Arapça:
أَنِ اغْدُوا عَلَىٰ حَرْثِكُمْ إِن كُنتُمْ صَارِمِينَ
Çeviriyazı:
eni-gdû `alâ ḥarŝiküm in küntüm ṣârimîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Haydi, devşirecekseniz erkenden ekininize gidin diye.
Diyanet İşleri:
Sabah erken: "Ürünlerinizi devşirecekseniz erken çıkın" diye birbirlerine seslendiler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Mahsulünüzü kesip devşirecekseniz erkence koşun, gidin.
Şaban Piriş:
Mahsulü toplayacaksanız, erkenden yola çıkın!
Edip Yüksel:
Devşirecekseniz, haydi ekinlerinize erken varın.
Ali Bulaç:
Eğer ürününüzü devşirecekseniz erkence kalkıp-çıkın.
Suat Yıldırım:
Onlar ise olup bitenden habersiz, neşeli neşeli birbirlerine seslendiler: “Haydi, mâdem devşireceksiniz, çabuk ekininizin başına!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
(22-23) «Eğer kesip devşirecek iseniz (bostanınıza) sabahleyin erken varınız.» Artık aralarında gizlice söyleşerek gidiverdiler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Hadi, eğer biçecekseniz ekininize erken gidin.
Bekir Sadak:
Ortancalari: «Ben size Allah´i anmaniz gerekmez mi? dememis miydim?» dedi.
İbni Kesir:
Mahsullerinizi devşirecekseniz erkence çıkın, diye.
Adem Uğur:
Madem devşireceksiniz, hadi erkenden mahsülünüzün başına gidin! diye.
İskender Ali Mihr:
Eğer devşirecekseniz, tarlanıza sabah erken gidin!
Celal Yıldırım:
Devşirecekseniz, haydi durmayın erkenden ürünlerinizin başına gidiniz !
Tefhim ul Kuran:
«Eğer ürününüzü devşirecekseniz erkence kalkın, çıkın.»
Fransızca:
"Partez tôt à votre champ si vous voulez le récolter".
İspanyolca:
«¡Vamos temprano a nuestro campo, si queremos coger los frutos!»
İtalyanca:
«Andate di buonora alla vostra piantagione, se volete raccogliere».
Almanca:
"Geht in der Frühe zu eurem Ackerland, solltet ihr Aberntende sein."
Çince:
你们当在早晨到园里去,如果你们要想收获。
Hollandaca:
Ga vroeg naar uwe beplanting, indien gij voornemens zijt de vruchten daarvan te verzamelen.
Rusça:
"Ступайте на вашу пашню, если вы хотите сорвать плоды!"
Somalice:
iyagoo leh kallaha oo beerta goosta.
Swahilice:
Ya kwamba nendeni kondeni mwenu ikiwa mnataka kuvuna.
Uygurca:
ئۇلار: «ئەگەر (مېۋىلەرنى) ئۈزمەكچى بولساڭلار باغقا بېرىڭلار» دەپ، ئەتىگەندە بىر - بىرىنى توۋلاشتى
Japonca:
「もし収穫するのならあなたがたの畑に急ぎましょう。」
Arapça (Ürdün):
«أن اغدوا على حرثكم» غلتكم تفسير لتنادوا، أو أن مصدرية أي بأن «إن كنتم صارمين» مريدين القطع وجواب الشرط دل عليه ما قبله.
Hintçe:
कि अगर तुमको फल तोड़ना है तो अपने बाग़ में सवेरे से चलो
Tayca:
จงเข้าไปในสวนของพวกท่านในตอนเช้าตรู่เถิด หากพวกท่านต้องการจะเก็บผลไม้
İbranice:
השכימו אל הגן אם ברצונכם לקטוף
Hırvatça:
"Poranite do zasada svoga ako ga mislite obrati!"
Rumence:
“Plecaţi devreme la ogor, de sunteţi cu adevărat culegători.”
Transliteration:
Ani ighdoo AAala harthikum in kuntum sarimeena
Türkçe:
"Hadi, eğer biçecekseniz ekininize erken gidin."
Sahih International:
[Saying], "Go early to your crop if you would cut the fruit."
İngilizce:
Go ye to your tilth (betimes) in the morning, if ye would gather the fruits.
Azerbaycanca:
Əgər (məhsul) yığacaqsınızsa, bağınıza tez gedin!”
Süleyman Ateş:
Haydi devşirecekseniz erkenden ekininize gidin diye.
Diyanet Vakfı:
"Madem devşireceksiniz, hadi erkenden mahsülünüzün başına gidin!" diye.
Erhan Aktaş:
Eğer, ürününüzü toplayacaksanız, tarlanıza sabah erkenden gidin!
Kral Fahd:
Madem devşireceksiniz, hadi erkenden mahsûlünüzün başına gidin! diye
Hasan Basri Çantay:
«Devşirecekseniz erkence mahsulünüzü (devşirmiye) çıkın» diye.
Muhammed Esed:
"Meyve toplamak istiyorsanız erkenden tarlanıza gidin!"
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
“Haydin devşirecekseniz, ürününüzü toplamaya erken çıkın!”
Portekizce:
Ide aos vossos campos, se quereis colher!
İsveççe:
"Vi bör gå tidigt till trädgården om vi vill skörda [frukten]!"
Farsça:
که اگر قصد چیدن میوه دارید بامدادان به سوی کشتزار و باغتان حرکت کنید؛
Kürtçe:
(ووتیان) : کە ھەستن بچن بۆ سەر باخەکەتان ئەگەر ئەتانەوێ بیڕنن
Özbekçe:
«Агар терадиган бўлсангиз, экинзорингизга эртароқ боринг», деб.
Malayca:
(Setengahnya berkata): "Pergilah pada pagi-pagi ke kebun kamu, kalau betul kamu mahu memetik buahnya".
Arnavutça:
“Nxitoni herët në kopshtin tuaj, nëe doni t’i tuboni frutet!”
Bulgarca:
“Тръгнете към своята реколта в зори, ако ще берете!”
Sırpça:
„Пораните до своје њиве ако мислите да ја оберете!“
Çekçe:
'Pojďme časně na svá pole, abychom všechno sklidili!'
Urduca:
کہ اگر پھل توڑنے ہیں تو سویرے سویرے اپنی کھیتی کی طرف نکل چلو
Tacikçe:
«Агар мехоҳед, мева бичинед, бомдодон ба киштзори худ биравед!»
Tatarca:
Бакчагызга иртәрәк барыгыз, әгәр җимешләрегезне кисеп җыярга теләсәгез.
Endonezyaca:
"Pergilah diwaktu pagi (ini) ke kebunmu jika kamu hendak memetik buahnya".
Amharca:
«ቆራጮች እንደ ኾናችሁ በእርሻቸሁ ላይ ማልዱ» በማለት፡፡
Tamilce:
அதாவது, நீங்கள் உங்கள் விவசாய நிலத்திற்கு காலையில் செல்லுங்கள், நீங்கள் (உங்கள் தோட்டத்தின் கனிகளை) அறுவடை செய்பவர்களாக இருந்தால் (என்று அவர்கள் தங்களுக்குள் கூறிக் கொண்டனர்).
Korece:
과일을 수확코자 한다면 아 침 일찍 과수원으로 나가라 하니
Vietnamca:
“Nếu các người muốn hái trái thì hãy mau ra vườn cho sớm!”
Ayet Linkleri: