Arapça:
وَهَدَيْنَاهُمَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ
Çeviriyazı:
vehedeynâhüme-ṣṣirâṭa-lmüsteḳîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kendilerini doğru yola çıkardık.
Diyanet İşleri:
Her ikisini de doğru yola eriştirmiştik.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve ikisini de dosdoğru yola sevkettik.
Şaban Piriş:
Onlara dosdoğru olan yola hidayet ettik.
Edip Yüksel:
Her ikisini doğru yola ilettik.
Ali Bulaç:
Onları dosdoğru yola yöneltip-ilettik.
Suat Yıldırım:
Onları doğru yola ilettik!
Ömer Nasuhi Bilmen:
37:117
Yaşar Nuri Öztürk:
Her ikisini dosdoğru yola kılavuzladık.
Bekir Sadak:
(124-12) 6 Milletine: «Allah´a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Yaratanlarin en iyisi olan, sizin de Rabbiniz, onceki babalarinizin da Rabbi bulunan Allah´i birakip da Baal putuna mi taparsiniz?» demisti.
İbni Kesir:
Ve onları doğru yola hidayet etmiştik.
Adem Uğur:
Her ikisini de doğru yola ilettik.
İskender Ali Mihr:
Ve ikisini (de) Sıratı Mustakîm´e hidayet ettik (ulaştırdık).
Celal Yıldırım:
İkisini de dosdoğru yola ilettik.
Tefhim ul Kuran:
Onları dosdoğru olan yola yöneltip ilettik.
Fransızca:
et les guidâmes vers le droit chemin.
İspanyolca:
Les dirigimos por la vía recta
İtalyanca:
e li guidammo sulla retta via,
Almanca:
Und WIR leiteten sie auf den geradlinigen Weg recht.
Çince:
我指引他们俩正直的道路,
Hollandaca:
Wij leidden hen op den rechten weg.
Rusça:
и повели их прямым путем.
Somalice:
Waxaana ku hanuuninay Jidka toosan.
Swahilice:
Na tukawaongoa kwenye Njia Iliyo Nyooka.
Uygurca:
ئۇلارنى توغرا يولغا باشلىدۇق
Japonca:
かれらを正しい道に導いた。
Arapça (Ürdün):
«وهديناهما الصراط» الطريق «المستقيم».
Hintçe:
और दोनों को सीधी राह की हिदायत फ़रमाई
Tayca:
และเราได้แนะนำเขาทั้งสองสู่แนวทางที่เที่ยงตรง
İbranice:
והדרכנו אותם בדרך הישר
Hırvatça:
i obojicu na Pravi put uputili,
Rumence:
şi i-am călăuzit pe o Cale Dreaptă.
Transliteration:
Wahadaynahuma alssirata almustaqeema
Türkçe:
Her ikisini dosdoğru yola kılavuzladık.
Sahih International:
And We guided them on the straight path.
İngilizce:
And We guided them to the Straight Way.
Azerbaycanca:
Onların hər ikisini doğru yola müvəffəq etdik.
Süleyman Ateş:
Ve onları doğru yola ilettik.
Diyanet Vakfı:
Her ikisini de doğru yola ilettik.
Erhan Aktaş:
Onları dosdoğru yola ilettik.
Kral Fahd:
Her ikisini de doğru yola ilettik.
Hasan Basri Çantay:
Onlara doğru yolu gösterdik.
Muhammed Esed:
ve onları doğru yola ilettik,
Gültekin Onan:
Onları dosdoğru yola yöneltip ilettik.
Ali Fikri Yavuz:
Kendilerine doğru yolu gösterdik.
Portekizce:
E os guiamos à senda reta.
İsveççe:
och ledde dem på den raka vägen.
Farsça:
وبه راه راست هدایتشان نمودیم،
Kürtçe:
وە ڕێنمونی ھەردووکیانمان کرد بۆ رێگای ڕاست
Özbekçe:
Ва икковларини сиротул мустақиймга ҳидоят қилдик.
Malayca:
Dan Kami berikan hidayah petunjuk kepada keduanya ke jalan yang lurus.
Arnavutça:
dhe i udhëzuam ata dy në rrugë të drejtë
Bulgarca:
И ги насочихме по правия път.
Sırpça:
и обојицу на Прави пут упутили,
Çekçe:
a oba po stezce přímé jsme vedli
Urduca:
انہیں راہ راست دکھائی
Tacikçe:
Ва ба роҳи рост ҳидояташон кардем.
Tatarca:
Вә аларны туры юлга күндердек.
Endonezyaca:
Dan Kami tunjuki keduanya ke jalan yang lurus.
Amharca:
ቀጥተኛውንም መንገድ መራናቸው፡፡
Tamilce:
இன்னும், அவ்விருவரையும் நேரான பாதையில் நேர்வழி நடத்தினோம்.
Korece:
그들을 옳은 길로 인도한 후
Vietnamca:
TA đã hướng dẫn hai người họ con đường Ngay Thẳng (dẫn đến sự hài lòng của TA).
Ayet Linkleri: