Arapça:
عَلَيْهَا تِسْعَةَ عَشَرَ
Çeviriyazı:
`aleyhâ tis`ate `aşer.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Üzerinde ondokuz (melek) vardır.
Diyanet İşleri:
Orada ondokuz bekçi vardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
On dokuz memuru vardır.
Şaban Piriş:
Üzerinde on dokuz (melek) vardır.
Edip Yüksel:
Üzerinde ondokuz vardır.
Ali Bulaç:
Onun üzerinde ondokuz vardır.
Suat Yıldırım:
Üzerinde on dokuz görevli vardır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onun üzerinde ondokuz (bekçi) vardır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Üzerinde ondokuz vardır onun.
Bekir Sadak:
74:32
İbni Kesir:
Onun üzerinde ondokuz vardır.
Adem Uğur:
Üzerinde ondokuz (muhafız melek) vardır.
İskender Ali Mihr:
Onun üzerinde 19 vardır.
Celal Yıldırım:
Üzerinde 19 (bekçi) vardır.
Tefhim ul Kuran:
Onun üzerinde ondokuz vardır.
Fransızca:
Ils sont dix neuf à y veiller.
İspanyolca:
Hay diecinueve que lo guardan.
İtalyanca:
Gli stanno a guardia diciannove [angeli].
Almanca:
Über ihr sind neunzehn.
Çince:
管理它的,共计十九名。
Hollandaca:
Negentien engelen zijn daarover geplaatst.
Rusça:
Их (ангелов) над ней - девятнадцать.
Somalice:
waxaana kor jooga (ka shaqeeya) sagaal iyo toban malag (ama saf).
Swahilice:
Juu yake wapo kumi na tisa.
Uygurca:
ئۇنىڭغا 19 پەرىشتە مۇئەككەلدۇر
Japonca:
その上には19(の天使が看守る)。
Arapça (Ürdün):
«عليها تسعة عشر» ملكا خزنتها قال بعض الكفار وكان قويا شديد البأس أنا أكفيكم سبعة عشر واكفوني أنتم اثنين قال تعالى:
Hintçe:
उस पर उन्नीस (फ़रिश्ते मुअय्यन) हैं
Tayca:
เหนือมันมีมะลาอิกะฮฺสิบเก้าท่าน
İbranice:
תשעה עשר (מלאכים חזקים) מופקדים עליה
Hırvatça:
nad njim su devetnaesterica.
Rumence:
iar asupra lui sunt nouăsprezece (păzitori).
Transliteration:
AAalayha tisAAata AAashara
Türkçe:
Üzerinde ondokuz vardır onun.
Sahih International:
Over it are nineteen [angels].
İngilizce:
Over it are Nineteen.
Azerbaycanca:
Onun üstündə on doqquz (nəfər gözətçi mələk) vardır.
Süleyman Ateş:
Üzerinde ondokuz (muhafız) vardır.
Diyanet Vakfı:
Üzerinde ondokuz (muhafız melek) vardır.
Erhan Aktaş:
Onun üzerinedir on dokuz!
Kral Fahd:
Üzerinde on dokuz (muhafız melek) vardır.
Hasan Basri Çantay:
Üzerinde on dokuz (melek) vardır.
Muhammed Esed:
Onun üzerinde ondokuz (güç) vardır.
Gültekin Onan:
Onun üzerinde ondokuz vardır.
Ali Fikri Yavuz:
Üzerinde ondokuz melek var.
Portekizce:
Guardado por dezenove.
İsveççe:
Nitton [väktare vakar] över den.
Farsça:
بر آن نوزده نفر [موکّل] گمارده اند
Kürtçe:
نۆزدە فریشتە ئەوەتان بە سەریەوە
Özbekçe:
Унинг устида ўн тўққизта (фаришта) бордир.
Malayca:
Pengawal dan penjaganya adalah sembilan belas (malaikat).
Arnavutça:
mbikëqyrës të tij (Skëterrës) janë nëntëmbëdhjetë (engjëj). –
Bulgarca:
Пазят я деветнадесет [ангели].
Sırpça:
над њим су деветнаесторица.
Çekçe:
a devatenáct andělů nad ním bdí.
Urduca:
انیس کارکن اُس پر مقرر ہیں
Tacikçe:
Нуздаҳ фаришта бар он вазифадоранд.
Tatarca:
Ул сакарда унтугыз ґәзаб фәрештәләре бардыр. "Мөшрикләр бу сүзне ишеткәч: "Ґәзаб фәрештәләре унтугыз гына булгач без аларга каршы тора алырбыз, алар безне ґәзаб кыла алмаслар", – диделәр.
Endonezyaca:
Dan di atasnya ada sembilan belas (malaikat penjaga).
Amharca:
በእርሷም ላይ አሥራ ዘጠኝ (ዘበኞች) አሉባት፡፡
Tamilce:
அதன் மீது பத்தொன்பது வானவர்கள் (காவலுக்கு) இருப்பார்கள்.
Korece:
그 위에는 열 아홉이 있노라
Vietnamca:
Cai quản nó có mười chín (Thiên Thần).
Ayet Linkleri: