Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

34

Sûredeki Ayet No: 

17

Ayet No: 

3623

Sayfa No: 

430

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

ذَٰلِكَ جَزَيْنَاهُم بِمَا كَفَرُوا ۖ وَهَلْ نُجَازِي إِلَّا الْكَفُورَ

Çeviriyazı: 

ẕâlike cezeynâhüm bimâ keferû. vehel nücezî ille-lkefûra.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bunu onlara nankörlüklerinin cezası yaptık ve biz hep böyle çok nankör olanları cezalandırırız.

Diyanet İşleri: 

İşte böylece, inkarlarından ötürü onları cezalandırdık. Biz nankörden başkasına ceza mı veririz?

Abdulbakî Gölpınarlı: 

İşte nankörlükleri yüzünden böyle cezalandırdık onları ve biz, nankör olandan başkasına ceza verir miyiz?

Şaban Piriş: 

Nankörlükleri sebebiyle onları işte böyle cezalandırdık. Nankörlerden başkasını cezalandırır mıyız?

Edip Yüksel: 

Nankörlükleri yüzünden onları böyle cezalandırdık. Biz nankörden başkasını mı cezalandırırız?

Ali Bulaç: 

Böylelikle nankörlük etmeleri dolayısıyla onları cezalandırdık. Biz (nimete) nankörlük edenden başkasını cezalandırır mıyız?

Suat Yıldırım: 

Biz inkâr ve nankörlükleri sebebiyle onları böylece cezalandırdık. Zaten nankörlükte çok ileri gidenden başkasını cezalandırır mıyız?

Ömer Nasuhi Bilmen: 

İşte onları böyle nankörlükleri sebebiyle cezalandırdık ve Biz nankör olanlardan başkasını cezalandırır mıyız? (Elbette cezalandırmayız.)

Yaşar Nuri Öztürk: 

İşte böyle! Nankörlük ettikleri için onları cezalandırdık. Nankörden başkasına ceza verir miyiz hiç!

Bekir Sadak: 

Allah´in katinda, kendisine izin verilenden baska kimse sefaat edemez. Sonunda, gonullerindeki korku giderilince birbirlerine «Rabbiniz ne soyledi?» diye sorarlar

İbni Kesir: 

İşte böylece küfretmiş olmalarından ötürü onları cezalandırdık. Biz, küfredenlerden başkasını cezalandırır mıyız?

Adem Uğur: 

Nankörlük ettikleri için onları böyle cezalandırdık. Biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız!

İskender Ali Mihr: 

İşte böylece inkârlarından dolayı onları cezalandırdık. Biz, kâfirlerden başkasını cezalandırır mıyız?

Celal Yıldırım: 

Bununla, onları, inkâr ve nankörlüklerine karşı cezalandırdık ve biz ancak çok nankörleri cezalandırırız.

Tefhim ul Kuran: 

Böylelikle nankörlük etmeleri dolayısıyla onları cezalandırdık. Biz (nimete) nankörlük edenden başkasını cezalandırır mıyız?

Fransızca: 

Ainsi les rétribuâmes Nous pour leur mécréance. Saurions-Nous sanctionner un autre que le mécréant ?

İspanyolca: 

Así les retribuimos por su ingratitud. No castigamos sino al desagradecido.

İtalyanca: 

Così li ricompensammo per la loro miscredenza. Castighiamo in tal modo altri che il miscredente?

Almanca: 

Dies vergalten WIR ihnen für das, was sie an Kufr betrieben. Und vergelten WIR es so außer dem äußerst Kufr-Betreibenden?!

Çince: 

我因他们的忘恩而以这报酬他们,我只惩罚忘恩的人。

Hollandaca: 

Dit gaven wij hun als vergelding, omdat zij ondankbaar waren. Wordt iemand zoo vergolden, behalve de ondankbare?

Rusça: 

Так Мы воздали им за то, что они не уверовали. Разве Мы караем так кого-либо, кроме неблагодарных?

Somalice: 

Sidaasaana ku abaalmarinay gaalnimadoodii darteed, abaalmarin xunna waxaan abaal marinaa kuwa gaalnimada badan.

Swahilice: 

Hayo tuliwalipa kwa sababu ya walivyo kufuru. Nasi kwani tunamuadhibu isipo kuwa anaye kufuru?

Uygurca: 

ئۇلار كۇفرىلىق قىلغانلىقلىرى ئۈچۈن مۇشۇنداق جازالىدۇق، بىز پەقەت كۇفرىلىق قىلغۇچىلارنىلا جازالايمىز

Japonca: 

そのようにわれは,かれらが不信心であったために報いた。われが,不信心(恩を忘れる)者以外に報復などしようか。

Arapça (Ürdün): 

«ذلك» التبديل «جزيناهم بما كفرواْ» بكفرهم «وهل يجازِى إلا الكفور» بالياء والنون مع كسر الزاي ونصب الكفور، أي ما يناقش إلا هو.

Hintçe: 

ये हमने उनकी नाशुक्री की सज़ा दी और हम तो बड़े नाशुक्रों ही की सज़ा किया करते हैं

Tayca: 

เช่นนั้นแหละ เราได้ตอบแทนพวกเขา เนื่องจากพวกเขาเนรคุณ และเรามิได้ลงโทษผู้ใด (ด้วยการลงโทษอย่างรุนแรงเช่นนี้) นอกจากพวกเนรคุณ

İbranice: 

כך גמלנו להם כי כפרו, והאם אנו גומלים (בעונש) חוץ מאשר לאלה הכופרים

Hırvatça: 

Kaznili smo ih tako zato što su bili nezahvalni, a da li Mi kažnjavamo ikog drugog do nevjernika, nezahvalnika?!

Rumence: 

Astfel i-am răsplătit pentru tăgada lor. Oare nu astfel îl răsplătim pe necredincios?

Transliteration: 

Thalika jazaynahum bima kafaroo wahal nujazee illa alkafoora

Türkçe: 

İşte böyle! Nankörlük ettikleri için onları cezalandırdık. Nankörden başkasına ceza verir miyiz hiç!

Sahih International: 

[By] that We repaid them because they disbelieved. And do We [thus] repay except the ungrateful?

İngilizce: 

That was the Requital We gave them because they ungratefully rejected Faith: and never do We give (such) requital except to such as are ungrateful rejecters.

Azerbaycanca: 

Onları nankorluqlarına görə belə cəzalandırdıq. Biz heç nankordan başqasına cəzamı verərik?

Süleyman Ateş: 

Nankörlük ettiklerinden ötürü onları böyle cezalandırdık; biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız?

Diyanet Vakfı: 

Nankörlük ettikleri için onları böyle cezalandırdık. Biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız!

Erhan Aktaş: 

Bu, kâfirlik(1) etmeleri nedeniyle, onları cezalandırmamızdır. Biz, yalnızca kâfirleri(1) cezalandırırız.

Kral Fahd: 

Nankörlük ettikleri için onları böyle cezalandırdık. Biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız!

Hasan Basri Çantay: 

İşte biz onları böyle nankörlük etdikleri için cezalandırdık. Biz nankör olandan başkasını cezalandırır mıyız?

Muhammed Esed: 

hakikati inkar etmelerinden dolayı onları işte böyle cezalandırdık. Biz, nankörlük yapanlardan başkasını hiç cezalandırır mıyız?

Gültekin Onan: 

Böylelikle küfretmeleri dolayısıyla onları cezalandırdık. Biz (çok) kafirlerden başkasını cezalandırır mıyız?

Ali Fikri Yavuz: 

Bunu, onlara, nankörlüklerinin cezası yaptık. Biz nankörlük edenleri ancak böyle cezalandırırız.

Portekizce: 

Assim os castigamos, por sua ingratidão. Temos castigado, acaso, alguém, além do ingrato?

İsveççe: 

Så straffade Vi dem därför att de avvisade tron och så straffar Vi inga andra än dem som förhärdar sig i otacksamhet och förnekelse.

Farsça: 

این [سیل ویران گر] را در برابر کفرشان به آنان کیفر دادیم. آیا جز کفران کننده را کیفر می دهیم؟

Kürtçe: 

ئا بەو جۆرە تۆڵەمان لێ سەندن بەھۆی نا سوپاسیانەوە و ئایا جگە لەوانەی زۆر سپڵەن تۆڵە لەکەس ئەسێنین؟!

Özbekçe: 

Уларни ношукрлик қилганлари учун ана шундоқ жазоладик. Биз фақат ўта ношукрларгагина жазо берурмиз.

Malayca: 

Demikianlah Kami membalas mereka disebabkan kekufuran mereka; dan sebenarnya Kami tidak menimpakan balasan yang demikian melainkan kepada orang-orang yang amat kufur.

Arnavutça: 

Kështu ata i kemi dënuar për shkak të mohimit, e, a mos dënojmë Ne dikë, pos mohuesve (jomirënjohësve)?!

Bulgarca: 

С това ги наказахме за тяхното неверие. Нима наказваме други освен неблагодарните?

Sırpça: 

Казнили смо их тако зато што су били незахвални, а да ли Ми кажњавамо иког другог до неверника, незахвалника?!

Çekçe: 

Takto jsme je odměnili za to, že byli nevděční - což takto odměňujeme někoho jiného než nevděčníky?

Urduca: 

یہ تھا ان کے کفر کا بدلہ جو ہم نے ان کو دیا، اور ناشکرے انسان کے سوا ایسا بدلہ ہم اور کسی کو نہیں دیتے

Tacikçe: 

Онҳоро, ки носипос буданд, инчунин ҷазо додем, Оё Мо ғайри носипосонро ҷазо мекунем?

Tatarca: 

Әнә шулай бакчаларын юк итүебез, көфран нигъмәт кылганнары өчен Бездән аларга җәза булды. Без фәкать Раббиларына карышып көфран нигъмәт кылучы кешеләрне ґәзаб белән җәзалыйбыз.

Endonezyaca: 

Demikianlah Kami memberi balasan kepada mereka karena kekafiran mereka. Dan Kami tidak menjatuhkan azab (yang demikian itu), melainkan hanya kepada orang-orang yang sangat kafir.

Amharca: 

በመካዳቸው ይህንን መነዳናቸው፤ (እንዲህ ያለውን ቅጣት) በጣም ከሓዲን እንጂ ሌላውን እንቀጣለን?

Tamilce: 

இது, அவர்கள் நிராகரித்த காரணத்தினால் அவர்களுக்கு நாம் (இத்தகைய) கூலி கொடுத்தோம். நிராகரிப்பாளர்களைத் தவிர நாம் தண்டிப்போமா?

Korece: 

그것은 그들의 불신에 대한 우리의 벌이거늘 불신자 외에 우 리가 그러한 벌을 내린 적이 있더뇨

Vietnamca: 

Vì tội vong ơn nên TA đã bắt phạt họ như thế. Và TA chỉ trừng phạt những kẻ vong ân.

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: