Nuzul 4713

vefî mûsâ iẕ erselnâhü ilâ fir`avne bisülṭânim mübîn.

Türkçe:
Mûsa'da da. Biz onu açık bir kanıtla Firavun'a gönderdik.
İngilizce:
And in Moses (was another Sign): Behold, We sent him to Pharaoh, with authority manifest.
Fransızca:
[Il y a même un signe]: en Moïse quand Nous l'envoyâmes, avec une preuve évidente, vers Pharaon.
Almanca:
Und mit Musa (gab es eine Aya), als WIR ihn zu Pharao mit einem deutlichen Beweis entsandten.
Rusça:
Знамение было и в рассказе о Мусе (Моисее). Вот Мы отправили его к Фараону с явным доводом.
Arapça:
وَفِي مُوسَىٰ إِذْ أَرْسَلْنَاهُ إِلَىٰ فِرْعَوْنَ بِسُلْطَانٍ مُّبِينٍ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Musa'nın kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu apaçık bir delille Firavun'a göndermiştik.
Diyanet Vakfı:
Musa'da da (ibretler vardır). Onu apaçık bir delil ile Firavun'a göndermiştik.
Nuzul 4713 beslemesine abone olun.