Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

70

Sûredeki Ayet No: 

7

Ayet No: 

5382

Sayfa No: 

568

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَنَرَاهُ قَرِيبًا

Çeviriyazı: 

venerâhü ḳarîbâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Biz ise onu yakın görüyoruz.

Diyanet İşleri: 

Ama biz onu yakın görmekteyiz.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve bizse pek yakın görürüz onu.

Şaban Piriş: 

Biz ise onu yakın görüyoruz

Edip Yüksel: 

Biz ise onu yakın görüyoruz.

Ali Bulaç: 

Biz ise, onu pek yakın görüyoruz.

Suat Yıldırım: 

Onlar, o günü çok uzakta zannediyorlar, ama Biz yakın olduğunu biliyoruz.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(7-8) Halbuki, Biz onu pek yakın görürüz. O gün ki, (azabı vaki olur) gök erimiş maden gibi olacaktır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Biz ise onu çok yakın görüyoruz.

Bekir Sadak: 

70:11

İbni Kesir: 

Biz ise

Adem Uğur: 

Biz ise onu yakın görmekteyiz.

İskender Ali Mihr: 

Ve Biz, onu yakın olarak görüyoruz.

Celal Yıldırım: 

Biz ise, onu yakın görmekteyiz.

Tefhim ul Kuran: 

Biz ise, onu pek yakın görmekteyiz.

Fransızca: 

alors que Nous le voyons bien proche,

İspanyolca: 

pero Nosotros pensamos que está cerca.

İtalyanca: 

mentre Noi lo vediamo vicino.

Almanca: 

und WIR sehen sie nahe,

Çince: 

我却以为那是很近的。

Hollandaca: 

Maar wij zien die nabij.

Rusça: 

Мы же видим, что оно близко.

Somalice: 

Annaguna waxaan u aragnaa inay dhawrdahay.

Swahilice: 

Na Sisi tunaiona iko karibu.

Uygurca: 

بىز ئۇنى يېقىن دەپ قارايمىز

Japonca: 

しかしわれは,それを近いと見る。

Arapça (Ürdün): 

«ونراه قريبا» واقعا لا محالة.

Hintçe: 

और हमारी नज़र में नज़दीक है

Tayca: 

แต่ว่าเราเห็นมัน (การลงโทษ) นั้นเป็นเรื่องใกล้

İbranice: 

אך לנו הוא נראה קרוב

Hırvatça: 

a mi smatramo da je blizu.

Rumence: 

însă Noi o vedem aproape.

Transliteration: 

Wanarahu qareeban

Türkçe: 

Biz ise onu çok yakın görüyoruz.

Sahih International: 

But We see it [as] near.

İngilizce: 

But We see it (quite) near.

Azerbaycanca: 

Biz isə onu yaxın görürük (ona inanırıq).

Süleyman Ateş: 

Biz ise onu yakın görüyoruz.

Diyanet Vakfı: 

Biz ise onu yakın görmekteyiz.

Erhan Aktaş: 

Biz, onu yakın görüyoruz.

Kral Fahd: 

Biz ise onu yakın görmekteyiz.

Hasan Basri Çantay: 

Biz ise onu yakın görüyoruz.

Muhammed Esed: 

ama Biz onu yakın görüyoruz!

Gültekin Onan: 

Biz ise, onu pek yakın görüyoruz.

Ali Fikri Yavuz: 

Fakat biz, o azabı yakın görüyoruz.

Portekizce: 

Ao passo que Nós o vemos iminente:

İsveççe: 

men Vi ser det som något som ligger helt nära!

Farsça: 

و ما آن را نزدیک می بینیم.

Kürtçe: 

ئێمەیش زۆر بە نزیكی دەبینین

Özbekçe: 

Ва Биз уни жуда яқин деб билурмиз.

Malayca: 

Sedang Kami memandangnya dekat, (tetap akan berlaku),

Arnavutça: 

kurse Ne, e dimë të afërt,

Bulgarca: 

А Ние го виждаме близък.

Sırpça: 

а ми сматрамо да је близу.

Çekçe: 

zatímco my nablízku jej vidíme.

Urduca: 

اور ہم اسے قریب دیکھ رہے ہیں

Tacikçe: 

ва мо наздикаш мебинем

Tatarca: 

Әмма Без ул кыямәтнең вакыйгъ булуын бик якын күрәбез.

Endonezyaca: 

Sedangkan Kami memandangnya dekat (mungkin terjadi).

Amharca: 

እኛም ቅርብ ኾኖ እናየዋለን፡፡

Tamilce: 

நாம் அதை சமீபமாக பார்க்கிறோம்.

Korece: 

그러나 하나님은 그것이 가까 이 있음을 알고 계시니라

Vietnamca: 

Còn TA (Allah) thấy nó rất gần.