Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

12

Sûredeki Ayet No: 

44

Ayet No: 

1640

Sayfa No: 

241

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

قَالُوا أَضْغَاثُ أَحْلَامٍ ۖ وَمَا نَحْنُ بِتَأْوِيلِ الْأَحْلَامِ بِعَالِمِينَ

Çeviriyazı: 

ḳâlû aḍgâŝü aḥlâm. vemâ naḥnü bite'vîli-l'aḥlâmi bi`âlimîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Dediler ki: "Rüya dediğin şey karmakarışık hayallerdir. Biz ise böyle karışık hayallerin yorumunu bilemeyiz."

Diyanet İşleri: 

Etrafındakiler: "Bir takım karışık rüyalar; biz böyle rüyaların yorumunu bilmeyiz" dediler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onlar, karmakarışık ve aslı olmayan bir düş; biz bu çeşit boş rüyaları yormayı bilmeyiz dediler.

Şaban Piriş: 

Bunlar, karma karışık rüyalardır. Bu rüyaların yorumlamasını bilemeyiz, dediler.

Edip Yüksel: 

"Karmakarışık rüyalardır bunlar. Biz böyle rüyaların yorumunu bilmeyiz," dediler.

Ali Bulaç: 

Dediler ki: "(Bunlar) Karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenler değiliz."

Suat Yıldırım: 

O kâhinler “Bu gördükleriniz karışık düşlerdir. Biz böyle karışık düşlerin yorumunu bilemeyiz.” dediler.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Dediler ki: «Karmakarışık bir rüya ve biz karışık rüyaları yormaya bilgi sahipleri değiliz.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Dediler ki: "Bunlar, demet demet hayallerden ibarettir. Biz, hayal ve kuruntuların yorumunu bilenler değiliz."

Bekir Sadak: 

«Sonra, halkin yagmur gorecegi bir yil gelir, o zaman sikip sagarlar» dedi. *

İbni Kesir: 

Dediler ki: Karmakarışık rüyalar bunlar. Biz böyle rüyaların yorumunu bilenler değiliz.

Adem Uğur: 

(Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.

İskender Ali Mihr: 

“Karmakarışık rüyalar, biz böyle rüyaların yorumunu bilenler değiliz.” dediler.

Celal Yıldırım: 

Onlar, «bunlar birbirine karışmış neyin nesi olduğu bilinmiyen karmaşık rüyalardır. Biz böyle karışık rüyaların yorumunu bilen kimseler değiliz» dediler.

Tefhim ul Kuran: 

Dediler ki: «(Bunlar) Karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenler değiliz.»

Fransızca: 

Ils dirent : "C'est un amas de rêves ! Et nous ne savons pas interpréter les rêves ! "

İspanyolca: 

Dijeron: «¡Amasijo de sueños! Nosotros no sabemos de interpretación de sueños.

İtalyanca: 

Risposero: «Incubi confusi. Non sappiamo interpretare gli incubi».

Almanca: 

Sie sagten: "Das ist ein Durcheinander von Träumen und wir haben doch keinerlei Kenntnisse über Traumdeutung."

Çince: 

他们说:这是一个噩梦,而且我们不会圆梦。

Hollandaca: 

Zij antwoordden: Het zijn verwarde droomen; wij zijn niet bedreven in het uitleggen van zulke droomen.

Rusça: 

Они сказали: "Это - бессвязные сны! Мы не умеем толковать такие сновидения".

Somalice: 

Waxay dhaheen waa qaraw annaguna ma naqaanno Fasirka qarawyada «dhadhabka».

Swahilice: 

Wakasema: Hizi ni ndoto zilizo paraganyika, wala sisi sio wenye kujua tafsiri ya ndoto hizi.

Uygurca: 

ئۇلار ئېيتتى: «بۇ بىر قالايمىقان چۈش ئىكەن، بىز (مۇنداق) قالايمىقان چۈشكە تەبىر بېرىشنى ئۇقمايمىز»

Japonca: 

かれらは(答えて)言った。「複雑な夢です。わたしたちは夢の解釈は不得手です。」

Arapça (Ürdün): 

«قالوا» هذه «أضغاث أحلام» أخلاط «وما نحن بتأويل الأحلام بعالمين».

Hintçe: 

उन लोगों ने अर्ज़ की कि ये तो (कुछ) ख्वाब परेशॉ (सा) है और हम लोग ऐसे ख्वाब (परेशॉ) की ताबीर तो नहीं जानते हैं

Tayca: 

พวกเขากล่าวว่า “เป็นการฝันที่สับสนและพวกเรามิใช่ผู้รู้ในการทำนายฝัน”

İbranice: 

הם אמרו: 'אלה חלומות מבלבלים, ואין אנו יודעים לפרש חלומות כאלה

Hırvatça: 

"Zbrkanih li snova!", rekoše oni, "mi snove ne znamo tumačiti."

Rumence: 

Ei spuseră: “Acestea sunt vise încâlcite, iar noi nu avem ştiinţa tâlcuirii viselor.”

Transliteration: 

Qaloo adghathu ahlamin wama nahnu bitaweeli alahlami biAAalimeena

Türkçe: 

Dediler ki: "Bunlar, demet demet hayallerden ibarettir. Biz, hayal ve kuruntuların yorumunu bilenler değiliz."

Sahih International: 

They said, "[It is but] a mixture of false dreams, and we are not learned in the interpretation of dreams."

İngilizce: 

They said: "A confused medley of dreams: and we are not skilled in the interpretation of dreams."

Azerbaycanca: 

Onlar: “(Bu gördüklərin) qarmaqarışıq yuxulardır. Biz (belə) yuxuların yozumunu bilmirik!” – deyə cavab verdilər.

Süleyman Ateş: 

(Yorumcular) dediler ki: "Bu, karışık düşlerden ibarettir. Biz, karışık düşlerin yorumunu bilmeyiz."

Diyanet Vakfı: 

(Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.

Erhan Aktaş: 

“Bunlar, karışık rüyalardır. Biz böyle rüyaların yorumunu bilenlerden değiliz.” dediler.

Kral Fahd: 

(Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.

Hasan Basri Çantay: 

Onlar da dediler ki: «(Bunlar) karma karışık (ve yalancı) düşlerdir. Biz böyle düşlerin ta´bîrini bilici (kimse) ler değiliz».

Muhammed Esed: 

"Anlaşılması zor, karmaşık rüyalardan biri bu" dediler, "hem, rüyaların işaret ettiği gerçek anlama dair derin ve sağlam bir bilgiden de biz yoksunuz".

Gültekin Onan: 

Dediler ki: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Onlar: “- Bu gördüklerin karma karışık rüyalardır. Biz böyle karışık rüyaların tâbirini bilmeyiz” dediler.

Portekizce: 

Responderam-lhe: É uma confusão de sonhos e nós não somos interpretadores de sonhos.

İsveççe: 

De svarade: "En högst förvirrande dröm! Vi är inte hemmastadda i drömtydningens konst."

Farsça: 

گفتند: [این] خواب هایی پریشان و آشفته است و ما به تعبیر خواب های پریشان و آشفته دانا نیستیم.

Kürtçe: 

ووتیان خەوێکی تێکەڵ و پێکەڵ (و پڕوپوچە) و ئێمەش لێکدانەوەی خەوی تێکەڵ و پێکەڵ نازانین

Özbekçe: 

Улар: «Бу алғов-далғов тушдир. Биз бундай тушларнинг таъбирини билувчи эмасмиз», дедилар

Malayca: 

Mereka menjawab: "Yang demikian itu ialah mimpi-mimpi yang bercampur aduk, dan kami bukanlah orang-orang yang mengetahui mimpi-mimpi (yang sedemikian) itu".

Arnavutça: 

Ata thanë: “Këto janë ëndërra të ngatërruara, e nuk dimë t’i shpjegojmë ëndërrat (e tilla)”.

Bulgarca: 

Рекоха: “Объркани сънища. А и ние не знаем да тълкуваме сънищата.”

Sırpça: 

„Збрканих ли снова!“ Рекоше они, „ми снове не знамо да тумачимо.“

Çekçe: 

I řekli: 'Popletené sny to jsou a my ve výkladu snů se nevyznáme.'

Urduca: 

لوگوں نے کہا "یہ تو پریشان خوابوں کی باتیں ہیں اور ہم اس طرح کے خوابوں کا مطلب نہیں جانتے"

Tacikçe: 

Гуфтанд: «Инҳо хобҳои ошуфтааст ва моро ба таъбири ин хобҳо огоҳӣ нест».

Tatarca: 

Патшаның дуслары әйттеләр: "Бу төш саташу гына, без андый саташу төшләрнең тәгъбирен белмибез".

Endonezyaca: 

Mereka menjawab: "(Itu) adalah mimpi-mimpi yang kosong dan kami sekali-kali tidak tahu menta'birkan mimpi itu".

Amharca: 

«የሕልሞች ቅዠቶች ናቸው፡፡ እኛም የሕልሞችን ፍች ዐዋቂዎች አይደለንም» አሉት፡፡

Tamilce: 

அவர்கள் கூறினார்கள்: “(இவை) பொய்யான (குழம்பிய) கனவுகளாகும். (வீணான) கனவுகளுக்குரிய விளக்கத்தை நாங்கள் அறிந்தவர்களாக இல்லை.”

Korece: 

그들이 대답하기를 혼돈된 꿈이라 저희는 이 꿈의 해석을 알 지 못하겠습니다 하더라

Vietnamca: 

Họ nói: “(Đó chỉ là) một sự hỗn độn của những giấc mơ (không đúng sự thật) và chúng thần không biết giải mã (cho những giấc mơ hỗn độn như vậy).”

Rubu tag: 

Hizb tag: