Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

61

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

5167

Sayfa No: 

551

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الَّذِينَ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِهِ صَفًّا كَأَنَّهُم بُنْيَانٌ مَّرْصُوصٌ

Çeviriyazı: 

inne-llâhe yüḥibbü-lleẕîne yüḳâtilûne fî sebîlihî ṣaffen keennehüm bünyânüm merṣûṣ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir duvar gibi saf bağlayarak savaşanları sever.

Diyanet İşleri: 

Doğrusu Allah, kendi uğrunda, kenetlenmiş bir duvar gibi, saf halinde çarpışanları sever.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Şüphe yok ki Allah, kendi yolunda, yanyana, kurşunla kenetlenip kurulmuş bir duvar gibi saf kurarak savaşanları sever.

Şaban Piriş: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi saf halinde savaşanları sever.

Edip Yüksel: 

ALLAH kendi yolunda kenetlenmiş bir duvar gibi düzenli birlikler halinde savaşanları sever.

Ali Bulaç: 

Şüphesiz Allah, Kendi yolunda, sanki birbirlerine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever.

Suat Yıldırım: 

Allah, taşları birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saflar halinde, Kendi yolunda savaşanları sever.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Şüphe yok ki Allah, O kimseleri sever ki O´nun yolunda sanki bir muhkem binâ etmişler gibi saf bağlayarak savaşta bulunurlar.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah kendi yolunda, duvarları birbine perçinlenmiş bir bina gibi, saf bağlıyarak çarpışanları sever.

Bekir Sadak: 

Ey inananlar! Sizi can yakici bir azabdan kurtaracak, kazancli bir yolu size gostereyim mi?

İbni Kesir: 

Muhakkak ki Allah

Adem Uğur: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever.

İskender Ali Mihr: 

Muhakkak ki Allah, kendi yolunda saf bağlayarak savaşanları sever. Onlar sanki birbirine birleştirilerek kuvvetlendirilmiş binalar gibidir.

Celal Yıldırım: 

Allah kendi yolunda birbirlerine kurşunla kenetlenmiş bir yapı gibi saff halinde savaşanları elbette sever.

Tefhim ul Kuran: 

Hiç şüphesiz Allah, kendi yolunda, sanki birbirlerine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever.

Fransızca: 

Allah aime ceux qui combattent dans Son chemin en rang serré pareils à un édifice renforcé.

İspanyolca: 

Alá ama a los que luchan en fila por Su causa, como si fueran un sólido edificio.

İtalyanca: 

In verità Allah ama coloro che combattono per la Sua causa in ranghi serrati come fossero un solido edificio.

Almanca: 

Gewiß, ALLAH liebt diejenigen, die auf Seinem Weg in Reihe kämpfen, als wären sie ein kompakter Bau.

Çince: 

真主的确喜爱那等人;他们为他而列阵作战,好像坚实的墙壁一样。

Hollandaca: 

Waarlijk, God bemint hen, die voor zijnen godsdienst in slagorde strijden, als waren zij een vast samengesteld gebouw.

Rusça: 

Воистину, Аллах любит тех, которые сражаются на Его пути рядами, словно они - прочное строение.

Somalice: 

Eebe wuxuu jecel yahay kuwa ku dagaallama Jidkiisa (Jihaadka) iyagoo af ah oo aad mooddo dhismo laysku dhejiyey (midnimadooda).

Swahilice: 

Kwa hakika Mwenyezi Mungu anawapenda wanao pigana katika Njia yake kwa safu kama jengo lilio kamatana.

Uygurca: 

شۈبھىسىزكى، اﷲ ئۆزىنىڭ يولىدا مۇستەھكەم بىنادەك سەپ بولۇپ جىھاد قىلغانلارنى (يەنى ئۇرۇش مەيدانىدا دۈشمەنلەرگە ئۇچراشقان چاغدا مەۋقەسىدە ساباتلىق تۇرۇپ غازات قىلغانلارنى) دوست تۇتىدۇ

Japonca: 

本当にアッラーの御好みになられる者は,堅田な建造物のように,戦列を組んでかれの道のために戦う者たちである。

Arapça (Ürdün): 

«إن الله يحب» ينصر ويكرم «الذين يقاتلون في سبيله صفا» حال، أي صافين «كأنهم بنيان مرصوص» ملزق بعضه إلى بعض ثابت.

Hintçe: 

ख़ुदा तो उन लोगों से उलफ़त रखता है जो उसकी राह में इस तरह परा बाँध के लड़ते हैं कि गोया वह सीसा पिलाई हुई दीवारें हैं

Tayca: 

แท้จริง อัลลอฮฺทรงรักบรรดาผู้ที่ต่อสู้ในทางของพระองค์เป็นแถวเดียวกัน ประหนึ่งพวกเขาเป็นอาคารที่ยึดมั่นแข็งแรง

İbranice: 

אכן אלוהים אוהב את אלה אשר נלחמים בשבילו, הערוכים בשורות כאילו הם בניין מוצק (ויציב)

Hırvatça: 

Allah, zaista, voli one koji se na Njegovu putu bore u redovima kao da su zdanje utvrđeno.

Rumence: 

Dumnezeu îi iubeşte pe cei care luptă pe calea Sa în rânduri strânse de parcă ar fi o zidire turnată în plumb.

Transliteration: 

Inna Allaha yuhibbu allatheena yuqatiloona fee sabeelihi saffan kaannahum bunyanun marsoosun

Türkçe: 

Allah kendi yolunda, duvarları birbine perçinlenmiş bir bina gibi, saf bağlıyarak çarpışanları sever.

Sahih International: 

Indeed, Allah loves those who fight in His cause in a row as though they are a [single] structure joined firmly.

İngilizce: 

Truly Allah loves those who fight in His Cause in battle array, as if they were a solid cemented structure.

Azerbaycanca: 

Şübhəsiz ki, Allah Öz yolunda möhkəm divar kimi səf çəkib döyüşənləri sevər!

Süleyman Ateş: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş binalar gibi saf bağlayarak çarpışanları sever.

Diyanet Vakfı: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever.

Erhan Aktaş: 

Allah, kendi yolunda bir duvarın taşları gibi kenetlenip saf tutarak savaşanları sever.

Kral Fahd: 

Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever.

Hasan Basri Çantay: 

Şübhesiz ki Allah, kendi yolunda, birbirine kenedlenmiş (yekpare ve müstahkem) bir bina gibi, saf (lar) bağlayarak çarpışanları sever.

Muhammed Esed: 

Gerçek şu ki Allah (yalnızca) kendi davası uğrunda, sağlam ve yekpare bir bina gibi, kenetlenmiş saflar halinde savaşanları sever.

Gültekin Onan: 

Şüphesiz Tanrı, kendi yolunda, sanki birbirlerine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever.

Ali Fikri Yavuz: 

Biliniz ki Allah, kendi yolunda (aksamı) birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlıyarak çarpışanları sever.

Portekizce: 

Em verdade, Deus aprecia aqueles que combatem, em fileiras, por Sua causa, como se fossem uma sólida muralha.

İsveççe: 

Gud älskar dem som kämpar för Hans sak i slutna led [så att de tillsammans bildar] liksom en stark och solid byggnad.

Farsça: 

خدا کسانی را دوست دارد که صف زده در راه او جهاد می کنند [و از ثابت قدمی ] گویی بنایی پولادین و استوارند.

Kürtçe: 

بەڕاستی خوا کەسانێکی خۆش دەوێت کە بەیەك ڕیز دەجەنگن لەڕێی خوادا وەك کۆشکێکی قایمی چەسپیووی دامەزراو

Özbekçe: 

Албатта, Аллоҳ Ўз йўлида худди жипс бинодек бўлиб, сафда туриб уруш қиладиганларни яхши кўрадир. (Аллоҳ таоло мўминлар жамиятини доимо бирдам, ҳамфикр ва жипслашган бўлишини хоҳлайди. Бу оятда эса урушда ҳам бирдам бўлишга, жипслашиб, душманни бир жабҳа бўлиб қарши олишга буюрмоқда.)

Malayca: 

Sesungguhnya Allah mengasihi orang-orang yang berperang untuk membela ugamaNya, dalam barisan yang teratur rapi, seolah-olah mereka sebuah bangunan yang tersusun kukuh.

Arnavutça: 

Me të vërtetë, Perëndia i don ata që luftojnë në rrugën e Tij, të radhitur si një godinë e lidhur fortë.

Bulgarca: 

Аллах обича онези, които се сражават по Неговия път в редица, сякаш са здрава крепост.

Sırpça: 

Аллах, заиста, воли оне који се боре на Његовом путу у редовима као да су утврђено здање.

Çekçe: 

avšak Bůh věru miluje ty, kdož bojují na cestě Jeho v sevřeném šiku, jako by byli stavbou olovem spojenou.

Urduca: 

اللہ کو تو پسند وہ لوگ ہیں جو اس کی راہ میں اس طرح صف بستہ ہو کر لڑتے ہیں گویا کہ وہ ایک سیسہ پلائی ہوئی دیوار ہیں

Tacikçe: 

Худо дӯст дорад касонеро, ки дар роҳи Ӯ саф кашида монанди деворе, ки хиштҳояшонро ба ҳам пайванд дода бошанд, меҷанганд.

Tatarca: 

Бит Аллаһ коры сөйләнүчеләрне түгел, бәлки кургашыннан коеп куйган койма кеби бер сафта таза торып, Аллаһ юлында ислам өчен сугышкан, көрәшкән һәм тырышкан кешеләрне сөядер.

Endonezyaca: 

Sesungguhnya Allah menyukai orang yang berperang dijalan-Nya dalam barisan yang teratur seakan-akan mereka seperti suatu bangunan yang tersusun kokoh.

Amharca: 

አላህ እነዚያን እነርሱ ልክ እንደ ተናሰ ግንብ የተሰለፉ ኾነው በመንገዱ (በሃይማኖቱ) የሚጋደሉትን ይወዳል፡፡

Tamilce: 

நிச்சயமாக அல்லாஹ், அவனுடைய பாதையில் வரிசையாக நின்று போர் புரிபவர்களை விரும்புகிறான். அவர்களோ, (கற்கள் ஒன்றோடு ஒன்று மிக நெருக்கமாக வைத்து கட்டப்பட்ட) உறுதியான கட்டிடத்தைப் போல் இருக்கிறார்கள்.

Korece: 

실로 하나님은 하나님의 명분을 위하여 대열에 서서 견고한 건물처럼 자리를 지키며 성전에 임 하는 자들을 사랑하시니라

Vietnamca: 

Thật vậy, Allah yêu thương những người chiến đấu vì con đường Chính Nghĩa của Ngài như thể họ là một cấu trúc (duy nhất) liên kết vững chắc.