
venüfiḫa fi-ṣṣûri feiẕâ hüm mine-l'ecdâŝi ilâ rabbihim yensilûn.
Türkçe:
Sûra üfürülmüştür! Bak, işte kabirlerden, Rablerine doğru akın akın gidiyorlar.
İngilizce:
The trumpet shall be sounded, when behold! from the sepulchres (men) will rush forth to their Lord!
Fransızca:
Et on soufflera dans la Trompe, et voilà que, des tombes, ils se précipiteront vers leur Seigneur,
Almanca:
Und es wurde in As-sur geblasen, sogleich eilen sie von den Gräbern zu ihrem HERRN.
Rusça:
Протрубят в Рог, и вот они устремляются к своему Господу из могил.
Arapça:
وَنُفِخَ فِي الصُّورِ فَإِذَا هُم مِّنَ الْأَجْدَاثِ إِلَىٰ رَبِّهِمْ يَنسِلُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sûr'a üfürülmüştür, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar.
Diyanet Vakfı:
Nihayet Sur'a üfürülecek. Bir de bakarsın ki onlar kabirlerinden kalkıp koşarak Rablerine giderler.

ḳâlû yâ veylenâ mem be`aŝenâ mim merḳadinâ. hâẕâ mâ ve`ade-rraḥmânü veṣadeḳa-lmürselûn.
Türkçe:
Şöyle diyecekler: "Vay başımıza gelene! Kim kaldırdı bizi mezarımızdan? Rahman'ın vaat ettiği işte bu! Peygamberler doğru söylemişler."
İngilizce:
They will say: "Ah! Woe unto us! Who hath raised us up from our beds of repose?"... (A voice will say:) "This is what (Allah) Most Gracious had promised. And true was the word of the messengers!"
Fransızca:
en disant : "Malheur à nous ! Qui nous a ressuscités de là ou nous dormions ? " C'est ce que le Tout Miséricordieux avait promis; et les Messagers avaient dit vrai.
Almanca:
Sie sagten: "Unser Untergang! Wer erweckte uns von unserer Liegestätte auf?! Dies ist, was Der Allgnade Erweisende androhte. Und die Gesandten waren wahrhaftig."
Rusça:
Они скажут: "О горе нам! Кто поднял нас с места, где мы спали?" Это - то, что обещал Милостивый, и посланники говорили правду".
Arapça:
قَالُوا يَا وَيْلَنَا مَن بَعَثَنَا مِن مَّرْقَدِنَا ۜ ۗ هَٰذَا مَا وَعَدَ الرَّحْمَٰنُ وَصَدَقَ الْمُرْسَلُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar: "Eyvah başımıza gelenlere! Mezarımızdan bizi kim kaldırdı? O Rahmân'ın vaad buyurduğu işte bu imiş. Gönderilen peygamberler de doğru söylemişler" derler.
Diyanet Vakfı:
(İşte o zaman:) Eyvah, eyvah! Bizi kabrimizden kim kaldırdı? Bu, Rahman'ın vadettiğidir. Peygamberler gerçekten doğru söylemişler! derler.

in kânet illâ ṣayḥatev vâḥideten feiẕâ hüm cemî`ul ledeynâ muḥḍarûn.
Türkçe:
Topu topu korkunç titreşimli bir tek ses. Ve bakmışsın, hepsi birden huzurumuzda divan durmaktadır.
İngilizce:
It will be no more than a single Blast, when lo! they will all be brought up before Us!
Fransızca:
Ce ne sera qu'un seul Cri, et voilà qu'ils seront tous amenés devant Nous.
Almanca:
Es war nichts anderes als ein einziger Schrei, sogleich wurden allesamt Uns vorgeführt.
Rusça:
Будет один только глас, и все они будут собраны у Нас.
Arapça:
إِن كَانَتْ إِلَّا صَيْحَةً وَاحِدَةً فَإِذَا هُمْ جَمِيعٌ لَّدَيْنَا مُحْضَرُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Başka değil, sadece bir tek çığlık olmuş, derhal hepsi toplanmış huzurumuza getirilmişlerdir.
Diyanet Vakfı:
Olan müthiş bir sesten ibarettir. Bunun üzerine onların hepsi hemen huzurumuzda hazır bulunurlar.

felyevme lâ tużlemü nefsün şey'ev velâ tüczevne illâ mâ küntüm ta`melûn.
Türkçe:
O gün hiçbir canlıya, hiçbir şekilde haksızlık edilmez. Sizler, sadece yapıp ettiklerinizin karşılığı olarak cezalandırılırsınız.
İngilizce:
Then, on that Day, not a soul will be wronged in the least, and ye shall but be repaid the meeds of your past Deeds.
Fransızca:
Ce jour-là, aucune âme ne sera lésée en rien. Et vous ne serez rétribués que selon ce que vous faisiez.
Almanca:
An dem Tag wird keiner Seele etwas unterschlagen, und euch wird nur das vergolten, was ihr zu tun pflegtet.
Rusça:
Сегодня ни одной душе не будет причинено никакой несправедливости, и вам воздастся только за то, что вы совершали.
Arapça:
فَالْيَوْمَ لَا تُظْلَمُ نَفْسٌ شَيْئًا وَلَا تُجْزَوْنَ إِلَّا مَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Artık bugün hiç kimseye zerre kadar zulmedilmez. Ancak yaptıklarınızın cezasını çekeceksiniz.
Diyanet Vakfı:
O gün hiçbir kimse en ufak bir haksızlığa uğramaz. Siz orada ancak yaptıklarınızın karşılığını alırsınız.
Sayfalar
