Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

6

Sûredeki Ayet No: 

126

Ayet No: 

915

Sayfa No: 

144

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَهَٰذَا صِرَاطُ رَبِّكَ مُسْتَقِيمًا ۗ قَدْ فَصَّلْنَا الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَذَّكَّرُونَ

Çeviriyazı: 

vehâẕâ ṣirâṭu rabbike müsteḳîmâ. ḳad feṣṣalne-l'âyâti liḳavmiy yeẕẕekkerûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

İşte Rabbinin doğru yolu budur. Şüphesiz biz, hatırlayıp ibret alan bir kavim için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık.

Diyanet İşleri: 

Rabbinin, dosdoğru yolu işte budur. İbret alan kimselere ayetleri uzun uzadıya açıkladık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve budur Rabbinin doğru yolu, düşünüp öğüt alacak topluluğa ayetlerimizi apaçık bildirdik.

Şaban Piriş: 

İşte bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Ayetleri, öğüt alan bir toplum için ayrıntılı olarak açıklamışızdır.

Edip Yüksel: 

Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alan bir toplum için ayetleri detayıyla açıklamış bulunuyoruz

Ali Bulaç: 

Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık.

Suat Yıldırım: 

Bu İslâm yolu Rabbinin dosdoğru yoludur. Düşünüp idrâkini kullanan kimseler için âyetlerimizi iyice açıklamış bulunuyoruz.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve bu Rabbinin dosdoğru olan yoludur. Muhakkak ki, Biz âyetleri düşünür bir kavim için mufassalan beyan etmişizdir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Rabbinin yolu işte budur; dosdoğru, kıvamında... Biz öğüt alan bir topluluğa ayetleri ayrıntılı bir biçimde açıkladık.

Bekir Sadak: 

Bu, haberleri yokken kasabalar halkini Allah´in haksiz yere yok etmeyeceginden dolayidir.

İbni Kesir: 

Ve işte budur, Rabbının dosdoğru yolu. Gerçekten Biz, ayetleri

Adem Uğur: 

Bu (din), Rabbinin dosdoğru yoludur. Biz, öğüt alacak bir kavim için âyetleri ayrıntılı olarak açıkladık.

İskender Ali Mihr: 

Ve bu, senin Rabbine istikametlenmiş (yönlendirilmiş) yoldur. (Allah´a götüren yoldur). Tezekkür eden bir kavim için âyetleri ayrı ayrı açıkladık.

Celal Yıldırım: 

İşte bu (İslâm Dini), Rabbin dosdoğru yoludur. Düşünüp idrâkini kullanabilen bir millete âyetleri bir bir yeterince açıkladık.

Tefhim ul Kuran: 

Bu, Rabbinin dosdoğru olan yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık.

Fransızca: 

Telle est la voie de ton Seigneur dans toute sa rectitude. Nous avons [effectivement] bien détaillé les signes (ou versets) à des gens qui se rappellent.

İspanyolca: 

Ésta es la vía de tu Señor, recta. Hemos expuesto las aleyas a gente que se deja amonestar.

İtalyanca: 

Questa è la retta via del tuo Signore. Abbiamo spiegato i segni per il popolo che si sforza nel ricordo.

Almanca: 

Und dies ist der Weg deines HERRN, ein gerader Weg. Bereits haben WIR die Ayat verdeutlicht für Menschen, die sich besinnen.

Çince: 

这是你的主的正路。我确已为觉悟的民众而解释一切迹象。

Hollandaca: 

Dit is Gods rechte weg. Thans hebben wij hun, die overdenken willen, onze teekenen duidelijk verklaard.

Rusça: 

Таков прямой путь твоего Господа. Мы уже подробно разъяснили знамения людям поминающим.

Somalice: 

Wakaas Jidkii Eebahaa oo Toosan Aayaadkana waxaan u Caddaynay Ciddii wax Xusuusan.

Swahilice: 

Na hii ndiyo Njia ya Mola wako Mlezi Iliyo nyooka. Tumezipambanua Aya kwa watu wanao kumbuka.

Uygurca: 

بۇ (يەنى ئىسلام دىنى) پەرۋەردىگارىڭنىڭ توغرا يولىدۇر، ئىبرەت ئالىدىغان قەۋم ئۈچۈن ئايەتلەرنى مۇشۇنداق تەپسىلىي بايان قىلدۇق

Japonca: 

これがあなたの主の道,正しい道である。われは訓戒を受け入れようとする民のために,印を詳細に示す。

Arapça (Ürdün): 

«وهذا» الذي أنت عليه يا محمد «صراطُ» طريق «ربِّك مستقيما» لا عوج فيه ونصبه على الحال المؤكد للجملة والعامل فيها معنى الإشارة «قد فصّلنا» بينا «الآيات لقوم يذكَّرون» فيه إدغام التاء في الأصل في الذال أي يتعظون وخُصوا بالذكر لأنهم المنتفعون.

Hintçe: 

और (ऐ रसूल) ये (इस्लाम) तुम्हारे परवरदिगार का (बनाया हुआ) सीधा रास्ता है इबरत हासिल करने वालों के वास्ते हमने अपने आयात तफसीलन बयान कर दिए हैं

Tayca: 

และนี่แหละคือทางแห่งพระเจ้าของเจ้าโดยมีสภาพอันเที่ยงตรง แท้จริงเราได้แจกแจงบรรดาโองการทั้งหลายไว้ แล้ว สำหรับกลุ่มชนที่รำลึก

İbranice: 

וזהו השביל הישר של ריבונך, וכך אנו מבהירים את האותות לאנשים אשר יזכרו

Hırvatça: 

Ovo je pravi put Gospodara tvoga, a Mi smo obrazložili ajete i znakove ljudima koji promišljaju i pouku primaju.

Rumence: 

Acesta este drumul cel drept al Domnului tău. Noi am lămurit semnele unui popor ce chibzuieşte.

Transliteration: 

Wahatha siratu rabbika mustaqeeman qad fassalna alayati liqawmin yaththakkaroona

Türkçe: 

Rabbinin yolu işte budur; dosdoğru, kıvamında... Biz öğüt alan bir topluluğa ayetleri ayrıntılı bir biçimde açıkladık.

Sahih International: 

And this is the path of your Lord, [leading] straight. We have detailed the verses for a people who remember.

İngilizce: 

This is the way of thy Lord, leading straight: We have detailed the signs for those who receive admonition.

Azerbaycanca: 

Bu, Rəbbinin doğru yoludur. Biz ayələrimizi düşünüb anlayan bir camaat üçün artıq müfəssəl izah etmişik.

Süleyman Ateş: 

İşte Rabbinin doğru yolu budur. Biz, öğüt alanlar için ayetleri geniş geniş açıkladık.

Diyanet Vakfı: 

Bu (din), Rabbinin dosdoğru yoludur. Biz, öğüt alacak bir kavim için ayetleri ayrıntılı olarak açıkladık.

Erhan Aktaş: 

Rabb’inin dosdoğru yolu işte budur. Gerçekten öğüt alan bir halk için âyetleri ayrıntılı olarak açıkladık.

Kral Fahd: 

Bu (din), Rabbinin dosdoğru yoludur. Biz, öğüt alacak bir kavim için âyetleri ayrıntılı olarak açıkladık.

Hasan Basri Çantay: 

Bu (İslâm ve Kur´an) Rabbinin dosdoğru yoludur. Biz âyetleri aklını başına alıb düşünecek bir cem´iyyet için apaçık gösterdik.

Muhammed Esed: 

İşte bu şaşmaz (çizgi), Rabbinin yoludur. Gerçekten bu mesajlarımızı, onlardan ders al(mak iste)yen insanlara açık şekilde anlatıyoruz!

Gültekin Onan: 

Bu, rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık.

Ali Fikri Yavuz: 

Bu İslâm dini, Rabbinin doğru yoludur. Gerçekten biz, âyetlerimizi, düşünen bir topluluk için beyan ettik.

Portekizce: 

E eis aqui a senda reta do teu Senhor. Já elucidamos as leis para aqueles que meditam.

İsveççe: 

Denna din Herres väg är rak. Och Vi har framställt budskapen fast och klart för dem som vill lägga dem på minnet.

Farsça: 

و این [قرآن و اسلام] راه راست پروردگار توست؛ ما آیات را برای گروهی که متذکّر می شوند، بیان کردیم.

Kürtçe: 

ئەم ئیسلامە ڕێگای پەروەردگارتە کەڕێک و ڕاستە بێگومان بەڕوونی ئایەتەکانمان باسکردووە بۆ کۆمەڵێک کەبیربکەنەوە

Özbekçe: 

Мана шу Роббингнинг тўғри йўлидир. Ибрат олувчи қавм учун оятларни батафсил баён қилдик.

Malayca: 

Dan inilah jalan Tuhanmu (ugama Islam) yang betul lurus. Sesungguhnya Kami telah menjelaskan ayat-ayat keterangan (Kami) satu persatu, bagi kaum yang mahu beringat - insaf.

Arnavutça: 

Kjo është rruga e drejtë e Zotit tënd. E, Na ju kemi shpjeguar argumentet, njerëzve që meditojnë.

Bulgarca: 

Това е правият път на твоя Господ. Вече разяснихме знаменията на хора, които се поучават.

Sırpça: 

Ово је прави пут Господара твога, а Ми смо образложили речи и доказе људима који размишљају и поуку примају.

Çekçe: 

Toto je stezka Pána tvého přímo vedoucí. A vyložili jsme srozumitelně znamení lidu, který si připomíná.

Urduca: 

حالانکہ یہ راستہ تمہارے رب کا سیدھا راستہ ہے اور اس کے نشانات اُن لوگوں کے لیے واضح کر دیے گئے ہیں جو نصیحت قبول کرتے ہیں

Tacikçe: 

Ин аст роҳи рости Парвардигорат. Оётро барои мардуме, ки панд мегиранд, батафсил баён кардаем.

Tatarca: 

Бу – Коръән кәрим, ачык мәгънәле бөтен аятьләре белән кешеләр өчен Раббыңның хак туры юлыдыр. Тәхкыйк аятьләребезне ачык бәян кылдык – яхшы аңлаттык вәгазьләнүчеләр өчен.

Endonezyaca: 

Dan inilah jalan Tuhanmu; (jalan) yang lurus. Sesungguhnya Kami telah menjelaskan ayat-ayat (Kami) kepada orang-orang yang mengambil pelajaran.

Amharca: 

ይህም (ያለህበት) ቀጥተኛ ሲኾን የጌታህ መንገድ ነው፡፡ ለሚያስታውሱ ሕዝቦች አንቀጾችን በእርግጥ ዘርዝረናል፡፡

Tamilce: 

(நபியே!) இது உம் இறைவனின் நேரான பாதையாகும். நல்லுபதேசம் பெறும் மக்களுக்கு (நமது) வசனங்களை திட்டமாக விவரித்து விட்டோம்.

Korece: 

이것이 그대 주님의 바른 길이라 백성을 위해 계시를 내렸 으니 그들이 이를 상기하기 위함 이라

Vietnamca: 

Đây là con đường thẳng tắp (chính đạo) của Thượng Đế của Ngươi (hỡi Thiên Sứ). Quả thật, TA đã giải trình rõ ràng các Lời Mặc Khải (của TA) cho đám người biết lưu tâm.