Arapça:
قُلْ مَن ذَا الَّذِي يَعْصِمُكُم مِّنَ اللَّهِ إِنْ أَرَادَ بِكُمْ سُوءًا أَوْ أَرَادَ بِكُمْ رَحْمَةً ۚ وَلَا يَجِدُونَ لَهُم مِّن دُونِ اللَّهِ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا
Çeviriyazı:
ḳul men ẕe-lleẕî ya`ṣimüküm mine-llâhi in erâde biküm sûen ev erâde biküm raḥmeh. velâ yecidûne lehüm min dûni-llâhi veliyyev velâ neṣîrâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
De ki: "Eğer Allah size bir felâket diler veya bir rahmet murad ederse, sizi Allah'tan saklamak kimin haddine?" Hem onlar kendilerine Allah'tan başka bir veli de bulamazlar, bir yardımcı da.
Diyanet İşleri:
De ki: "Allah size bir kötülük dilese veya bir rahmet istese, O'na karşı kim sizi koruyabilir? Allah'tan başka dost ve yardımcı da bulamazsınız."
Abdulbakî Gölpınarlı:
De ki: Allah size bir kötülük gelmesini dilerse, yahut bir rahmete nail olmanızı isterse kimdir sizi Allah'tan kurtaracak ve Allah'tan başka onlar, ne bir dost bulabilirler, ne bir yardımcı.
Şaban Piriş:
De ki: Eğer Allah size bir kötülük veya rahmet dilemişse sizi Allah’tan kim koruyabilir? Onlar, Allah’tan başka bir veli ve yardımcı bulamazlar.
Edip Yüksel:
De ki, "ALLAH sizin için bir kötülük dilese veya bir rahmet dilese O'na karşı sizi kim koruyacak? Onlar ALLAH'tan başka bir sahip ve yardımcı bulamayacaklardır.
Ali Bulaç:
De ki: "Size bir kötülük isteyecek olsa sizi Allah'tan koruyacak, veya size bir rahmet isteyecek olsa (buna engel olacak) kimdir?" Onlar, kendileri için Allah'ın dışında ne bir veli, ne bir yardımcı bulamazlar.
Suat Yıldırım:
De ki: “Allah size bir felaket dilese, sizi Allah'a karşı korumak kimin haddine düşmüş?”Yahut o size bir rahmet dilese, bunu kim engelleyebilir ki?Onlar, kendileri için Allah’tan başka ne bir koruyucu, ne de bir yardımcı bulamazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Sizin için bir fenalık dilerse veya sizin için bir rahmet dilerse sizi Allah´tan saklayacak olan kimdir? Ve onlar kendileri için Allah´tan başka bir velî ve bir yardımcı bulamaz.»
Yaşar Nuri Öztürk:
De ki: "Allah size bir kötülük murat eder yahut bir rahmet dilerse, Allah'la aranıza kim girebilir?" Onlar kendileri için, Allah'tan başka ne bir dost bulabilirler ne de bir yardımcı.
Bekir Sadak:
Inananlardan, Allah´a verdigi ahdi yerine getiren adamlar vardir. Kimi, bu ugurda canini vermis, kimi de beklemektedir. Ahdlerini hic degistirmemislerdir.
İbni Kesir:
De ki: Allah sizin için bir kötülük dilerse veya bir rahmet dilerse
Adem Uğur:
De ki: Allah size bir kötülük dilerse, O´na karşı sizi kim korur
İskender Ali Mihr:
33:16
Celal Yıldırım:
De ki: Eğer Allah (faraza) size bir kötülük dilese, kim sizi Allah´ tan koruyabilir ? Veya size rahmet elini uzatsa, (kim O´na engel olabilir ?). Allah´tan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı bulabilirler.
Tefhim ul Kuran:
De ki: «Size bir kötülük isteyecek olsa, sizi Allah´tan koruyacak veya size bir rahmet isteyecek olsa (buna engel olacak) kimdir?» Onlar, kendileri için Allah´ın dışında ne bir veli, ne de bir yardımcı bulamazlar.
Fransızca:
Dis : "Quel est celui qui peut vous protéger d'Allah, s'Il vous veut du mal ou s'Il veut vous accorder une miséricorde ? " Et ils ne trouveront pour eux-mêmes en dehors d'Allah, ni allié ni secoureur.
İspanyolca:
Di: «¿Quién podrá protegeros de Alá, tanto si quiere haceros mal como si quiere haceros objeto de misericordia?» No encontrarán, fuera de Alá, amigo ni auxiliar.
İtalyanca:
Di': «Chi mai vi porrà oltre la portata di Allah se [Egli] vuole un male per voi o se per voi vuole una misericordia?» Non troveranno, all'infuori di Allah, alcun patrono o soccorritore.
Almanca:
Sag: "Wer ist dieser, der euch vor ALLAH schützt, sollte ER euch Schaden zufügen wollen oder euch Gnade erweisen wollen?" Und sie finden für sich anstelle von ALLAH weder Wali noch Beistehenden.
Çince:
你说:如果真主欲降祸于你们,谁能反抗真主而保护你们呢?如果他欲降福于你们,(谁能干涉他)呢?除真主外,他们不能发现任何监护者和任何援助者。
Hollandaca:
Zeg: Wie is het die u tegen God zal verdedigen, indien het hem behaagt u met kwaad te treffen, of indien het hem behaagt u genade te betoonen? Zij zullen buiten God niemand vinden, om hen te beschutten of te ondersteunen.
Rusça:
Скажи: "Кто защитит вас от Аллаха, если Он пожелает вам зла? А если Он пожелает оказать вам милость?" Они не найдут для себя вместо Аллаха ни покровителя, ни помощника.
Somalice:
dheh yaa idinka ilaalin Eebe hadduu dhib idiin la doono, ama naxariis, wax Eebe ka soo hadhay oo sokeeya ama gargaare ahna heli meysaan.
Swahilice:
Sema: Ni nani wa kukulindeni na Mwenyezi Mungu pindi akikutakieni uovu, au akikutakieni rehema? Wala hawatapata mlinzi wala msaidizi isipo kuwa Mwenyezi Mungu.
Uygurca:
ئېيتقىنكى: «ئەگەر اﷲ سىلەرگە بىرەر يامانلىقنى ئىرادە قىلسا، كىم اﷲ قا قارشى تۇرۇپ سىلەرنى قوغدىيالايدۇ، ئەگەر اﷲ سىلەرگە رەھمەت قىلىشنى ئىرادە قىلسا (كىم ئۇنىڭغا ئارىلىشالايدۇ؟)» ئۇلار ئۆزلىرى ئۈچۈن اﷲ تىن باشقا ھېچ ئىگە ۋە ھېچ ياردەمچى تاپالمايدۇ
Japonca:
言ってやるがいい。「アッラーが,あなたがたに災いを望まれ,また慈悲を施そうと望まれた時誰が,それを差し止められようか。アッラーをおいては,かれらの保護者も援助者もいないのである。」
Arapça (Ürdün):
«قل من ذا الذي يعصمكم» يجيركم «من الله إن أراد بكم سوءا» هلاكا وهزيمة «أو» يصيبكم بسوء إن «أراد» الله «بكم رحمة» خيرا «ولا يجدون لهم من دون الله» أي غيره «وليا» ينفعهم «ولا نصيرا» يدفع الضُرَّ عنهم.
Hintçe:
(ऐ रसूल) तुम उनसे कह दो कि अगर खुदा तुम्हारे साथ बुराई का इरादा कर बैठे तो तुम्हें उसके (अज़ाब) से कौन ऐसा है जो बचाए या भलाई ही करना चाहे (तो कौन रोक सकता है) और ये लोग खुदा के सिवा न तो किसी को अपना सरपरस्त पाएँगे और न मद्दगार
Tayca:
จงกล่าวเถิดมุฮัมมัด “ใครเล่าจะปกป้องพวกท่านให้พ้นจากอัลลอฮฺไปได้ หากพระองค์ทรงปรารถนาให้ความเสียหายแก่พวกท่าน หรือหากพระองค์ทรงปรารถนาให้ความเมตตาแก่พวกท่าน” และพวกเขาจะไม่พบใครอื่นจากอัลลอฮฺเป็นผู้คุ้มครองและเป็นผู้ช่วยเหลือแก่พวกเขา
İbranice:
אמור: 'מי הוא זה אשר יגונן עליכם מפני אלוהים, אם ירצה להרע לכם או אם ירצה לרחמכם'? ולא ימצאו להם מלבד אלוהים, לא אדון ולא מחלץ
Hırvatça:
Reci: "Ko će vas od Allaha zaštititi ako On hoće da vas zlo snađe, ili, ko vam može nauditi ako On želi da vam milost ukaže" Osim Allaha, oni neće naći sebi ni zaštitnika ni pomagača.
Rumence:
Spune: “Cine vă va apăra de Dumnezeu, dacă El vă voieşte un rău ori vă voieşte o milostivenie? Ei nu vor afla afară de Dumnezeu oblăduitor şi nici ajutor.
Transliteration:
Qul man tha allathee yaAAsimukum mina Allahi in arada bikum sooan aw arada bikum rahmatan wala yajidoona lahum min dooni Allahi waliyyan wala naseeran
Türkçe:
De ki: "Allah size bir kötülük murat eder yahut bir rahmet dilerse, Allah'la aranıza kim girebilir?" Onlar kendileri için, Allah'tan başka ne bir dost bulabilirler ne de bir yardımcı.
Sahih International:
Say, "Who is it that can protect you from Allah if He intends for you an ill or intends for you a mercy?" And they will not find for themselves besides Allah any protector or any helper.
İngilizce:
Say: "Who is it that can screen you from Allah if it be His wish to give you punishment or to give you Mercy?" Nor will they find for themselves, besides Allah, any protector or helper.
Azerbaycanca:
De: “Əgər Allah sizə bir pislik, yaxud bir yaxşılıq (mərhəmət) diləsə, Allahın sizin haqqınızda görəcəyi bu işə kim mane ola bilər?! Onlar (münafiqlər) özləri üçün Allahdan başqa nə bir hami, nə də bir mədədkar tapa bilərlər.
Süleyman Ateş:
De ki: "Allah size kötülük istese veya size rahmet dilese, sizi O'ndan kim korur? (Allah'ın azabından sizi kim kurtarır, O'nun rahmetine kim engel olur?) Kendilerine Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı bulurlar.
Diyanet Vakfı:
De ki: Allah size bir kötülük dilerse, O'na karşı sizi kim korur; ya da size rahmet dilerse (size kim zarar verebilir)? Onlar, kendilerine Allah'tan başka ne bir dost bulurlar ne de bir yardımcı.
Erhan Aktaş:
De ki: “Eğer Allah başınıza bir kötülük getirmeyi dilese sizi kim koruyabilir? Veya size bir rahmet dilese…(1)” Onlar, kendileri için Allah’tan başka bir veli de bir yardımcı da bulamazlar.
Kral Fahd:
De ki: Allah size bir kötülük dilerse, O'na karşı sizi kim korur; ya da size rahmet dilerse (size kim zarar verebilir)? Onlar, kendilerine Allah'tan başka ne bir dost bulurlar ne de bir yardımcı.
Hasan Basri Çantay:
De ki: «Size bir fenalık dilerse Allahdan sizi koruyacak, yahud size bir rahmet dilerse (Ona mâni´ olacak) kimdir»? Onlar kendileri için Allahdan başka hiçbir yâr ve hiçbir yardımcı bulamazlar.
Muhammed Esed:
De ki: "Allah size bir zarar vermek istese, sizi O´ndan kim koruyabilir? Yahut rahmetini bağışlamak istese (kim mani olabilir?)" Allah´tan başka bir yardımcı ve koruyucu bulamayacaklar(ını bilmezler mi?)
Gültekin Onan:
33:16
Ali Fikri Yavuz:
De ki: “-Eğer Allah size bir azab dilerse veya size bir rahmet murad ederse, sizi Allah’dan koruyabilecek ve rahmetini engelliyecek kimdir?” Onlar, kendilerine Allah’dan başka hiç bir dost ve yardımcı bulamazlar.
Portekizce:
Dize-lhes (mais): Quem poderia preservar-vos de Deus, se Ele quisesse infligir-vos um mal? Ou se quisessecompadecer-Se de vós? Porém, não encontrarão, para si, além de Deus, protetor, nem socorredor algum.
İsveççe:
Säg: "Vem kan skydda er mot Gud, om Han vill att ni skall lida ont, eller [hindra Honom att] visa er Sin nåd [om det är Hans vilja]? De kommer inte att finna en annan beskyddare eller hjälpare än Gud.
Farsça:
بگو: اگر خدا برای شما آسیب و گزندی یا پیروزی و غنیمتی بخواهد، کیست که شما را در برابر [تقدیرات و قضای] خدا نگه دارد؟ در صورتی که غیر از خدا نه کارسازی برای خود می یابند، نه یاری دهنده ای.
Kürtçe:
بڵێ کێیە ئەو کەسەی ئێوە لەخوا دەپارێزێت؟ ئەگەر خوا زیان و خراپە، یان بەزەیی و ڕەحمەتی بۆ ئێوە بوێت بێجگە لەخوا بۆ ئەوان نیە ھیچ پشتیوان و یارمەتیدەرێك
Özbekçe:
Сен: «Агар сизга Аллоҳ ёмонликни ирода қилса ёки сизга раҳматни ирода қилса, сизларни ундан тўсадиган ким бор?!» деб айт. Улар ўзларига Аллоҳдан ўзга дўст ва ёрдам бергувчи топа олмаслар.
Malayca:
Katakanlah: "Siapakah yang dapat melindungi kamu dari kemurkaan Allah jika Ia mahu menimpakan bala bencana kepada kamu, atau (siapakah yang dapat menahan kemurahan Allah) jika Ia hendak memberikan rahmat kepada kamu? " Dan (ingatkanlah) mereka (yang munafik) itu: bahawa mereka tidak akan beroleh sesiapapun - yang lain dari Allah - yang akan menjadi pelindung atau penolong mereka.
Arnavutça:
Thuaju: “Kush është ai që do t’ju ruajë nga Perëndia, nëse Ai don që t’ju godas e keqja, ose, nëse Ai don që t’ju japë mëshirë?” Ata, pos Perëndisë nuk do të gjejnë, - as mbrojtës as ndihmës.
Bulgarca:
Кажи: “Кой ще ви предпази от Аллах, ако Той пожелае вреда за вас или пожелае милост за вас?” И освен Аллах не ще намерят за себе си нито покровител, нито избавител.
Sırpça:
Реци: „Ко ће да вас заштити од Аллаха ако Он жели да вас снађе зло, или, ко може да вам науди ако Он жели да вам укаже милост?!“ Осим Аллаха, они себи неће наћи ни заштитника ни помагача.
Çekçe:
A řekni jim dále: 'Kdo je ten, jenž ochrání vás před Bohem, bude-li On si pro vás přáti zlé anebo bude-li si přáti pro vás milosrdenství?' A nenaleznou vedle Boha ochránce ani pomocníka žádného.
Urduca:
اِن سے کہو، کون ہے جو تمہیں اللہ سے بچا سکتا ہو اگر وہ تمہیں نقصان پہنچانا چاہے؟ اور کون اس کی رحمت کو روک سکتا ہے اگر وہ تم پر مہربانی کرنا چاہے؟ اللہ کے مقابلے میں تو یہ لوگ کوئی حامی و مدد گار نہیں پا سکتے ہیں
Tacikçe:
Бигӯ: «Агар Худо бароятон қасди баде дошта бошад ё бихоҳад ба шумо раҳмате арзонӣ дорад, кист, ки шуморо аз иродаи Ӯ нигаҳ дорад?» Онҳо ғайри Худо барои худ дӯсту мададкоре нахоҳанд ёфт.
Tatarca:
Янә әйт: "Аллаһуның казасыннан сезне кем коткарыр әгәр ул сезгә бер зарарны теләсә, яки сезгә рәхмәт итәргә теләсә кем сезгә зарар ирештерә алыр, вә алар Аллаһудан башка файда итүчене дә, зарар ирештерүчене дә тапмаслар.
Endonezyaca:
Katakanlah: "Siapakah yang dapat melindungi kamu dari (takdir) Allah jika Dia menghendaki bencana atasmu atau menghendaki rahmat untuk dirimu?" Dan orang-orang munafik itu tidak memperoleh bagi mereka pelindung dan penolong selain Allah.
Amharca:
«(አላህ) በእናንተ ክፉን ነገር ቢሻ ያ ከአላህ የሚጠብቃችሁ ማነው? ወይም ለእናንተ ችሮታን ቢሻ፤ (በክፉ የሚነካችሁ ማነው?)» በላቸው፤ ከአላህም ሌላ ለእነርሱ ወዳጅም ረዳትም አያገኙም፡፡
Tamilce:
(நபியே) கூறுவீராக! அல்லாஹ், உங்களுக்கு ஒரு தீங்கை நாடினால் அல்லாஹ்விடமிருந்து உங்களைப் பாதுகாப்பவர் யார்? அல்லது, அவன் உங்களுக்கு கருணை புரிய நாடினால் (அதை யாரால் தடுத்து நிறுத்த முடியும்?). அல்லாஹ்வை அன்றி தங்களுக்கு பொறுப்பாளரையோ உதவியாளரையோ அவர்கள் காணமாட்டார்கள்.
Korece:
일러가로되 하나님께서 너희에게 재앙을 내리고자 하실때 또 는 너희에게 자비를 베풀고자 하 실 때 누가 이를 막으료 하나님 외에는 어떤 보호자나 돕는자도 그들은 발견치 못하리라
Vietnamca:
Ngươi (Thiên Sứ) hãy nói với bọn họ: “Ai sẽ là kẻ có thể che chở các ngươi khỏi Allah nếu Ngài muốn điều xấu xảy đến với các ngươi hoặc (ai sẽ cản trở) nếu Ngài muốn nhân từ với các ngươi?” Và ngoài Allah, bọn họ sẽ không tìm được bất cứ vị bảo hộ cũng như bất cứ vị cứu tinh nào.
Ayet Linkleri: