Arapça:
وَتَرَىٰ كُلَّ أُمَّةٍ جَاثِيَةً ۚ كُلُّ أُمَّةٍ تُدْعَىٰ إِلَىٰ كِتَابِهَا الْيَوْمَ تُجْزَوْنَ مَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Çeviriyazı:
veterâ külle ümmetin câŝiyeh. küllü ümmetin tüd`â ilâ kitâbihâ. elyevme tüczevne mâ küntüm ta`melûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağırılır, onlara: "Bugün yaptığınız amellerin cezası verilecektir.
Diyanet İşleri:
Her ümmeti diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır. Onlara denir ki: "Bugün, size işlediğinizin karşılığı verilecektir."
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve görürsün ki her ümmet, diz çökmüş, kendi kitabına çağrılmada. O gün, ne yaptıysanız onun karşılığını bulur, ona göre mücazata ve mükafata erişirsiniz.
Şaban Piriş:
O gün, her ümmeti diz üstü çökmüş görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır: "Bugün, yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz!" denir.
Edip Yüksel:
Her toplumu diz çökmüş halde görürsün. Her toplum kendi kitabına çağrılır: "Bugün size, yaptıklarınızın karşılığı ödenecektir."
Ali Bulaç:
O gün sen, her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır. "Bugün yaptıklarınızla karşılık göreceksiniz."
Suat Yıldırım:
O gün bütün ümmetleri, bir araya toplanmış ve diz çökmüş vaziyette görürsün. Her ümmet, hesap defterlerini okumaya çağırılır. Daha önce ne yaptıysanız bugün sadece onun karşılığını alırsınız. [17,14; 75,13-15; 18,49]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve her ümmeti diz çökmüş bir halde göreceksin. Her ümmet, kitabına çağırılacaktır. «Yapmış olduğunuz şey ile bugün cezalandırılacaksınız (denilecektir).»
Yaşar Nuri Öztürk:
O gün tüm ümmetleri, toplanıp diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına davet edilir. Bugün, yapıp-ettiklerinizin karşılığıyla yüzyüze getirileceksiniz.
Bekir Sadak:
Onlara denir ki: «Bugune kavusacaginizi unuttugunuz gibi Biz de sizi unuttuk
İbni Kesir:
Her ümmeti dizüstü çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. Bugün, size yaptıklarınızın karşılığı verilecektir.
Adem Uğur:
O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır, (onlara şöyle denilir:) "
İskender Ali Mihr:
Ve bütün ümmetleri diz çökmüş olarak görürsün. Bütün ümmetler kendi kitaplarına davet edilirler. O gün yapmış olduğunuz şeylerin karşılığı (ceza ve mükâfat) verilir.
Celal Yıldırım:
(O gün) her ümmeti dizüstü çökmüş görürsün ve her ümmet kendi kitabına çağrılır. Bugün yapageldiğiniz şeylerin karşılığını görürsünüz.
Tefhim ul Kuran:
O gün sen, her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet, kendi kıtabına çağrılır. «Bugün yapmakta olduklarınızla karşılık göreceksiniz.»
Fransızca:
Et tu verras chaque communauté agenouillée. Chaque communauté sera appelée vers son livre. On vous rétribuera aujourd'hui selon ce que vous oeuvriez.
İspanyolca:
Verás a cada comunidad arrodillada. Cada comunidad será emplazada ante su Escritura : «Hoy seréis retribuidos con arreglo a vuestras obras.
İtalyanca:
E vedrai ogni comunità genuflessa. Ogni comunità sarà convocata davanti al suo libro: «Oggi sarete compensati per quello che avete fatto».
Almanca:
Du siehst jede Umma kniend. Jede Umma wird zu ihrer Schrift gerufen: "An diesem Tag wird euch vergolten, was ihr zu tun pflegtet."
Çince:
你将来会看见,每一民族都是屈膝的,每一民族都要被召去看自己的功过簿。今日,你们将受自己行为的报酬。
Hollandaca:
En gij zult ieder volk geknield zien. Ieder volk zal voor zijn boek van rekenschap worden geroepen, en men zal tot hem zeggen: Dezen dag zult gij beloond worden, overeenkomstig datgene wat gij hebt verricht.
Rusça:
Ты увидишь все общины коленопреклоненными. Каждую общину призовут к ее Писанию (Книге деяний): "Сегодня вам воздастся за то, что вы совершали".
Somalice:
waxaadna arki umad kastoo Lawyahay ku fadhida Qiyaamada, Umad kastana waxaa loogu yeedhi Kitaabkii «camalkeeda» Maalintaas waxaa laydiinka abaalmarin waxaad camalfaleyseen.
Swahilice:
Na utauona kila umma umepiga magoti, na kila umma utaitwa kwenda soma kitabu chake: Leo mtalipwa mliyo kuwa mkiyatenda.
Uygurca:
ھەر ئۈممەتنى (قورقۇنچنىڭ قاتتىقلىقىدىن) تىزلانغان ھالدا كۆرىسەن، ھەر ئۈممەت ئۆزىنىڭ نامە - ئەمالىغا چاقىرىلىدۇ، (ئۇلارغا) «بۈگۈن قىلمىشىڭلارغا يارىشا مۇكاپاتقا ئېرىشىسىلەر ياكى جازاغا ئۇچرايسىلەر» (دېيىلىدۇ)
Japonca:
あなたは,各集団が跪きながら,夫々の集団で自分の記録の所に呼ばれるのを見よう。この日,あなたがたが行ったことに対して報いられるのである。
Arapça (Ürdün):
«وترى كل أمة» أي أهل دين «جاثية» على الركب أو مجتمعة «كل أمة تدعى إلى كتابها» كتاب أعمالها ويقال لهم: «اليوم تجزون ما كنتم تعملون» أي جزاءه.
Hintçe:
और (ऐ रसूल) तुम हर उम्मत को देखोगे कि (फैसले की मुन्तज़िर अदब से) घूटनों के बल बैठी होगी और हर उम्मत अपने नामाए आमाल की तरफ बुलाइ जाएगी जो कुछ तुम लोग करते थे आज तुमको उसका बदला दिया जाएगा
Tayca:
และเจ้าจะเห็น (กลุ่มชน) ทุกชาติอยู่ในสภาพคุกเข่า ทุกชนชาติจะถูกเรียกมาตามบันทึกของตน วันนี้พวกเจ้าจะได้รับการตอบแทนตามที่พวกเจ้าได้กระทำไว้
İbranice:
ותראה ִת ָק ָרא אל ספריה':היום שכל האנשים יכרעו ברך. כל אומה תתוגמלו על מה שהייתם עושים
Hırvatça:
I vidjet ćeš sve ummete kako kleče; svaki ummet bit će pozvan prema svojoj Knjizi: "Danas ćete biti nagrađeni ili kažnjeni prema tome kako ste postupali!"
Rumence:
Vei vedea fiece adunare îngenunchiată. Fiece adunare va fi chemată înaintea Cărţii sale: “Astăzi veţi fi răsplătiţi pentru ceea ce aţi făptuit.”
Transliteration:
Watara kulla ommatin jathiyatan kullu ommatin tudAAa ila kitabiha alyawma tujzawna ma kuntum taAAmaloona
Türkçe:
O gün tüm ümmetleri, toplanıp diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına davet edilir. Bugün, yapıp-ettiklerinizin karşılığıyla yüzyüze getirileceksiniz.
Sahih International:
And you will see every nation kneeling [from fear]. Every nation will be called to its record [and told], "Today you will be recompensed for what you used to do.
İngilizce:
And thou wilt see every sect bowing the knee: Every sect will be called to its Record: "This Day shall ye be recompensed for all that ye did!
Azerbaycanca:
(Ya Peyğəmbər! O gün) hər ümməti diz çökmüş (yaxud bir yerə yığılmış) görəcəksən. Hər ümmət öz (əməl) dəftərinə tərəf çağırılacaqdır. (Onlara belə deyiləcəkdir: ) “Bu gün sizə (dünyada) etdiyiniz əməllərin əvəzi (mükafatı və ya cəzası) veriləcəkdir!
Süleyman Ateş:
(O gün) Her ümmeti (Allah'ın huzurunda) toplanmış görürsün. Her ümmet, kendi Kitabına (yaptığı işlerin tutanağı olan amel defterine) çağırılır: "Bugün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!"
Diyanet Vakfı:
O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır, (onlara şöyle denilir:) "Bu gün, yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!"
Erhan Aktaş:
Her ümmeti(1) toplanmış görürsün. Her ümmet, amel defteriyle yüzleşmeye çağrılır: “Bugün, yaptıklarınızın karşılığı size verilecektir.”
Kral Fahd:
O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır, (onlara şöyle denilir:) «Bu gün, yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!»
Hasan Basri Çantay:
Ve sen (Habîbim) her ümmeti diz çökmüş bir halde göreceksin. Her ümmet kitabı (nın başı) na çağırılacak (ve onlara şöyle denilecekdir:) «Bu gün (dünyâda) yapmış olduklarınızın karşılığı verilecek».
Muhammed Esed:
Ve (o Gün) bütün insanları (zillet içinde) diz çökmüş görürsün; herkes kendi sicili ile (yüzleşmeye) çağrılır: "Bugün, yaptığınız her şeyin karşılığını göreceksiniz!
Gültekin Onan:
O gün sen her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. "
Ali Fikri Yavuz:
Ve (Ey Rasûlüm), sen her ümmeti toplanmış bir halde göreceksin. Her ümmet (her din sahibi) amelinin yazılı bulunduğu deftere çağrılacak. (Onlara denir ki:) Bugün o işlediğiniz amellerin cezası size verilecek.
Portekizce:
E verás cada nação genuflexa; cada uma será convocada ante o seu registro. Hoje sereis retribuídos, segundo o quetendes feito!
İsveççe:
Och den Dagen skall du få se alla samfund ligga på knä [inför Domaren] och varje samfund kallas fram till sin bok: "I dag skall ni få lönen för era handlingar.
Farsça:
و هر امتی را در آن روز به زانو درافتاده می بینی، [آن روز] هر امتی به سوی نامه اعمالش خوانده می شود [و به آنان می گویند:] امروز همان اعمالی که همواره انجام می دادید به شما پاداش می دهند.
Kürtçe:
ھەموو گەلێك دەبینی کۆمەڵ کۆمەڵ کەوتوون بەسەر ئەژنۆدا، ھەموو گەلێك بانگ دەکرێت بۆلای پەڕاوەکەی، ئەمڕۆ سزاو پاداشت دەدرێنەوە بە گوێرەی ئەو کردەوانەی کە دەتانکرد
Özbekçe:
Ҳар бир умматни тиз чўккан ҳолида кўрурсан. Ҳар бир уммат ўз номаи амалига чақирилур: «Бугунги кунда қилиб юрган амалларингиз бўйича жазо (ёки мукофот) олурсиз», (дейилур). (Яъни, қиёмат кунининг даҳшати кучлилигидан у куни ҳар бир умматнинг чўкаланиб қолган ҳоли кўрилади. Ўша кунда ҳар бир умматга, ҳар бир шахсга, бу дунёда қилган амаллари ёзиб борилган китоб кўрсатилади.)
Malayca:
Dan (pada hari kiamat) engkau akan melihat tiap-tiap umat berlutut (dalam keadaan cemas dan menunggu panggilan); tiap-tiap umat diseru untuk menerima kitab suratan amalnya (serta dikatakan kepada mereka): "Pada hari ini kamu akan dibalas menurut apa yang kamu telah kerjakan!
Arnavutça:
Dhe, të gjithë popujt do t’i shohësh të gjunjëzuar; çdo popull do të thirret në Librin e vet: “Sot do të shpërbleheni për atë që keni bërë.
Bulgarca:
И ще видиш всяка общност на колене. Всяка общност ще бъде призована към своята книга: “Днес ще ви се въздаде за вашите дела.
Sırpça:
И видећеш све народе како клече; сваки народ биће позван према својој Књизи: „Данас ћете да будете награђени или кажњени према томе како сте поступали!“
Çekçe:
A uvidíš národy všechny klečet a každý národ ke své knize bude povolán se slovy: 'Dnes dostanete odměnu svou za to, co jste konali.
Urduca:
اُس وقت تم ہر گروہ کو گھٹنوں کے بل گرا دیکھو گے ہر گروہ کو پکارا جائے گا کہ آئے اور اپنا نامۂ اعمال دیکھے اُن سے کہا جائے گا: "آج تم لوگوں کو اُن اعمال کا بدلہ دیا جائے گا جو تم کرتے رہے تھے
Tacikçe:
Ҳар умматеро бубинӣ, ки ба зону даромадааст ва ҳар умматеро барои гирифтани номаи аъмолаш бихонанд. Дар чунин рӯзе дар баробари амалҳое, ки кардаед, ҷазо мебинед.
Tatarca:
Ул көндә күрерсең, Аллаһудан куркып һәрбер өммәт тезләнер вә һәр өммәт үзенең гамәл дәфтәренә чакырылыр, бүген кылган гамәлләрегез буенча җәза аласыз, диелер.
Endonezyaca:
Dan (pada hari itu) kamu lihat tiap-tiap umat berlutut. Tiap-tiap umat dipanggil untuk (melihat) buku catatan amalnya. Pada hari itu kamu diberi balasan terhadap apa yang telah kamu kerjakan.
Amharca:
ሕዝብንም ሁሉ ተንበርካኪ ኾና ታያታለህ፡፡ ሕዝብ ሁሉ ወደ መጽሐፏ ትጥጠራለች፡፡ «ዛሬ ትሠሩት የነበራችሁትን ነገር ትመነዳላችሁ» (ይባላሉ)፡፡
Tamilce:
இன்னும், (நபியே! அந்நாளில்) ஒவ்வொரு சமுதாயமும் முழந்தாளிட்டவர்களாக நிற்பதை நீர் பார்ப்பீர். ஒவ்வொரு சமுதாயமும் தமது பதிவு புத்தகத்தின் பக்கம் அழைக்கப்படும். “நீங்கள் (உலகத்தில்) செய்துகொண்டிருந்த செயல்களுக்கு இன்று கூலி கொடுக்கப்படுவீர்கள்” (என்று அவர்களிடம் கூறப்படும்).
Korece:
그날 무릎을 꿇은 무리가 그들의 기록에 의해 불리워 가는 무리를 그대가 보리니 오늘은 너희 가 행한 것으로 보상을 받게 되리라는 소리가 들려 오더라
Vietnamca:
(Rồi đây, vào Ngày đó) Ngươi (Thiên Sứ) sẽ thấy mỗi cộng đồng sẽ quỳ gối; mỗi cộng đồng sẽ được gọi đến xem quyển sổ (ghi chép hành động) của mình (và sẽ được bảo): “Ngày hôm nay, các ngươi sẽ được đền bù xứng đáng về những điều (tốt, xấu) mà các ngươi đã làm (trên thế gian).”
Ayet Linkleri: