Arapça:
قَالُوا رَبَّنَا أَمَتَّنَا اثْنَتَيْنِ وَأَحْيَيْتَنَا اثْنَتَيْنِ فَاعْتَرَفْنَا بِذُنُوبِنَا فَهَلْ إِلَىٰ خُرُوجٍ مِّن سَبِيلٍ
Çeviriyazı:
ḳâlû rabbenâ emettene-ŝneteyni veaḥyeytene-ŝneteyni fa`terafnâ biẕünûbinâ fehel ilâ ḫurûcim min sebîl.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kâfirler diyecekler ki: "Ey Rabbimiz! Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık. Fakat çıkmaya bir yol var mı?"
Diyanet İşleri:
Onlar: "Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de suçlarımızı itiraf ettik, bir daha çıkmağa yol var mıdır?" derler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlarsa Rabbimiz derler, iki kere öldürdün bizi ve iki kere dirilttin, artık suçlarımızı da söyledik, buradan çıkmamıza bir yol yok mu?
Şaban Piriş:
Rabbimiz, dediler. Bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin. Günahlarımızı itiraf ediyoruz. Çıkmak için bir yol var mı?
Edip Yüksel:
Diyecekler ki, "Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Şimdi günahlarımızı itiraf ettik. Buradan bir çıkış yolu var mı?"
Ali Bulaç:
Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?"
Suat Yıldırım:
Onlar ise: “Ya Rabbenâ, derler, Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin.İşte günahlarımızı itiraf ettik.Şimdi, telafi etme için buradan çıkmaya bir yol yok mudur?” [32,12; 35,37; 23,107-108]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Diyeceklerdir ki: «Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün ve bizi iki defa dirilttin. Artık günahlarımızı itirafta bulunduk, imdi çıkmak için bir yol var mıdır?»
Yaşar Nuri Öztürk:
Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?"
Bekir Sadak:
Bugun herkese, kazandiginin karsiligi verilir. Bugun haksizlik yoktur. Dogurusu Allah, hesabi cabuk gorendir.
İbni Kesir:
Onlar da: Rabbımız
Adem Uğur:
Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
İskender Ali Mihr:
(Kâfirler) dediler ki: "
Celal Yıldırım:
Derler ki: Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin ve biz de günahlarımızı bir bir açıklayıp kabul ettik
Tefhim ul Kuran:
Dediler ki: «Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere de dirilttin
Fransızca:
ils diront : "Notre Seigneur, tu nous as fais mourir deux fois, et redonné la vie deux fois : nous reconnaissons donc nos péchés. Y a-t-il un moyen d'en sortir" ?
İspanyolca:
Dirán: «¡Señor! Nos has hecho morir dos veces y vivir otras dos. Confesamos, pues, nuestros pecados. ¿Hay modo de salir?»
İtalyanca:
Diranno: «Nostro Signore, due volte ci hai fatti morire e due volte ci hai fatti rivivere. Riconosciamo i nostri peccati, c'è una via di scampo?»
Almanca:
Sie sagten: "Unser HERR! DU ließest uns zwei mal sterben und zwei mal beleben, dann gaben wir unsere Verfehlungen zu. Gibt es denn zum Herausgehen einen Weg?"
Çince:
他们要说:我们的主啊!你使我们死两次,你使我们生两次,故我们承认我们的罪过了。还能有一条出路吗?
Hollandaca:
Zij zullen zeggen: O Heer! gij hebt ons den dood tweemaal gegeven en gij hebt ons tweemaal het leven geschonken, en wij belijden onze zonden. Is er dus geen weg, om aan dit vuur te ontkomen?
Rusça:
Они скажут: "Господь наш! По Твоей воле дважды мы были мертвы, и дважды Ты оживил нас. Мы признались в своих грехах. Нет ли пути к выходу?"
Somalice:
Waxay dhihi Eebow waxaad na dishay laba jeer waxaadna na noolaysay laba jeer waana qiranay dambiganagii ee ma suuroowdaa jid naarta looga baxo.
Swahilice:
Watasema: Mola wetu Mlezi! Umetufisha mara mbili, na umetuhuisha mara mbili! Basi tunakiri madhambi yetu. Basi je, ipo njia ya kutoka?
Uygurca:
ئۇلار: «پەرۋەردىگارىمىز! بىزنى ئىككى قېتىم ئۆلتۈرۈپ، ئىككى قېتىم تىرىلدۈردۈڭ، بىز گۇناھىمىزغا ئىقرار قىلدۇق، ئەمدى چىقىش يولى تېپىلارمۇ؟» دەيدۇ
Japonca:
かれらは申し上げよう。「主よ,あなたはわたしたちを2度死なせ,2度甦らされました。今わたしたちは罪業を認めました。何とか脱出する道はないですか。」
Arapça (Ürdün):
«قالوا ربنا أمتَّنا اثنتين» إماتتين «وأحييتنا اثنتين» إحياءتين لأنهم نطفٌ أموات فأحيوا ثم أميتوا ثم أحيوا للبعث «فاعترفنا بذنوبنا» بكفرنا بالبعث «فهل إلى خروج» من النار والرجوع إلى الدنيا لنطيع ربنا «من سبيل» طريق وجوابهم: لا.
Hintçe:
वह लोग कहेंगे कि ऐ हमारे परवरदिगार तू हमको दो बार मार चुका और दो बार ज़िन्दा कर चुका तो अब हम अपने गुनाहों का एक़रार करते हैं तो क्या (यहाँ से) निकलने की भी कोई सबील है
Tayca:
พวกเขากล่าวว่า ข้าแต่พระเจ้าของเรา พระองค์ท่านได้ทรงทำให้เราตายสองครั้ง และพระองค์ท่านได้ทรงทำให้เรามีชีวิตสองครั้ง ดังนั้นเราขอสารภาพต่อความผิดทั้งหลายของเราดังนั้นจะมีทางออก(แก่เรา)ไหม?
İbranice:
והם אמרו: 'ריבוננו! פעמיים המתת אותנו, ופעמיים החיית אותנו, ואנו מודים בחטאינו. האם יש דרך לצאת מכאן'? (מהגיהינום)
Hırvatça:
"Gospodaru naš", reći će oni, "dva puta si nas usmrtio i dva puta si nas oživio; mi priznajemo grijehe naše, pa ima li za izlazak puta kakva ?
Rumence:
Ei vor spune: “Domnul nostru! De două ori ne-ai dat moartea şi de două ori ne-ai dat viaţa. Noi ne mărturisim păcatele noastre. Este oare către ieşire vreo cale?”
Transliteration:
Qaloo rabbana amattana ithnatayni waahyaytana ithnatayni faiAAtarafna bithunoobina fahal ila khuroojin min sabeelin
Türkçe:
Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?"
Sahih International:
They will say, "Our Lord, You made us lifeless twice and gave us life twice, and we have confessed our sins. So is there to an exit any way?"
İngilizce:
They will say: "Our Lord! twice hast Thou made us without life, and twice hast Thou given us Life! Now have we recognised our sins: Is there any way out (of this)?"
Azerbaycanca:
Onlar deyəcəklər: “Ey Rəbbimiz! Sən bizi iki dəfə öldürüb, iki dəfə diriltdin (əvvəlcə atalarımızın belində ölü vəziyyətində olduğumuz ikən bizi dünyaya gətirdin. Bir müddət dünyada yaşatdıqdan sonra öldürdün və indi, qiyamət günü yenidən diriltdin). Biz öz günahlarımızı e’tiraf etdik. İndi (buradan) çıxmağa bir yol varmıdır?”
Süleyman Ateş:
Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi (şu ateşten) çıkmak için (bize) bir yol var mı (acaba)?"
Diyanet Vakfı:
Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
Erhan Aktaş:
Dediler ki: “Rabb’imiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin(1). Artık suçlarımızı itiraf ettik. Şimdi bu durumdan kurtulmanın bir yolu var mı?”
Kral Fahd:
Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
Hasan Basri Çantay:
Dediler: «Ey Rabbimiz, bizi iki (defa) öldürdün. İki (defa) da diriltdin. İşte günâhlarımızı (bilib) i´tiraaf etdik. Fakat (şöyle) bir çıkmıya bir yol var mı»?
Muhammed Esed:
(Bunun üzerine) "Ey Rabbimiz!" diye feryad edecekler: "Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin! Peki, günahlarımızı itiraf ettiğimiz şu anda (bu ikinci ölümden) bir kurtuluş yolu yok mudur?"
Gültekin Onan:
Dediler ki: "
Ali Fikri Yavuz:
(Cehennemde olan kâfirler) şöyle diyecekler: “- Ey Rabbimiz! Bizi (biri dünya hayatının sonunda, diğeri kabirde dirildikten sonra olmak üzere) iki defa öldürdün, iki defa da dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık
Portekizce:
Dirão: Ó Senhor nosso, fizeste-nos morrer duas vezes e duas vezes nos deste a vida. Reconhecemos, pois, os nossospecados! Haverá algum meio de nos livramos disso?
İsveççe:
De skall säga: "Herre! Två gånger har Du låtit oss dö och två gånger har Du kallat oss till liv; finns det en väg ut [ur detta], nu när vi har erkänt våra synder?"
Farsça:
می گویند: پروردگارا! دوبار ما را میراندی و دوبار زنده کردی، اکنون به گناهانمان معترفیم، پس آیا راهی برای بیرون آمدن [از دوزخ] هست؟
Kürtçe:
دەڵێن ئەی پەروەردگارمان تۆ دوو جارت مراندووتین وە دوو جاریش ژیانت بەبەردا کردووین جا دانمان نا بەتاوانەکانماندا دەی ئایا ڕێگایەك ھەیە بۆ دەرباز بوون
Özbekçe:
Улар: «Эй Роббимиз, Сен бизни икки марта ўлдирдинг, икки марта тирилтирдинг. Бас, биз гуноҳларимизни эътироф этдик. Энди чиқишнинг бирон йўли борми?» дедилар. (Улар она қорнида руҳ киргунича жонсиз ҳолда ётганларини ва ёруғ дунёда ўлиб, кўмилганларини икки марта ўлиш демоқдалар. Онанинг қорнида бир марта ва қиёмат куни иккинчи марта тирилтирдинг. Сенинг ҳар бир нарсага қодир эканингни ҳам эътироф қилдик.)
Malayca:
Mereka menjawab: "Wahai Tuhan kami! Engkau telah menjadikan kami berkeadaan mati dua kali, dan telah menjadikan kami bersifat hidup dua kali, maka kami (sekarang) mengakui akan dosa-dosa kami. Oleh itu adakah sebarang jalan untuk (kami) keluar (dari neraka)?"
Arnavutça:
Ata do të përgjigjen: “O Zoti ynë, na ke bërë të vdekur dy herë dhe na ke ngjallur dy heë, prandaj, ne i pranuam mëkatet tona. E, a ka ndonjë rrugëdalje (nga dënimi)?”
Bulgarca:
Ще рекат: “Господи наш, Ти ни умъртви два пъти и ни съживи два пъти. И признаваме своите грехове. Няма ли път за спасение?”
Sırpça:
„Господару наш“, рећи ће они, „два пута си нас усмртио и два пута си нас оживео; ми признајемо наше грехе, па има ли каквог начина за излазак из Ватре?“
Çekçe:
A odvětí: 'Pane náš, dals nám dvakrát zemřít a oživils nás také dvakrát a my viny své uznáváme. Je prostředek nějaký, abychom se ven z toho dostali?'
Urduca:
وہ کہیں گے "اے ہمارے رب، تو نے واقعی ہمیں دو دفعہ موت اور دو دفعہ زندگی دے دی، اب ہم اپنے قصوروں کا اعتراف کرتے ہیں، کیا اب یہاں سے نکلنے کی بھی کوئی سبیل ہے؟"
Tacikçe:
Мегӯянд: «Эй Парвардигори мо, моро ду бор мирондӣ ва, ду бор зинда сохтӣ ва мо ба гуноҳонамон иқрор кардаем. Оё берун шуданро роҳе ҳаст?»
Tatarca:
Кәферләр әйтерләр: "Ий Раббыбыз, Син безне ике мәртәбә үтердең, ике мәртәбә тергездең, хәзер инде гөнаһларыбызны вә иманны, хакны инкяр иткәнлегебезне үзебез дә белдек, инде безгә кире дөньяга кайтырга юл бармы, Аллаһуга итагать итеп яхшы эшләрне, изге гамәлләрне кылыр идек", – дип.
Endonezyaca:
Mereka menjawab: "Ya Tuhan kami Engkau telah mematikan kami dua kali dan telah menghidupkan kami dua kali (pula), lalu kami mengakui dosa-dosa kami. Maka adakah sesuatu jalan (bagi kami) untuk keluar (dari neraka)?"
Amharca:
«ጌታችን ሆይ! ሁለትን ሞት አሞትከን፡፡ ሁለትንም ሕይወት ሕያው አደረግከን፡፡ በኃጢኣቶቻችንም መሰከርን፡፡ ታዲያ (ከእሳት) ወደ መውጣት መንገድ አለን?» ይላሉ፡፡
Tamilce:
அவர்கள் கூறுவார்கள்: “எங்கள் இறைவா! நீ எங்களுக்கு இருமுறை மரணத்தைக் கொடுத்தாய். இன்னும், இருமுறை எங்களுக்கு வாழ்க்கையைக் கொடுத்தாய். ஆக, நாங்கள் எங்கள் பாவங்களை ஒப்புக்கொண்டோம். ஆகவே, (நரகத்தில் இருந்து) வெளியேறுவதற்கு ஏதேனும் வழி உண்டா?”
Korece:
그들은 말하리라 주여 당신 은 저희로 하여금 두차례의 죽음 을 맛보게 하고 두차례의 생명을 주셨나이다 이제 저희는 저희의 죄악을 인식하나니 빠져 나가는 길이 있나이까
Vietnamca:
Họ sẽ nói: “Lạy Thượng Đế của bầy tôi! Ngài đã làm cho bầy tôi chết hai lần và sống hai lần(1). Giờ bầy tôi đã thú nhận tội lỗi của mình. Vậy có cách nào để thoát khỏi (Hỏa Ngục) không?” (1) Ông Ibnu Mas’ud nói: Câu Kinh này giống như lời phán của Allah ở câu 28 chương Al-Baqarah: {Sao các ngươi lại vô đức tin nơi Allah trong khi Ngài đã khởi tạo các ngươi từ không là gì, rồi Ngài cho các ngươi chết, rồi Ngài phục sinh các ngươi trở lại, sau đó các ngươi được triệu tập về trình diện Ngài?!} Ibnu ‘Abbas, Adh-Dhahaak, Qata-dah cũng nói như thế. Vì vậy, chết hai lần: Một lần lúc không là gì và một lần lúc lìa đời; sống hai lần: một lần lúc chào đời và một lần lúc được phục sinh.
Ayet Linkleri: