Arapça:
وَلَا صَدِيقٍ حَمِيمٍ
Çeviriyazı:
velâ ṣadîḳin ḥamîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ne de yakın bir dost.
Diyanet İşleri:
Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak" derler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ne bir can dostu.
Şaban Piriş:
Sıcak bir dost da yok.
Edip Yüksel:
Ne de yakın bir dostumuz.
Ali Bulaç:
Ne de candan-yakın bir dost.
Suat Yıldırım:
Orada putlarıyla çekişirken şöyle derler “Vallahi de, tallahi de biz besbelli bir sapıklık içinde imişiz!”“Çünkü biz sizi Rabbülâlemin ile bir tutuyorduk. Ama bizi saptıranlar da, o mücrimler oldu.“Şimdi artık ne şefaatçimiz var bizim, ne candan bir dostumuz!” “Ah! Ne olurdu, imkân olsa da dünyaya bir dönsek ve müminlerden olsaydık!” [36,56; 40,47; 7,53; 38,64]
Ömer Nasuhi Bilmen:
26:100
Yaşar Nuri Öztürk:
Ne sıcak-samimi bir dostumuz."
Bekir Sadak:
26:106
İbni Kesir:
Ve sıcak bir dostumuz da yoktur.
Adem Uğur:
´´Ne de yakın bir dostumuz´´.
İskender Ali Mihr:
Ve (bizim için) sadık bir dost yoktur.
Celal Yıldırım:
26:100
Tefhim ul Kuran:
«Ne de candan, yakın bir dost.»
Fransızca:
ni d'ami chaleureux.
İspanyolca:
a ningún amigo ferviente.
İtalyanca:
e neppure un amico cordiale.
Almanca:
noch einen engen Freund.
Çince:
也没有忠实的朋友。
Hollandaca:
Noch eenigen vriend die voor ons zorgt. i
Rusça:
ни сострадательного друга.
Somalice:
Iyo Saaxiib Dhaw.
Swahilice:
Wala rafiki wa dhati.
Uygurca:
ۋە يېقىن دوستىمۇ يوق
Japonca:
一人の真の友もないのです。
Arapça (Ürdün):
«ولا صديق حميم» يهمه أمرنا.
Hintçe:
और न कोई दिलबन्द दोस्त हैं
Tayca:
และไม่มีมิตรผู้รักใคร่ด้วย
İbranice:
ולא ידיד נאמן
Hırvatça:
ni prisna prijatelja,
Rumence:
nici un prieten zelos!
Transliteration:
Wala sadeeqin hameemin
Türkçe:
Ne sıcak-samimi bir dostumuz."
Sahih International:
And not a devoted friend.
İngilizce:
Nor a single friend to feel (for us).
Azerbaycanca:
Nə də bir mehriban dostumuz var!
Süleyman Ateş:
Ne de sıcak bir dostumuz.
Diyanet Vakfı:
"Ne de yakın bir dostumuz".
Erhan Aktaş:
“Gerçek bir dostumuz da.”
Kral Fahd:
ne de yakın bir dostumuz.
Hasan Basri Çantay:
«ne de candan bir dost yok».
Muhammed Esed:
ne de candan bir dostumuz.
Gültekin Onan:
26:97
Ali Fikri Yavuz:
Ne de yakın bir dost...
Portekizce:
Nem amigo íntimo.
İsveççe:
och ingen sann vän [som hjälper oss].
Farsça:
و نه یک دوست نزدیک و صمیمی ،
Kürtçe:
وە ھیچ ھاورێیەکی دڵسۆزمان نیە
Özbekçe:
Бирон қадрдон дўст ҳам йўқ.
Malayca:
" ` Dan tiadalah juga sahabat karib yang bertimbang rasa.
Arnavutça:
as mik të ngushtë, -
Bulgarca:
нито близък приятел.
Sırpça:
ни блиског пријатеља,
Çekçe:
ani přítele věrného,
Urduca:
اور نہ کوئی جگری دوست
Tacikçe:
ва моро дӯсти меҳрубоне нест.
Tatarca:
Вә мәрхәмәтле чын дустыбыз да юк.
Endonezyaca:
dan tidak pula mempunyai teman yang akrab,
Amharca:
አዛኝ ወዳጂም (የለንም)፡፡
Tamilce:
இன்னும், உற்ற நண்பர்களில் யாரும் (எங்களுக்கு) இல்லை.
Korece:
가까운 친구도 없나이다
Vietnamca:
“Chúng tôi cũng chẳng có một người bạn chân tình nào cả.”
Ayet Linkleri: