Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

98

Ayet No: 

3030

Sayfa No: 

371

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِذْ نُسَوِّيكُم بِرَبِّ الْعَالَمِينَ

Çeviriyazı: 

iẕ nüsevvîküm birabbi-l`âlemîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Çünkü biz sizi, âlemlerin Rabbi ile bir seviyede tutuyorduk.

Diyanet İşleri: 

Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak" derler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Sizi, alemlerin Rabbiyle bir tuttuğumuz zaman.

Şaban Piriş: 

Çünkü sizi alemlerin Rabbi ile eşit tutmuştuk.

Edip Yüksel: 

Çünkü sizi evrenlerin Rabbine denk tutuyorduk.

Ali Bulaç: 

"Çünkü sizi (yalancı olanları) alemlerin Rabbiyle eşit tutuyorduk.

Suat Yıldırım: 

Orada putlarıyla çekişirken şöyle derler “Vallahi de, tallahi de biz besbelli bir sapıklık içinde imişiz!”“Çünkü biz sizi Rabbülâlemin ile bir tutuyorduk. Ama bizi saptıranlar da, o mücrimler oldu.“Şimdi artık ne şefaatçimiz var bizim, ne candan bir dostumuz!” “Ah! Ne olurdu, imkân olsa da dünyaya bir dönsek ve müminlerden olsaydık!” [36,56; 40,47; 7,53; 38,64]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Çünkü biz sizi (ey putlar) Âlemlerin Rabbine müsavî tutuyorduk.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Çünkü sizi âlemlerin Rabbi'yle aynı düzeyde tutuyorduk.

Bekir Sadak: 

Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir.*

İbni Kesir: 

Hani biz, sizi alemlerin Rabbı ile bir tutmuştuk.

Adem Uğur: 

Çünkü biz sizi âlemlerin Rabbi ile eşit tutuyorduk.

İskender Ali Mihr: 

Âlemlerin Rabbi ile sizi (putları) bir tutuyorduk.

Celal Yıldırım: 

Çünkü sizi, âlemlerin Rabbı ile eşit seviyede tutuyorduk.

Tefhim ul Kuran: 

«Çünkü sizi (yalancı olanları) alemlerin Rabbiyle eşit tutuyorduk.

Fransızca: 

quand nous faisions de vous les égaux du Seigneur de l'univers.

İspanyolca: 

cuando os equiparábamos al Señor del universo!

İtalyanca: 

quando vi considerammo uguali al Signore dei mondi!

Almanca: 

als wir euch Dem HERRN aller Schöpfung gleichstellten,

Çince: 

当日,我们使你们与全世界的主同受崇拜。

Hollandaca: 

Toen wij u met den Heer van alle schepselen gelijk stelden.

Rusça: 

когда равняли вас с Господом миров.

Somalice: 

Markaan Idilla Sinay Eebaha Caalamka.

Swahilice: 

Tulipo kufanyeni ni sawa na Mola Mlezi wa walimwengu wote.

Uygurca: 

ئۆز ۋاقتىدا بىز سىلەرنى (ئىبادەتتە) ئالەملەرنىڭ پەرۋەردىگارى بىلەن ئوخشاش ئورۇندا قوياتتۇق

Japonca: 

万有の主と同位に,あなたがたを配したのですから。

Arapça (Ürdün): 

«إذ» حيث «نسويكم برب العالمين» في العبادة.

Hintçe: 

कि हम तुम को सारे जहाँन के पालने वाले (ख़ुदा) के बराबर समझते रहे

Tayca: 

ขณะที่พวกเราทำให้พวกเจ้าเท่าเทียมกับพระเจ้าแห่งสากลโลก

İbranice: 

בהשוותנו אתכם אל ריבון העולמים

Hırvatça: 

kad smo vas sa Gospodarom svjetova izjednačavali,

Rumence: 

când ne socoteam deopotrivă cu Domnul lumilor!

Transliteration: 

Ith nusawweekum birabbi alAAalameena

Türkçe: 

"Çünkü sizi âlemlerin Rabbi'yle aynı düzeyde tutuyorduk."

Sahih International: 

When we equated you with the Lord of the worlds.

İngilizce: 

When we held you as equals with the Lord of the Worlds;

Azerbaycanca: 

Çünki biz sizi (siz bütləri) aləmlərin Rəbbi ilə bərabər tuturduq.

Süleyman Ateş: 

Çünkü sizi alemlerin Rabbine eşit tutuyorduk.

Diyanet Vakfı: 

Çünkü biz sizi alemlerin Rabbi ile eşit tutuyorduk.

Erhan Aktaş: 

“Çünkü sizi Âlemlerin Rabb’i ile bir tutuyorduk.”

Kral Fahd: 

Çünkü biz sizi âlemlerin Rabbi ile eşit tutuyorduk.

Hasan Basri Çantay: 

«Çünkü sizi aalemlerin Rabbi ile bir seviyyede tutuyorduk».

Muhammed Esed: 

çünkü, siz(in gibi yaratılmış varlıklar)ı alemlerin Rabbiyle bir tutuyorduk;

Gültekin Onan: 

26:97

Ali Fikri Yavuz: 

Çünkü (ey putlar), sizi âlemlerin Rabbine denk tutuyorduk.

Portekizce: 

Quando vos igualávamos ao Senhor do Universo.

İsveççe: 

då vi satte er vid sidan av världarnas Herre.

Farsça: 

که شما را با پروردگار جهانیان برابر و مساوی قرار می دادیم،

Kürtçe: 

کاتێک ئێوەمان دەبردە ریزی پەروەردگاری جیھانیانەوە

Özbekçe: 

Чунки сизларни Роббул Оламийнга тенглаштирардик.

Malayca: 

" ` Kerana kami menyamakan kamu dengan Tuhan sekalian alam;

Arnavutça: 

kur juve (hyjnive) u kemi barazuar me Zotin e gjithësisë,

Bulgarca: 

когато вас приравнявахме с Господа на световете.

Sırpça: 

кад смо вас изједначавали са Господаром свих створења,

Çekçe: 

když naroveň Pána lidstva jsme vás povýšili.

Urduca: 

جبکہ تم کو رب العالمین کی برابری کا درجہ دے رہے تھے

Tacikçe: 

он гоҳ ки шуморо бо Парвардигори ҷаҳониён баробар медонистем.

Tatarca: 

Ий сынымнар, без сезне бөтен галәмнәрне тәрбияләүче Аллаһ белән бертигезсез, дип белдек.

Endonezyaca: 

karena kita mempersamakan kamu dengan Tuhan semesta alam".

Amharca: 

(ጣዖቶቹን) በዓለማት ጌታ ባስተካከልናችሁ ጊዜ፡፡

Tamilce: 

உங்களை அகிலங்களின் இறைவனுக்கு சமமாக ஆக்கி (வணங்கி)யபோது.

Korece: 

그때 저희가 그것을 만유의 주님과 동등한 위치로 숭배하였나 이다

Vietnamca: 

“Khi mà chúng tôi đã suy tôn các ngươi ngang vai với Thượng Đế của vũ trụ và vạn vật.”