Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

52

Sûredeki Ayet No: 

19

Ayet No: 

4754

Sayfa No: 

524

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

كُلُوا وَاشْرَبُوا هَنِيئًا بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ

Çeviriyazı: 

külû veşrabû henîem bimâ küntüm ta`melûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

(Onlara): "Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için" (denilir.)

Diyanet İşleri: 

Onlara şöyle denir: "İşlediklerinizden ötürü, dizi dizi tahtlara yaslanarak afiyetle yiyin için." Onlara, ceylan gözlü eşler veririz.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Yiyin ve için, afiyetler olsun, yaptığınız şeylere karşılık.

Şaban Piriş: 

Yaptıklarınızın karşılığı olarak afiyetle yiyin için!

Edip Yüksel: 

Yapmış olduklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için.

Ali Bulaç: 

Yaptıklarınızdan dolayı afiyetle yiyin ve için.

Suat Yıldırım: 

Ve onlara denilir ki: “Dünyada yaptığınız güzel davranışlardan ötürü: “Yiyin, için, afiyetler olsun!” Onlar sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanırlar. Kendilerine temiz ve güzel hurileri de eş yaparız. [37,44]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(19-20) Yeyiniz ve içiniz âfiyetler olsun, işler olduğunuz şey sebebiyle. Sıra sıra dizilmiş tahtlara yaslanarak (oturunuz) ve onları güzel gözlü huriler ile evlendirdik.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yapıp ettiklerinizin karşılığı olarak afiyetle yiyin, için;

Bekir Sadak: 

Birbirlerine donup sorusurlar:

İbni Kesir: 

İşlediklerinize karşılık afiyetle yeyin, için.

Adem Uğur: 

Onlara: Yaptıklarınıza karşılık âfiyetle yeyin, için! (denilir).

İskender Ali Mihr: 

Yaptıklarınız sebebiyle afiyetle yeyin ve için.

Celal Yıldırım: 

İşlediklerinize karşılık afiyetle gönül huzuru içinde yeyiniz içiniz.

Tefhim ul Kuran: 

«Yapmakta olduklarınızdan dolayı afiyetle yiyin ve için.»

Fransızca: 

"En récompense de ce que vous faisiez, mangez et buvez en toute sérénité,

İspanyolca: 

«¡Comed y bebed en paz! ¡Por lo que habéis hecho!»

İtalyanca: 

[Sarà detto loro]: «Mangiate e bevete in serenità,

Almanca: 

"Esst und trinkt wohlbekömmlich für das, was ihr zu tun pflegtet."

Çince: 

你们因自己的行为而愉快地吃喝吧!

Hollandaca: 

En men zal tot hen zeggen: Verzadigt u met de zegeningen, welke u zijn aangeboden, wegens hetgeen gij hebt verricht.

Rusça: 

Ешьте и пейте во здравие за то, что вы совершали!

Somalice: 

(Waxaana lagu dhihi) cuna oo cabba idinkoo shifaysan camalkiinnii dartiis.

Swahilice: 

Kuleni na kunyweni kwa raha kabisa kwa sababu ya mliyo kuwa mkiyatenda.

Uygurca: 

(ئۇلارغا) «قىلغان ئەمەللىرىڭلارنىڭ (مۇكاپاتى) ئۈچۈن كۆڭۈللۈك يەڭلار ۋە ئىچىڭلار» (دېيىلىدۇ)

Japonca: 

(かれらには言われよう。)「楽しんで食べ,且つ飲め。これもあなたがたの(善い)行いのためである」。

Arapça (Ürdün): 

«كلوا واشربوا هنيئا» حال أي: مهنئين «بما» الباء سببية «كنتم تعملون».

Hintçe: 

जो जो कारगुज़ारियाँ तुम कर चुके हो उनके सिले में (आराम से) तख्तों पर जो बराबर बिछे हुए हैं

Tayca: 

พวกเจ้าจงกิน จงดื่มอย่างสบายใจตามที่พวกเจ้าได้กระทำไว้

İbranice: 

אכלו ושתו והתענגו כגמול וברכה על ההר

Hırvatça: 

Jedite i pijte i neka vam je prijatno, to je za ono što ste radili.

Rumence: 

“Mâncaţi şi beţi în tihnă pentru ceea ce aţi făptuit,

Transliteration: 

Kuloo waishraboo haneean bima kuntum taAAmaloona

Türkçe: 

"Yapıp ettiklerinizin karşılığı olarak afiyetle yiyin, için;

Sahih International: 

[They will be told], "Eat and drink in satisfaction for what you used to do."

İngilizce: 

(To them will be said:) "Eat and drink ye, with profit and health, because of your (good) deeds."

Azerbaycanca: 

(Onlara belə deyiləcəkdir: ) “(Dünyada) etdiyiniz yaxşı əməllərin müqabilində nuşcanlıqla yeyin-için;

Süleyman Ateş: 

Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için;

Diyanet Vakfı: 

Onlara: Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için (denilir).

Erhan Aktaş: 

Yaptıklarınızın karşılığı olarak, afiyetle yiyin ve için;

Kral Fahd: 

Onlara: Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için (denilir).

Hasan Basri Çantay: 

(Şöyle denilir:) «(İyi) amel (ve hareket) etmiş olduğunuz için aafiyetle yeyin, için».

Muhammed Esed: 

(Ve onlara:) "Yapmış olduklarınızın karşılığı olarak afiyetle yiyip için,

Gültekin Onan: 

&quot

Ali Fikri Yavuz: 

(Allah onlara şöyle buyurur: Dünyada iman ve ibadet edib) çalıştığınız için afiyetle yeyin, için

Portekizce: 

(Ser-lhes-á dito): Comei e bebei, com proveito, pelo que (de bom) fizestes!

İsveççe: 

[Och änglarna skall uppmana dem:] "Ät och drick av hjärtans lust; [detta är belöningen] för era handlingar!"

Farsça: 

[به آنان گویند:] به پاداش اعمالی که همواره انجام می دادید [از این نعمت ها] بخورید و بیاشامید، گوارایتان باد.

Kürtçe: 

(پێیان دەووترێت) بخۆن وبخۆنەوە نۆشی گیانتان بێت بەھۆی ئەوچاکانەی لەدونیادا دەتانکرد

Özbekçe: 

Енглар, ичинглар, ош бўлсин. (Булар)қилган амалларингиз учундир.

Malayca: 

(Dan dikatakan kepada mereka): "Makan dan minumlah kamu makanan dan minuman yang lazat serta baik kesudahannya, dengan sebab apa yang kamu telah kerjakan".

Arnavutça: 

(Atyre u thuhet): “Hani e pni me kënaqësi, për atë që keni punuar!”

Bulgarca: 

Яжте и пийте със здраве за онова, което сте вършили!

Sırpça: 

Једите и пијте и нека вам је пријатно, то је за оно што сте радили.

Çekçe: 

'Jezte a pijte ve zdraví v odměnu za to, co jste konali,

Urduca: 

(ان سے کہا جائے گا) کھاؤ اور پیو مزے سے اپنے اُن اعمال کے صلے میں جو تم کرتے رہے ہو

Tacikçe: 

Ба музди корҳое, ки кардаед, бихӯреду биёшомед. Гувороятон бод.

Tatarca: 

Ашагыз вә эчегез тыныч вә мәшәкатьсез генә тәкъвалык белән кылган гамәлләрегез өчен.

Endonezyaca: 

(Dikatakan kepada mereka): "Makan dan minumlah dengan enak sebagai balasan dari apa yang telah kamu kerjakan",

Amharca: 

«ትሠሩት በነበራችሁት ምክንያት ተደሳቾች ኾናችሁ ብሉ፤ ጠጡም፤» (ይባላሉ)፡፡

Tamilce: 

நீங்கள் செய்துகொண்டிருந்த அமல்களுக்கு பகரமாக மகிழ்ச்சியாக உண்ணுங்கள்! பருகுங்கள்!

Korece: 

유익하고 즐거이 먹고 마시 라 너희의 행위에 대한 결과라는 말씀이 있으리라

Vietnamca: 

(Họ sẽ được bảo): “Hãy ăn và uống thỏa thích bởi những điều các ngươi đã làm!”