Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

38

Sûredeki Ayet No: 

72

Ayet No: 

4042

Sayfa No: 

457

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَإِذَا سَوَّيْتُهُ وَنَفَخْتُ فِيهِ مِن رُّوحِي فَقَعُوا لَهُ سَاجِدِينَ

Çeviriyazı: 

feiẕâ sevveytühû venefaḫtü fîhi mir rûḥî feḳa`û lehû sâcidîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Onu tesviye edip, düzeltip de ruhumdan ona üfledim mi derhal ona secdeye kapanın.

Diyanet İşleri: 

Rabbin meleklere şöyle demişti: "Ben çamurdan bir insan yaratacağım. Onu yapıp ruhumdan ona üflediğim zaman ona secdeye kapanın."

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onu tamamlayınca ve ona, ruhumdan üfürünce karşısında yerlere kapanıp secde etmişlerdi.

Şaban Piriş: 

Onu bir şekle sokup, ruhumdan üflediğim zaman onun için hemen secdeye kapanın.

Edip Yüksel: 

Onu düzenlediğim ve ona ruhumdan üflediğim zaman ona secdeye kapanın.

Ali Bulaç: 

Onu bir biçime sokup, ona Ruhum'dan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın.

Suat Yıldırım: 

Onu iyice biçimlendirip ona Rûhumdan üfleyince hep birden, secde ediniz.” [2,34; 7,11; 15,29]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«İmdi O´nun yaradılışını tamamladığım ve içerisine ruhumdan üfürdüğüm zaman hemen onun için secde ediciler olarak yere kapanın.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Onu kıvama erdirip içine ruhumdan üflediğimde, önünde secde ederek eğilin!

Bekir Sadak: 

38:77

İbni Kesir: 

Onu yapıp ruhumdan kendisine üflediğim zaman

Adem Uğur: 

Onu tamamlayıp, içine de ruhumdan üfürdüğüm zaman, derhal ona secdeye kapanın!

İskender Ali Mihr: 

Böylece onu sevva ettiğim ve onun içine ruhumdan üflediğim zaman, derhal ona secde ederek yere kapanın!

Celal Yıldırım: 

Onu biçimine koyup ruhumdan ona üflediğimde, kendisine secde edin ! (diye buyurmuştum).

Tefhim ul Kuran: 

«Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman da siz onun için hemen secdeye kapanın.»

Fransızca: 

Quand Je l'aurai bien formé et lui aurai insufflé de Mon Esprit, jetez-vous devant lui, prosternés".

İspanyolca: 

y, cuando lo haya formado armoniosamente e infundido en él de Mi Espíritu, ¡caed prosternados ante él!»

İtalyanca: 

Dopo che l'avrò ben formato e avrò soffiato in lui del Mio Spirito, gettatevi in prosternazione davanti a lui».

Almanca: 

Und nachdem ICH ihn vollendete und in ihn einen Ruhh von Mir einhauchte, dann fallt nieder in Sudschud für ihn!"

Çince: 

当我把他造出来,并将我的精神吹入他的体内的时候,你们当为他而倒身叩头。

Hollandaca: 

Als ik hem geschapen, en hem mijn geest zal hebben ingeblazen, valt gij voor hem neder, en aanbidt hem.

Rusça: 

Когда же Я придам ему соразмерный облик и вдохну в него от Моего духа, то падите перед ним ниц".

Somalice: 

Ee markaan ejeeyo oon ku afuufo Ruuxdeyda ugu dhaca sujuud (salaan).

Swahilice: 

Na nitakapo mkamilisha na kumpulizia roho inayo tokana nami, basi muangukieni kwa kumt'ii.

Uygurca: 

ئۇنى مەن راۋۇرۇس ياراتقان (يەنى ئۇنى يارىتىپ سۈرەتكە كىرگۈزۈپ، ئەزالىرىنى تولۇق، مۇكەممەل ئىنسان ھالىتىگە كەلتۈرگەن) ۋە ئۇنىڭغا جان كىرگۈزگەن ۋاقتىمدا ئۇنىڭغا سەجدە قىلىڭلار»

Japonca: 

「それでわれが,かれ(人間)を形作り,それに霊を吹き込んだならば,あなたがたは伏してかれにサジダしなさい。」

Arapça (Ürdün): 

«فإذا سويته» أتمته «ونفخت» أجريت «فيه من روحي» فصار حيا، وإضافة الروح إليه تشريف لآدم والروح جسم لطيف يحيا به الإنسان بنفوذه فيه «فقعوا له ساجدين» سجود تحية بالانحناء.

Hintçe: 

तो जब मैं उसको दुरूस्त कर लूँ और इसमें अपनी (पैदा) की हुई रूह फूँक दो तो तुम सब के सब उसके सामने सजदे में गिर पड़ना

Tayca: 

ดังนั้น เมื่อข้าได้ทำให้เขามีรูปร่างสมส่วน และได้เป่าวิญญาณจากข้าเข้าไปในตัวเขา ฉะนั้นพวกเจ้าจงก้มลงสุญูดต่อเขา

İbranice: 

ולאחר שאעשה אותו ואפיח בו מרוחי, כבדוהו וסגדו לו

Hırvatça: 

pa kad mu oblik upotpunim i u njega duha Svog udahnem, vi mu na sedždu padnite!"

Rumence: 

După ce-i voi da chip desăvârşit şi voi sufla în el din duhul Meu, să cădeţi cu faţa la pământ înaintea lui!”

Transliteration: 

Faitha sawwaytuhu wanafakhtu feehi min roohee faqaAAoo lahu sajideena

Türkçe: 

"Onu kıvama erdirip içine ruhumdan üflediğimde, önünde secde ederek eğilin!"

Sahih International: 

So when I have proportioned him and breathed into him of My [created] soul, then fall down to him in prostration."

İngilizce: 

When I have fashioned him (in due proportion) and breathed into him of My spirit, fall ye down in obeisance unto him.

Azerbaycanca: 

Mən onu tamamlayıb (insan şəklinə salıb) Öz ruhumdan (Özümün yaratdığı ruhdan) üfürən (can verən) kimi ona (hörmət əlaməti olaraq) səcdə edin!”

Süleyman Ateş: 

Onu biçimlendirip ona ruhumdan üflediğim zaman derhal ona secdeye kapanın!

Diyanet Vakfı: 

Onu tamamlayıp, içine de ruhumdan üfürdüğüm zaman, derhal ona secdeye kapanın!

Erhan Aktaş: 

Onu biçimlendirip, rûhumdan üflediğim(1) zaman derhal ona secdeye(2) kapanın!(2)

Kral Fahd: 

Onu tamamlayıp, içine de ruhumdan üfürdüğüm zaman, derhal ona secdeye kapanın!

Hasan Basri Çantay: 

«Artık onu (n hilkatini) tamamlayıb içerisine de ruuhumdan üfürdüğüm zaman kendisi için derhal (bana) secdeye kapanın».

Muhammed Esed: 

ona en uygun biçimi verip Kendi ruhumdan kattığım zaman onun önünde yere kapanın!"

Gültekin Onan: 

&quot

Ali Fikri Yavuz: 

Onun yaratılışını tamamlayıb da tarafımdan ona ruh verdiğim zaman, hemen ona (hürmet için) secdeye kapanın.”

Portekizce: 

Quando o tiver plasmado e alentado com o Meus Espírito, prostrai-vos ante ele.

İsveççe: 

När Jag har format henne och andats in i henne något av Min ande, fall då ned [alla] på era ansikten inför henne!"

Farsça: 

پس زمانی که اندامش را درست و نیکو نمودم و از روح خود در او دمیدم، برای او سجده کنید.

Kürtçe: 

ئەمجا کاتێك شێوەکەیم ڕێکخست و فوم پێدا کرد وگیانم کرد بە بەریدا لە گیانێك کە خۆم دروستم کردووە ئەوسا ھەموو بە سوژدە بردن بۆی بکەون بە ڕوودا

Özbekçe: 

Бас, қачонки уни ростлаб, ичига руҳимдан пуфлаганимда, унга сажда қилиб йиқилинглар!» деган эди.

Malayca: 

" Kemudian apabila Aku sempurnakan kejadiannya, serta Aku tiupkan padanya roh dari (ciptaan) Ku, maka hendaklah kamu sujud kepadanya ".

Arnavutça: 

e kur Unë ta plotësoj atë t’i jap frymë prej shpirtit Tim (kur t’i jap jetë), bëni sexhde atij!”

Bulgarca: 

И когато го завърша, и му вдъхна от Своя дух, сведете чела до земята пред него!”

Sırpça: 

па кад му употпуним облик и у њега удахнем живот, ви му се поклоните!”

Çekçe: 

a až jej vyrovnám a vdechnu mu něco z ducha Svého, padněte na zem klaníce se před ním!'

Urduca: 

پھر جب میں اسے پوری طرح بنا دوں اور اس میں اپنی روح پھونک دوں تو تم اس کے آگے سجدے میں گر جاؤ"

Tacikçe: 

Чун тамомаш кардам ва дар он аз рӯҳи худ дамидам, ҳама саҷдааш кунед!»

Tatarca: 

Аны халык кылып тәмам иткәч, аңа җан кертеп тергездем, фәрештәләр Адәмне зурлап сәҗдәгә бардылар.

Endonezyaca: 

Maka apabila telah Kusempurnakan kejadiannya dan Kutiupkan kepadanya roh (ciptaan)Ku; maka hendaklah kamu tersungkur dengan bersujud kepadanya".

Amharca: 

«ፍጥረቱንም ባስተካከልኩና ከመንፈሴ በነፋሁበት ጊዜ ለእርሱ ሰጋጆች ኾናችሁ ውደቁ» (አልኩ)፡፡

Tamilce: 

“ஆக, நான் அவரை செம்மைபடுத்தி, அவரில் நான் படைத்த உயிரை ஊதினால் (வானவர்களே!) நீங்கள் அவருக்கு முன் சிரம் பணிந்தவர்களாக விழுந்து விடுங்கள்!”

Korece: 

내가 인간의 형상을 만들어 그 안에 내 영혼을 불러 넣으리니그를 경배하라

Vietnamca: 

Khi TA đã uốn nắn Y thành hình thể và đã thổi vào Y linh hồn từ nơi TA thì TA ra lệnh (cho các Thiên Thần): “Các ngươi hãy cúi xuống quỳ lạy Y.”

Etiketler: 

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: