Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

19

Sûredeki Ayet No: 

53

Ayet No: 

2303

Sayfa No: 

308

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَوَهَبْنَا لَهُ مِن رَّحْمَتِنَا أَخَاهُ هَارُونَ نَبِيًّا

Çeviriyazı: 

vevehebnâ lehû mir raḥmetinâ eḫâhü hârûne nebiyyâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Rahmetimizden de ona, kardeşi Harun'u bir peygamber olarak ihsan eyledik. Meâli Şerifi

Diyanet İşleri: 

Rahmetimizden, kardeşi Harun'u bir peygamber olarak ona bağışladık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Rahmetimizden bir lütuf olarak kardeşi Harun'u da peygamber ettik.

Şaban Piriş: 

O’na rahmetimizden kardeşi Harun’u peygamber olarak bağışlamıştık.

Edip Yüksel: 

Katımızdan bir rahmet olarak kardeşi Harun'u kendisine peygamber olarak armağan ettik.

Ali Bulaç: 

Ona Rahmetimiz'den kardeşi Harun'u da bir peygamber olarak armağan ettik.

Suat Yıldırım: 

Ve rahmet ve keremimizden, kardeşi Harun'u da nebî olarak ona ihsan etmiştik. [28,34; 20,31; 26,13] {KM, Çıkış 7,1}

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve ona rahmetimizden olarak kardeşi Harûn´u bir nebi olmak üzere ihsan ettik.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Rahmetimizden ona kardeşi Hârun'u bir peygamber olarak armağan ettik.

Bekir Sadak: 

Onlarin ardindan, namazi birakan, sehvetlerine uyan bir nesil geldi. iste bunlar azginliklarinin karsiligini goreceklerdir.

İbni Kesir: 

Ve rahmetimizden ötürü ona

Adem Uğur: 

Rahmetimizin bir sonucu olarak ona kardeşi Harun´u bir peygamber olarak armağan ettik.

İskender Ali Mihr: 

Ve ona, rahmetimizden kardeşi Harun (A.S)´ı Nebî (Peygamber) olarak bahşettik.

Celal Yıldırım: 

Ve rahmetimizden kardeşi Harun´u peygamber olarak ona (bir rahmet bağışı olarak) verdik.

Tefhim ul Kuran: 

Ona rahmetimizden kardeşi Harun´u da bir peygaber olarak armağan ettik.

Fransızca: 

Et par Notre miséricorde, Nous lui donnâmes Aaron son frère comme prophète.

İspanyolca: 

Por una misericordia Nuestra, le regalamos como profeta a su hermano Aarón.

İtalyanca: 

E come misericordia da parte Nostra, gli demmo suo fratello Aronne, come profeta.

Almanca: 

Und WIR schenkten ihm aus Unserer Gnade heraus seinen Bruder Harun als einen Propheten.

Çince: 

我为了慈爱而把他哥哥先知哈伦给他做助手。

Hollandaca: 

Wij gaven hem door onze genade, zijn broeder Aäron, een profeet, als zijn helper.

Rusça: 

По Своей милости Мы сделали для него его брата Харуна (Аарона) пророком.

Somalice: 

waxaana ka siinnay naxariistanada walaalkiis Haaruun oo nabi ah.

Swahilice: 

Nasi kwa rehema zetu tukampa nduguye, Harun, awe Nabii.

Uygurca: 

ئۇنىڭغا بىز مەرھەمەت قىلىپ قېرىندىشى ھارۇننى پەيغەمبەر قىلىپ بەردۇق

Japonca: 

またわれの慈悲により,その兄のハールーンを,預言者としてかれに授けた。

Arapça (Ürdün): 

«ووهينا له من رحمتنا» نعمتنا «أخاه هارون» بدل أو عطف بيان «نبيا» حال هي المقصودة بالهبة إجابة لسؤاله أن يرسل أخاه معه وكان أسنَّ منه.

Hintçe: 

और हमने उन्हें अपनी ख़ास मेहरबानी से उनके भाई हारून को (उनका वज़ीर बनाकर) इनायत फ़रमाया

Tayca: 

และเราได้ให้ความเมตตาของเราแก่เขาของภูเขาฎูร และเราได้ให้เขาเข้ามาใกล้ชิดเพื่อบอกความลับ

İbranice: 

והענקנו לו ברחמינו את אחיו אהרון הנביא (לעזור לו)

Hırvatça: 

i darovali mu, iz milosti Naše, kao vjerovjesnika brata njegova Haruna.

Rumence: 

Noi i l-am dăruit prin milostivenia Noastră, ca profet, pe fratele său, Aaron.

Transliteration: 

Wawahabna lahu min rahmatina akhahu haroona nabiyyan

Türkçe: 

Rahmetimizden ona kardeşi Hârun'u bir peygamber olarak armağan ettik.

Sahih International: 

And We gave him out of Our mercy his brother Aaron as a prophet.

İngilizce: 

And, out of Our Mercy, We gave him his brother Aaron, (also) a prophet.

Azerbaycanca: 

Və öz mərhəmətimizdən qardaşı Harunu da bir peyğəmbər olaraq ona bəxş etdik.

Süleyman Ateş: 

Ona, acıdığımızdan dolayı kardeşi Harun'u da peygamber olarak armağan ettik.

Diyanet Vakfı: 

Rahmetimizin bir sonucu olarak ona kardeşi Harun'u bir peygamber olarak armağan ettik.

Erhan Aktaş: 

Ona rahmetimizden bir Nebi olarak kardeşi Hârûn’u armağan ettik.

Kral Fahd: 

Rahmetimizin bir sonucu olarak ona kardeşi Harun'u bir peygamber olarak armağan ettik.

Hasan Basri Çantay: 

Onu, rahmetimiz cümlesinden, biraderi Hârunu da bir peygamber olarak ihsan etdik.

Muhammed Esed: 

ve o´na bahşettiğimiz rahmetin bir devamı olarak, kardeşi Harun´u da (o´nunla beraber) haberci kılmıştık.

Gültekin Onan: 

Ona rahmetimizden kardeşi Harun´u da bir peygamber olarak armağan ettik.

Ali Fikri Yavuz: 

Rahmetimizden de ona, kardeşi Harûn’u bir peygamber olarak ihsan eyledik.

Portekizce: 

E o agraciamos com a Nossa misericórdia, com seu irmão Aarão, outro profeta.

İsveççe: 

och i Vår nåd gav Vi honom [som medhjälpare] hans broder Aron [och kallade honom till] profet.

Farsça: 

و از رحمت خود برادرش هارون را که دارای مقام پیامبری بود، به او بخشیدیم.

Kürtçe: 

وە لەبەزەیی و بەخشندەیی خۆمان بەخشیمان بەو (موسا) بە ھارونی برای کە پێغەمبەر بوو

Özbekçe: 

Ва унга Ўз раҳматимиздан оғаси Ҳорунни Пайғамбар қилиб ҳадя этдик. (Оғалари Ҳоруннинг Пайғамбар бўлишини Мусонинг алайҳиссалом ўзлари Аллоҳ таолога дуо қилиб сўраган эдилар.)

Malayca: 

Dan Kami kurniakan kepadanya dari rahmat Kami, saudaranya: Harun, yang juga berpangkat Nabi.

Arnavutça: 

dhe, i dhuruam atij, nga mëshira Jonë, që vëllai i tij – Haruni të jetë pejgamber.

Bulgarca: 

И му дарихме от Своята милост брат му Харун да стане пророк.

Sırpça: 

и даровали смо му, из Наше милости, као веровесника његовог брата Арона.“

Çekçe: 

A obdařili jsme jej z milosrdenství Našeho bratrem jeho Árónem, též prorokem.

Urduca: 

اور اپنی مہربانی سے اس کے بھائی ہارونؑ کو نبی بنا کر اُسے (مدد گار کے طور پر) دیا

Tacikçe: 

Ва аз раҳмати худ бародараш Ҳоруни паёмбарро ба ӯ бахшидем.

Tatarca: 

Вә Без аңа рәхмәтебездән кардәше Һарунны ярдәмче пәйгамбәр итеп бирдек.

Endonezyaca: 

Dan Kami telah menganugerahkan kepadanya sebagian rahmat Kami, yaitu saudaranya, Harun menjadi seorang nabi.

Amharca: 

ከችሮታችንም ወንድሙን ሃሩንን ነቢይ አድርገን ሰጠነው፡፡

Tamilce: 

இன்னும், நமது அருளால் அவருடைய சகோதரர் ஹாரூனை அவருக்கு நபியாக வழங்கினோம்.

Korece: 

하나님이 그의 기도에 은혜 를 베푸사 그의 형제 아론을 예언자로 두었노라

Vietnamca: 

TA đã ban thêm hồng phúc của TA cho Y bằng việc chọn người em trai của Y, Harun, làm một vị Nabi (phò tá cho Y).

Rubu tag: 

Hizb tag: