Arapça:
وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِن مُّدَّكِرٍ
Çeviriyazı:
veleḳad yesserne-lḳur'âne liẕẕikri fehel mim müddekir.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?
Diyanet İşleri:
And olsun ki Kuran'ı, öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve andolsun öğüt ve ibret için Kur'an'ı kolaylaştırdık, fakat bir ibret alan mı var?
Şaban Piriş:
Andolsun ki Kur’an’ı da okunması/düşünülmesi için kolaylaştırdık, öğüt alan var mı?
Edip Yüksel:
Kuran'ı mesaj için kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?
Ali Bulaç:
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
Suat Yıldırım:
Yemin olsun: Biz, ders alınsın diye Kur'ân’ın anlaşılmasını kolaylaştırdık. Haydi var mı düşünen ve ibret alan? [38,29; 19,97]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve kasem olsun ki, Biz Kur´an´ı düşünülmek için kolaylaştırdık. Fakat düşünen var mı?
Yaşar Nuri Öztürk:
Yemin olsun ki, biz, Kur'an'ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen mi var?!
Bekir Sadak:
Semud milleti uyaran peygamberleri yalanladi.
İbni Kesir:
Andolsun ki
Adem Uğur:
Andolsun biz Kur´an´ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?
İskender Ali Mihr:
Ve andolsun ki Biz, Kur´ân´ı, zikir için kolaylaştırdık. Buna rağmen tezekkür eden (ibret alan) var mı?
Celal Yıldırım:
And olsun ki biz, Kur´ân´ı ibret ve öğüt için kolaylaştırdık. Öğüt ve ibret alan var mıdır?
Tefhim ul Kuran:
Andolsun biz Kur´an´ı zikr (ile öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp düşünen var mı?
Fransızca:
En effet, Nous avons rendu le Coran facile pour la médiation . Y a-t-il quelqu'un pour réfléchir ?
İspanyolca:
Hemos facilitado el Corán para que pueda servir de amonestación. Pero ¿hay alguien que se deje amonestar?
İtalyanca:
Invero abbiamo reso facile il Corano, che vi servisse da Monito. C'e qualcuno che rifletta [su di esso]?
Almanca:
Und gewiß, bereits erleichterten WIR den Quran zur Ermahnung. Gibt es etwa einen sich Erinnernden?!
Çince:
我确已使《古兰经》易于记诵,有接受劝告的人吗?
Hollandaca:
Nu hebben wij den Koran gemakkelijk tot eene waarschuwing gemaakt; maar is iemand daardoor gewaarschuwd?
Rusça:
Мы облегчили Коран для поминания. Но есть ли поминающие?
Somalice:
Waan fududaynnay Quraanka xusuus darteed ee ma jirtaa cid wacdoomi.
Swahilice:
Na bila ya shaka Sisi tumeifanya Qur'ani iwe nyepesi kufahamika. Lakini yupo anaye kumbuka?
Uygurca:
ھەقىقەتەن بىز قۇرئاننى ھىپزى ئۈچۈن ئاسان قىلدۇق، ئىبرەت ئالغۇچى بارمۇ؟
Japonca:
本当にわれは,クルアーンを易しく説き明した。さあ,誰か悟る者があるか。
Arapça (Ürdün):
«ولقد يسرنا القرآن للذكر» سهلناه للحفظ وهيأناه للتذكر «فهل من مدكر» متعظ به وحافظ له والاستفهام بمعنى الأمر، أي احفظوا واتعظوا به وليس يحفظ من كتب الله عن ظهر القلب غيره.
Hintçe:
और हमने तो क़ुरान को नसीहत हासिल करने के वास्ते आसान कर दिया है तो कोई है जो नसीहत हासिल करे
Tayca:
และโดยแน่นอน เราได้ทำให้อัลกุรอานนี้เป็นที่เข้าใจง่ายแก่การรำลึก แล้วมีผู้ใดบ้างที่รับข้อตักเตือนนั้น
İbranice:
וכבר את הקוראן הבהרנו למען יזכרו, אך האם יש מי שייזכר
Hırvatça:
A Mi smo Kur'an olakšali za opomenu, pa ima li ikoga ko bi se prisjetio?
Rumence:
Adiţii au hulit. Cum au fost osânda Mea şi prevenirile Mele!
Transliteration:
Walaqad yassarna alqurana lilththikri fahal min muddakirin
Türkçe:
Yemin olsun ki, biz, Kur'an'ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen mi var?!
Sahih International:
And We have certainly made the Qur'an easy for remembrance, so is there any who will remember?
İngilizce:
And We have indeed made the Qur'an easy to understand and remember: then is there any that will receive admonition?
Azerbaycanca:
And olsun ki, Biz Qur’anı (ondan) ibrət almaq (öyüd-nəsihət qəbul etmək) üçün belə asanlaşdırdıq. Amma heç bir ibrət alan (öyüd-nəsihət qəbul edən) varmı?!
Süleyman Ateş:
Andolsun biz, Kur'an'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?
Diyanet Vakfı:
Andolsun biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?
Erhan Aktaş:
Ant olsun Biz, Kur’an’ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık.(1) Var mı öğüt alıp düşünen?
Kral Fahd:
Andolsun biz Kur'an’ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?
Hasan Basri Çantay:
Andolsun ki biz Kur´ânı düşünmek için kolaylaşdırmışızdır. O halde bir düşünen var mı?
Muhammed Esed:
Bu nedenle Biz bu Kuran´ı akılda kolay tutulur kıldık. Öyleyse, yok mudur ondan ders almak isteyen?
Gültekin Onan:
Andolsun biz Kuran´ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp düşünen var mı?
Ali Fikri Yavuz:
And olsun ki, biz Kur’an’ı düşünüb öğüd almak için kolaylaştırdık
Portekizce:
Em verdade, facilitamos o Alcorão, para a admoestação. Haverá, porventura, algum admoestado?
İsveççe:
Vi har gjort Koranen lätt att minnas; finns det någon som bevarar [dess ord] i minnet [och tar lärdom]
Farsça:
و یقیناً ما قرآن را برای پند گرفتن آسان کردیم، پس آیا پند گیرنده ای هست؟
Kürtçe:
سوێند بەخوا بەڕاستی ئێمە قورئانمان ئاسان کردووە بۆ ئامۆژگاری لێ وەرگرتن، جا ئایا کەسێك ھەیە پەندی لێ وەربگرێت؟
Özbekçe:
Дарҳақиқат, Биз Қуръонни зикр учун осон қилдик. Бас, зикр қилувчи борми?!
Malayca:
Dan demi sesungguhnya! Kami telah mudahkan Al-Quran untuk menjadi peringatan dan pengajaran, maka adakah sesiapa yang mahu mengambil peringatan dan pelajaran (daripadanya)?
Arnavutça:
Në të vërtetë, Ne Kur’anin e kemi bërë të lehtë për këshillim, – e a ka kush që këshillohet (me të)?
Bulgarca:
И сторихме Корана лесен за поучение, но има ли кой да се поучи?
Sırpça:
А Ми смо Кур'ан олакшали за опомену, па има ли икога ко би поуку узео?
Çekçe:
A učinili jsme Korán snadným pro připomínání; což není nikoho, kdo připomněl by si to nyní?
Urduca:
ہم نے اِس قرآن کو نصیحت کے لیے آسان ذریعہ بنا دیا ہے، پھر کیا ہے کوئی نصیحت قبول کرنے والا؟
Tacikçe:
Ва ин Қуръонро осон кардем, то аз он панд гиранд. Оё пандгирандае ҳаст?
Tatarca:
Тәхкыйк Коръәнне укырга җиңел вә мәгънәсен аңнарга ачык кылдык, әйә Коръән белән вәгазьләнеп гамәл кылучы вә Коръән куркыткан ґәзабтан куркучы бармы?
Endonezyaca:
Dan sesungguhnya telah Kami mudahkan Al-Quran untuk pelajaran, maka adakah orang yang mengambil pelajaran?
Amharca:
ቁርኣንንም ለመገንዘብ በእርግጥ አገራነው፡፡ ተገንዛቢም አልለን?
Tamilce:
திட்டவட்டமாக இந்த குர்ஆனை (மக்கள்) நல்லறிவு பெறுவதற்காக நாம் எளிதாக்கினோம். ஆக, நல்லறிவு பெறுபவர் யாரும் இருக்கிறாரா?
Korece:
꾸란을 이해하고 암기하기에쉽도록 하였으되 이를 교훈으로 받아들이려 하는 자 있느뇨
Vietnamca:
Quả thật, TA đã làm cho Qur’an dễ nhớ, vậy có ai nhớ không?
Ayet Linkleri: