Arapça:
قَالُوا اتَّخَذَ اللَّهُ وَلَدًا ۗ سُبْحَانَهُ ۖ هُوَ الْغَنِيُّ ۖ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۚ إِنْ عِندَكُم مِّن سُلْطَانٍ بِهَٰذَا ۚ أَتَقُولُونَ عَلَى اللَّهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ
Çeviriyazı:
ḳâlü-tteḫaẕe-llâhü veleden sübḥâneh. hüve-lganiyy. lehû mâ fi-ssemâvâti vemâ fi-l'arḍ. in `indeküm min sülṭânim bihâẕâ. eteḳûlûne `ale-llâhi mâ lâ ta`lemûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Dediler ki: "Allah, kendine çocuk edindi". O, böyle şeylerden münezzehtir. O, müstağnidir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Bu hususta elinizde hiç bir delil yoktur. Allah'a karşı bilmediğiniz bir şeyi neden söylüyorsunuz?
Diyanet İşleri:
Allah çocuk edindi dediler; haşa; O müstağnidir; göklerde ve yerde olanlara sahiptir. Elinizde, onun çocuk edindiğine dair bir delil yoktur, bilmediğiniz şeyi Allah'a karşı nasıl söylüyorsunuz?
Abdulbakî Gölpınarlı:
Allah, kendisine evlat edinmiştir dediler, münezzehtir o, müstağnidir. Onundur ne varsa göklerde ve yeryüzünde: Şu iddianıza dair bir deliliniz var mı? Allah hakkında bilmediğiniz birşeyi mi söylüyorsunuz?
Şaban Piriş:
“Allah bir çocuk edindi.” dediler. Subhanallah! O, bundan münezzehtir. Mustağnidir. Göklerde ve yerde olan her şey O’nundur. Bu hususta bir deliliniz de yoktur. O halde Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Edip Yüksel:
"ALLAH çocuk edindi!," dediler. O bundan çok yücedir. O, hiç bir şeye ihtiyacı olmayandır. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Sizin bu konuda hiç bir kanıtınız yoktur. ALLAH hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Ali Bulaç:
"Allah çocuk edindi" dediler. O, (bundan) Yücedir; O, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Kendinizde buna ilişkin bir delil de yoktur. Allah'a karşı bilmeyeceğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Suat Yıldırım:
Müşrikler “Allah evlat edindi” dediler.Haşâ! O bundan münezzehtir. O her şeyden olduğu gibi evladı olmaktan da müstağnidir. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi O'nundur. Buna dair, ey müşrikler, hiçbir deliliniz yoktur.Ne o, Allah hakkında kesin bilgi sahibi olmadan konuşuyor, rastgele şeyleri mi O’na isnad ediyorsunuz? [19,88-95]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Dediler ki: «Allah Teâlâ (kendisine) veled ittihaz etti.» Hâşâ, O bundan münezzehtir, O müstağnidir. Göklerde olanlar da ve yerde olanlar da O´nundur. Sizin yanınızda buna dair hiçbir hüccet yoktur. Allah Teâlâ´ya karşı bilmeyeceğiniz bir şeyi söyler misiniz?
Yaşar Nuri Öztürk:
Allah çocuk edindi! dediler. Hâşâ! Allah bundan arınmıştır! O Ganî'dir, hiçbir şeye muhtaç olmaz! Göklerdekiler de yerdekiler de O'nundur. Elinizde, söylediğinize ilişkin hiçbir kanıt yok. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Bekir Sadak:
Onu yalanci saydilar
İbni Kesir:
Allah, çocuk edindi, dediler. Haşa, Allah bundan münezzehtir. O, müstağnidir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O´nundur. Bu hususta hiç bir deliliniz yok. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Adem Uğur:
(Müşrikler:) "
İskender Ali Mihr:
“Allah çocuk edindi” dediler. O, ondan münezzehtir. O, Ganî´dir. Semalarda ve yeryüzünde olan şeyler O´nundur. Yanınızda buna dair bir delil olsa (yoktur). Allah´a bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?
Celal Yıldırım:
Allah çocuk edindi, dediler. Allah çocuk edinmekten pâk ve yücedir. O mutlak ganiydir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerdeki de, yerdeki de O´nundur. Bu iddianıza karşılık yanınızda hiçbir ilmî delil yoktur. Allah´a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Tefhim ul Kuran:
«Allah, çocuk edindi» dediler. O, (bundan) yücedir
Fransızca:
Ils disent : "Allah S'est donné un enfant" Gloire et Pureté à Lui ! Il est le Riche par excellence. A Lui appartient tout ce qui est aux cieux et sur la terre; - vous n'avez pour cela aucune preuve . Allez-vous dire contre Allah ce que vous ne savez pas ?
İspanyolca:
Dicen: «Alá ha adoptado un hijo». ¡Gloria a Él! Él es Quien Se basta a Sí mismo. Suyo es lo que está en los cielos y en la tierra. ¡No tenéis ninguna autoridad para hablar así! ¿Decís contra Alá lo que no sabéis?
İtalyanca:
Dicono: «Allah Si è preso un figlio». Gloria a Lui, Egli è Colui che basta a Sé Stesso: Gli appartiene tutto quello che è nei cieli e tutto quello che è sulla terra. Non avete nessuna prova per dire ciò: direte su Allah ciò che non sapete?
Almanca:
Sie sagten: "ALLAH legte Sich ein Kind zu." Gepriesenerhaben bleibt ER. ER ist Der absolut Autarke! Ihm gehört alles, was in den Himmeln und auf Erden ist. Verfügt ihr etwa über Wissen darüber?! Sagt ihr etwa über ALLAH, was ihr kennt?!
Çince:
他们说:真主以人为子。光荣归于真主!他是无求的。天地万物都是他的。你们对此事并无明证,难道你们可以假借真主的名义而妄说出自己所不知道的事情吗?
Hollandaca:
Zij zeggen: God heeft een zoon. Verre zij dit van hem. Hij is zich zelven toereikende. Hem behoort alles wat in den hemel en op aarde is. Hebt gij machtiging om aldus te spreken? Zegt gij van God wat gij niet weet?
Rusça:
Они говорят: "Аллах взял себе сына". Пречист Он! Он богат, и Ему принадлежит то, что на небесах, и то, что на земле. Нет у вас никакого доказательства этому. Неужели вы наговариваете на Аллаха то, чего вы не знаете?
Somalice:
waxay dheheen wuxuu yeeshay Eebe Ilmo, waa nasahanyahay, Eebana waa uun Hodan, wuxuuna leeyahay waxa samooyinka iyo dhulka ku sugan, agtiinna xujo uma taal waxaas (Beenta) mise Eebaad ku sheegaysaan waxaydaan ogayn.
Swahilice:
Wamesema: Mwenyezi Mungu ana mwana. Subhanahu, Aliye takasika! Yeye ni Mkwasi, Mwenye Kujitosheleza. Vyote viliomo katika mbingu na katika ardhi ni vyake peke yake. Nyinyi hamna uthibitisho wowote wa haya! Mnamzulia Mwenyezi Mungu msiyo yajua?
Uygurca:
ئۇلار (يەنى كاپىرلار): «اﷲ نىڭ بالىسى بار» دېيىشتى، اﷲ (بۇنىڭدىن) پاكتۇر، بىھاجەتتۇر (يەنى بالا قىلىۋېلىش ئېھتىياج ئۈچۈن بولىدۇ، اﷲ بولسا ھېچ نەرسىگە موھتاج ئەمەستۇر)، ئاسمانلاردىكى، زېمىندىكى ھەممە نەرسە اﷲ نىڭ مۈلكىدۇر، (اﷲ نىڭ بالىسى بار دېگەن) بۇ سۆزۈڭلارغا ھېچقانداق پاكىتىڭلار يوق، سىلەر بىلمەيدىغان ئىشلارنى يالغاندىن اﷲ قا چاپلامسىلەر؟
Japonca:
かれらは,「アッラーは一人の子をもうけられた。」と言う。かれに讃えあれ。かれは自足なされる御方。天地の凡てのものは,かれの有である。あなたがたはこれに対して,権威はないのである。アッラーに就いて,自分の知らないことを語るのか。
Arapça (Ürdün):
«قالوا» أي اليهود والنصارى ومن زعم أن الملائكة بنات الله «اتخذ الله ولدا» قال تعالى لهم «سبحانه» تنزيها له عن الولد «هو الغني» عن كل أحد وإنما يطلب الولد من يحتاج إليه «له ما في السماوات وما في الأرض» ملكا وخلقا وعبيدا «إن» ما «عندكم من سلطان» حجة «بهذا» الذي تقولونه «أتقولون على الله ما لا تعلمون» استفهام توبيخ.
Hintçe:
लोगों ने तो कह दिया कि ख़ुदा ने बेटा बना लिया-ये महज़ लगों वह तमाम नकायस से पाक व पाकीज़ा वह (हर तरह) से बेपरवाह हैं व जो कुछ आसमानों में है और जो कुछ ज़मीन में है (सब) उसी का है (जो कुछ) तुम कहते हो( उसकी कोई दलील तो तुम्हारे पास है नहीं क्या तुम ख़ुदा पर) (यू ही) बे जाने बूझे झूठ बोला करते हो
Tayca:
พวกเขากล่าวว่า “อัลลอฮฺทรงแต่งตั้งพระบุตร” มหาบริสุทธิ์พระองค์ท่าน ทรงพอเพียงจากสิ่งใด ๆ สิ่งที่อยู่ในชั้นฟ้าทั้งหลาย และสิ่งที่อยู่ในแผ่นดินเป็นของพระองค์ พวกท่านไม่มีหลักฐานใด ๆ ในการกล่าวเช่นนี้ พวกท่านจะกล่าวร้ายต่ออัลลอฮฺในสิ่งที่พวกท่านไม่รู้กระนั้นหรือ?
İbranice:
הם אומרים שלקח אלוהים לעצמו בן. ישתבח שמו! הוא הבלתי זקוק לדבר, כי לו כל מה שבשמים ובארץ, האם יש לכם הוכחה לזה? האם תאמרו על אלוהים מה שאינכם יודעים
Hırvatça:
Neki govore: "Allah je Sebi uzeo dijete!" Uzvišen je On! On ni o kom ovisan nije! Sve što je na nebesima i na Zemlji Njegovo je! Vi za to nikakva dokaza nemate. Zašto o Allahu govorite ono što ne znate?
Rumence:
Ei au spus: “Dumnezeu şi-a luat un fiu!” Mărire Lui! El este Bogatul! Ale Lui sunt cele din ceruri şi de pe pământ. Aveţi vreo împuternicire întru aceasta? Spuneţi despre Dumnezeu ceea ce nu ştiţi?
Transliteration:
Qaloo ittakhatha Allahu waladan subhanahu huwa alghaniyyu lahu ma fee alssamawati wama fee alardi in AAindakum min sultanin bihatha ataqooloona AAala Allahi ma la taAAlamoona
Türkçe:
"Allah çocuk edindi!" dediler. Hâşâ! Allah bundan arınmıştır! O Ganî'dir, hiçbir şeye muhtaç olmaz! Göklerdekiler de yerdekiler de O'nundur. Elinizde, söylediğinize ilişkin hiçbir kanıt yok. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Sahih International:
They have said, "Allah has taken a son." Exalted is He; He is the [one] Free of need. To Him belongs whatever is in the heavens and whatever is in the earth. You have no authority for this [claim]. Do you say about Allah that which you do not know?
İngilizce:
They say: "Allah hath begotten a son!" - Glory be to Him! He is self-sufficient! His are all things in the heavens and on earth! No warrant have ye for this! say ye about Allah what ye know not?
Azerbaycanca:
(Müşriklər: ) “Allah Özünə övlad götürdü!” dedilər. Allah pak və müqəddəsdir. O, (övlada, uşağa) möhtac deyildir. Göylərdə və yerdə nə varsa, hamısı Onundur. Bu haqda (Allahın Özünə övlad götürməsi barədə) sizin əlinizdə heç bir dəlil yoxdur. Allaha qarşı bilmədiyiniz şeyimi deyirsiniz?
Süleyman Ateş:
Allah, çocuk edindi, dediler. Haşa, Allah bundan uzaktır, O zengindir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Bu hususta hiçbir deliliniz yok. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Diyanet Vakfı:
(Müşrikler:) "Allah çocuk edindi" dediler. Haşa! O bundan münezzehtir. O'nun (çocuğa) ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Bu hususta yanınızda herhangi bir delil yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Erhan Aktaş:
“Allah çocuk edindi.” dediler. O, bundan münezzehtir.(1) O’nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. Sizin bu konuda hiçbir sûltanınız(2) yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi söylüyorsunuz!
Kral Fahd:
(Müşrikler:) «Allah çocuk edindi» dediler. Hâşâ! O bundan münezzehtir. O’nun (çocuğa) ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. Bu hususta yanınızda herhangi bir delil yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Hasan Basri Çantay:
Dediler ki: «Allah kendine evlâd edindi». Haaşâ, Allah bundan münezzehdir, O, müstağnidir. Göklerde ne varsa, yerde ne varsa (hepsi) Onundur. Nezdinizde buna (o iddianıza) âid hiç bir delîl de yokdur. Siz Allaha karşı bilmeyeceğiniz (ilim ile isbat edemeyeceğiniz) bir şey´i mi söylüyorsunuz?
Muhammed Esed:
(Bütün bu açıklamalardan sonra (yine de)), "Allah kendine bir oğul edindi!" diyorlar. O yüceler yücesi, kendisine yakışmayacak niteliklerden kesinlikle uzaktır! Her bakımdan mutlak olarak kendine yeterlidir: göklerde ve yerde var olan her şey O´na aittir! Sizinse elinizde bu (tür iddialarınızı) destekleyecek hiçbir deliliniz yoktur! Hal böyleyken, bilemeyeceğiniz şeyi mi Allah´a yakıştırıyorsunuz?
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
Kâfirler: “- Allah çocuk edindi”, dediler. Hâşa, Allah bundan münezzehtir. O, bir şeye muhtaç değildir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi onundur. Ey kâfiler, (Allah’ın çocuk edindiğine dair) elinizde hiç bir delil yoktur. Siz, Allah’a karşı, ilimle isbat edemiyeceğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?
Portekizce:
Dizem: Deus teve um filho! Glorificado seja Deus; Ele é Opulento; Seu é tudo quanto há nos céus e na terra! Queautoridade tendes, referente a isso? Direis acerca de Deus o que ignorais?
İsveççe:
De säger: "Gud har [avlat] en son." Nej, stor är Han i Sin härlighet! Han är Den som är Sig själv nog; allt det som himlarna rymmer och det som jorden bär är Hans. Ingenting bemyndigar er [att påstå] detta. Ni säger alltså om Gud det som ni inte kan veta
Farsça:
[مشرکان بر پایه گمان واهی خود] گفتند: خدا برای خود فرزندی گرفته است!! او منزّه از هر عیب و نقصی است، او از هر چیزی بی نیاز است، آنچه در آسمان ها و زمین است، در سیطره مالکیّت و فرمانروایی اوست؛ نزد شما بر این ادعا [یِ پوچ] هیچ دلیل و برهانی نیست، آیا چیزی را از روی جهل و نادانی به خدا نسبت می دهید؟!
Kürtçe:
ئەوانە دەڵێن خوا منداڵی بۆخۆی ھەڵبژاردوە!! پاکی و بێگەردی بۆ خوا ئەو بێ نیازە تەنھا ئەو خاوەنیانە ھەرچی وا لە ئاسمانەکان و ھەرچی وا لە زەویدا ھیچ بەڵگەیەکتان لا نیە بەمەی کە دەیڵێن. ئایا شتێک دەڵێن بە دەم خواوە کە نایزانن و بێ ئاگان لێی
Özbekçe:
Улар: «Аллоҳ фарзанд тутди», дедилар. У (бундан) покдир. У беҳожатдир. Осмонлардаги нарсалар ва ердаги нарсалар Уникидир. Бу ҳақда сизнинг ҳеч қандай далилингиз йўқ-ку! Аллоҳга нисбатан билмаган нарсангизни айтаверасизми? (Одатда инсон қай ҳолларда фарзанд тутади? Фарзандсизлигим билинмасин; менга ёрдам бўлсин; кўнглимни кўтариб турсинн ва ҳоказо ҳожатларни кўзлаб фарзанд тутади. Ажабо, Аллоҳ субҳанаҳу ва таоло шу каби ишларга муҳтожми? Унга нисбатан бунақа сифат бериш дурустми? Йўқ, албатта.)
Malayca:
Mereka berkata: "Allah mempunyai anak" Maha Suci Allah (dari apa yang mereka katakan itu)! Dia lah Yang Maha Kaya; segala yang ada di langit dan yang ada di bumi adalah kepunyaanNya; tidaklah ada sebarang keterangan di sisi kamu yang membuktikan apa yang kamu dakwakan itu. Mengapa kamu berani mengatakan terhadap Allah, apa yang kamu tidak mengetahuinya?
Arnavutça:
Kanë thënë: “Perëndia ka djalë”. I lavdëruar është Ai. Ai është i pastër, s’ka nevojë për asgjë. Të Atij janë të gjitha – ç’gjendet në qiej dhe në Tokë. Ju nuk keni asnjë argument për këtë. A thoni ju për Perëndinë, atë që nuk e dini!
Bulgarca:
Рекоха: “Аллах се сдоби със син.” Пречист е Той! Той е Пребогатия. Негово е всичко на небесата и всичко на земята. Нямате довод за това. Нима говорите за Аллах, каквото не знаете?
Sırpça:
Неки говоре: „Аллах је Себи узео дете!“ Узвишен је Он! Он ни од кога није зависан! Све што је на небесима и на Земљи Његово је! Ви за то никакав доказ немате. Зар о Аллаху да говорите оно што не знате?
Çekçe:
Říkají: 'Bůh si vzal děti.' Sláva Mu, jenž soběstačný je a Jemuž náleží vše, co na nebesích a na zemi je. Máte snad oprávnění k tomuto tvrzení, či chcete říkat o Bohu něco, o čem nemáte ponětí?
Urduca:
لوگوں نے کہہ دیا کہ اللہ نے کسی کو بیٹا بنایا ہے سبحان اللہ! وہ تو بے نیاز ہے، آسمانوں اور زمین میں جو کچھ ہے سب اس کی ملک ہے تمہارے پاس اس قول کے لیے آخر کیا دلیل ہے؟ کیا تم اللہ کے متعلق وہ باتیں کہتے ہو جو تمہارے علم میں نہیں ہیں؟
Tacikçe:
Гуфтанд: «Худо фарзанде интихобидаст». Пок аст! Бениёз аст! Аз они Ӯст ҳар чӣ дар осмонҳову замин аст! Шуморо бар он сухан далеле нест. Чаро дар бораи Худо чизҳое мегӯед, ки ба он огоҳ нестед?
Tatarca:
Мөшрикләр: "Аллаһ бала тудырды", – диләр. Аллаһу тәгалә бала тудыру кимчелегеннән бик пакь вә Ул бай -һичнәрсәгә мохтаҗ түгел, җирдә вә күкләрдә булган нәрсәләр бар да аныкы. Аллаһ бала тудырды дияргә сезнең һич дәлилегез юк, әзегез белмәгән нәрсәне Аллаһуга ифтира кылып сөйлисезме?
Endonezyaca:
Mereka (orang-orang Yahudi dan Nasrani) berkata: "Allah mempuyai anak". Maha Suci Allah; Dialah Yang Maha Kaya; kepunyaan-Nya apa yang ada di langit dan apa yang di bumi. Kamu tidak mempunyai hujjah tentang ini. Pantaskah kamu mengatakan terhadap Allah apa yang tidak kamu ketahui?
Amharca:
«አላህ ልጅን ያዘ (ወለደ)» አሉ፡፡ (ከሚሉት) ጥራት ተገባው፡፡ እርሱ ተብቃቂ ነው፡፡ በሰማያትና በምድር ያለው ሁሉ የርሱ ነው፡፡ እናንተ ዘንድ በዚህ (በምትሉት) ምንም አስረጅ የላችሁም፡፡ በአላህ ላይ የማታውቁትን ትናገራላችሁን
Tamilce:
அல்லாஹ் (தனக்கு) ஒரு குழந்தையை ஏற்படுத்திக் கொண்டான் என்று (சிலர்) கூறுகிறார்கள். அவனோ மிகப் பரிசுத்தமானவன். அவன் (சந்ததிகளை விட்டு) மிகவும் தேவையற்றவன். வானங்களில் உள்ளவையும், பூமியிலுள்ளவையும் அவனுக்கே உரியன. இ(வ்வாறு கூறுவ)தற்கு உங்களிடம் எந்த ஓர் ஆதாரமும் இல்லை. நீங்கள் (ஆதாரத்துடன்) அறியாதவற்றை அல்லாஹ்வின் மீது (பொய்யாக இட்டுகட்டி) கூறுகிறீர்களா?
Korece:
하나님이 아들을 두셨다 말 하는 그들의 말을 지워주소서 천 지의 모든 것이 그분의 것으로 풍요하나니 그분은 아들이 필요치 아니함이라 너희는 이에 대한 증 거를 가지고 있느뇨 너희는 너희 가 알지 못하는 것으로 하나님에 대하여 말하려 하느뇨
Vietnamca:
(Một nhóm những kẻ đa thần) nói: “Allah có con trai”. Thật trong sạch và tối cao thay Ngài, Ngài là Đấng Miễn Cần. Vạn vật trong các tầng trời và vạn vật trong trái đất đều thuộc về một mình Ngài. Các ngươi (những kẻ đa thần) chẳng có bằng chứng nào cho điều đã nói. Lẽ nào các ngươi nói ra những điều mà các ngươi không biết?!
Ayet Linkleri: