Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

2

Sûredeki Ayet No: 

52

Ayet No: 

59

Sayfa No: 

8

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

ثُمَّ عَفَوْنَا عَنكُم مِّن بَعْدِ ذَٰلِكَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Çeviriyazı: 

ŝümme `afevnâ `anküm mim ba`di ẕâlike le`alleküm teşkürûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Sonra yine de sizi affettik, artık şükretmeniz gerekiyordu.

Diyanet İşleri: 

Sonra bunun ardından, şükredersiniz diye, sizi bağışlamıştık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Bundan sonra gene sizi affettik, şükretmeniz gerekti.

Şaban Piriş: 

Bundan sonra da yine belki şükredersiniz diye sizi affetmiştik.

Edip Yüksel: 

Bunlara rağmen, şükredersiniz diye sizi affettik.

Ali Bulaç: 

Bundan sonra, (artık) şükredesiniz diye sizi bağışladık.

Suat Yıldırım: 

Bundan sonra şükredesiniz diye Biz sizi affettik.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Sonra bunu müteakip sizi affettik, gerekti ki, şükredesiniz.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Belki şükredersiniz diye bunun ardından da sizi affetmiştik..

Bekir Sadak: 

Sonra bunun ardindan, sukredersiniz diye, sizi bagislamistik.

İbni Kesir: 

Bundan sonra sizi, şükredersiniz diye affetmiştik.

Adem Uğur: 

O davranışlarınızdan sonra (akıllanıp) şükredersiniz diye sizi affettik.

İskender Ali Mihr: 

Sonra sizi, bunun (buzağıyı ilâh edinmenin) ardından affettik. Umulur ki böylece siz şükredersiniz.

Celal Yıldırım: 

Sonra bunun ardından da şükredersiniz diye sizi bağışlamıştık.

Tefhim ul Kuran: 

Bundan sonra belki şükredersiniz diye sizi bağışladık.

Fransızca: 

Mais en dépit de cela Nous vous pardonnâmes, afin que vous reconnaissiez (Nos bienfaits à votre égard).

İspanyolca: 

Luego, después de eso, os perdonamos. Quizás, así, fuerais agradecidos.

İtalyanca: 

Ma Noi vi perdonammo: forse ne sareste stati riconoscenti.

Almanca: 

Dann vergaben WIR es euch danach, damit ihr euch dankbar erweist.

Çince: 

在那件事之後,我恕饶了你们,以便你们感谢。

Hollandaca: 

Wij hebben u later vergeven, opdat gij dankbaar zoudt zijn.

Rusça: 

После этого Мы простили вас, - быть может, вы будете благодарны.

Somalice: 

markaas aan idin saamaxnay arrintaas ka dib si aad u mahdisaan.

Swahilice: 

Kisha tukakusameheni baada ya hayo, ili mpate kushukuru.

Uygurca: 

شۇنىڭدىن كېيىن، شۈكۈر قىلسۇن دەپ، سىلەرنى ئەپۇ قىلدۇق

Japonca: 

それでも,その後われはあなたがたを許した。必ずあなたがたは感謝するであろう。

Arapça (Ürdün): 

«ثم عفونا عنكم» محونا ذنوبكم «من بعد ذلك» الاتخاذ «لعلّكم تشكرون» نعمتنا عليكم

Hintçe: 

हालाँकि तुम अपने ऊपर ज़ुल्म जोत रहे थे फिर हमने उसके बाद भी दरगुज़र की ताकि तुम शुक्र करो

Tayca: 

แล้วเราก็ได้ให้อภัยแก่พวกเจ้า หลังจากนั้น เพื่อว่าพวกเจ้าจักขอบคุณ

İbranice: 

אך, אנו סלחנו לכם כדי שאולי תכירו טובה

Hırvatça: 

Potom smo vam, i poslije toga, oprostili, da biste zahvalni bili.

Rumence: 

Şi Noi v-am iertat vouă. Poate veţi mulţumi!

Transliteration: 

Thumma AAafawna AAankum min baAAdi thalika laAAallakum tashkuroona

Türkçe: 

Belki şükredersiniz diye bunun ardından da sizi affetmiştik..

Sahih International: 

Then We forgave you after that so perhaps you would be grateful.

İngilizce: 

Even then We did forgive you; there was a chance for you to be grateful.

Azerbaycanca: 

Sonra da (tövbə etdiyinizə görə) sizi əfv etdik ki, bəlkə, şükür edəsiniz.

Süleyman Ateş: 

Bundan sonra da yine belki şükredersiniz diye sizi affetmiştik.

Diyanet Vakfı: 

O davranışlarınızdan sonra (akıllanıp) şükredersiniz diye sizi affettik.

Erhan Aktaş: 

Sonra, bunun ardından, belki şükredersiniz diye sizi affettik.

Kral Fahd: 

O davranışlarınızdan sonra (akıllanıp) şükredersiniz diye sizi affetmiştik.

Hasan Basri Çantay: 

Bil´âhare sizi bundan sonra da afvetmişdik. Gerekdi ki şubedesiniz.

Muhammed Esed: 

Dahası, (bütün) bunlardan sonra, belki şükredenlerden olursunuz diye bu günahınızı affettiğimiz (günleri).

Gültekin Onan: 

Bundan sonra, şükredersiniz diye sizi bağışladık (afevna).

Ali Fikri Yavuz: 

(yaptığınız fena işten tevbe ettikten) sonra sizi afvetmiştik

Portekizce: 

Então, indultamo-vos, depois disso, para que ficásseis agradecidos.

İsveççe: 

Men ändå efterskänkte Vi därefter er skuld, så att ni [borde ha] känt tacksamhet.

Farsça: 

سپس بعد از آن [کار زشت] از [گناه] شما درگذشتیم، تا سپاس گزاری کنید.

Kürtçe: 

ئەمجا دوای ئەو (گوێرەکە پەرستیەتان) لێتان خۆش بووین تاسوپاسی (خوا) بکەن

Özbekçe: 

Ўшандан кейин сизни афв этдик. Шоядки шукр қилсангиз.

Malayca: 

Kemudian sesudah itu kami maafkan kesalahan kamu, supaya kamu bersyukur.

Arnavutça: 

Pastaj Ne ju kemi falë, që të bëheni mirënjohës;

Bulgarca: 

после ви простихме, за да сте признателни!

Sırpça: 

Потом смо вам, и после тога, опростили, да бисте захвални били.

Çekçe: 

Potom jsme vám vše odpustili doufajíce, že snad budete vděční.

Urduca: 

مگر اس پر بھی ہم نے تمہیں معاف کر دیا کہ شاید اب تم شکر گزار بنو

Tacikçe: 

Пас гуноҳонатонро афв кардем, шояд, ки сипосгузор бошед!

Tatarca: 

Шул эшегездән соң сезне гафу кылдык, шөкер итүегез өчен. Чөнки алар Муса кайткач тәүбә иттеләр.

Endonezyaca: 

Kemudian sesudah itu Kami maafkan kesalahanmu, agar kamu bersyukur.

Amharca: 

ከዚያም ከዚህ በኋላ እናንተ ታመሰግኑ ዘንድ ከናንተ ምሕረት አደረግን፡፡

Tamilce: 

பிறகு, நீங்கள் நன்றி செலுத்துவதற்காக அதன் பின்னர் உங்களை நாம் மன்னித்தோம்.

Korece: 

그 후에도 하나님은 그대들 을 용서하여 주었나니 이에 감사 하라

Vietnamca: 

Rồi TA đã xí xóa tội lỗi đó cho các ngươi hi vọng các ngươi biết tri ân.