Arapça:
كَلَّا إِنَّهُ تَذْكِرَةٌ
Çeviriyazı:
kellâ innehû teẕkirah.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hayır, hayır, O kur'ân kuşkusuz bir öğüttür.
Diyanet İşleri:
Hayır; şüphesiz bu Kuran bir öğüttür.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Gerçekten de Kur'an, bir öğüttür.
Şaban Piriş:
Gerçek şu ki bu bir öğüttür.
Edip Yüksel:
Doğrusu, bu bir öğüttür.
Ali Bulaç:
Gerçek (şu ki), o (Kur'an,) elbette bir öğüttür.
Suat Yıldırım:
Hayır! Gerçekten bu bir öğüttür, bir uyarıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(54-55) Yok yok. Şüphesiz ki, o, bir öğüttür. Artık kim dilerse onu okuyarak öğüt alır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Hayır, iş, sandıkları gibi değil! O bir öğüt verici/bir düşündürücüdür.
Bekir Sadak:
Evet, Biz onu, parmak uclarina varincaya kadar butun incelikleriyle yeniden yapmaya kadiriz.
İbni Kesir:
Hayır, muhakkak ki o, bir öğüttür.
Adem Uğur:
Asla (düşündükleri gibi değil)! Bilsinler ki bu, gerçekten bir ikazdır!
İskender Ali Mihr:
Hayır, muhakkak ki O, bir Zikir´dir (Öğüt´tür).
Celal Yıldırım:
Hayır, o gerçekten bir öğüttür.
Tefhim ul Kuran:
Gerçek (şu ki), o (Kur´an), elbette bir öğüttür.
Fransızca:
Ah ! Non ! Ceci est vraiment un Rappel.
İspanyolca:
¡No! Es un Recuerdo,
İtalyanca:
No, in verità questo è un Monito.
Almanca:
Nein! Gewiß, er ist eine Ermahnung.
Çince:
真的,这《古兰经》确是一个教诲!
Hollandaca:
Volstrekt niet. Waarlijk, dit is eene toereikende waarschuwing;
Rusça:
Но нет! Это есть Назидание.
Somalice:
Waxaa sugan in Quraanku waana yahay.
Swahilice:
Hasha! Kwa hakika huu ni ukumbusho!
Uygurca:
ياق، مۇقەررەركى، ئۇ (يەنى قۇرئان) ۋەز - نەسىھەتتۇر (ئۇلار ئۆزلىرىنىڭ بەختىيار بولۇشىنى كۆزلەيدىغان بولسا، قۇرئان ئۇلارنىڭ ۋەز - نەسىھەت ئېلىشىغا يېتەرلىكتۇر)
Japonca:
いや,これは正に訓戒である。
Arapça (Ürdün):
«كلا» استفتاح «إنه» أي القرآن «تذكرة» عظة.
Hintçe:
हाँ हाँ बेशक ये (क़ुरान सरा सर) नसीहत है
Tayca:
เปล่ามิได้! แท้จริงนั่นคือข้อเตือนสติ
İbranice:
הקוראן הוא הזהרה
Hırvatça:
Uistinu! Kur'an je opomena,
Rumence:
Ba nu, căci aceasta este numai o Amintire,
Transliteration:
Kalla innahu tathkiratun
Türkçe:
Hayır, iş, sandıkları gibi değil! O bir öğüt verici/bir düşündürücüdür.
Sahih International:
No! Indeed, the Qur'an is a reminder
İngilizce:
Nay, this surely is an admonition:
Azerbaycanca:
Xeyr, bu (Qur’an) bir öyüd-nəsihətdir!
Süleyman Ateş:
Hayır (iyi bilsinler ki) o (Kur'an) bir ikazdır.
Diyanet Vakfı:
Asla (düşündükleri gibi değil)! Bilsinler ki bu, gerçekten bir ikazdır!
Erhan Aktaş:
Hayır! Kuşkusuz, o bir öğüttür.
Kral Fahd:
Asla (düşündükleri gibi değil)! Bilsinler ki bu, gerçekten bir ikazdır!
Hasan Basri Çantay:
Gerçek, o (Kur´an) hiç şüphesiz bir öğüddür.
Muhammed Esed:
Aslında bu bir öğüttür;
Gültekin Onan:
Gerçek (şu ki), o (Kuran,) elbette bir öğüttür.
Ali Fikri Yavuz:
Hayır, zannettikleri gibi değil, Muhakkak O Kur’an (Allah’dan) bir öğüddür.
Portekizce:
Qual! Sabei que (o Alcorão) é uma admoestação.
İsveççe:
Nej, detta är en påminnelse,
Farsça:
این چنین نیست [که نامه سرگشاده ای از سوی ما به آنان رسد] ، بلکه بی تردید این قرآن تذکر و هشداری است [که برای جهانیان کافی است.]
Kürtçe:
با پەشیمان بنەوە بە ڕاستی قورئان پەند وئامۆژگاریە
Özbekçe:
Йўқ! Албатта у(Қуръон) эслатмадир.
Malayca:
Ketahuilah! Sesungguhnya Al-Quran itu adalah satu peringatan (yang sangat besar pengajarannya);
Arnavutça:
Ai (Kur’ani), në të vërtetë, është këshillë,
Bulgarca:
Ала не! Той [- Коранът] е поучение.
Sırpça:
Уистину! Кур'ан је опомена,
Çekçe:
Však pozor! Toto jest připomenutí,
Urduca:
ہرگز نہیں، یہ تو ایک نصیحت ہے
Tacikçe:
Оре, ки ин Қуръон пандест,
Tatarca:
Юк, Коръән уенчык түгел, бәлки ул Коръән гакыллы кешеләр өчен хакыйкый көчле вәгазьдер.
Endonezyaca:
Sekali-kali tidak demikian halnya. Sesungguhnya Al Quran itu adalah peringatan.
Amharca:
ይከልከሉ፡፡ እርሱ (ቁርኣን) መገሠጫ ነው፡፡
Tamilce:
அவ்வாறல்ல. (-இந்த குர்ஆன் சூனியமும் அல்ல, மனிதர்களின் கூற்றும் அல்ல. மாறாக,) நிச்சயமாக இது ஒரு நல்லுபதேசமாகும்.
Korece:
실로 이것이 교훈이니
Vietnamca:
Không, (Qur’an) quả thật là một sự nhắc nhở.
Ayet Linkleri: