Arapça:
أَمْ تَأْمُرُهُمْ أَحْلَامُهُم بِهَٰذَا ۚ أَمْ هُمْ قَوْمٌ طَاغُونَ
Çeviriyazı:
em te'müruhüm aḥlâmühüm bihâẕâ em hüm ḳavmün ṭâgûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onların akılları mı bunu emreder yoksa onlar azgın bir topluluk mudur?
Diyanet İşleri:
Bunu onlara akılları mı buyuruyor? Yoksa onlar azgın bir millet midirler?
Abdulbakî Gölpınarlı:
Yoksa bu sözleri akılları mı emrediyor onlara, yoksa azgın bir topluluk mu onlar?
Şaban Piriş:
Onlara akılları mı bunu emreder? Yoksa onlar, azgın bir toplum mudur?
Edip Yüksel:
Bunları rüyalarının etkisiyle mi söylüyorlar, yoksa onlar haddi aşan bir topluluk mudur?
Ali Bulaç:
Yoksa bunu kendilerine saçma-akılları mı emrediyor? Yoksa onlar azgın bir kavim midir?
Suat Yıldırım:
Akılları mı kendilerinden bunu istiyor, yoksa onlar azgın bir toplum olduklarından mı böyle yapıyorlar?
Ömer Nasuhi Bilmen:
Yoksa onlara bununla akılları mı emrediyor? Yoksa onlar bir azgın kavim midirler?
Yaşar Nuri Öztürk:
Acaba bunu onlara hayalleri mi emrediyor yoksa bunlar azmış bir topluluk mu?
Bekir Sadak:
Yoksa, uzerine cikip vahiy dinledikleri bir merdivenleri mi var? Oyleyse, dinleyenleri acik bir delil getirsin.
İbni Kesir:
Bunu kendilerine akılları mı buyuruyor, yoksa onlar, azgın bir kavim midirler?
Adem Uğur:
Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur?
İskender Ali Mihr:
Yoksa onların akılları bunu mu emrediyor? Veya onlar azgın bir kavim mi?
Celal Yıldırım:
Yoksa bunu (bu tutarsızlık ve çelişkiyi) akılları mı onlara emrediyor ? Değilse onlar, azıp sapıtan bir millet midir?
Tefhim ul Kuran:
Yoksa bunu kendilerine saçma akılları mı emretmektedir? Yoksa kendileri azgın bir kavim midir?
Fransızca:
Est-ce leur raison qui leur commande cela ? Ou sont-ils des gens outranciers ?
İspanyolca:
¿Se les ordena en sueños que hablen así o es que son gente rebelde?
İtalyanca:
E' la loro ragione che li induce a ciò, o sono un popolo di superbi?
Almanca:
Oder gebietet ihnen ihre Nachsicht dieses?! Oder sind sie etwa übertretende Leute?!
Çince:
难道他们的理智命令他们说这句话吗?不然,他们是放荡的民众。
Hollandaca:
Doet hun onontwikkeld verstand hun dit zeggen, of zijn zij verdorven zondaren?
Rusça:
Неужели умы повелевают им такое? Или же они являются людьми преступными?
Somalice:
Mise caqligooda (xun) yaa saas faray, ma aha ee waa Qoom xadgudbay.
Swahilice:
Au hizo akili zao ndio zinawaamrisha haya, au wao basi ni watu majeuri tu?
Uygurca:
ئۇلارنىڭ ئەقلى ئۇلارنى مۇشۇنداق (سۆز) قىلىشقا بۇيرۇمدۇ؟ ھەرگىز ئۇنداق ئەمەس، ئۇلار (كۇفرىدا) ھەددىدىن ئاشقان قەۋمدۇر
Japonca:
一体かれらの貧しい理解力がこう命じたのか,それともかれらは法外な民なのか。
Arapça (Ürdün):
«أم تأمرهم أحلامهم» عقولهم «بهذا» قولهم له: ساحر كاهن مجنون، أي لا تأمرهم بذلك «أم» بل «هم قوم طاغون» بعنادهم.
Hintçe:
क्या उनकी अक्लें उन्हें ये (बातें) बताती हैं या ये लोग हैं ही सरकश
Tayca:
หรือว่าสติปัญญาของพวกเขาใช้พวกเขาให้เชื่อเช่นนั้น หรือว่าพวกเขาเป็นหมู่ชนผู้ฝ่าฝืน
İbranice:
האם יאמרו זאת לפי חלומותיהם, או הם אנשים מתמרדים
Hırvatça:
Da li im ovo umovi njihovi naređuju?! Ne, nego su oni obijesan narod.
Rumence:
Oare visele lor le poruncesc aceasta ori sunt un popor de ticăloşi?
Transliteration:
Am tamuruhum ahlamuhum bihatha am hum qawmun taghoona
Türkçe:
Acaba bunu onlara hayalleri mi emrediyor yoksa bunlar azmış bir topluluk mu?
Sahih International:
Or do their minds command them to [say] this, or are they a transgressing people?
İngilizce:
Is it that their faculties of understanding urge them to this, or are they but a people transgressing beyond bounds?
Azerbaycanca:
Yoxsa onların puç ağılları bunu (bu cür batil sözləri deməyi) onlara əmr edir? Xeyr, onlar azğın bir qövmdürlər.
Süleyman Ateş:
Akılları mı bunu kendilerine emrediyor, yoksa onlar azgın bir topluluk mudur?
Diyanet Vakfı:
Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur?
Erhan Aktaş:
Yoksa onların düşleri böyle mi istiyor? Yoksa onlar azgın bir halk mı?
Kral Fahd:
Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur?
Hasan Basri Çantay:
Yahud bunu kendilerine akılları mı emrediyor, yoksa onlar azgınlar güruhu mudur?
Muhammed Esed:
Akılları mı onlara bu (tavrı takınmaları)nı telkin ediyor, yoksa (bu hal) (sadece) kaba bir küstahlığın eseri midir?
Gültekin Onan:
Yoksa bunu kendilerine saçma akılları mı buyuruyor? Yoksa onlar azgın bir kavim midir?
Ali Fikri Yavuz:
Yoksa, (Hz. Peygambere kâhin ve mecnûn demekle) bu tenakuzu onlara akılları mı emrediyor. Yoksa azgın bir kavim midirler?
Portekizce:
São, acaso, suas faculdades mentais que os induzem a isso, ou é que são um povo de transgressores?
İsveççe:
Är det deras [berömda] visdom som talar på detta sätt – eller är de alltigenom onda människor?
Farsça:
آیا عقل هایشان آنان را به این گفتارهای باطل و یاوه [بر ضد تو و قرآن] وا می دارد، یا [نه] آنان مردمی طغیان گر و سرکش اند؟
Kürtçe:
ئاخۆ فام وژیرییان فەرمانیان پێ ئەدا بەم قسانە (نەخێر) بەڵکو ئەمانە گەلێکی سەرکەش ویاخین
Özbekçe:
Ё ақллари шунга буюрарми ёки улар туғёнга кетган қавмларми?
Malayca:
Adakah mereka disuruh oleh akal fikiran mereka melemparkan tuduhan-tuduhan yang sedemikian itu, atau sememangnya mereka suatu kaum yang melampaui batas (dalam keingkaran dan kedegilannya)?
Arnavutça:
A mos u vie atyre kjo nga mendja e tyre, apo ata janë popull kryeneç (që e kanë kaluar kufirin)?
Bulgarca:
Нима умовете им повеляват това, или са престъпващи хора?
Sırpça:
Да ли им ово њихови умови наређују?! Не, него су они охол народ.
Çekçe:
Anebo jsou to snad sny, jež jim to vnukují, či lidé to jsou vzpurní?
Urduca:
کیا اِن کی عقلیں اِنہیں ایسی ہی باتیں کرنے کے لیے کہتی ہیں؟ یا در حقیقت یہ عناد میں حد سے گزرے ہوئے لوگ ہیں؟
Tacikçe:
Оё ононро рӯъёҳояшон (хобҳояшон) ба ин пиндорҳо кашонида ё худ, мардуме саркаш ҳастанд.
Tatarca:
Әллә аларны Аллаһуга вә расүлгә каршылык кылырга гакыллары кушамы, әллә алар азган саташкан кавемнәрме?
Endonezyaca:
Apakah mereka diperintah oleh fikiran-fikiran mereka untuk mengucapkan tuduhan-tuduhan ini ataukah mereka kaum yang melampaui batas?
Amharca:
አእምሮዎቻቸው በዚህ ያዟቸዋልን? አይደለም በእውነቱ እነርሱ ወሰን አላፊዎች ሕዝቦች ናቸው፡፡
Tamilce:
அவர்களது அறிவுகள்தான் இ(ந்த கற்பனை சிலைகளை வணங்குவ)தற்கு அவர்களை ஏவுகின்றதா? அல்லது, அவர்கள் (அல்லாஹ்வின் மீதே பொய்கூறி) எல்லை மீறக்கூடிய (பாவிகளான) மக்களா?
Korece:
그들의 이성이 이것을 종용한단 말이뇨 아니면 그들이 사악 한 백성들이뇨
Vietnamca:
Có phải tâm trí của chúng ra lệnh cho chúng (nói) điều này, hay chúng là đám người vượt quá giới hạn?
Ayet Linkleri: