Arapça:
قُلْ إِنَّ رَبِّي يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَن يَشَاءُ مِنْ عِبَادِهِ وَيَقْدِرُ لَهُ ۚ وَمَا أَنفَقْتُم مِّن شَيْءٍ فَهُوَ يُخْلِفُهُ ۖ وَهُوَ خَيْرُ الرَّازِقِينَ
Çeviriyazı:
ḳul inne rabbî yebsüṭu-rrizḳa limey yeşâü min `ibâdihî veyaḳdiru leh. vemâ enfaḳtüm min şey'in fehüve yuḫlifüh. vehüve ḫayru-rrâziḳîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
De ki: "Gerçekten Rabbim kullarından dilediği kimseye rızkı hem genişletir, hem daraltır. Her neyi hayra harcarsanız O, onun yerine başkasını verir. Hem O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Diyanet İşleri:
De ki: "Doğrusu Rabbim, kullarından dilediğinin rızkını hem genişletir ve hem de ona daraltıp bir ölçüye göre verir; sarfettiğiniz herhangi bir şeyin yerine O daha iyisini koyar, çünkü O rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Abdulbakî Gölpınarlı:
De ki: Şüphe yok ki Rabbim, kullarından dilediğinin rızkını bollaştırır, dilediğininse daraltır ve hayır için herhangi bir şey harcarsanız derhal onun karşılığını verir ve odur rızık verenlerin en hayırlısı.
Şaban Piriş:
De ki: Şüphesiz Rabbim, kullarından dilediğinin rızkını genişletir, dilediğini de daraltır. İnfak edip, harcadığınız şeyin yerine başkasını verir. Rızık verenlerin en hayırlısı O’ dur.
Edip Yüksel:
De ki, "Rabbim, kullarından dilediğine nimeti bol verir ve onu kısar. Neyi verirseniz, onu size ödeyecektir. O, rızık verenlerin en iyisidir."
Ali Bulaç:
De ki: "Şüphesiz benim Rabbim, kullarından rızkı dilediğine genişletip-yayar ve ona kısar da. Her neyi infak ederseniz, O (Allah), yerine bir başkasını verir; O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Suat Yıldırım:
De ki: “Rabbim dilediği kimsenin nasibini bollaştırır, dilediğinin nasibini de kısar.Siz hayır yolunda her ne harcarsanız Allah onun yerini doldurur. O rızık verenlerin en hayırlısıdır.”
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Şüphe yok Rabbim, rızkı kullarından dilediğine genişletir ve onun için darlaştırır ve bir şeyden ne infak eder iseniz O, onun mukabilini verir ve O, rızk verenlerin hayırlısıdır.»
Yaşar Nuri Öztürk:
De ki: "Rabbim, kullarından dilediğine rızkı bolca-genişçe verir, dilediğine de kısarak verir. Bir şey infak ederseniz O, onun yerine başka bir şey lütfeder. Rızık verenlerin en hayırlısıdır O.
Bekir Sadak:
Kendilerinden once gelenleri de yalanlamislardi
İbni Kesir:
De ki: Rabbım, rızkı kullarından dilediğine genişletir ve kısar. Hangi şeyden de infak ederseniz
Adem Uğur:
De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
İskender Ali Mihr:
De ki: "
Celal Yıldırım:
De ki: Şüphesiz Rabbim, rızkı kullarından dilediğine, genişletir ve daraltır. (Allah için) neyi harcarsanız Allah onun yerine bir diğerini verir. O rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Tefhim ul Kuran:
De ki: «Şüphesiz benim Rabbim, kullarından rızkı dilediğine genişletir, yayar ve ona kısar da. Her neyi infak ederseniz, O (Allah), onun yerine bir başkasını verir
Fransızca:
Dis : "Mon Seigneur dispense avec largesse ou restreint Ses dons à ce qui Il veut parmi Ses serviteurs. Et toute dépense que vous faites [dans le bien], Il la remplace, et c'est Lui le Meilleur des donateurs".
İspanyolca:
Di: «Mi Señor dispensa el sustento a quien Él quiere de Sus siervos: a unos con largueza, a otros con mesura. No dejará de restituiros ninguna limosna que deis. Él es el Mejor de los proveedores».
İtalyanca:
Di': «In verità il mio Signore concede generosamente a chi vuole e lesina a chi vuole. E vi restituirà tutto ciò che avrete dato. Egli è il Migliore dei dispensatori.
Almanca:
Sag: "Mein HERR gewährt viel Rizq, wem ER will von Seinen Dienern, und ER gewährt ihm wenig. Und was ihr auch immer gebt, ER ersetzt es. Und ER ist Der Beste der Rizq-Gewährenden."
Çince:
你说:我的主,的确欲使哪个仆人的给养宽裕,就使他宽裕;欲使哪个仆人的给养窘迫,就使他窘迫。你们所施舍的东西,他将补偿它;他是最优的供给者。
Hollandaca:
Zeg: Waarlijk, mijn Heer zal overvloedigen voorraad schenken aan dengeen zijner dienaren, die hem behaagt en hij zal spaarzaam wezen naar zijn welbehagen; en wat gij aan aalmoezen geeft, zal hij u teruggeven en hij voorziet het best van voedsel.
Rusça:
Скажи: "Воистину, мой Господь увеличивает или ограничивает удел тому из Своих рабов, кому пожелает. Он возместит все, что бы вы ни израсходовали. Он - Наилучший из дарующих удел".
Somalice:
Waxaad dhahdaa Eebehay wuxuu risqiga u fidiyaa cidduu doono oo addoomadiisa ka mid ah, kuu doonana wuu ku cidhiidhyaa, waxaad bixisaan oo kastana Eebaa idiin bedeli, Eebena isagaa u khayroon wax wax arsaaqa.
Swahilice:
Sema: Kwa hakika Mola wangu Mlezi humkunjulia riziki na humdhikisha amtakaye katika waja wake. Na chochote mtakacho kitoa Yeye atakilipa. Naye ni Mbora wa wanao ruzuku.
Uygurca:
ئېيتقىنكى، «ھەقىقەتەن، پەرۋەردىگارىم قايسى بەندىسىنىڭ رىزقىنى كەڭ قىلىشنى خالىسا ئۇنى كەڭ قىلىدۇ، (قايسى بەندىسىنىڭ رىزقىنى تار قىلىشنى خالىسا ئۇنى) تار قىلىدۇ، (اﷲ نىڭ يولىدا) بەرگەن نەرسەڭلارنىڭ ئورنىنى اﷲ تولدۇرۇپ بېرىدۇ، ئۇ رىزىق بەرگۈچىلەرنىڭ ياخشىسىدۇر»
Japonca:
言ってやるがいい。「本当にわたしの主は,そのしもべの中から御心に適う者に,御恵みを豊かに与えまた或る者には乏しく授けられる。かれはあなたがたが(主の道のために)施すものはすべて返される。かれは最も優れた御恵を与える方であられる。」
Arapça (Ürdün):
«قل إن ربي يبسط الرزق» يوسعه «لمن يشاء من عباده» امتحانا «ويقدر» يضيقه «له» بعد البسط أو لمن يشاء ابتلاءً «وما أنفقتم من شيء» في الخير «فهو يخلفه وهو خير الرازقين» يقال: كل إنسان يرزق عائلته، أي من رزق الله.
Hintçe:
(ऐ रसूल) तुम कह दो कि मेरा परवरदिगार अपने बन्दों में से जिसके लिए चाहता है रोज़ी कुशादा कर देता है और (जिसके लिए चाहता है) तंग कर देता है और जो कुछ भी तुम लोग (उसकी राह में) ख़र्च करते हो वह उसका ऐवज देगा और वह तो सबसे बेहतर रोज़ी देनेवाला है
Tayca:
จงกล่าวเถิด “แท้จริงพระเจ้าของฉันทรงแผ่ปัจจัยยังชีพแก่ผู้ที่พระองค์ทรงประสงค์ จากปวงบ่าวของพระองค์ และทรงให้คับแคบแก่เขา และอันใดที่พวกเจ้าบริจาคจากสิ่งใดก็ดีพระองค์จะทรงทดแทนมัน และพระองค์นั้นทรงเป็นผู้ดีเลิศแห่งบรรดาผู้ประทานปัจจัยยังชีพ
İbranice:
ואמור: 'ריבוני יכול להרחיב או לצמצם את פרנסתם של מי שירצה מעבדיו. וכל דבר אשר תתרמו לצדקה, הוא ישיב לכם תמורה עליו, והוא הטוב שבמפרנסים
Hırvatça:
Reci: "Gospodar moj daje obilnu opskrbu onome kome hoće od robova Svojih, a kome hoće uskraćuje; što god vi udijelite, On će to nadoknaditi, On je najbolji Opskrbitelj."
Rumence:
Spune “Domnul meu înzestrează cu prisosinţă şi cu măsură pe cine voieşte dintre robii Săi. El vă va înapoia tot ceea ce voi daţi milostenie. El este prea-bunul Înzestrător.
Transliteration:
Qul inna rabbee yabsutu alrrizqa liman yashao min AAibadihi wayaqdiru lahu wama anfaqtum min shayin fahuwa yukhlifuhu wahuwa khayru alrraziqeena
Türkçe:
De ki: "Rabbim, kullarından dilediğine rızkı bolca-genişçe verir, dilediğine de kısarak verir. Bir şey infak ederseniz O, onun yerine başka bir şey lütfeder. Rızık verenlerin en hayırlısıdır O.
Sahih International:
Say, "Indeed, my Lord extends provision for whom He wills of His servants and restricts [it] for him. But whatever thing you spend [in His cause] - He will compensate it; and He is the best of providers."
İngilizce:
Say: "Verily my Lord enlarges and restricts the Sustenance to such of his servants as He pleases: and nothing do ye spend in the least (in His cause) but He replaces it: for He is the Best of those who grant Sustenance.
Azerbaycanca:
(Ya Peyğəmbər!) De: “Həqiqətən, Rəbbim bəndələrindən istədiyinin ruzisini bol edər, (istədiyininkini də) azaldar. (Allah yolunda) nə xərclərsiniz, Allah onun əvəzini verər. O, ruzi verənlərin ən yaxşısıdır!”
Süleyman Ateş:
De ki: "Rabbim kullarından dilediğine rızkı yayar ve ona (tekrar rızkı) kısar. Siz Allah için ne verseniz, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Diyanet Vakfı:
De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Erhan Aktaş:
De ki: “Benim Rabb’im, kullarından dilediği kimse için rızkı genişletir ve takdir eder. Bir şey infak(1) ettiğiniz zaman; O, onun karşılığını verir. Ve O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Kral Fahd:
De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Hasan Basri Çantay:
De ki: «Hakıykaten Rabbim, kullarından kimi dilerse onun rızkını genişletir, (kimi de dilerse) onunkini kısar. (Hayır için) ne harcarsanız O, bunun ardından (daha iyisini) lütfeder. O, rızıklandıranların hayırlısıdır.
Muhammed Esed:
De ki: "Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir, dilediğine az ve başkaları için ne harcarsanız yerini (daima) doldurur: çünkü O, rızık verenlerin en hayırlısıdır".
Gültekin Onan:
De ki: "
Ali Fikri Yavuz:
(Ey Rasûlüm) de ki: “-Gerçekten Rabbim kullarından dilediği kimseye rızkı genişletir ve ona daraltır. Her neyi hayra harcarsanız, Allah, onun arkasından (dünya ve âhirette) karşılığını verir. O rızık verenlerin en hayırlısıdır.”
Portekizce:
Dize-lhes: Em verdade, meu Senhor prodigaliza e restringe Sua graça a quem Lhe apraz, dentre os Seus servos. Tudoquanto distribuirdes em caridade Ele vo-lo restituirá, porque é o melhor dos agraciadores.
İsveççe:
Säg: "Min Herre ger den Han vill av Sina tjänare riklig och den [Han vill] knappare utkomst, och Han belönar er för vad det än är som ni ger åt andra. Och ingen drar bättre försorg [om de sina] än Han."
Farsça:
بگو: یقیناً پروردگارم روزی را برای هر کس از بندگانش بخواهد وسعت می دهد و یا تنگ می گیرد، و هرچه را انفاق می کنید [چه کم و چه زیاد] خدا عوضی را جایگزین آن می کند؛ و او بهترین روزی دهندگان است.
Kürtçe:
بڵێ بێگومان پەروەردگارم ڕۆزی ھەرکام لەبەندەکانی بیەوێت فراوان یان کەمی دەکات بۆی وە ئێوە ھەر شتێکك ببەخشن (لەپێناو خوادا) ئەوە خوا جێگەی پڕدەکاتەوە وە ئەو (خوا) چاکترینی ڕۆزیدەرانە
Özbekçe:
Айт: «Албатта, Роббим ризқни Ўз бандаларидан кимни хоҳласа ўшанга кенг қилур ва тор қилур. Ҳар бир инфоқ қилган нарсангизнинг ўрнини У тўлдирур. У зот ризқ бергувчиларнинг яхшисидир». (Аллоҳ таоло хоҳлаган бандасининг ризқини кенг ва ҳоҳлаган бандасининг ризқини тор қилиб қўяди. Аллоҳ таоло ато этган ризқдан банда Аллоҳ йўлида инфоқ қилса, шундан фойда кўради.)
Malayca:
Katakanlah (wahai Muhammad): "Sesungguhnya Tuhanku memewahkan rezeki bagi sesiapa yang dikehendakiNya di antara hamba-hambaNya, dan Ia juga yang menyempitkan baginya; dan apa sahaja yang kamu dermakan maka Allah akan menggantikannya; dan Dia lah jua sebaik-baik Pemberi rezeki".
Arnavutça:
Thuaj: “Me të vërtetë, Zoti im, i jep furnizim të bollshëm kujt të dojë nga robërit e Tij dhe ia pakëson kujt të dojë prej tyre; e, Ai ua kompenson atë që e ndani ju; dhe Ai është më i miri furnizues”.
Bulgarca:
Кажи: “Моят Господ увеличава препитанието комуто пожелае от Своите раби, и Той го намалява за тях. И каквото нещо раздадете [за милостиня], Той го връща. Той е Най-добрият от даващите препитание.”
Sırpça:
Реци: „Мој Господар даје обилну опскрбу ономе коме хоће међу Својим слугама, а коме хоће ускраћује. Шта год ви уделите, Он ће то да надокнади, Он најбоље опскрбљује.“
Çekçe:
Rci: 'Pán můj věru v hojnosti uštědřuje obživu, komu chce ze služebníků Svých, a odměřuje ji také, komu chce. A cokoliv rozdáte jako almužnu, On vám to vynahradí a On nejlepší je ze všech uštědřujících.'
Urduca:
اے نبیؐ، ان سے کہو، "میرا رب اپنے بندوں میں سے جسے چاہتا ہے کھلا رزق دیتا ہے اور جسے چاہتا ہے نپا تلا دیتا ہے جو کچھ تم خرچ کر دیتے ہو اُس کی جگہ وہی تم کو اور دیتا ہے، وہ سب رازقوں سے بہتر رازق ہے
Tacikçe:
Бигӯ: «Парвардигори ман аст, ки рӯзии ҳар кӣ аз бандагонашро, ки бихоҳад, фаровон мекунад ё ӯро ба тангӣ меафканад». Ва агар чизе садақа кунед, ивазашро хоҳад дод ва Ӯ беҳтарини рӯзидиҳандагон аст!
Tatarca:
Әйт: "Минем Раббым теләгән бәндәсенә киң ризык бирер, теләсә шул ук кешегә ризыкны тар кылыр. Тиешле урыннарга Аллаһ ризасы өчен яхшы нәрсәләрдән сәдака бирсәгез, Аллаһ аның урынына йә дөньяда, йә ахирәттә, әлбәттә, бирер, Ул – Аллаһ ризык бирүчеләрнең хәерлеседер.
Endonezyaca:
Katakanlah: "Sesungguhnya Tuhanku melapangkan rezeki bagi siapa yang dikehendaki-Nya di antara hamba-hamba-Nya dan menyempitkan bagi (siapa yang dikehendaki-Nya)". Dan barang apa saja yang kamu nafkahkan, maka Allah akan menggantinya dan Dialah Pemberi rezeki yang sebaik-baiknya.
Amharca:
«ጌታዬ ሲሳይን ከባሮቹ ለሚሻው ሰው ያሰፋል፡፡ ለእርሱም ያጠብባል፡፡ ከማንኛውም ነገር የምትለግሱትን እርሱ ይተካዋል፡፡ እርሱም ከሲሳይ ሰጪዎች ሁሉ በላጭ ነው» በላቸው፡፡
Tamilce:
(நபியே!) கூறுவீராக! நிச்சயமாக என் இறைவன் தனது அடியார்களில் தான் நாடியவர்களுக்கு வாழ்வாதாரத்தை விசாலமாக்குகிறான். இன்னும், (தான் நாடியவருக்கு) சுருக்கி விடுகிறான். நீங்கள் எதை தர்மம் செய்தாலும் அதற்கு அவன் (சிறந்த) பகரத்தை ஏற்படுத்துவான். உணவளிப்பவர்களில் அவன் மிகச் சிறந்தவன்.
Korece:
일러가로되 나의 주님께서는 그분이 원하는 그분의 종에게 일 용할 양식을 풍성케 하여 주시고 또 제한도 하시나니 너희가 주님 을 위해 사용하는 어떤 것도 그분께서는 보상을 하시거늘 그분은 일용할 양식을 주시는 가장 훌륭 한 분이시라
Vietnamca:
Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hãy nói: “Thượng Đế của Ta nới rộng hay thu hẹp bổng lộc đối với ai trong số bầy tôi của Ngài là tùy ý Ngài muốn. Bất cứ thứ gì các người đã chi dùng (cho con đường chính nghĩa của Ngài) thì đều sẽ được Ngài hoàn lại, và Ngài là Đấng ban bổng lộc tốt nhất.”
Ayet Linkleri: