Arapça:
وَلَتَجِدَنَّهُمْ أَحْرَصَ النَّاسِ عَلَىٰ حَيَاةٍ وَمِنَ الَّذِينَ أَشْرَكُوا ۚ يَوَدُّ أَحَدُهُمْ لَوْ يُعَمَّرُ أَلْفَ سَنَةٍ وَمَا هُوَ بِمُزَحْزِحِهِ مِنَ الْعَذَابِ أَن يُعَمَّرَ ۗ وَاللَّهُ بَصِيرٌ بِمَا يَعْمَلُونَ
Çeviriyazı:
veletecidennehüm aḥraṣa-nnâsi `alâ ḥayâh. vemine-lleẕîne eşrakû yeveddü eḥadühüm lev yü`ammeru elfe seneh. vemâ hüve bimüzaḥziḥihî mine-l`aẕâbi ey yü`ammer. vellâhü beṣîrum bimâ ya`melûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Elbette onları insanların hayata en hırslı, en düşkün olanları olarak bulacak, hatta müşriklerden bile daha düşkün bulacaksın. Onların her biri bin sene ömür sürmeyi arzular, oysa uzun yaşamak kendisini azaptan kurtarıp uzaklaştıracak değildir. Allah, onların neler yaptığını görüp duruyor.
Diyanet İşleri:
And olsun ki, onların hayata diğer insanlardan ve hatta Allah'a eş koşanlardan da daha düşkün olduklarını görürsün. Her biri ömrünün bin yıl olmasını ister. Oysa uzun ömürlü olması onu azabdan uzaklaştırmaz. Allah onların yaptıklarını görür.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Andolsun ki onları, insanların hayata en düşkünü olarak bulursun. Onlar, müşriklerden de düşkündür hayata. Her biri bin yıl yaşamayı arzular. Fakat yaşasa ne olacak? Onu azaptan kurtaramaz ki. Allah, ne yapıyorlarsa görmede.
Şaban Piriş:
Sen onları öteki insanların hayata en düşkünlerinden; hatta, Allah’a ortak koşanlardan bile yaşamaya daha düşkün bulursun. İçlerinden bazıları bin yıl yaşamak ister; oysa bu onları azaptan kurtaracak değildir. Zira Allah, onların yaptıklarını görendir.
Edip Yüksel:
Onları, yaşamaya en düşkün insanlar olarak bulacaksın; putperestlerden bile fazla... Onlardan herbiri bin sene yaşamak ister. Oysa, uzun yaşaması onu azaptan uzaklaştırmaz. ALLAH yaptıklarını görendir.
Ali Bulaç:
Andolsun, onları hayata karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulursun. (Onlardan) Her biri, bin yıl yaşatılsın ister; oysa bunca yaşaması onu azaptan kurtarmaz. Allah, onların yapmakta olduklarını görendir.
Suat Yıldırım:
İnsanlar içinde dünya hayatına en hırslı olanların onlar olduğunu görürsün. Hatta bu hırsta müşriklerden bile daha ileridirler. Onlardan her biri bin yıl yaşamak ister. Fakat uzun ömür onu cezadan uzaklaştıracak değildir. Allah, onların bütün yaptıklarını görür.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve andolsun ki onları insanların ve müşrik olanların hayata en hârisi bulacaksınız. Her biri arzu eder ki bin sene muammer olsun. Halbuki bu muammer olması onu azaptan uzaklaştırıcı değildir. Allah Teâlâ ise onların neler yaptıklarını hakkıyla görücüdür.
Yaşar Nuri Öztürk:
Sen onları, insanların yaşamaya en düşkünü olarak bulursun. Şirke batanlardan bile... Her biri bin yıl ömür sürsün ister. Oysaki, uzun yaşaması onu azaptan uzaklaştıracak değildir. Allah, yapmakta olduklarını çok iyi görmektedir.
Bekir Sadak:
And olsun ki, onlarin hayata diger insanlardan ve hattta Allah´a es kosanlardan da daha duskun olduklarini goorursun. Her biri omrunun bin yil olmasini ister. Oysa uzun omurlu olmasi onu azabdan uzaklastirmaz. Allah onlarin yaptiklarini gorur. *
İbni Kesir:
And olsun ki
Adem Uğur:
Yemin olsun ki, sen onları yaşamaya karşı insanların en düşkünü olarak bulursun. Putperestlerden her biri de arzular ki, bin sene yaşasın. Oysa yaşatılması hiç kimseyi azaptan uzaklaştırmaz. Allah onların yapmakta olduklarını eksiksiz görür.
İskender Ali Mihr:
Ve onları hayata karşı mutlaka insanların en hırslısı bulursun. (Hatta) o müşriklerden herbiri şâyet bin sene ömürlendirilse
Celal Yıldırım:
And olsun ki, onları (dünya) hayatına karşı diğer insanlardan ve (hattâ) Allah´a ortak koşanlardan daha düşkün ve hırslı bulursun! (O kadar ki) onlardan her biri kendisine bin yıl ömür verilmesini ister. Halbuki bu uzun ömür ile yaşama onu azâbdan uzaklaştırıcı değildir. Allah işleyegeldiğiniz şeyleri görüp bilendir..
Tefhim ul Kuran:
Andolsun, onları hayata karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha tutkun bulursun. (Onlardan) Her biri, bin yıl yaşatılsın ister
Fransızca:
Et certes tu les trouveras les plus attachés à la vie [d'ici-bas], pire en cela que les Associateurs . Tel d'entre eux aimerait vivre mille ans. Mais une pareille longévité ne le sauvera pas du châtiment ! Et Allah voit bien leurs actions.
İspanyolca:
Verás que son los más ávidos de vivir, más aún que los asociadores. Hay entre ellos quien desearía vivir mil años, pero eso no le libraría del castigo. Alá ve bien o que hacen.
İtalyanca:
E vedrai che sono gli uomini più attaccati alla vita, persino più degli associatori. Qualcuno di loro vorrebbe vivere mille anni. Ma tutto questo non lo salverebbe dal castigo, vivesse anche quanto desidera. Allah osserva quello che fanno.
Almanca:
Und mit Sicherheit wirst du sie mehr am Leben hängend als alleMenschen finden, und ebenso diejenigen, die Schirk betrieben haben. Jeder von ihnen wünscht sich, er würde tausend Jahre leben. Doch es wird ihn von der Peinigung keineswegs verschonen, daß er lange lebt. Und ALLAH ist allsehend dessen, was sie tun.
Çince:
你必发现他们比世人还贪生,此那以物配主的还贪生;他们中每个人,都愿享寿千岁,但他们纵享上寿,终不免要受刑罚。真主是明察他们的行为的。
Hollandaca:
Gij zult vinden, dat juist zij, meer nog dan de afgodendienaars, dit leven vurig wenschen; ieder bidt dat hij duizend jaren moge leven. Maar al zou hij ook duizend jaren leven, dan nog zou hij de straf niet ontgaan want God ziet wat zij gedaan hebben.
Rusça:
Ты непременно убедишься, что они жаждут жизни больше всех людей, даже больше многобожников. Каждый из них желал бы прожить тысячу лет. Но даже долгая жизнь ничуть не отдалит их от мучений. Аллах видит то, что они совершают.
Somalice:
dhab ahaan waxaad ugu ogaan Yuhuudda inay ugu dadaal badanyihiin nolosha, kuwa Gaalada ah qaarkood wuxuu jeeelyahay in la cimrisiiyo kun Sano, cimrigaasna kama fogeeyo cadaab Eebana waa arkaa waxay camal fali.
Swahilice:
Na hakika utawaona ni wenye kuwashinda watu wote kwa pupa ya kuishi, na kuliko washirikina. Kila mmoja wao anatamani lau angeli pewa umri wa miaka elfu. Wala hayo ya kuzidishiwa umri hayamuondoshei adhabu; na Mwenyezi Mungu anayaona wanayo yatenda.
Uygurca:
شۈبھىسىزكى، ئۇلارنى ھاياتقا ھەممە كىشىدىن، ھەتتا مۇشرىكلاردىنمۇ ھېرىس كۆرۈسەن؛ ھەر بىرى مىڭ يىل ئۆمۈر كۆرۈشنى ئارزۇ قىلىدۇ، ئۇزۇن ئۆمۈر كۆرۈش ئۇلارنى ئازابتىن قۇتۇلدۇرۇپ قالالمايدۇ. اﷲ ئۇلار نىڭ قىلمىشلىرىنى ئېنىق كۆرۈپ تۇرغۇچىدۇر
Japonca:
かれらこそ生に最も執着する連中であることを,あなたは知るであろう。多神教徒はそれぞれ千年の寿命を望んでいる。だが仮令生き長らえても,その懲罰からは免れないであろう。アッラーはかれらの行いを凡て御存知であられる。
Arapça (Ürdün):
«ولتجدنهم» لام قسم «أحرص الناس على حياة و» أحرص «من الذين أشركوا» المنكرين للبعث عليها لعلمهم بأن مصيرهم النار دون المشركين لإنكارهم له «يودُّ» يتمنى «أحدهم لو يعمر ألف سنة» لو مصدرية بمعنى أن وهي بصلتها في تأويل مصدر مفعول يود «وما هو» أي أحدهم «بمزحزحه» مبعده «من العذاب» النار «أن يعمَّر» فاعل مزحزحه أي تعميره «والله بصير بما يعملون» بالياء والتاء فيجازيهم وسأل ابن صوريا النبي أو عمر عمن يأتي بالوحي من الملائكة فقال جبريل فقال هو عدونا يأتي بالعذاب ولو كان ميكائيل لآمنا لأنه يأتي بالخصب والسلم فنزل:
Hintçe:
और (ऐ रसूल) तुम उन ही को ज़िन्दगी का सबसे ज्यादा हरीस पाओगे और मुशरिक़ों में से हर एक शख्स चाहता है कि काश उसको हज़ार बरस की उम्र दी जाती हालाँकि अगर इतनी तूलानी उम्र भी दी जाए तो वह ख़ुदा के अज़ाब से छुटकारा देने वाली नहीं, और जो कुछ वह लोग करते हैं खुदा उसे देख रहा है
Tayca:
และแน่นอนเหลือเกินเจ้า จะพบว่าพวกเขาเป็นมนุษย์ที่ห่วงใยยิ่งต่อชีวิตความเป็นอยู่ และยิ่งกว่าบรรดาผู้ที่ให้มีภาคีขึ้น(แก่อัลลอฮ์) เสียอีก คนหนึ่งคนใดในพวกเขานั้นชอบ หากว่าเขาจะถูกให้มีอายุถึงพันปี และมันจะไม่ทำให้เขาห่างไกลจากการลงโทษไปได้ ในการที่เขาจะถูกให้มีอายุยืนนาน และอัลลอฮ์นั้นเป็นผู้ทรงเห็นในสิ่งที่เขาเหล่านั้นกระทำกันอยู่
İbranice:
תמצאם נאחזים בחיים יותר מכל אדם אחר, ומכל אלה אשר שיתפו, וכל אחד מהם מקווה לחיות אלף שנה, ואולם, אם יאריך ימים, זה לא יחלץ אותו מן העונש, כי אלוהים רואה את מעשיהם
Hırvatça:
I vidjet ćeš sigurno da više žude za životom od drugih ljudi, pa čak i od onih koji Allahu druge u obožavanju pridružuju; svaki od njih volio bi poživjeti hiljadu godina, mada ga to, i kada bi toliko dugo živio, ne bi od kazne udaljilo. A Allah dobro vidi ono što oni rade.
Rumence:
Îi vei afla legaţi de viaţă mai mult decât oricare alt neam, chiar şi decât închinătorii la idoli, căci nu este nici unul dintre ei ce n-ar dori să trăiască o mie de ani. Nici măcar o viaţă atât de lungă nu i-ar feri însă de osândă, căci Dumnezeu este Vă
Transliteration:
Walatajidannahum ahrasa alnnasi AAala hayatin wamina allatheena ashrakoo yawaddu ahaduhum law yuAAammaru alfa sanatin wama huwa bimuzahzihihi mina alAAathabi an yuAAammara waAllahu baseerun bima yaAAmaloona
Türkçe:
Sen onları, insanların yaşamaya en düşkünü olarak bulursun. Şirke batanlardan bile... Her biri bin yıl ömür sürsün ister. Oysaki, uzun yaşaması onu azaptan uzaklaştıracak değildir. Allah, yapmakta olduklarını çok iyi görmektedir.
Sahih International:
And you will surely find them the most greedy of people for life - [even] more than those who associate others with Allah. One of them wishes that he could be granted life a thousand years, but it would not remove him in the least from the [coming] punishment that he should be granted life. And Allah is Seeing of what they do.
İngilizce:
Thou wilt indeed find them, of all people, most greedy of life,-even more than the idolaters: Each one of them wishes He could be given a life of a thousand years: But the grant of such life will not save him from (due) punishment. For Allah sees well all that they do.
Azerbaycanca:
Sən onları (yəhudiləri) bütün insanlardan, hətta müşriklərdən də daha artıq yaşamağa həris görərsən. Onlardan hər biri istər ki, min il yaşasın, halbuki (uzun ömür etmək) onların heç birini axirət əzabından uzaqlaşdırmaz. Allah onların nə etdiklərini görəndir!
Süleyman Ateş:
Onları, insanların hayata en düşkünü, ortak koşanlardan daha tutkunu bulursun; her biri, bin yıl yaşatılmasını ister. Oysa yaşatılması, onu azabdan uzaklaştıracak değildir. Allah ne yaptıklarını görüyor.
Diyanet Vakfı:
Yemin olsun ki, sen onları yaşamaya karşı insanların en düşkünü olarak bulursun. Putperestlerden her biri de arzular ki, bin sene yaşasın. Oysa yaşatılması hiç kimseyi azaptan uzaklaştırmaz. Allah onların yapmakta olduklarını eksiksiz görür.
Erhan Aktaş:
Ve sen, onları, yaşamaya karşı insanların en ihtiraslısı, hatta Allah’a ortak koşanlardan bile daha çok ihtiraslı bulacaksın. Her biri bin yıl yaşamak ister. Oysaki uzun ömürlü olmak, böyle birini azâptan kurtarmaz. Zira Allah, yaptıkları her şeyi görmektedir.
Kral Fahd:
Yemin olsun ki, sen onların hayat (yaşamay)a başkalarından ve hattâ her biri bin sene yaşamayı temenni eden müşriklerden bile daha düşkün olduklarını görürsün. Oysa uzun yaşamak, onları azaptan kurtarmayacaktır Allah, elbette, yaptıklarını hakkıyla görendir.
Hasan Basri Çantay:
Andolsun, sen onları (Yahudileri) insanlardan, (hattâ) müşrik olanlardan ziyâde hayaata düşkün bulacaksın. Onlardan her biri arzuu eder ki (kendisine) bin yıl ömür verilsin. Halbuki onun çok yaşatılması kendisini azâbdan uzaklaşdırıcı değildir. Allah, onlar ne işlerlerse, hakkıyle görücüdür.
Muhammed Esed:
Ve sen onları başkalarından daha ihtirasla hayata sarılmış göreceksin, hatta Allah´tan başkasına ilahlık yakıştırmaya şartlanmış olanlardan bile daha çok onların her biri binlerce yıl yaşamak ister; halbuki uzun yaşaması, böyle birini (ahirette) azaptan kurtarmaz; zira Allah onun bütün yapıp ettiklerini görmektedir.
Gültekin Onan:
(Andolsun) onları yaşamaya / yaşama karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulursun. (Onlardan) herbiri bin yıl yaşamak / yaşatılsın ister. Oysa, bunca / uzun yaşaması onu azaptan uzaklaştırmaz / kurtarmaz. Tanrı, yaptıklarını / yapmakta olduklarını görendir.
Ali Fikri Yavuz:
Sen, Yahûdi ve müşrikleri, dünya hayatı üzerine, insanların en hârisi bulursun. Bu müşriklerden bazısı, bin sene yaşamağı arzu eder. Halbuki yaşamak, onu azabdan uzaklaştıracak değildir. Allah onların ne yaptığını görmektedir ve görücüdür.
Portekizce:
Tu os acharás mais ávidos de viver do que ninguém, muito mais do que os idólatras, pois cada um deles desejaria vivermil anos; porém, ainda que vivessem tanto, isso não os livraria do castigo, porque Deus bem vê tudo quanto fazem.
İsveççe:
Säkert finner du att de hänger fast vid livet mer envist än någon annan, ja, mer än de som sätter medhjälpare vid Guds sida. Var och en av dem skulle vilja leva i tusen år, men hur långt hans liv än blir, undgår han inte straffet - Gud ser vad de gör.
Farsça:
و یقیناً آنان را حریص ترین مردم به زندگی [دراز مدت] خواهی یافت و [حتی حریص تر] از مشرکان. هر یک از آنان آرزومند است که ای کاش هزار سال عمرش دهند، ولی آن عمر طولانی دور کننده او از عذاب نیست؛ و خدا به آنچه انجام می دهند، بیناست.
Kürtçe:
سوێندبێت ئەو (جوولەکانە) دەبینیت لەھەموو کەس زیاتر حەز لەژیان دەکەن وە لەوانەش کە ھاوبەش بۆ خوا پەیدادەکەن (لەبەرئەوە) ھەریەکێکیان ئاوات دەخوازێ کە ھەزار ساڵ بژیایە وە ئەو تەمەنە (کەبەسەری دەبات) رزگاری ناکات لەسزا وە خوا بینایە بەوەی کە دەیکەن
Özbekçe:
Уларнинг ҳаётга энг ҳирс қўйган одамлар эканлигини биласан. Мушриклардан бирлари минг йил умр кўришни суяди. Аммо узоқ умр кўриши уни азобдан қутқармайди. Ва Аллоҳ уларнинг қилаётганларини кўрувчидир.
Malayca:
Demi sesungguhnya engkau (wahai Muhammad) akan dapati mereka itu setamak-tamak manusia kepada hidup (yang lanjut masanya), dan (lobanya mereka kepada hidup itu) melebihi loba orang-orang kafir musyrik. Tiap-tiap seorang dari mereka suka kiranya ia boleh hidup seribu tahun, padahal umur panjang yang demikian, tidak akan dapat melepaskannya dari azab (yang disediakan oleh Allah). Dan (ingatlah), Allah sentiasa melihat akan apa yang mereka lakukan.
Arnavutça:
Dhe padyshim, do t’i gjesh ata (Hebrenjtë) më lakmues për të jetuar se sa njerëzit tjerë, e madje edhe se paganët. Çdonjëri nga ata dëshiron të jetojë njëmijë vjet; por edhe nse jeton aq, nuk do të mund t’i ikë dënimit! – Se Zoti i sheh punët e tyre.
Bulgarca:
Наистина ще откриеш, че те са най-ненаситните за живот хора, [дори] повече от съдружаващите. Всеки от тях желае да би векувал хиляда години. Ала няма той да се отдалечи от мъчението, дори да векува. Аллах съзира техните дела.
Sırpça:
И видећеш сигурно да више жуде за животом од других људи, па чак и од идолопоклоника; сваки од њих би волео да поживи хиљаду година, мада га то, и када би толико дуго живео, не би од казне удаљило. Аллах добро види оно што они раде.
Çekçe:
Vskutku pak shledáš, že jsou to lidé, kteří nejvíce touží po životě, ba více než modloslužebníci; některý z nich by si přál, aby život jeho trval tisíc let. Avšak ani kdyby tak dlouho živ byl, neodvrátilo by to od něho trest - vždyť Bůh jasně zří, co děl
Urduca:
تم انہیں سب سے بڑھ کر جینے کا حریص پاؤ گے حتیٰ کہ یہ اس معاملے میں مشرکوں سے بھی بڑھے ہوئے ہیں ان میں سے ایک ایک شخص یہ چاہتا ہے کہ کسی طرح ہزار برس جیے، حالانکہ لمبی عمر بہرحال اُسے عذاب سے تو دور نہیں پھینک سکتی جیسے کچھ اعمال یہ کر رہے ہیں، اللہ تو انہیں دیکھ ہی رہا ہے
Tacikçe:
Ононро аз мардуми дигар, ҳатто мушрикон, ба зиндагии инҷаҳонӣ ҳаристар хоҳӣ ёфт ва баъзе аз кофирон дӯст доранд, ки ҳазор сол дар ин дунё зист кунанд ва ин умри дароз азоби Худоро аз онон дур нахоҳад сохт, ки Худо ба аъмолашон биност!
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м, дөнья тереклегенә кешеләрнең комсызрагын, әлбәттә, яһүдләрне табарсың, һәм мөшриклектә аларны катырак мөшрик табарсың. Бер яһүд дөньяда мең ел яшәүне телидер. Ләкин ул яһүдиең дөньяда мең ел яшәве Аллаһ газабыннан аны ерак кылучы түгелдер. Аллаһ аларның кылган эшләрен күрүче.
Endonezyaca:
Dan sungguh kamu akan mendapati mereka, manusia yang paling loba kepada kehidupan (di dunia), bahkan (lebih loba lagi) dari orang-orang musyrik. Masing-masing mereka ingin agar diberi umur seribu tahun, padahal umur panjang itu sekali-kali tidak akan menjauhkannya daripada siksa. Allah Maha Mengetahui apa yang mereka kerjakan.
Amharca:
ከሰዎችም ሁሉ ከእነዚያም (ጣዖትን) ከአጋሩት ይበልጥ በሕይወት ላይ የሚጓጉ ኾነው በእርግጥ ታገኛቸዋለህ፡፡ አንዳቸው ሺሕ ዓመት ዕድሜ ቢሰጥ ይወዳል፡፡ እርሱም ዕድሜ መሰጠቱ ከቅጣት የሚያርቀው አይደለም፡፡ አላህም የሚሠሩትን ሁሉ ተመልካች ነው፡፡
Tamilce:
இன்னும் (நபியே! பொதுவாக எல்லா) மக்களை விடவும் (குறிப்பாக) இணைவைப்பவர்களை விடவும் (உலக) வாழ்க்கையின் மீது பேராசைக்காரர்களாக அவர்களை (-யூதர்களை) நிச்சயமாக நீர் காண்பீர்! அவர்களில் ஒருவர், “அவர் ஆயிரம் ஆண்டு(கள்) உயிரோடு இருக்க வேண்டுமே?” என்று விரும்புவார். அவர் (நீண்ட காலம்) வயது நீட்டிக்கப்படுவது (அல்லாஹ்வின்) தண்டனையிலிருந்து அவரைத் தப்ப வைக்கக்கூடியதில்லை. அல்லாஹ், அவர்கள் செய்வதை உற்று நோக்குபவன் ஆவான்.
Korece:
그대는 그들의 현세 삶에 대한 탐욕과 불신자들의 탐욕을 발견하리라 그들 각자는 천년을 장수하고자 하나 그 장수는 그들 을 재앙으로부터 구원하지 못하니이는 하나님께서 그들이 행하는 모든 것을 지켜보고 계시기 때문 이라
Vietnamca:
Và chắc chắn Ngươi (Muhammad) sẽ thấy họ là những kẻ tham sống (sợ chết) nhất, (họ tham sống) hơn cả những kẻ thờ đa thần, thậm chí từng người trong bọn họ còn ước muốn được sống đến cả ngàn năm, nhưng cho dù có được sống thọ đến chừng ấy tuổi đi chăng nữa thì vẫn không thoát khỏi được sự trừng phạt (của Allah), bởi Allah luôn thấy rõ mọi điều họ làm.
Ayet Linkleri: