Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

199

Ayet No: 

3131

Sayfa No: 

375

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَقَرَأَهُ عَلَيْهِم مَّا كَانُوا بِهِ مُؤْمِنِينَ

Çeviriyazı: 

feḳara'ehû `aleyhim mâ kânû bihî mü'minîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi.

Diyanet İşleri: 

Biz Kuran'ı Arapça bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onlara okusaydı gene inanmazlardı.

Şaban Piriş: 

O da onlara (Kur'an'ı Arapça) okusaydı, yine de ona inanmazlardı.

Edip Yüksel: 

Ve onu onlara okusaydı ona inanmıyacaklardı.

Ali Bulaç: 

Böylece onlara okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.

Suat Yıldırım: 

Eğer Biz Kur'ân’ı arap olmayanlardan birine indirseydik de onu kendilerine okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi. [15,14-15; 10,96-97]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

26:198

Yaşar Nuri Öztürk: 

O onu onlara okusaydı, yine de ona inanmayacaklardı.

Bekir Sadak: 

(205-20) 7 Bana soylesene, Biz onlara yillar yili nimetler vermis olsak, sonra da tehdit edildikleri sey baslarina gelse, kendilerine verilmis olan nimetler onlara bir fayda saglar mi?

İbni Kesir: 

Ve o, bunu onlara okusaydı, yine de ona inananlardan olmazlardı.

Adem Uğur: 

Bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.

İskender Ali Mihr: 

Böylece onlara, O´nu okusaydı (gene de) O´na îmân etmezlerdi (mü´min olmazlar, Allah´a ulaşmayı dilemezlerdi).

Celal Yıldırım: 

26:198

Tefhim ul Kuran: 

Böylece onlara karşı onu okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.

Fransızca: 

et que celui-ci le leur eut récité, ils n'y auraient pas cru.

İspanyolca: 

y éste se lo hubiera recitado, no habrían creído en él.

İtalyanca: 

e questi lo avesse recitato loro, non vi avrebbero creduto.

Almanca: 

und hätte er ihnen ihn vorgetragen, würden sie keineMumin an ihn sein.

Çince: 

而那个人对他们宣读它,那末,他们绝不会信仰它。

Hollandaca: 

En hij zou het hun hebben voorgelezen, dan zouden zij daaraan niet hebben willen gelooven.

Rusça: 

и если бы он прочел его им, то они не уверовали бы в него.

Somalice: 

oo uu ku Akhriyo Korkooda mayna Rumeeyeen.

Swahilice: 

Na akawasomea, wasingeli kuwa wenye kuamini.

Uygurca: 

ئەگەر بىز قۇرئاننى ئەرەب تىلىدا بولمىغان بىر ئادەمگە نازىل قىلغان بولساق، ئۇ قۇرئاننى ئۇلارغا ئوقۇپ بەرسە، ئۇلار ئۇنىڭغا ئىشەنمەيتتى

Japonca: 

かれがそれを読誦しても,人びとはそれを信じなかったであろう。

Arapça (Ürdün): 

«فقرأه عليهم» كفار مكة «ما كانوا به مؤمنين» أنفة من اتباعه.

Hintçe: 

और वह उन अरबो के सामने उसको पढ़ता तो भी ये लोग उस पर ईमान लाने वाले न थे

Tayca: 

แล้วเขาอ่านมันแก่พวกเขา พวกเขาก็จะไม่เป็นผู้ศรัทธาต่อมัน

İbranice: 

ואז היה קורא אותו להם, לא היו בו מאמינים

Hırvatça: 

pa da im ga on čita, opet u njega ne bi povjerovali.

Rumence: 

şi li l-ar fi citit, ei n-ar fi crezut.

Transliteration: 

Faqaraahu AAalayhim ma kanoo bihi mumineena

Türkçe: 

O onu onlara okusaydı, yine de ona inanmayacaklardı.

Sahih International: 

And he had recited it to them [perfectly], they would [still] not have been believers in it.

İngilizce: 

And had he recited it to them, they would not have believed in it.

Azerbaycanca: 

Və o (Qur’anı) onlara (Məkkə müşriklərinə və kafirlərə) oxusaydı, (bu şəxs ərəb dilini yaxşı bilmir, qeyri-ərəbə tabe olmaq, onun ardınca getmək bizə ayıbdır deyə) ona iman gətirməzdilər.

Süleyman Ateş: 

Onu onlara okusaydı, ona inanmazlardı:

Diyanet Vakfı: 

Bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.

Erhan Aktaş: 

O da bunu onlara okusaydı, onlar yine de inanmayacaklardı.

Kral Fahd: 

bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.

Hasan Basri Çantay: 

onlara karşı bunu okusaydı yîne buna îman edici kimseler değillerdi onlar.

Muhammed Esed: 

ve bu yabancı onu (kendi diliyle) onlara okusaydı, onlar yine inanacak değillerdi.

Gültekin Onan: 

Böylece onlara okusaydı, yine ona inançlı olmayacaklardı.

Ali Fikri Yavuz: 

Onu Kureyş kâfirleri üzerine okusaydı, yine iman etmiyeceklerdi.

Portekizce: 

E o houvesse recitado a eles, nele não teriam acreditado.

İsveççe: 

och han hade läst upp den för dem [på sitt språk], skulle de inte ha trott.

Farsça: 

و او آن را بر عرب ها می خواند، باز هم به آن ایمان نمی آوردند!!

Kürtçe: 

ئەمجا بیخوێندایەتەوە بەسەریاندا (بەسەر بێ باوەڕانی مەککەدا) باوەڕیان پێ نەدەھێنا

Özbekçe: 

Бас, у уларга уни ўқиб берса ҳам, мўмин бўлмас эдилар.

Malayca: 

Kemudian ia (dikurniakan Tuhan dapat) membacakannya kepada mereka, mereka tetap juga tidak mahu percayakan bacaan itu daripada Tuhan.

Arnavutça: 

e t’jua lexonte ai – ata përsëri nuk do të kishin besuar.

Bulgarca: 

и той им го четеше, пак нямаше да му повярват.

Sırpça: 

па да им га он чита, опет у њега не би поверовали.

Çekçe: 

a byl by jim je přednášel, ani tehdy by nebyli věřící.

Urduca: 

اور یہ (فصیح عربی کلام) وہ ان کو پڑھ کر سناتا تب بھی یہ مان کر نہ دیتے

Tacikçe: 

ва барояшон онро мехонд, ба он имон намеоварданд,

Tatarca: 

аларга Коръән укылса, башка телдә булу сәбәпле, гарәбләр аңа ышанмас иделәр.

Endonezyaca: 

lalu ia membacakannya kepada mereka (orang-orang kafir); niscaya mereka tidak akan beriman kepadanya.

Amharca: 

በእነርሱ ላይ ባነበበውም በእርሱ አማኞች አይኾኑም ነበር፡፡

Tamilce: 

ஆக, அவை இவர்கள் மீது இதை ஓதி(க் காண்பித்து) இருந்தாலும் இவர்கள் நம்பிக்கை கொண்டவர்களாக ஆகி இருக்க மாட்டார்கள்.

Korece: 

그것을 그들에게 낭송했더 라도 그들은 믿지 아니했으리라

Vietnamca: 

Rồi y đọc lại cho họ nghe thì chắc rằng họ đã không tin vào Nó.