Arapça:
قَالُوا إِنَّمَا أَنتَ مِنَ الْمُسَحَّرِينَ
Çeviriyazı:
ḳâlû innemâ ente mine-lmüseḥḥarîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar şöyle dediler: "Sen, olsa olsa iyice büyülenmiş birisin."
Diyanet İşleri:
Sen ancak büyülenmişin birisin. Bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsin. Doğrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eğer doğru sözlü isen göğün bir parçasını üstümüze düşür dediler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Sen dediler, ancak büyülenmiş kişilerdensin.
Şaban Piriş:
Sen, ancak büyülenmiş bir adamsın, dediler.
Edip Yüksel:
Dediler ki, "Sen büyülenmişsin."
Ali Bulaç:
Dediler ki: "Sen ancak büyülenmişlerdensin”.
Suat Yıldırım:
“Sen” dediler, “bir sihirin etkisine kapılmışsın.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Dediler ki: «Şüphe yok, sen (iyice) büyülenmişlerdensin.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Dediler: "Sen fena halde büyülenmişsin."
Bekir Sadak:
Rabbin suphesiz Gucludur, merhametlidir. *
İbni Kesir:
Dediler ki: Sen, ancak büyülenmişlerdensin.
Adem Uğur:
Onlar şöyle dediler: Sen, olsa olsa iyice büyülenmiş birisin!
İskender Ali Mihr:
“Sen sadece büyülenmişlerdensin.” dediler.
Celal Yıldırım:
«Sen ancak büyülenmiş (aklî dengesini kaybetmiş)lerden birisin.
Tefhim ul Kuran:
Dediler ki: «Sen ancak büyülenmişlerdensin.»
Fransızca:
Ils dirent : "Tu es certes du nombre des ensorcelés;
İspanyolca:
Dijeron: «Eres sólo un hechizado.
İtalyanca:
Dissero: «Davvero tu sei uno stregato,
Almanca:
Sie sagten: "Du bist nur von den Verzauberten!
Çince:
他们说:你只是一个被蛊惑的人。
Hollandaca:
Zij antwoordden: Waarlijk gij zijt bezeten.
Rusça:
Они сказали: "Ты - всего лишь один из околдованных.
Somalice:
Waxay Dheheen waxaad uun Tahay kuwa la Sixray.
Swahilice:
Wakasema: Hakika wewe ni katika walio rogwa.
Uygurca:
ئۇلار ئېيتتى: «سەن سېھىر قىلىنغۇچىلاردىنسەن
Japonca:
するとかれらは言った。「あなたは(思?)かれた者に過ぎません。
Arapça (Ürdün):
«قالوا إنما أنت من المسحرين».
Hintçe:
वह लोग कहने लगे तुम पर तो बस जादू कर दिया गया है (कि ऐसी बातें करते हों)
Tayca:
พวกเขากล่าวว่า แท้จริงท่านเป็นคนหนึ่งในหมู่ผู้ถูกอาคม
İbranice:
אמרו: 'אמנם אתה אחוז קסם
Hırvatça:
Rekoše oni: "Ti si samo opčinjen;
Rumence:
Ei spuseră: “Tu eşti dintre cei vrăjiţi!
Transliteration:
Qaloo innama anta mina almusahhareena
Türkçe:
Dediler: "Sen fena halde büyülenmişsin."
Sahih International:
They said, "You are only of those affected by magic.
İngilizce:
They said: "Thou art only one of those bewitched!
Azerbaycanca:
Onlar dedilər: “Həqiqətən, sən (əməlli-başlı) ovsunlanmışlardansan! (Divanənin birisən! Sən hara, peyğəmbərlik hara?)
Süleyman Ateş:
Dediler: "Sen iyice büyülenmişlerdensin."
Diyanet Vakfı:
Onlar şöyle dediler: Sen, olsa olsa iyice büyülenmiş birisin!
Erhan Aktaş:
“Sen iyice büyülenmişlerdensin.” dediler.
Kral Fahd:
Onlar söyle dediler: Sen, olsa olsa iyice büyülenmiş birisin!
Hasan Basri Çantay:
Dediler: «Sen ancak fazla büyülenmişlerdensin»!
Muhammed Esed:
(Halkı Şuayb´a şöyle) dedi: "Sen düpedüz büyülenmiş birisin;
Gültekin Onan:
Dediler ki: "
Ali Fikri Yavuz:
(Onlar, peygamberleri Şuayb’a şöyle) dediler: “- Sen muhakkak çok büyülenenlerdensin.
Portekizce:
Disseram-lhe: Certamente és um energúmeno!
İsveççe:
De sade: "Du är bara en av dem som har fallit offer för trolldom,
Farsça:
گفتند: جز این نیست که تو از جادوشدگانی،
Kürtçe:
ووتیان تۆ تەنھا لەجادو لێکراوانی
Özbekçe:
Улар: «Албатта, сен сеҳрланганлардансан.
Malayca:
Mereka menjawab: "Sesungguhnya engkau ini (hai Syuaib) hanyalah salah seorang dari golongan yang kena sihir.
Arnavutça:
Ata thanë: “Ti je vetëm njeri – nga të magjepsuarit,
Bulgarca:
Казаха: “Ти си само омагьосан.
Sırpça:
Они рекоше: „Ти си само опчињен;
Çekçe:
Odpověděli: 'Tys věru jen očarovaný
Urduca:
انہوں نے کہا "تو محض ایک سحرزدہ آدمی ہے
Tacikçe:
Гуфтанд: «Ғайри ин нест, ки туро ҷоду кардаанд.
Tatarca:
Мөшрикләр әйттеләр: "Син фәкать ничә кат сихерләнеп саташкан кешеләрдәнсең.
Endonezyaca:
Mereka berkata: "Sesungguhnya kamu adalah salah seorang dari orang-orang yang kena sihir,
Amharca:
አሉ «አንተ በብዛት ከተደገመባቸው ሰዎች ነህ፡፡
Tamilce:
அவர்கள் கூறினார்கள்: “நீரெல்லாம் (உண்பது, குடிப்பதால் நோயுறக்கூடிய) மனிதர்களில் ஒருவர்தான்.
Korece:
그들이 말하길 네가 마술에 걸려 있노라
Vietnamca:
(Đám dân Aikah đáp lại lời kêu gọi của Shu’aib), nói : “Quả thật, ngươi đã bị trúng tà.”
Ayet Linkleri: