Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

20

Ayet No: 

2952

Sayfa No: 

368

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

قَالَ فَعَلْتُهَا إِذًا وَأَنَا مِنَ الضَّالِّينَ

Çeviriyazı: 

ḳâle fe`altühâ iẕev veenâ mine-ḍḍâllîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Musa, "Ben, dedi, o işi o anda yaptım ki şaşkınlardandım."

Diyanet İşleri: 

Musa: "O işi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yüzden sizden korkunca aranızdan kaçtım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğullarını kendine köle ettiğinden ötürüdür" dedi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Musa, o işi yaptım ama dedi, o vakit cahillerdendim.

Şaban Piriş: 

Ben, onu yaptığım zaman dalalet içinde olanlardan biriydim, dedi.

Edip Yüksel: 

Dedi ki, "O işi yaptığım zaman yanlış yoldaydım."

Ali Bulaç: 

(Musa) Dedi ki: "Ben onu yaptığım zaman şaşkınlardandım."

Suat Yıldırım: 

“Ben” dedi, “yanlışlıkla, sonunda ne olacağını bilmeksizin, şaşkın bir vaziyette o işi yapmıştım.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(Hazreti Mûsa) Dedi ki: «Onu o vakit yaptım, fakat ben (o zaman) cahillerden idim.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Mûsa dedi: "Onu yaptığım zaman şaşkınlardandım."

Bekir Sadak: 

«Y sizin de Rabbiniz, once gecmis atalarinizin da Rabbidir» dedi.

İbni Kesir: 

Dedi ki: Ben, onu yaptım, ama o zaman şaşkınlardandım.

Adem Uğur: 

Musa: Ben, dedi, o işi o anda sonunun ne olacağını bilmeyerek yaptım.

İskender Ali Mihr: 

Musa (A.S): “Onu yaptığım zaman ben, dalâlette olanlardandım.” dedi.

Celal Yıldırım: 

Musâ, «o işi ben henüz (peygamberlik) yolunda değil iken yapmıştım» dedi.

Tefhim ul Kuran: 

(Musa) Dedi ki: «Ben onu yaptığım zaman şaşkınlardandım.»

Fransızca: 

"Je l'ai fait, dit Moïse, alors que j'étais encore du nombre des égarés.

İspanyolca: 

Dijo: «Lo hice cuando estaba extraviado.

İtalyanca: 

Disse: «Ho fatto ciò quando ancora ero uno degli smarriti.

Almanca: 

Er sagte: "Ich beging sie damals, während ich von den Irrenden war,

Çince: 

他说:当日,我不懂事地干了那件事。

Hollandaca: 

Mozes hernam: Inderdaad, ik deed het, en ik was een van hen die dwaalden.

Rusça: 

Он сказал: "Я совершил это, когда был в числе заблудших,

Somalice: 

Wuxuu Yidhi (Nabi) Muuse waan Falay Anoon Wax kasayn.

Swahilice: 

(Musa) akasema: Nilitenda hayo hapo nilipo kuwa miongoni mwa wale walio potea.

Uygurca: 

مۇسا ئېيتتى: «مەن ئۇ ئىشنى قىلغان چېغىمدا نادانلاردىن ئىدىم

Japonca: 

かれ(ムーサー)は言った。「わたしが,それを行ったのは邪道に踏み迷っていた時のことである。

Arapça (Ürdün): 

«قال» موسى «فعلتها إذاً» أي حينئذ «وأنا من الضالين» عما آتاني الله بعدها من العلم والرسالة.

Hintçe: 

मूसा ने कहा (हाँ) मैने उस वक्त उस काम को किया जब मै हालते ग़फलत में था

Tayca: 

เขา (มูซา) กล่าวว่า ฉันได้กระทำมันโดยที่ฉันไม่รู้

İbranice: 

אמר (משה:) 'מה שעשיתי היה כשהייתי מן התועים

Hırvatça: 

"Ja sam onda ono uradio a u zalutale sam spadao", reče

Rumence: 

Moise spuse: “Am făcut-o pe când eram între cei rătăciţi.

Transliteration: 

Qala faAAaltuha ithan waana mina alddalleena

Türkçe: 

Mûsa dedi: "Onu yaptığım zaman şaşkınlardandım."

Sahih International: 

[Moses] said, "I did it, then, while I was of those astray.

İngilizce: 

Moses said: "I did it then, when I was in error.

Azerbaycanca: 

(Musa) dedi: “Mən onu edərkən cahillərdən idim. (Mənə hələ peyğəmbərlik bəxş edilməmiş, Tövrat nazil olmamışdı).

Süleyman Ateş: 

(Musa): "Onu yaptığım zaman sapıklardan idim" dedi.

Diyanet Vakfı: 

Musa: Ben, dedi, o işi o anda sonunun ne olacağını bilmeyerek yaptım

Erhan Aktaş: 

Mûsâ: “Ben o işi şaşkınlıkla yaptım.” dedi.

Kral Fahd: 

Mûsâ da demişti ki: "Ben onu o zaman cahillerden biri olarak, bilmeyerek yapmıştım."

Hasan Basri Çantay: 

(Muusâ) dedi: «Ben bunu o vakit bilmezlerden olarak yapdım».

Muhammed Esed: 

(Musa:) "Evet, o fiili daha ne yaptığımı bilmez biriyken işledim" dedi,

Gültekin Onan: 

(Musa) Dedi ki: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Mûsa dedi ki: “- Ben bunu, o vakit cahillerden olduğum halde yaptım.

Portekizce: 

Moisés lhe disse: Cometi-a quando ainda era um dos tantos extraviados.

İsveççe: 

[Moses] svarade: "Jag gjorde detta vid en tid då jag hade hamnat på orätta vägar

Farsça: 

گفت: آن را در آن زمان در حالی انجام دادم که بی خبر از این واقعه بودم [که با مشت من در دفاع از مظلوم، آن مرد قبطی کشته می شود.]

Kürtçe: 

(موسا) ووتی ئەوکارەم کرد (ئەو پیاوەم کوشت) کاتێک کەمن لەڕیزی نەزاناندا بووم

Özbekçe: 

(Мусо): «Ўша ишни қилган бўлсам, билмасдан қилганман.

Malayca: 

Nabi Musa berkata: "Aku melakukan perbuatan yang demikian sedang aku ketika itu dari orang-orang yang belum mendapat petunjuk.

Arnavutça: 

(Musai) tha: “E kam punuar atë (vepër) kur nuk kam qenë i udhëzuar (para profetnisë),

Bulgarca: 

Каза: “Направих го тогава, когато бях от заблудените.

Sırpça: 

„Ја сам онда оно урадио а у заблуди сам био“, рече Мојсије,

Çekçe: 

Mojžíš odpověděl: 'Spáchal jsem jej v době, kdy byl jsem ještě jedním z bloudících,

Urduca: 

موسیٰؑ نے جواب دیا "اُس وقت وہ کام میں نے نادانستگی میں کر دیا تھا

Tacikçe: 

Гуфт: «Он вақт, ки чунон кардам, аз хатокорон будам.

Tatarca: 

Муса әйтте: "Ул эшне мин эшләдем, ләкин шәригатьне белмәвем сәбәпле мин адашкан идем.

Endonezyaca: 

Berkata Musa: "Aku telah melakukannya, sedang aku di waktu itu termasuk orang-orang yang khilaf.

Amharca: 

(ሙሳም) አለ «ያን ጊዜ እኔም ከተሳሳቱት ኾኜ ሠራኋት፡፡

Tamilce: 

(மூஸா) கூறினார்: (ஆம்,) அ(ந்த கெட்ட காரியத்)தை நான் செய்தேன், அப்போது, நானோ (அல்லாஹ்வின் மார்க்கத்தை) அறியாதவர்களில் (ஒருவனாக) இருந்தேன்.

Korece: 

모세가 이르길 내가 그것을 저질렀을 때는 내가 방황하는 자 들 가운데 있었습니다

Vietnamca: 

(Musa) nói (với Pha-ra-ông): “Tôi đã làm điều đó lúc tôi là kẻ không biết gì (vì chưa nhận được sự mặc khải của Allah).”