Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

30

Sûredeki Ayet No: 

19

Ayet No: 

3428

Sayfa No: 

406

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ وَيُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا ۚ وَكَذَٰلِكَ تُخْرَجُونَ

Çeviriyazı: 

yuḫricü-lḥayye mine-lmeyyiti veyuḫricü-lmeyyite mine-lḥayyi veyuḥyi-l'arḍa ba`de mevtihâ. vekeẕâlike tuḫracûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O, ölüden diri çıkarır, diriden ölü çıkarır ve toprağa ölümünden sonra hayat verir. Sizler de işte öyle çıkarılacaksınız.

Diyanet İşleri: 

O, ölüden diri çıkarır, diriden ölü çıkarır; yeryüzünü ölümünden sonra O canlandırır. Ey insanlar! İşte siz de böylece diriltileceksiniz.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ölüden diri izhar eder, diriden ölü izhar eder ve yeryüzünü diriltir ölümünden sonra ve böylece çıkarır mezarlarınızdan sizi de.

Şaban Piriş: 

O, ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkarır. Ölümünden sonra toprağa hayat verir. İşte siz de böyle çıkartılacaksınız.

Edip Yüksel: 

Ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkarır ve ölümünden sonra yeryüzünü diriltir; siz işte böyle çıkarılacaksınız.

Ali Bulaç: 

O ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır, ölümünden sonra da yeri diriltir. İşte siz de böyle çıkarılacaksınız.

Suat Yıldırım: 

O, ölüden diriyi çıkarır, diriden ölüyü çıkarır ve ölmüş toprağa hayat verir.İşte siz de öldükten sonra böylece diriltileceksiniz. [36,33-34; 22,5-7; 7,57]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır ve yeri ölümünden sonra diriltir ve işte siz de öylece çıkarılacaksınız.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Diriyi ölüden çıkarır O, ölüyü diriden çıkarır. Ölümünün ardından toprağa hayat verir. Siz de işte böyle çıkarılacaksınız.

Bekir Sadak: 

Gogun ve yerin O´nun buyrugu ile ayakta durmasi O´nun varliginin belgelerindendir. Sonra sizi kabirlerinizden bir cagirmaya gorsun, hemen cikiverirsiniz.

İbni Kesir: 

Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkarır. Yeryüzünü ölümünden sonra canlandırır. İşte böyle çıkarılacaksınız.

Adem Uğur: 

Ölüden diriyi, diriden de ölüyü O çıkarıyor

İskender Ali Mihr: 

O, ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır. Ve arzı (toprağı), ölümünden sonra diriltir. Ve işte (tıpkı) bunun gibi (topraktan) çıkarılacaksınız.

Celal Yıldırım: 

O, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Yeryüzüne (kuruyup) ölgünleştikten sonra hayat verir ve işte siz de böylece (kabirlerinizden) çıkarılacaksınız.

Tefhim ul Kuran: 

O ölüden diriyi çıkarır ve diriden de ölüyü çıkarır, ölümünden sonra da yeri diriltir. İşte siz de böyle çıkarılacaksınız.

Fransızca: 

Du mort, Il fait sortir le vivant, et du vivant, Il fait sortir le mort. Et Il redonne la vie à la terre après sa mort. Et c'est ainsi que l'on vous fera sortir (à la résurrection).

İspanyolca: 

Saca al vivo del muerto, al muerto del vivo. Vivifica la tierra después de muerta. Así es como se os sacará.

İtalyanca: 

Dal morto trae il vivo e dal vivo trae il morto e ridà vita alla terra che già era morta. Così vi si farà risorgere.

Almanca: 

ER bringt das Lebendige vom Toten heraus, das Tote vom Lebendigen und belebt die Landschaft nach ihrem Tod. Und solcherart werdet ihr hervorgebracht.

Çince: 

他使生物从死物中生出,使死物从生物中生出,使已死的大地复活,你们也要如此被复活。

Hollandaca: 

Hij brengt het levende uit het doode voort, en hij brengt het doode uit het levende voort, en hij verkwikt de aarde, nadat die dood was. Evenzoo zult gij uit uwe graven worden voortgebracht.

Rusça: 

Он выводит живое из мертвого и выводит мертвое из живого. Он оживляет землю после ее смерти, и таким же образом вы будете выведены из могил.

Somalice: 

kana soobixiya wax nool wax dhintay wax dhintayna wax nool, nooleeyana Dhulka intuu dhintay ka dhib, saasaana laydiin soo bixin.

Swahilice: 

Hukitoa kilicho hai kutokana na kilicho kufa, na hukitoa kilicho kufa kutokana na kilicho hai. Na huihuisha ardhi baada ya kufa kwake. Na kama hivyo ndivyo mtavyo fufuliwa.

Uygurca: 

اﷲ جانسىز نەرسىلەردىن جانلىق نەرسىلەرنى چىقىرىدۇ، جانلىق نەرسىلەردىن جانسىز نەرسىلەرنى چىقىرىدۇ، ئۆلگەن زېمىننى تىرىلدۈرىدۇ (يەنى قۇرغاق زېمىننى ئۆسۈملۈكلەر بىلەن كۆكەرتىدۇ)، سىلەرمۇ مۇشۇنداق تىرىلدۈرۈلىسىلەر

Japonca: 

かれは,死から生を(打?)し,また生から死を(打?)され,また枯れ果てた大地を甦らせる。これと同じようにあなたがたも引き出される。

Arapça (Ürdün): 

«يُخرج الحي من الميت» كالإنسان من النطفة والطائر من البيضة «ويخرج الميت» النطفة والبيضة «من الحي ويحيي الأرض» بالنبات «بعد موتها» أي يبسها «وكذلك» الإخراج «تَخرجون» من القبور بالبناء للفاعل والمفعول.

Hintçe: 

वही ज़िन्दा को मुर्दे से निकालता है और वही मुर्दे को जिन्दा से पैदा करता है और ज़मीन को मरने (परती होने) के बाद ज़िन्दा (आबाद) करता है और इसी तरह तुम लोग भी (मरने के बाद निकाले जाओगे)

Tayca: 

พระองค์ทรงให้มีชีวิตหลังจากการตาย และทรงให้ตายหลังจากมีชีวิต และทรงให้แผ่นดินมีชีวิตชีวาขึ้น หลังจากการแห้งแล้งของมัน และเช่นนั้นแหละพวกเจ้าจะถูกนำออกมา

İbranice: 

הוא אשר מוציא את החי מהמת, ואת המת מהחי, והוא מחייה את הארץ אחרי מותה, וכך בדיוק אתם תוצאו

Hırvatça: 

On živo izvodi iz mrtvog i izvodi mrtvo iz živog. On oživljava Zemlju nakon mrtvila njezina; isto tako ćete i vi biti iz nje izvedeni.

Rumence: 

El scoate viul din mort. El scoate mortul din viu. El învie pământul după moarte, precum şi pe voi vă va scoate.

Transliteration: 

Yukhriju alhayya mina almayyiti wayukhriju almayyita mina alhayyi wayuhyee alarda baAAda mawtiha wakathalika tukhrajoona

Türkçe: 

Diriyi ölüden çıkarır O, ölüyü diriden çıkarır. Ölümünün ardından toprağa hayat verir. Siz de işte böyle çıkarılacaksınız.

Sahih International: 

He brings the living out of the dead and brings the dead out of the living and brings to life the earth after its lifelessness. And thus will you be brought out.

İngilizce: 

It is He Who brings out the living from the dead, and brings out the dead from the living, and Who gives life to the earth after it is dead: and thus shall ye be brought out (from the dead).

Azerbaycanca: 

(Allah) ölüdən diri, diridən də ölü çıxardır, öləndən sonra torpağı dirildir. Siz də (qiyamət günü dirildilib qəbirlərinizdən) belə çıxardılacaqsınız.

Süleyman Ateş: 

(Allah), ölüden diri çıkarır, diriden ölü çıkarır; yeri ölümünden sonra diriltir. İşte siz de (bedensel hayata) öyle çıkarılacaksınız.

Diyanet Vakfı: 

Ölüden diriyi, diriden de ölüyü O çıkarıyor; yeryüzünü ölümünün ardından O canlandırıyor. İşte siz de (kabirlerinizden) böyle çıkarılacaksınız.

Erhan Aktaş: 

O, ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkarır. Ve ölmüş yeryüzüne hayat verir. İşte, tıpkı bunun gibi siz de diriltileceksiniz.

Kral Fahd: 

Ölüden diriyi, diriden de ölüyü O çıkarıyor; yeryüzünü ölümünün ardından O canlandırıyor. İşte siz de (kabirlerinizden) böyle çıkarılacaksınız.

Hasan Basri Çantay: 

Ölüden diriyi, diriden ölüyü O çıkarıyor. Arzı, ölümünün ardından, O canlandırıyor. İşte siz de (kabirlerinizden) böylece çıkarılacaksınız.

Muhammed Esed: 

O, ölüden diriyi meydana getiren(dir), diriden de ölüyü; ve toprağı öldükten sonra yeniden canlandıran O´dur, işte siz de (ölümden hayata) böylece döndürüleceksiniz.

Gültekin Onan: 

O ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır, ölümünden sonra da yeri diriltir. İşte siz de böyle çıkarılacaksınız.

Ali Fikri Yavuz: 

O, ölüden diri (nutfeden insan ve yumurtadan hayvan) çıkarır ve diriden de ölü (insandan nutfe, kuştan yumurta, yahud hayattan sonra ölüm) çıkarır. Toprağa, ölümünden (kuruduktan) sonra hayat verir

Portekizce: 

Ele extrai o vivo do morto, e o morto do vivo; e vivifica a terra, depois de haver sido árida. E assim sereisressuscitados!

İsveççe: 

Han låter livet spira ur det som är dött och Han låter döden stiga fram ur det levande, och den jord som varit död ger Han nytt liv; och så skall [också] ni kallas att stiga fram [ur döden till ett nytt liv].

Farsça: 

زنده را از مرده بیرون می آورد و مرده را از زنده بیرون می آورد، و زمین را پس از مردگی اش زنده می کند؛ و این گونه [از گورها] بیرون آورده می شوید.

Kürtçe: 

(خوا) زیندوو لەمردوو دەردەھێنێت و مردوو لەزیندوو دەردەھێنێت وە زەوی زیندوو دەکاتەوە لەپاش مردن و وشك بوونی وە ھەر بەوجۆرە ئێوەش دەردەھێنرێن (لە گۆڕەکانتان)

Özbekçe: 

У ўликдан тирикни чиқарур ва тирикдан ўликни чиқарур ва ерни ўлимидан кейин тирилтирур. Шунга ўхшаш сиз ҳам чиқарилурсиз. (Ҳар бир сонияда қандайдир ўсимлик қурийди, бошқаси уруғдан чиқади. Кимдир ўлади, кимдир туғилади. Бу нарса ерда ҳам, кўкда ҳам, сувда ҳам бўлиб туради. Сон-саноғига етиб бўлмайдиган ушбу жараёнларнинг ҳар бирини Аллоҳ таоло амалга оширади.)

Malayca: 

Ia mengeluarkan sesuatu yang hidup dari benda yang mati, dan mengeluarkan benda yang mati dari sesuatu yang hidup, serta menghidupkan bumi sesudah matinya; dan sedemikian itulah kamu akan dikeluarkan (hidup semula dari kubur).

Arnavutça: 

Ai, krijon (nxjerrë) të gjallin prej të vdekurit, dhe krijon të vdekurin prej të gjallit dhe e gjallëron tokën pas vdekjes (shkretërimit) të saj; - poashtu edhe ju do të nxirreni (prej varreve – të ringjallur).

Bulgarca: 

Той изважда живото от мъртвото и изважда мъртвото от живото, и съживява земята след нейната смърт. Така и вие ще бъдете извадени [от гробовете].

Sırpça: 

Он из неживог ствара живо и живо претвара у неживо. Он оживљава Земљу након њеног мртвила; исто тако ћете и ви да будете оживљени.

Çekçe: 

On dává vzejít živému z mrtvého a mrtvému z živého a oživuje zemi po smrti její. A podobně i vy budete z hrobů vyvedeni.

Urduca: 

وہ زندہ میں سے مُردے کو نکالتا ہے اور مُردے میں سے زندہ کو نکالتا ہے اور زمین کو اس کی موت کے بعد زندگی بخشتا ہے اسی طرح تم لوگ بھی (حالت موت سے) نکال لیے جاؤ گے

Tacikçe: 

Зиндаро аз мурда берун орад ва мурдаро аз зинда. Ва заминро пас аз мурданаш зинда месозад ва шумо низ инчунин аз гӯрҳо берун мешавед.

Tatarca: 

Ул – Аллаһ терекне үлектән чыгарыр, ягъни үлекне тергезер, дәхи үлекне теректән чыгарыр, ягъни терене үтерер, вә җирне кыш үлгәннән соң яз яңгыр белән терелтер, сез дә әнә шулай терелеп каберләрегездән чыгарылмыш булырсыз.

Endonezyaca: 

Dia mengeluarkan yang hidup dari yang mati dan mengeluarkan yang mati dari yang hidup dan menghidupkan bumi sesudah matinya. Dan seperti itulah kamu akan dikeluarkan (dari kubur).

Amharca: 

ሕያውን ከሙት ያወጣል፡፡ ሙታንም ከሕያው ያወጣል፡፡ ምድርንም ከሞተች በኋላ ህያው ያደርጋታል፡፡ እንደዚሁም (ከመቃብር) ትወጣላችሁ፡፡

Tamilce: 

அவன், இறந்தவற்றிலிருந்து உயிருள்ளவற்றை வெளியாக்குகிறான்; இன்னும், உயிருள்ளவற்றிலிருந்து இறந்தவற்றை வெளியாக்குகிறான்: இன்னும், பூமியை - அது இறந்த பின்னர் - உயிர்ப்பிக்கிறான். இவ்வாறே நீங்களும் (இறந்த பின்னர் பூமியிலிருந்து மீண்டும் உயிருடன்) வெளியேற்றப்படுவீர்கள்.

Korece: 

하나님은 죽은 자를 소생케하시고 산자를 임종케 하시며 죽 은 대지를 생동케 하시니 그와 같이 너희들도 다시 살아나리라

Vietnamca: 

Ngài mang sự sống ra từ cái chết và Ngài mang cái chết ra từ sự sống; Ngài hồi sinh lại mảnh đất đã chết khô và các ngươi sẽ được phục sinh tương tự như thế.