Arapça:
ثُلَّةٌ مِّنَ الْأَوَّلِينَ
Çeviriyazı:
ŝülletüm mine-l'evvelîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bir çoğu öncekilerdendir.
Diyanet İşleri:
Bunların bir kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlarda, evvelkilerden de birçok topluluk var.
Şaban Piriş:
Bir çoğu öncekilerden,
Edip Yüksel:
Onların bir çoğu önceki nesillerdendir.
Ali Bulaç:
(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden,
Suat Yıldırım:
Birçoğu önceki ümmetlerden, birçoğu da sonrakilerden.
Ömer Nasuhi Bilmen:
56:38
Yaşar Nuri Öztürk:
Bir bölümü öncekilerden.
Bekir Sadak:
(45-46) Cunku onlar, bundan once, dunyada, nimet icinde bulunurlar iken, buyuk gunah islemekte direnir dururlardi.
İbni Kesir:
Bir çoğu öncekilerden,
Adem Uğur:
Bunların birçoğu önceki ümmetlerdendir.
İskender Ali Mihr:
(Onlar) evvelkilerden bir ümmettir.
Celal Yıldırım:
(39-40) Bunlar öncekilerden bir büyük cemaattir, sonrakilerden de büyük bir cemaat.
Tefhim ul Kuran:
(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden,
Fransızca:
une multitude d'élus parmi les premières [générations],
İspanyolca:
Habrá muchos de los primeros
İtalyanca:
Molti tra gli antichi,
Almanca:
eine Gruppe von den Ersten
Çince:
他们是许多前人
Hollandaca:
Daar zullen velen van de vroegere godsdiensten.
Rusça:
Многие из них - из первых поколений,
Somalice:
Waana Koox kuwii hore ka mid ah.
Swahilice:
Fungu kubwa katika wa mwanzo,
Uygurca:
بۇلار بولسا ئىلگىرىكىلەرنىڭ ئىچىدىن بىر جامائەدۇر
Japonca:
昔の者が大勢いるが,
Arapça (Ürdün):
«ثلة من الأولين».
Hintçe:
(इनमें) बहुत से तो अगले लोगों में से
Tayca:
(คือ)กลุ่มชนจากรุ่นก่อน ๆ
İbranice:
הרבה מ(הדורות) הראשונים
Hırvatça:
Bit će ih mnogo iz prvih,
Rumence:
Mulţi vor fi dintre cei dintâi
Transliteration:
Thullatun mina alawwaleena
Türkçe:
Bir bölümü öncekilerden.
Sahih International:
A company of the former peoples
İngilizce:
A (goodly) number from those of old,
Azerbaycanca:
(Onların) bir çoxu əvvəlkilərdən (keçmiş peyğəmbərlərin ümmətlərindən),
Süleyman Ateş:
(Bu sağcıların) Bir bölümü öncekilerdendir,
Diyanet Vakfı:
Bunların birçoğu önceki ümmetlerdendir.
Erhan Aktaş:
Bir kısmı öncekilerdendir.
Kral Fahd:
Bunların birçoğu önceki ümmetlerdendir.
Hasan Basri Çantay:
(Bunların) bir çok (u) evvelki (ümmet) lerden,
Muhammed Esed:
bir kısmı eski zamanlardan,
Gültekin Onan:
(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden,
Ali Fikri Yavuz:
(Ahir zaman ümmetinden olan sağcılar, hayırda ileri geçen= Sabikûn gibi değil, çoktur.) Bunların bir çoğu evvelki ümmetlerden,
Portekizce:
(Estes) são uma multidão, pertence ao primeiro grupo.
İsveççe:
Många av dem är sådana som levde i äldre tider
Farsça:
گروهی بسیار از پیشینیان،
Kürtçe:
کۆمەڵێکی زۆرن لە (گەلانی) پێشینان
Özbekçe:
Улар аввалгилардан кўпгина жамоатлардир.
Malayca:
Iaitu sebilangan besar dari orang-orang yang terdahulu,
Arnavutça:
(këta – të mirët) janë shumë prej (popujve) të lashtëve
Bulgarca:
група от предците
Sırpça:
Биће их много из првих,
Çekçe:
a to zástup je z prvních
Urduca:
وہ اگلوں میں سے بہت ہوں گے
Tacikçe:
гурӯҳе аз пешиниён
Tatarca:
Ул уң тараф кешеләре әүвәлге кавемнәрдән бер төркем җәмәгатьләрдер.
Endonezyaca:
(yaitu) segolongan besar dari orang-orang yang terdahulu.
Amharca:
ከፊተኞቹ ብዙ ጭፍሮች ናቸው፡፡
Tamilce:
(வலது பக்கமுடையவர்கள்) முன்னோரிலும் அதிகமானவர்கள்,
Korece:
그 곳에는 옛 선조들도 많으 며
Vietnamca:
Một nhóm thuộc các thế hệ đầu.
Ayet Linkleri: