
veaḳbele ba`ḍuhüm `alâ ba`ḍiy yetesâelûn.
Arapça:
وَأَقْبَلَ بَعْضُهُمْ عَلَىٰ بَعْضٍ يَتَسَاءَلُونَ
Türkçe:
Birbirlerine dönerek bir şeyler sorup duruyorlar.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar, birbirine dönmüş soruşuyorlar.
Diyanet Vakfı:
(İşte bu duruma düştükleri vakit) onlardan bir kısmı, diğerlerine yönelir, birbirlerini sorumlu tutmaya çalışırlar.
İngilizce:
And they will turn to one another, and question one another.
Fransızca:
et les uns se tourneront vers les autres s'interrogeant mutuellement;
Almanca:
Und die einen von ihnen wandten sich zu den anderen hin und fragten,
Rusça:
Они будут обращаться друг к другу с вопросами.
Açıklama:
