Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

10

Sûredeki Ayet No: 

105

Ayet No: 

1469

Sayfa No: 

220

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَأَنْ أَقِمْ وَجْهَكَ لِلدِّينِ حَنِيفًا وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِكِينَ

Çeviriyazı: 

veen eḳim vecheke lildîni ḥanîfâ. velâ tekûnenne mine-lmüşrikîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ayrıca yüzünü tevhid dininden ayırma ve sakın müşriklerden olma! (diye emrolundum).

Diyanet İşleri: 

(Muhammed'e) "Yüzünü, doğruya yönelmiş olarak dine çevir, sakın ortak koşanlardan olma; sana fayda da zarar da veremeyecek, Allah'tan başkasına yalvarma; öyle yaparsan şüphesiz, zalimlerden olursun" denildi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve doğru dine yüz çevir, sakın müşriklerden olma dendi bana.

Şaban Piriş: 

Yüzünü hanif olarak dine çevir, sakın müşriklerden olma!

Edip Yüksel: 

Ve: "Tektanrıcı olarak dine yönel; ortak koşanlardan olma."

Ali Bulaç: 

Ve: "Bir muvahhid (hanif) olarak yüzünü dine doğru yönelt ve sakın müşriklerden olma,"

Suat Yıldırım: 

De ki: “Ey insanlar! Eğer benim dinimden şüphede iseniz, iyi bilin ki, ben sizin Allah'tan başka ibadet ettiğiniz şeylere asla ibadet etmem; lâkin sadece ve sadece, sizin ruhunuzu teslim alacak olan Allah’a ibadet ederim. Bana müminlerden olmam emredildi ve “yüzünü, özünü Allah’ı bir tanıyarak dine ver ve sakın müşriklerden olma.”“Sakın Allah’tan başka, sana ne fayda ne zarar vermeyecek olan putlara yalvarma, şayet böyle yaparsan, o takdirde kesinlikle zalimlerden olursun” diye talimat verildi.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve yüzünü İslâmiyet´te sabit olarak dine doğrult ve müşriklerden olma.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Şu da emredildi: "Yüzünü, bir hanîf olarak dine çevir. Sakın müşriklerden olma!"

Bekir Sadak: 

(1-2) Elif, Lam, Ra. Bu Kitap, hakim ve haberdar olan Allah tarafindan, Allah´tan baskasina kulluk etmeyesiniz diye ayetleri kesin kilinmis, sonra da uzun uzadiya aciklanmis bir Kitap´dir. Ben size, O´nun tarafindan gonderilmis bir uyarici ve mujdeciyim. Rabbinizden magfiret dileyin ve O´na tevbe edin ki, belli bir sureye kadar sizi guzelce gecindirsin ve her fazilet sahibine faziletinin karsÙlÙgÙnÙ versin. Eger yuz cevirirseniz o zaman ben dogrusu hakkÙnÙzda buyuk gunun azabÙndan korkarÙm.

İbni Kesir: 

Ve yüzünü tevhid dinine döndür, sakın müşriklerden olma diye.

Adem Uğur: 

Ve (bana) hanîf (Allah´ın birliğini tanıyıcı) olarak yüzünü dine çevir

İskender Ali Mihr: 

Ve yüzünü hanif olarak dîne yönelt. Ve sakın müşriklerden olma!

Celal Yıldırım: 

Ve H a n î f ( = Bâtıldan uzak, Hakk´a bütünüyle yönelik olan Tevhîd İnancı üzerine bir Allah´ı tasdîk edici) olarak yüzünü dine doğrult ve sakın Allah´a ortak koşanlardan olma.

Tefhim ul Kuran: 

Ve: «Bir muvahhid (hanif) olarak yüzünü dine doğru yönelt ve sakın müşriklerden olma.»

Fransızca: 

Et (il m'a été dit) : "Oriente-toi exclusivement sur la religion en pur monothéiste ! Et ne sois pas du nombre des Associateurs;

İspanyolca: 

Y: «¡Profesa la Religión como hanif y no seas asociador!»

İtalyanca: 

E [mi è stato ordinato]: «Sii sincero nella religione, non essere un associatore,

Almanca: 

Und richte dich dem Din als Hanif auf! Und sei nicht von den Muschrik!

Çince: 

并(奉命说):你应当趋向正教,你切莫做一个以物配主的人,

Hollandaca: 

En het werd mij gezegd: Wend uw aangezicht naar den waren godsdienst en wees vroom en nimmer een van degenen, die anderen naast God plaatsen.

Rusça: 

Искренне обрати свой лик к религии и не будь одним из многобожников.

Somalice: 

iyo inaan u jeediyo wajiga Diinta anoo Toosan hana ka mid noqonin Mushrikiinta.

Swahilice: 

Na uelekeze uso wako kwenye Dini ya Kweli, wala usiwe katika washirikina.

Uygurca: 

يەنە (ماڭا): «باتىل دىنلاردىن بۇرۇلۇپ، توغرا دىنغا يۈزلەنگىن، مۇشرىكلاردىن بولمىغىن

Japonca: 

(それからこうも言われた。)それであなたの顔を,純正な教えに向けなさい。偶像信者の仲間であってはならない。

Arapça (Ürdün): 

«و» قيل لي «أن أقمِ وجهك للدين حنيفا» مائلا إليه «ولا تكونن من المشركين».

Hintçe: 

और (मुझे) ये भी (हुक्म है) कि (बातिल) से कतरा के अपना रुख़ दीन की तरफ कायम रख और मुशरेकीन से हरगिज़ न होना

Tayca: 

และว่า จงมุ่งหน้าของเจ้าเพื่อศาสนาอย่างเที่ยงตรง และอย่าอยู่ในหมู่ผู้ตั้งภาคี

İbranice: 

והפנה את פניך לדת, ואל תהיה מן המשתפים (עבודה זרה)

Hırvatça: 

I naređeno mi je: "Predaj se pravoj vjeri iskreno, i nikako ne budi iz reda onih koji Allahu u obožavanju druge pridružuju,

Rumence: 

Mi s-a spus: “Ridică-ţi faţa către Credinţă ca un drept credincios şi să nu fii dintre cei închinători la idoli.

Transliteration: 

Waan aqim wajhaka lilddeeni haneefan wala takoonanna mina almushrikeena

Türkçe: 

Şu da emredildi: "Yüzünü, bir hanîf olarak dine çevir. Sakın müşriklerden olma!"

Sahih International: 

And [commanded], 'Direct your face toward the religion, inclining to truth, and never be of those who associate others with Allah;

İngilizce: 

And further (thus): 'set thy face towards religion with true piety, and never in any wise be of the Unbelievers;

Azerbaycanca: 

Və: “Batildən haqqa tapınaraq üzünü islam dininə çevir, müşriklərdən olma,

Süleyman Ateş: 

Ve: "Yüzünü hanif (Allah'ı birleyici) olarak dine çevir; sakın (Allah'a) ortak koşanlardan olma!"

Diyanet Vakfı: 

"Ve (bana) hanif (Allah'ın birliğini tanıyıcı) olarak yüzünü dine çevir; sakın müşriklerden olma, diye (emredildi)."

Erhan Aktaş: 

Allah’ı birleyici(1) olarak dine yönel. Sakın Müşriklerden olma.

Kral Fahd: 

«Ve (bana) hanîf (Allah'ın birliğini tanıyıcı) olarak yüzünü dine çevir; sakın müşriklerden olma, diye (emredildi).»

Hasan Basri Çantay: 

Ve: «Yüzünü tevhîd dînine döndür, sakın müşriklerden olma» (denilmişdir).

Muhammed Esed: 

(Ey İnsanoğlu,) işte böyle (sen de) yüzünü, yalancı, aldatıcı şeylerden bütünüyle arınmış olarak, sebat ve samimiyetle (gerçek) inanca çevir; Allah´tan başkasına tanrılık yakıştıranlardan olma.

Gültekin Onan: 

Ve: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Bir de, yüzünü tevhid dinine döndür ve sakın müşriklerden olma.

Portekizce: 

E (ó Mohammad) orienta-te para a religião monoteísta e não sejas um dos idólatras.

İsveççe: 

Ge dig därför av hela din själ hän åt den rena, ursprungliga tron och var inte en av dem som sätter medhjälpare vid Guds sida.

Farsça: 

و [دستور یافته ام] که [حق گرایانه و بدون انحراف با همه وجود] به سوی [این] دین درست واستوار روی آور، و از مشرکان مباش.

Kürtçe: 

وە ڕووت ڕێک و ڕاست بکە بۆ ئایینێک کەڕاستە وە بەھیچ جۆرێک لە ھاوبەشدانەران مەبە

Özbekçe: 

Юзингни динга тўғри тут. Мушриклардан бўлма.

Malayca: 

"Serta (diwajibkan kepadaku): ' Hadapkanlah seluruh dirimu menuju (ke arah mengerjakan perintah-perintah) ugama dengan betul dan ikhlas, dan janganlah engkau menjadi dari orang-orang musyrik '."

Arnavutça: 

(dhe më është urdhëruar): “Ktheju ti fesë së vërtetë dhe kurrsesi mos u bën nga idhujtarët,

Bulgarca: 

И обърни лице към религията правоверен, и никога не бъди от съдружаващите!

Sırpça: 

И наређено ми је: „Потпуно и искрено се предај чистој вери монотеизма, и никако не буди од оних који друге поред Аллаха обожавају!

Çekçe: 

a bylo mi řečeno: 'Obrať tvář svou k náboženství pravému jako haníf a nebuď modloslužebníkem

Urduca: 

اور مجھ سے فرمایا گیا ہے کہ تو یکسو ہو کر اپنے آپ کو ٹھیک ٹھیک اِس دین پر قائم کر دے، اور ہرگز ہرگز مشرکوں میں سے نہ ہو

Tacikçe: 

Ва ба дини пок рӯй овар ва аз мушрикон мабош!

Tatarca: 

Дәхи ихлас күңел белән хак тарафында булган дингә йөзеңне юнәлдер, дип боерылдым һәм дә, әлбәттә, мөшрикләрдән булма, дип боерылдым.

Endonezyaca: 

dan (aku telah diperintah): "Hadapkanlah mukamu kepada agama dengan tulus dan ikhlas dan janganlah kamu termasuk orang-orang yang musyrik.

Amharca: 

ፊትህንም (ወደ ቀጥታ) ያዘነበልክ ስትሆን ለሃይማኖት ቀጥ አድርግ፡፡ ከአጋሪዎቹም አትሁን፡፡

Tamilce: 

இன்னும், (நபியே!) நீர் ஓர் இறையை வணங்குவதில் உறுதியானவராக (இணைவைப்பை விட்டும் முற்றிலும் விலகியவராக) மார்க்கத்தின் மீது உம் முகத்தை நிலை நிறுத்துவீராக! இன்னும், இணைவைப்பவர்களில் ஒருபோதும் நீர் ஆகிவிடாதீர்!

Korece: 

그대 자신의 모든 것을 진 실한 종교에 바치되 불신자가 되 지 말라

Vietnamca: 

Và Ngươi hãy hướng mặt mình về tôn giáo thuần túy (chân lý) và chớ đừng bao giờ trở thành một trong những kẻ đa thần.

Rubu tag: 

Hizb tag: