Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

53

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

4788

Sayfa No: 

526

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِنْ هُوَ إِلَّا وَحْيٌ يُوحَىٰ

Çeviriyazı: 

in hüve illâ vaḥyüy yûḥâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir.

Diyanet İşleri: 

Onun konuşması ancak, bildirilen bir vahy iledir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Sözü, ancak vahyedilen şeyden ibaret.

Şaban Piriş: 

O ancak kendisine vahyedilen bir vahiydir.

Edip Yüksel: 

O (Kuran) ancak ve ancak bildilen bir vahiydir.

Ali Bulaç: 

O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.

Suat Yıldırım: 

O, kendisine vahyedilen bir vahiyden başka bir şey değildir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(4-5) O başka değil, ancak bir vahiydir, vahyolunuverir. Onu kuvvetleri pek şiddetli olan öğretmiştir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İndirilmiş bir vahiyden başkası değildir o.

Bekir Sadak: 

Allah o anda kuluna vahyedecegini etti.

İbni Kesir: 

Bu

Adem Uğur: 

O (bildirdikleri) vahyedilenden başkası değildir.

İskender Ali Mihr: 

(O´nun söyledikleri), sadece O´na vahyolunan vahiydir.

Celal Yıldırım: 

O, ancak kendisine vahyolunan bir vahiydir.

Tefhim ul Kuran: 

O (söyledikleri) yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.

Fransızca: 

ce n'est rien d'autre qu'une révélation inspirée.

İspanyolca: 

No es sino una revelación que se ha hecho.

İtalyanca: 

non è che una Rivelazione ispirata.

Almanca: 

Es ist nur ein Wahy, das als Wahy zuteil wird.

Çince: 

这只是他所受的启示,

Hollandaca: 

Het is niets anders dan eene openbaring die hem gedaan werd.

Rusça: 

Это - всего лишь откровение, которое внушается.

Somalice: 

quraankuna waxaan waxyi Eebe ahayn ma aha.

Swahilice: 

Hayakuwa haya ila ni ufunuo ulio funuliwa;

Uygurca: 

پەقەت ئۇنىڭغا نازىل قىلىنغان ۋەھيىنىلا سۆزلەيدۇ

Japonca: 

それはかれに啓示された,御告げに外ならない。

Arapça (Ürdün): 

«إن» ما «هو إلا وحي يوحى» إليه.

Hintçe: 

ये तो बस वही है जो भेजी जाती है

Tayca: 

อัลกุรอานมิใช่อื่นใดนอกจากเป็นวะฮีย.ที่ถูกประทานลงมา

İbranice: 

אין זה אלא השראה שהושרתה אליו

Hırvatça: 

To je samo Objava koja mu se obznanjuje.

Rumence: 

Aceasta este o Dezvăluire ce i-a fost dezvăluită.

Transliteration: 

In huwa illa wahyun yooha

Türkçe: 

İndirilmiş bir vahiyden başkası değildir o.

Sahih International: 

It is not but a revelation revealed,

İngilizce: 

It is no less than inspiration sent down to him:

Azerbaycanca: 

Bu, ancaq (Allah dərgahından) nazil olan bir vəhydir.

Süleyman Ateş: 

O(nun okuduğu Kur'an) kendisine vahyedilen vahiyden başka bir şey değildir.

Diyanet Vakfı: 

O (bildirdikleri) vahyedilenden başkası değildir.

Erhan Aktaş: 

Onun size söyledikleri, kendisine vahyedilen vahiyden başkası değildir.(1)

Kral Fahd: 

O, kendisine vahyedilen vahiyden başka bir şey değildir.

Hasan Basri Çantay: 

O, kendisine (Allahdan) ilkaa edilegelen bir vahyden başkası değildir.

Muhammed Esed: 

bu (size ilettiği), kendisine indirilen (ilahi) vahiyden başka bir şey değildir;

Gültekin Onan: 

O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.

Ali Fikri Yavuz: 

Kur’an sade bir vahiydir, ancak vahy olunur.

Portekizce: 

Isso não é senão a inspiração que lhe foi revelada,

İsveççe: 

nej, [det är] uppenbarelsens ord,

Farsça: 

گفتار او چیزی جز وحی که به او نازل می شود، نیست.

Kürtçe: 

ھەرچی دەیڵێت (قورئانەو) نیگا دەکرێت بۆی

Özbekçe: 

У (Қуръон) ваҳийдан ўзга нарса эмас.

Malayca: 

Segala yang diperkatakannya itu (sama ada Al-Quran atau hadis) tidak lain hanyalah wahyu yang diwahyukan kepadanya.

Arnavutça: 

Ajo (që flet ai) është vetëm Shpallja, që i ka ardhur atij,

Bulgarca: 

Това е само откровение, което [му] се разкрива.

Sırpça: 

То је само Објава која му се обзнањује.

Çekçe: 

Je to vnuknutí pouze, jež bylo mu vnuknuto,

Urduca: 

یہ تو ایک وحی ہے جو اُس پر نازل کی جاتی ہے

Tacikçe: 

Ин сухан фақат он чизест, ки ба ӯ ваҳй мешавад.

Tatarca: 

Аның Ислам хакында сөйләгән сүзе фәкать Аллаһудан иңдерелгән вәхийдер.

Endonezyaca: 

Ucapannya itu tiada lain hanyalah wahyu yang diwahyukan (kepadanya).

Amharca: 

እርሱ (ንግግሩ) የሚወርረድ ራእይ እንጅ ሌላ አይደለም፡፡

Tamilce: 

இது (அவருக்கு) அறிவிக்கப்படுகின்ற வஹ்யே தவிர இல்லை.

Korece: 

그것은 그에게 내려진 계시라

Vietnamca: 

Mà đó là sự mặc khải được mặc khải (cho Y).