Arapça:
وَاللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا يُوعُونَ
Çeviriyazı:
vellâhü a`lemü bimâ yû`ûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Oysa Allah içlerinde sakladıklarını biliyor.
Diyanet İşleri:
Oysa, Allah, onların sakladıklarını çok iyi bilir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve Allah, daha iyi bilir, gönüllerinde ne var.
Şaban Piriş:
Allah, onların (içlerinde) sakladıklarını en iyi bilendir.
Edip Yüksel:
ALLAH onların sakladıklarını çok iyi bilir.
Ali Bulaç:
Oysa Allah, onların içlerinde sakladıklarını daha iyi bilendir.
Suat Yıldırım:
Allah, onların kalplerinde ne sakladıklarını pek iyi bilir!
Ömer Nasuhi Bilmen:
Halbuki Allah onların kalblerinde neler topladıklarını pek iyi bilendir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Allah, içlerinde sakladıklarını çok iyi biliyor.
Bekir Sadak:
(4-7) Hazirladiklari hendekleri, tutusturulmus atesle doldurarak onun cevresinde oturup, inanmis kimselere dinlerinden donmeleri icin yaptiklari iskenceleri seyredenlerin cani ciksin!
İbni Kesir:
Halbuki Allah, onların sakındıklarını en iyi bilendir.
Adem Uğur:
Halbuki Allah onların gizlediği şeyleri çok iyi bilir.
İskender Ali Mihr:
Ve Allah, onların (kalplerinde) sakladıkları şeyleri (inkârları, düşmanlıkları) en iyi bilir.
Celal Yıldırım:
Halbuki Allah, onların içlerinde neleri gizlediklerini çok iyi bilir.
Tefhim ul Kuran:
Oysa Allah, onların içlerinde saklı tutmakta olduklarını daha iyi bilendir.
Fransızca:
Or, Allah sait bien ce qu'ils dissimulent.
İspanyolca:
pero Alá conoce bien lo que ocultan.
İtalyanca:
Ma Allah ben conosce quel che celano.
Almanca:
und ALLAH weiß besser Bescheid über das, was ihnen bewußt ist.
Çince:
真主全知道他们心中隐藏的东西,
Hollandaca:
Maar God kent de kwaadwilligheid wel, die zij in hunne borsten verborgen houden.
Rusça:
но Аллаху лучше знать, что они вмещают (какие добрые и злые деяния они совершают).
Somalice:
Eebana waa ogyahay waxay qarsan.
Swahilice:
Na Mwenyezi Mungu anajua wanayo yadhamiria.
Uygurca:
ئۇلارنىڭ دىللىرىدىكى يوشۇرۇن نەرسىلەرنى اﷲ ئوبدان بىلىدۇ
Japonca:
だがアッラーは,かれらの胸に隠すことを熟知なされる。
Arapça (Ürdün):
«والله أعلم بما يوعون» يجمعون في صحفهم من الكفر والتكذيب وأعمال السوء.
Hintçe:
और जो बातें ये लोग अपने दिलों में छिपाते हैं ख़ुदा उसे ख़ूब जानता है
Tayca:
และอัลลอฮฺทรงรู้ดียิ่งในสิ่งที่พวกเขาปิดปังไว้
İbranice:
אך אלוהים יודע היטב את כל מה שהם מצפינים בלבם
Hırvatça:
a Allah najbolje zna šta oni u sebi kriju,
Rumence:
iar Dumnezeu cunoaşte ceea ce ei ascund.
Transliteration:
WaAllahu aAAlamu bima yooAAoona
Türkçe:
Allah, içlerinde sakladıklarını çok iyi biliyor.
Sahih International:
And Allah is most knowing of what they keep within themselves.
İngilizce:
But Allah has full knowledge of what they secrete (in their breasts)
Azerbaycanca:
Halbuki Allah onların (ürəklərində) gizlətdiklərini ən gözəl biləndir!
Süleyman Ateş:
Allah onların, içlerinde gizledikleri (düşünceleri) biliyor.
Diyanet Vakfı:
Halbuki Allah onların gizlediği şeyleri çok iyi bilir.
Erhan Aktaş:
Allah, onların içlerinde ne sakladıklarını en iyi bilendir.
Kral Fahd:
Halbuki Allah onların gizlediği şeyleri çok iyi bilir.
Hasan Basri Çantay:
Halbuki Allah onların yüreklerinde neler saklıyorlar, pek iyi bilendir.
Muhammed Esed:
Ama Allah, onların (kalplerinde) gizlediklerini bilir.
Gültekin Onan:
Oysa Tanrı, onların içlerinde sakladıklarını daha iyi bilendir.
Ali Fikri Yavuz:
Halbuki Allah içlerinde ne sakladıklarını en iyi bilendir.
Portekizce:
Mas Deus bem sabe tudo quanto segredam.
İsveççe:
Men Gud vet vad de gömmer i sitt innersta.
Farsça:
و خدا به آنچه [از انکار، کفر، نفاق، حسد و...] در دل خود جمع می کنند، داناتر است.
Kürtçe:
وە خوا چاك ئاگادار وزانایە بەوەی کە لەدڵی دەگرن
Özbekçe:
Улар қалбларида нимани сақлаётганларини Аллоҳнинг Ўзи билар.
Malayca:
Sedang Allah mengetahui apa yang mereka rahsiakan dalam hati.
Arnavutça:
e Perëndia, me të vërtetë, di çka fshehin ata (në zemrat e tyre),
Bulgarca:
Но Аллах най-добре знае какво потулват.
Sırpça:
а Аллах најбоље зна шта они у себи крију,
Çekçe:
Však Bůh nejlépe ví, co skrývají!
Urduca:
حالانکہ جو کچھ یہ (اپنے نامہ اعمال میں) جمع کر رہے ہیں اللہ اُسے خوب جانتا ہے
Tacikçe:
Ва Худо ба он чӣ дар дил доранд, огоҳ аст.
Tatarca:
Аллаһ аларның күңелләрендә сакланган нәрсәне белүчедер.
Endonezyaca:
Padahal Allah mengetahui apa yang mereka sembunyikan (dalam hati mereka).
Amharca:
አላህም (በልቦቻቸው) የሚቆጥሩትን ዐዋቂ ነው፡፡
Tamilce:
அவர்கள் (தங்கள் உள்ளங்களில்) சேகரிப்பதை (-மறைப்பதை) அல்லாஹ் மிக அறிந்தவன்.
Korece:
그러나 하나님은 그들의 심 중에 감추고 있는 모든 것을 아시 나니
Vietnamca:
Allah biết rõ những điều chúng giấu giếm.
Ayet Linkleri: