
lâ yesteṭî`ûne naṣrahüm vehüm lehüm cündüm muḥḍarûn.
Arapça:
لَا يَسْتَطِيعُونَ نَصْرَهُمْ وَهُمْ لَهُمْ جُندٌ مُّحْضَرُونَ
Türkçe:
Oysaki, o ilahlar bunlara yardım edemezler. Tam aksine, bunlar, o ilahlara hizmet eden ordular durumundadır.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onların, onlara yardıma güçleri yetmez. Kendileri ise onlar için bazı askerlerdir.
Diyanet Vakfı:
Halbuki ilahların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri bunlar için yardıma hazır askerlerdir.
İngilizce:
They have not the power to help them: but they will be brought up (before Our Judgment-seat) as a troop (to be condemned).
Fransızca:
Celles-ci ne pourront pas les secourir, elles formeront au contraire une armée dressée contre eux.
Almanca:
Sie können ihnen nicht beistehen. Und sie (die Muschrik) sind für sie (ihre Gottheiten) vorgeführte Gehilfen.
Rusça:
Они не могут помочь им, хотя они являются для них готовым войском (язычники готовы сражаться за своих идолов, или идолы будут в Последней жизни готовым войском против язычников).
Açıklama:
