Arapça:
الَّذِينَ يَظُنُّونَ أَنَّهُم مُّلَاقُو رَبِّهِمْ وَأَنَّهُمْ إِلَيْهِ رَاجِعُونَ
Çeviriyazı:
elleẕîne yeżunnûne ennehüm mülâḳû rabbihim veennehüm ileyhi râci`ûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar ki, Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler.
Diyanet İşleri:
Sabır ve namazla Allah'a sığınıp yardım isteyin; Rablerine kavuşacaklarını ve Ona döneceklerini umanlar ve huşu duyanlardan başkasına namaz elbette ağır gelir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Saygılılar, öyle kimselerdir ki Rablerine ulaşacaklarını iyiden iyiye umarlar, ona döneceklerini iyiden iyiye bilirler.
Şaban Piriş:
Rablerine kavuşacak ve O’na döneceklerini umanlar için.
Edip Yüksel:
Nitekim onlar, Rab'lerine kavuşacaklarına ve O'na döneceklerine inanırlar.
Ali Bulaç:
Onlar, (mü'minler ise), şüphesiz, Rableriyle karşılaşacaklarını ve (yine) şüphesiz, O'na döneceklerini bilirler.
Suat Yıldırım:
İçi saygı dolu olan bu müminler, Rab'lerine kavuşacaklarını ve O’na döneceklerini iyi bilirler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Hak´tan korkanlar, o zâtlardır ki Rablerine mülâki olacaklarını ve onun huzur-u manevîsine döneceklerini düşünüp teemmül ederler.
Yaşar Nuri Öztürk:
O ürperti duyanlar, Rablerine kavuşacaklarını düşünürler ve bilirler ki onlar, mutlaka O'na döneceklerdir.
Bekir Sadak:
2:45
İbni Kesir:
Onlar ki
Adem Uğur:
Onlar, kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve O´na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.
İskender Ali Mihr:
O (huşû sahipleri) ki
Celal Yıldırım:
2:45
Tefhim ul Kuran:
Onlar, (mü´minler ise), hiç şüphesiz, Rableriyle karşılaşacaklarını ve (yine) hiç şüphesiz, O´na döneceklerini bilirler.
Fransızca:
qui ont la certitude de rencontrer leur Seigneur (après leur résurrection) et retourner à Lui seul.
İspanyolca:
que cuentan con encontrar a su Señor y volver a Él.
İtalyanca:
che pensano che invero incontreranno il loro Signore e che invero torneranno a Lui.
Almanca:
die sich sicher sind, daß sie ihrem HERRN begegnen und daß sie zu Ihm zurückkehren werden.
Çince:
他们确信自己必定见主,必定归主。
Hollandaca:
Die gelooven, dat zij eens hunnen Heer zien, en tot Hem terugkeeren zullen.
Rusça:
которые убеждены в том, что они встретятся со своим Господом и что они возвратятся к Нему.
Somalice:
kuwa citiqaadsan inay la kulmi Echahood xagiisana loo celin.
Swahilice:
Ambao wana yakini kuwa hakika watakutana na Mola wao Mlezi na ya kuwa hakika watarejea kwake.
Uygurca:
اﷲ تىن قورققۇچىلار پەرۋەردىگارىغا چوقۇم مۇلاقات بولىدىغانلىقىغا ۋە اﷲ نىڭ دەرگاھىغا چوقۇم قايتىپ بارىدىغانلىقىغا جەزمەن ئىشىنىدۇ
Japonca:
敬神の仲間はやがて主に会うこと,かれの御許に帰り行くことを堅く心に銘記している者である。
Arapça (Ürdün):
«الَّذين يظنون» يوقنون «أنهم ملاقو ربِّهم» بالبعث «وأنهم إليه راجعون» في الآخرة فيجازيهم.
Hintçe:
कि वह अपने परवरदिगार की बारगाह में हाज़िर होंगे और ज़रूर उसकी तरफ लौट जाएँगे
Tayca:
คือ บรรดาผู้ที่คาดคิดว่า แน่นอนพวกเขาจะพบกับพระเจ้าของพวกเขา และแน่นอนพวกเขาจะเป็นผู้กลับไปสู่พระองค์
İbranice:
אלה אשר חושבים ( בטוחים) כי ייפגשו עם ריבונם ואליו ישובו
Hırvatça:
onima koji su uvjereni da će se sresti sa Gospodarom svojim i da će se Njemu vratiti.
Rumence:
care ştiu că îl vor întâlni pe Domnul lor şi că la El se vor întoarce.
Transliteration:
Allatheena yathunnoona annahum mulaqoo rabbihim waannahum ilayhi rajiAAoona
Türkçe:
O ürperti duyanlar, Rablerine kavuşacaklarını düşünürler ve bilirler ki onlar, mutlaka O'na döneceklerdir.
Sahih International:
Who are certain that they will meet their Lord and that they will return to Him.
İngilizce:
Who bear in mind the certainty that they are to meet their Lord, and that they are to return to Him.
Azerbaycanca:
Belə kimsələr Rəbbinin mərhəmətinə qovuşacaqlarını və axırda Onun hüzuruna qayıdacaqlarını bilirlər.
Süleyman Ateş:
O(saygılı insa)nlar, Rablerine kavuşacaklarını (gözetir) ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler.
Diyanet Vakfı:
Onlar, kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve O'na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.
Erhan Aktaş:
Onlar ki: Rabb’lerine kavuşacaklarını ve kesinlikle O’na döneceklerini bilirler.
Kral Fahd:
Onlar (huşu duyanlar), kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve O'na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.
Hasan Basri Çantay:
O (yüksek saygı göstere) nler ki onlar hakıykaten Rablerine kavuşucu ve hakıykaten ancak ona dönücü olduklarını bilirler (de namazlarını o vech ile kılarlar).
Muhammed Esed:
Onlar ise (sonunda) Rablerine kavuşacaklarını ve O´na döneceklerini kesinlikle bilirler.
Gültekin Onan:
Nitekim onlar rablerine kavuşacaklarını / rableriyle karşılaşacaklarını (mülaku) ve O´na döneceklerini (raciun) bilirler (yezunnune). (S.Ateş´in notu: İbn Mesud´un mushafında yezunnun yerine yalemun yazıldığından bu anlamı tercih ettik.)
Ali Fikri Yavuz:
O saygı gösterip korkanlar, o kimselerdir ki, Rablerine kavuşacaklarını ve sonunda ona döneceklerini yakînen bilirler.
Portekizce:
Que sabem que encontrarão o seu Senhor e a Ele retornarão.
İsveççe:
de som vet att de är kallade att möta sin Herre, att de skall återvända till Honom.
Farsça:
[دارندگان قلب فروتن] کسانی هستند که یقین دارند دیدار کننده [قیامت و پاداش] پروردگارشان می باشد و قطعاً به سوی او باز می گردند.
Kürtçe:
ئەوانەی کە دڵنیان بە خزمەت پەروەردگاریان دەگەن وە ئەوان دڵنیان بۆ لای ئەو دەگەڕێنەوە
Özbekçe:
Улар, албатта, Роббиларига рўбарў бўлишлари ва, албатта, Унга қайтиб боришларига ишонган зотлардир.
Malayca:
(Iaitu) mereka yang percaya dengan yakin bahawa mereka akan menemui Tuhan mereka, dan bahawa mereka akan kembali kepadaNya.
Arnavutça:
Ndihmoni vetes me durim e me namaz, e kjo është njëmend vështirë pos për ata që i përulen Zotit, të cilët janë të bindur se do të dalin para Zotit dhe me të vërtetë do të kthehen tek Ai.
Bulgarca:
които се надяват, че ще срещнат своя Господ и че при Него ще се върнат.
Sırpça:
онима који су уверени да ће се срести са Господаром својим и да ће се Њему вратити.
Çekçe:
kteří soudí, že s Pánem svým se setkají a že k Němu se navrátí.
Urduca:
مگر ان فرماں بردار بندوں کے لیے مشکل نہیں ہے جو سمجھتے ہیں کہ آخر کار انہیں اپنے رب سے ملنا اور اسی کی طرف پلٹ کر جانا ہے
Tacikçe:
Онон, ки бегумон медонанд, ки бо Парвардигори худ дидор хоҳанд кард ва назди ӯ бозмегарданд.
Tatarca:
Чөнки алар Раббыларына юлыгачакларын һәм Аңа хөкемгә кайтачакларын беләләр.
Endonezyaca:
(yaitu) orang-orang yang meyakini, bahwa mereka akan menemui Tuhannya, dan bahwa mereka akan kembali kepada-Nya.
Amharca:
እነዚያ እነርሱ ጌታቸውን የሚገናኙ እነሱም ወደእርሱ ተመላሾች መኾናቸውን የሚያረጋግጡ በኾኑት (ላይ እንጅ ከባድ ናት)፡፡
Tamilce:
(உள்ளச்சமுடைய) அவர்கள் “நிச்சயமாக அவர்கள் தங்கள் இறைவனை சந்திப்பார்கள் என்றும் அவனிடமே நிச்சயமாக அவர்கள் திரும்புவார்கள்” என்றும் நம்புவார்கள்.
Korece:
주님을 만날 수 있다고 확신하는 사람은 주님께로 돌아가니라
Vietnamca:
Họ là những người luôn nghĩ rằng họ sẽ phải trở về trình diện Thượng Đế của họ.
Ayet Linkleri: