Arapça:
إِنِّي آمَنتُ بِرَبِّكُمْ فَاسْمَعُونِ
Çeviriyazı:
innî âmentü birabbiküm fesme`ûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Şüphesiz ki ben, Rabbinize iman getirdim, gelin dinleyin beni.
Diyanet İşleri:
Şüphesiz ben Rabbinize inandım, beni dinleyin.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Şüphe yok ki ben, Rabbinize inandım, duyun sözümü.
Şaban Piriş:
Şüphesiz ben, Rabbinize iman ettim, beni dinleyin!
Edip Yüksel:
Ben sizin Rabbinize inandım; lütfen beni dinleyin.
Ali Bulaç:
Şüphesiz ben, sizin Rabbinize iman ettim; işte beni işitin.
Suat Yıldırım:
Amma bakın:Ben Rabbinize inanıyorum, sizler de bunu işitmiş olun!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Şüphe yok ki, ben sizin Rabbinize imân ettim. Artık bunu benden işitiniz.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Ben, sizin Rabbinize iman ettim, artık dinleyin beni!
Bekir Sadak:
Kendilerinden once nice nesilleri yok ettigimizi, onlarin bir daha kendilerine donmediklerini gormezler mi?
İbni Kesir:
Şüphesiz ki ben, Rabbınıza inandım. Artık beni dinleyin.
Adem Uğur:
Şüphesiz ben, Rabbinize inandım, beni dinleyin.
İskender Ali Mihr:
Muhakkak ki ben, sizin Rabbinize îmân ettim. Öyleyse beni işitin.
Celal Yıldırım:
(Ey elçiler!) Şüpheniz olmasın ki ben sizin Rabbınıza imân ettim, beni işittiniz..
Tefhim ul Kuran:
«Şüphesiz ben, sizin Rabbinize iman ettim
Fransızca:
[Mais] je crois en votre Seigneur. écoutez-moi donc.
İspanyolca:
¡Creo en vuestro Señor! ¡Escuchadme!»
İtalyanca:
In verità credo nel vostro Signore, ascoltatemi dunque!».
Almanca:
Gewiß, ich verinnerlichte den Iman an euren HERRN, so hört mir doch zu!"
Çince:
我确已归信你们的主,故你们应当听从我。
Hollandaca:
Waarlijk, ik geloof in uwen Heer; luistert dus naar mij.
Rusça:
Воистину, я уверовал в вашего Господа. Послушайте же меня".
Somalice:
Anigu waxaan rumeyay Eebehiin ee maqla.
Swahilice:
Hakika mimi nimemuamini Mola wenu Mlezi, basi nisikilizeni!
Uygurca:
مەن ھەقىقەتەن (سىلەرنى ياراتقان) پەرۋەردىگارىڭلارغا ئىمان ئېيتتىم (ئىمانىمغا) قۇلاق سېلىڭلار (ۋە ئۇنىڭغا گۇۋاھ بولۇڭلار)»
Japonca:
わたしは,あなたがたの(真の)主を信じます。だから(人びとよ,)わたし(の言うこと)を聞きなさい。」
Arapça (Ürdün):
«إني آمنت بربكم فاسمعون» أي اسمعوا قولي، فرجموه فمات.
Hintçe:
मैं तो तुम्हारे परवरदिगार पर ईमान ला चुका हूँ मेरी बात सुनो और मानो ;मगर उन लोगों ने उसे संगसार कर डाला
Tayca:
แท้จริงฉันศรัทธาต่อพระเจ้าของพวกท่าน ดังนั้น พวกท่านจงฟังฉันซิ!”
İbranice:
אכן מאמין אני בריבונכם, שמעו נא לי
Hırvatça:
ja vjerujem u Gospodara vašeg, čujte me!"
Rumence:
Eu cred însă în Domnul vostru! Ascultaţi-mă!”
Transliteration:
Innee amantu birabbikum faismaAAooni
Türkçe:
"Ben, sizin Rabbinize iman ettim, artık dinleyin beni!"
Sahih International:
Indeed, I have believed in your Lord, so listen to me."
İngilizce:
For me, I have faith in the Lord of you (all): listen, then, to me!
Azerbaycanca:
(Ey Antakiya əhli, yaxud siz ey elçilər!) Həqiqətən, mən sizin Rəbbinizə iman gətirdim. Məni eşitdin! (İman gətirməyimə şahid olun!)”
Süleyman Ateş:
Ben sizin Rabbinize inandım, (gelin) beni dinleyin.
Diyanet Vakfı:
"Şüphesiz ben, Rabbinize inandım, beni dinleyin."
Erhan Aktaş:
“Ben, sizin de Rabb’iniz olana inandım. Beni dinleyin!”
Kral Fahd:
«Şüphesiz ben, Rabbinize inandım, beni dinleyin.»
Hasan Basri Çantay:
«Gerçek, ben Rabbinize îman etdim. İşte bunu benden duyun».
Muhammed Esed:
"(Ey kavmim,) ben sizin Rabbinize iman ediyorum, öyleyse bana kulak verin!"
Gültekin Onan:
36:21
Ali Fikri Yavuz:
Haberiniz olsun ki ben, Rabbinize iman getirdim
Portekizce:
Em verdade, creio em vosso Senhor, escutai-me pois!
İsveççe:
Jag tror på Honom som [också] är er Herre; lyssna till mig!"
Farsça:
[ای رسولان!] بی تردید به پروردگار شما ایمان آورده ام؛ بنابراین از من بشنوید.
Kürtçe:
بەڕاستی من باوەڕم ھێنا بەپەروەردگارتان و دە ئێوەش گوێتان لێ بێت
Özbekçe:
Албатта, мен Роббингизга иймон келтирдим. Бас, мени тинглангиз», деди. (Эшитиб, билиб қўйинг, мен сизнинг ва ўзимнинг Роббим бўлмиш Аллоҳга иймон келтирдим!)
Malayca:
"Sesungguhnya aku telah beriman kepada Tuhan kamu, maka dengarlah (nasihatku)",.
Arnavutça:
Unë, me të vërtetë, i kam besuar Zotit tuaj, andaj, më dëgjoni!”
Bulgarca:
Аз повярвах във вашия Господ [о, пратеници], чуйте ме!”
Sırpça:
ја верујем у Господара вашег, чујте ме!”
Çekçe:
Poslové, já uvěřil jsem v Pána vašeho! A slyšte mne, vy pohani!'
Urduca:
میں تو تمہارے رب پر ایمان لے آیا، تم بھی میری بات مان لو"
Tacikçe:
Ман ба Парвардигоратон имон овардам. Сухани маро бишнавед».
Tatarca:
Аның ахыр сүзе: "Ий пәйгамбәрләр ишетегез мин сезнең Раббыгызга иман китердем", – дигән сүз булды.
Endonezyaca:
Sesungguhnya aku telah beriman kepada Tuhanmu; maka dengarkanlah (pengakuan keimanan)ku.
Amharca:
«እኔ በጌታችሁ አመንኩ፤ ስሙኝም፤» (አለ)፡፡
Tamilce:
நிச்சயமாக நான் உங்கள் இறைவனை நம்பிக்கை கொண்டேன். ஆகவே, எனக்கு செவிசாயுங்கள்!
Korece:
실로 나는 당신들의 주님을 믿나니 내게 귀를 기울이시요
Vietnamca:
“Quả thật, tôi đã tin nơi Thượng Đế của tất cả các người. Do đó, các người hãy nghe (lời khuyên của tôi).”
Ayet Linkleri: