Esed: 

Bir canlıdan sizi(n hepinizi) var eden Odur, ve O (sizin her biriniz için yeryüzünde) bir vade ve (ölümden sonra) bir dinlenme yeri (tayin etmiştir): Biz bu mesajları hakikati kavrayabilecek insanlar için açık ve anlaşılır kılmaktayız!

Gültekin Onan: 

O sizi tek bir nefsten yaratandır. (Sizin için) Bir karar (kalış) ve emanet (olarak konuluş) yeri vardır. Kavrayabilen (yefkahun) bir topluluk için ayetleri birer birer açıkladık.

Ali Fikri Yavuz: 

Sizi tek bir nefisten (Âdemden) yaratan O’dur. Böylece size, dünyada bir parça karar yeri ve kabirde muvakkaten durmak vardır. Biz, anlayan kimselere âyet ve alâmetleri açıkça bildirdik.

Portekizce: 

Foi Ele Quem vos produziu de um só ser e vos proporcionou uma estância para descanso. Temos elucidado osversículos para os sensatos.

İsveççe: 

Och det är Han som har låtit er uppstå ur en enda varelse - [för er finns] alltså en [första] boning, [modersskötet,] och ett [sista] förvaringsrum, [jorden]; ja, Vi har framställt budskapen fast och klart för dem som vill förstå.

Farsça: 

و اوست که شما را از یک تن آفرید، برخی [از شما] استقرار یافته [در زمین] و برخی به ودیعت نهاده [در اصلاب و رحم هایند]؛ ما آیات خود را برای قومی که می فهمند، بیان کردیم.

Kürtçe: 

وە ئەو خوایە زاتێکە کە ئێوەی دروستکردوە لەیەک کەس کە (ئادەم) ـە ئەمجا (لە پشتی باوکتانا) نیشتەجێ کران (دواتریش لەمناڵدانی دایکتاندا) دانران بە شێوەی کاتی بە ڕاستی ئایەتەکانمان ڕوون کردۆتەوە بۆ کەسانێک بەووردی بیر بکەنەوە

Özbekçe: 

У сизларни бир жондан яратган Зотдир. Бас, (у жон) қарор топадиган жойда (она раҳмида) ёки сақлаб қўйиладиган жой (ота сулби)дадир. Яхши англайдиганлар учун оят-белгиларни батафсил қилиб қўйганмиз. (Эркак бўлсин, аёл бўлсин, даставвал ҳаммаси ота сулбида сақланиб туради. Сўнгра она раҳмига–бачадонга ўтади, у ердан жой топади ва шундан кейин дунёга келади. Бу ишни ким қилади? Албатта, Аллоҳ таоло қилади. Аллоҳдан бошқа ҳеч ким қила олмайди. Агар бирор зот қила олса, айтсин! Албатта, инсон ўзидан-ўзи дунёга кела олмайди. Ушбу ҳақиқатни ўйлаб кўрган ҳар бир инсон Аллоҳ таолонинг биру борлигига қоил қолмай иложи йўқ. Фақат, бу оддий ҳақиқатни англаш учун фаҳм керак, онг керак, холос.)

Malayca: 

Dan Dia lah yang mencipta kamu dari diri yang satu (Adam), maka (bagi kamu) disediakan tempat tetap (dalam tulang sulbi bapa kamu atau di bumi), dan tempat simpanan (dalam rahim ibu atau dalam kubur). Sesungguhnya Kami telah jelaskan tanda-tanda kebesaran (Kami) satu persatu bagi orang-orang yang mengerti (secara mendalam).

Arnavutça: 

Ai është që ju ka krijur prej një njeriu (Ademit) që të jetoni dhe të varroseni në tokë. Na ua sqarojmë hollësisht dokumentat Tona njerëzve që kuptojnë.

Bulgarca: 

Той е Онзи, Който ви сътвори от една душа - и обиталище, и хранилище. Разясняваме знаменията на хора проумяващи.

Sırpça: 

Он вас је створио од једног човека, а затим вам следи боравиште и спремиште. Ми смо образложили речи и доказе људима који разумеју.

Çekçe: 

A On je ten, jenž vám dal vzniknout z jediné bytosti; a pak je spočinutí a složení. A takto jsme učinili znamení Svá srozumitelnými pro lid, jenž schopen je pochopení.

Urduca: 

اور وہی ہے جس نے ایک متنفس سے تم کو پید ا کیا پھر ہر ایک کے لیے ایک جائے قرار ہے اور ایک اس کے سونپے جانے کی جگہ یہ نشانیاں ہم نے واضح کر دی ہیں اُن لوگوں کے لیے جو سمجھ بوجھ رکھتے ہیں

Tacikçe: 

Ва Ӯст Худованде, ки шуморо аз як тан биёфарид. Сипас шуморо қароргоҳест ва вадиъат (амонат) ҷоест. Оётро барои онон, ки мефаҳманд, батафсил баён кардаем!

Tatarca: 

Ул Аллаһ сезне бер Адәм г-мнән күбәйтте, сезгә Аллаһ билгеләгән әҗәлегезгә чаклы дөньяда карарланмак булыр һәм үлгәннән соң кыямәт көненә чаклы икенче төрле хәлдә карарланмак булыр. Тәхкыйк аятьләребезне ачык аңлатып сөйләдек фәһемләп, аңлаган кешеләр өчен.

Endonezyaca: 

Dan Dialah yang menciptakan kamu dari seorang diri, maka (bagimu) ada tempat tetap dan tempat simpanan. Sesungguhnya telah Kami jelaskan tanda-tanda kebesaran Kami kepada orang-orang yang mengetahui.

Amharca: 

እርሱም ያ ከአንዲት ነፍስ ያስገኛችሁ፤ ነው፡፡ (በማሕፀን) መርጊያና (በጀርባ) መቀመጫም (አላችሁ)፡፡ ለሚያወቁ ሕዝቦች አንቀጾችን በእርግጥ ዘረዘርን፡፡

Tamilce: 

இன்னும், அவன்தான் உங்களை ஒரே ஓர் ஆத்மாவில் இருந்து உருவாக்கினான். ஆக, (ஒவ்வொரு ஆன்மாவிற்கும்) ஒரு தங்குமிடமும் ஒரு ஒப்படைக்கப்படும் இடமும் உண்டு. சிந்தித்து புரிகின்ற சமுதாயத்திற்காக அத்தாட்சிகளை திட்டமாக விவரித்தோம்.

Korece: 

한 몸에서 너희를 창조하신 후 너희가 머무를 곳과 떠날 곳을두신 분이 하나님이시니라 그분은지식이 있는 백성들을 위해 징표 들을 자세히 설명 했노라

Vietnamca: 

Ngài là Đấng đã tạo hóa các ngươi từ một cơ thể duy nhất (Adam). (Ngài đã tạo cho các ngươi) một chỗ định cư (trong tử cung của người mẹ) và một nơi lưu trữ (xương sống của người cha). Quả thật, TA đã giải thích các dấu hiệu (của TA) cho đám người thông hiểu.