Arapça:
وَلَقَدْ أُوحِيَ إِلَيْكَ وَإِلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِكَ لَئِنْ أَشْرَكْتَ لَيَحْبَطَنَّ عَمَلُكَ وَلَتَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَ
Çeviriyazı:
veleḳad ûḥiye ileyke veile-lleẕîne min ḳablik. lein eşrakte leyaḥbeṭanne `amelüke veletekûnenne mine-lḫâsirîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Andolsun ki, sana da, senden öncekilere de şu vahyedildi: "Yemin ederim ki, eğer şirk koşarsan bütün çalışmaların boşa gider ve mutlaka kendine yazık edenlerden olursun."
Diyanet İşleri:
And olsun ki sana da, senden önceki peygamberlere de vahyolunmuştur: "And olsun, eğer Allah'a ortak koşarsan işlerin şüphesiz boşa gider ve hüsranda kalanlardan olursun."
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve andolsun ki sana ve senden öncekilere, gerçekten de şirk koşarsan yaptıklarını boşa çıkarırım ve elbette ziyana uğrayanlardan olursun diye vahyedildi.
Şaban Piriş:
Sana ve senden öncekilere: Eğer şirk koşarsan yaptıkların boşa gider ve hüsrana uğrayanlardan olursun, diye vahyolunmuştur.
Edip Yüksel:
Sana ve senden öncekilere şöyle vahyedilmiştir: ortak koşarsan, tüm yaptıkların boşa gider ve kaybedenlerden olursun
Ali Bulaç:
Andolsun, sana ve senden öncekilere vahyolundu (ki): "Eğer şirk koşacak olursan, şüphesiz amellerin boşa çıkacak ve elbette sen, hüsrana uğrayanlardan olacaksın.
Suat Yıldırım:
Hâlbuki sana da, senden önceki peygamberlere de şu gerçek vahyolunmuştur ki:“İyi dikkat et! Allah'a ortak koşarsan yaptığın bütün makbul işler boşa gider ve sen âhirette kaybedenlerden olursun!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
Andolsun ki, sana ve senden evvelkilere vahyolundu ki, eğer «(Allah´ın) Ortağı vardır,» dersen elbette amelin bâtıl olur ve elbette hüsrâna uğramışlardan olursun.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yemin olsun, sana da senden öncekilere de şu vahyedilmiştir: Eğer şirke saparsan amelin kesinlikle boşa çıkar ve mutlaka hüsrana düşenlerden olursun.
Bekir Sadak:
Inkar edenler, boluk boluk cehenneme surulur. Oraya vardiklarinda kapilari acilir
İbni Kesir:
Andolsun
Adem Uğur:
(Resûlüm!) Şüphesiz sana da senden öncekilere de şöyle vahyolunmuştur ki: Andolsun (bilfarz) Allah´a ortak koşarsan, işlerin mutlaka boşa gider ve hüsranda kalanlardan olursun!
İskender Ali Mihr:
Ve andolsun ki, sana ve senden öncekilere: "
Celal Yıldırım:
And olsun ki, sana da, senden önceki (peygamber)lere de şöyle vahyolundu: Eğer Allah´a ortak koşarsan, şüphen olmasın ki, amelin boşa gider ve zarara uğrayanlardan olursun.
Tefhim ul Kuran:
Andolsun, sana ve senden öncekilere vahyolundu (ki): «Eğer şirk koşacak olursan, şüphesiz senin amellerin boşa çıkacak ve elbette sen, hüsrana uğrayanlardan olacaksın.»
Fransızca:
En effet, il t'a été révélé, ainsi qu'à ceux qui t'ont précédé : "Si tu donnes des associés à Allah, ton oeuvre sera certes vaine; et tu seras très certainement du nombre des perdants.
İspanyolca:
A ti y a los que te precedieron se os ha revelado: «Si asocias a Alá otros dioses, tus obras serán vanas y serás, sí, de los que pierdan.
İtalyanca:
Invero a te e a coloro che ti precedettero è stato rivelato: «Se attribuirai associati [ad Allah], saranno vane le opere tue e sarai tra i perdenti.
Almanca:
Und gewiß, bereits wurde dir und denjenigen vor dir Wahy zuteil: "Würdest du Schirk ALLAH gegenüber betreiben, wird dein Tun unweigerlich zunichte werden, und du wirst doch von den Verlierern sein."
Çince:
你和你以前的人,都奉到启示说:如果你以物配主,则你的善功,必定无效,而你必定成为亏折者。
Hollandaca:
Nadat het u door openbaring is gezegd, en ook tot de profeten die vóór u waren, zeggende: Waarlijk, indien gij deelgenooten met God vereenigt, zullen al uwe werken zonder eenig nut wezen, en gij zult zekerlijk een van hen zijn, die te gronde gaan.
Rusça:
Тебе и твоим предшественникам уже было внушено: "Если ты станешь приобщать сотоварищей, то тщетными будут твои деяния и ты непременно окажешься одним из потерпевших убыток".
Somalice:
Waxa dhab ahaan loogu waxyoodayadiga iyo kuwii kaa horreeyeyba Nabiyow haddaad wax la wadaajisa (Eebe) waxaa buri camalkaaga, waxaadna ka mid noqon kuwa khasaaray.
Swahilice:
Na kwa yakini yamefunuliwa kwako na kwa walio kuwa kabla yako: Bila ya shaka ukimshirikisha Mwenyezi Mungu a'mali zako zitaanguka, na lazima utakuwa miongoni mwa wenye kukhasiri.
Uygurca:
ساڭا ۋە سەندىن ئىلگىرىكى (پەيغەمبەر) لەرگە: «ئەگەر سەن اﷲ قا شېرىك كەلتۈرسەڭ، سېنىڭ ئەمەلىڭ ئەلۋەتتە بىكار بولۇپ كېتىدۇ، سەن ئەلۋەتتە زىيان تارتقۇچىلاردىن بولۇپ قالىسەن، بەلكى يالغۇز اﷲ قا ئىبادەت قىلغىن ۋە شۈكۈر قىلغۇچىلاردىن بولغىن» دەپ ۋەھيى قىلىندى
Japonca:
われは既にあなたに啓示した。あなた以前の者たちに(啓示)したように。もしあなたが(邪神をわれに)配したならば,(現世における)あなたの行いは虚しいものになり,必ず失敗者となるのである。
Arapça (Ürdün):
«ولقد أوحيَ إليك وإلى الذين من قبلك» والله «لئن أشركت» يا محمد فرضا «ليحبطن عملك ولتكوننَّ من الخاسرين».
Hintçe:
और (ऐ रसूल) तुम्हारी तरफ और उन (पैग़म्बरों) की तरफ जो तुमसे पहले हो चुके हैं यक़ीनन ये वही भेजी जा की है कि अगर (कहीं) शिर्क किया तो यक़ीनन तुम्हारे सारे अमल अकारत हो जाएँगे और तुम तो ज़रूर घाटे में आ जाओगे
Tayca:
และโดยแน่นอน ได้มีวะฮียฺมายังเจ้า (มุฮัมมัด) และมายังบรรดานะบีก่อนหน้าเจ้าหากเจ้าตั้งภาคี (กับอัลลอฮฺ) แน่นอนการงานของเจ้าก็จะไร้ผล และแน่นอนเจ้าจะอยู่ในหมู่ผู้ขาดทุน
İbranice:
כבר נגלה לך ולאלה אשר היו לפניך, שאם תשתף (עם אלוהים,) טרחתך תהיה לשווא ותהיה מן המפסידים
Hırvatça:
A tebi, i onima prije tebe, objavljeno je: "Ako budeš druge Allahu u obožavanju pridruživao tvoja djela će sigurno propasti, a ti ćeš među gubitnicima biti."
Rumence:
Ţi s-a dezvăluit ţie şi celor dinaintea ta: “Dacă eşti închinător la idoli, truda ta va fi deşartă şi tu vei fi dintre cei pierduţi.
Transliteration:
Walaqad oohiya ilayka waila allatheena min qablika lain ashrakta layahbatanna AAamaluka walatakoonanna mina alkhasireena
Türkçe:
Yemin olsun, sana da senden öncekilere de şu vahyedilmiştir: Eğer şirke saparsan amelin kesinlikle boşa çıkar ve mutlaka hüsrana düşenlerden olursun.
Sahih International:
And it was already revealed to you and to those before you that if you should associate [anything] with Allah, your work would surely become worthless, and you would surely be among the losers."
İngilizce:
But it has already been revealed to thee,- as it was to those before thee,- "If thou wert to join (gods with Allah), truly fruitless will be thy work (in life), and thou wilt surely be in the ranks of those who lose (all spiritual good)".
Azerbaycanca:
(Ya Rəsulum!) Sənə və səndən əvvəlkilərə (keçmiş peyğəmbərlərə) belə vəhy olunmuşdur: “Əgər (Allaha) şərik qoşsan, bütün əməlin puça çıxacaq və mütləq ziyan çəkənlərdən olacaqsan!
Süleyman Ateş:
Sana ve senden öncekilere şöyle vahyedildi: "Andolsun, eğer (Allah'a) ortak koşarsan amelin boşa çıkar ve kaybedenlerden olursun!"
Diyanet Vakfı:
(Resulüm!) Şüphesiz sana da senden öncekilere de şöyle vahyolunmuştur ki: Andolsun (bilfarz) Allah'a ortak koşarsan, işlerin mutlaka boşa gider ve hüsranda kalanlardan olursun!
Erhan Aktaş:
Ant olsun ki, sana ve senden öncekilere şöyle vahyolundu: “Eğer Allah’a şirk(1) koşarsan şunu iyi bil ki bütün yaptıkların boşa gider ve hüsrana uğrayanlardan olursun.”
Kral Fahd:
Gerçektir ki, sana da senden öncekilere de vahyolunmuştur ki: "Eğer Allah'a şirk koşarsan, muhakkak bütün amelin boşa gider ve hüsrana uğrayanlardan olursun".
Hasan Basri Çantay:
Andolsun ki (Habîbim) sana da, senden evvelki (peygamberlere de (şu) vahyolunmuşdur: «Eğer (bilfarz Allaha) ortak tanırsan, celâlim hakkı için (bütün) amel (ve hareketler) in boşa gider ve muhakkak hüsrana düşenlerden olursun».
Muhammed Esed:
Halbuki, (ey insanoğlu,) sana ve senden önce yaşamış olanlara vahyedilmiştir ki Allah´tan başkasına ilahi sıfatlar yakıştırırsan bütün çabaların kesinlikle boşa gidecektir çünkü (öteki dünyada) mutlaka ziyana uğrayanlardan olacaksın.
Gültekin Onan:
Andolsun, sana ve senden öncekilere vahyolundu (ki): "
Ali Fikri Yavuz:
Gerçekten sana ve senden öncekilere şöyle vahy olundu:” - (Farz-ı muhal) eğer Allah’a eş koşarsan, muhakkak amelin boşa gider ve elbette hüsrana uğrayanlardan olursun.
Portekizce:
Já te foi revelado, assim como aos teus antepassados: Se idolatrares, certamente tornar-se-á sem efeito a tua obra, e tecontarás entre os desventurados.
İsveççe:
Men det har uppenbarats för dig liksom för dina föregångare att om någon sätter medhjälpare vid Guds sida skall allt vad han har åstadkommit [i denna värld] gå om intet och [i nästa liv] skall han höra till förlorarna.
Farsça:
بی تردید به تو و به کسانی که پیش از تو بوده اند، وحی شده است که اگر مشرک شوی، همه اعمالت تباه و بی اثر می شود و از زیانکاران خواهی بود.
Kürtçe:
سوێند بەخوا نیگا کراوە بۆ تۆ وەبۆ پێغەمبەرانی پێش تۆش ئەگەر ھاوبەش بۆ خوا دابنێیت بەڕاستی کردەوەت ھەڵدەوەشێتەوە وە بێگومان لەزەرەرمەندان دەبیت
Özbekçe:
Батаҳқиқ, сенга ва сендан олдин ўтганларга ҳам: «Агар ширк келтирсанг, албатта, амалинг беҳуда кетур ва, албатта, зиёнкорлардан бўлурсан.
Malayca:
Dan sesungguhnya telah diwahyukan kepadamu (wahai Muhammad) dan kepada Nabi- nabi yang terdahulu daripadamu: "Demi sesungguhnya! jika engkau (dan pengikut- pengikutmu) mempersekutukan (sesuatu yang lain dengan Allah) tentulah akan gugur amalmu, dan engkau akan tetap menjadi dari orang-orang yang rugi.
Arnavutça:
Me të vërtetë, të është shpallur ty edhe atyre (pejgamberëve) që kanë qenë para teje: “Nëse i përshkruan Perëndisë shok, me siguri do të të humbin punët tuaja dhe do të jesh ndër ata që janë shkatërruar”.
Bulgarca:
И вече се разкри на теб и на онези преди теб: “Ако съдружиш с Аллах, твоето дело пропада и ще бъдеш от губещите.
Sırpça:
А теби, и онима пре тебе, је објављено: „Ако би друга божанства поред Аллаха обожавао твоја дела би сигурно пропала, и сигурно би био међу страдалницима."
Çekçe:
A bylo již vnuknuto tobě i těm, kdož před tebou byli: 'Věru, budeš-li přidružovat, marné budou skutky tvé a budeš zajisté mezi těmi, kdož ztrátu utrpí.
Urduca:
(یہ بات تمہیں ان سے صاف کہہ دینی چاہیے کیونکہ) تمہاری طرف اور تم سے پہلے گزرے ہوئے تمام انبیاء کی طرف یہ وحی بھیجی جا چکی ہے کہ اگر تم نے شرک کیا تو تمہارا عمل ضائع ہو جائے گا اور تم خسارے میں رہو گے
Tacikçe:
Ба ту ва паёмбарони пеш аз ту ваҳй шудааст, ки агар ширк биёваред, амалҳоятон ночиз гардад ва худ аз зиёнкунандагон хоҳед буд.
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м, сиңа һәм синнән әүвәлге пәйгамбәрләргә вәхий ителде, әгәр Аллаһуга бернәрсәне шәрик-тиңдәш итсәгез, әлбәттә, гамәлләрегез батыл булыр иде вә үзегез дә һәлак булучылардан булыр идегез.
Endonezyaca:
Dan sesungguhnya telah diwahyukan kepadamu dan kepada (nabi-nabi) yang sebelummu. "Jika kamu mempersekutukan (Tuhan), niscaya akan hapuslah amalmu dan tentulah kamu termasuk orang-orang yang merugi.
Amharca:
ብታጋራ ሥራህ በእርግጥ ይታበሳል፡፡ በእርግጥም ከከሓዲዎቹ ትኾናለህ ማለት ወደ አንተም ወደእነዚያም ካንተ በፊት ወደነበሩት በእርግጥ ተወርዷል፡፡
Tamilce:
திட்டவட்டமாக உமக்கும் உமக்கு முன்னுள்ளவர்களுக்கும் வஹ்யி அறிவிக்கப்பட்ட(தாவ)து: “நீர் இணைவைத்தால் உமது அமல்கள் நாசமாகிவிடும். இன்னும், நீர் நஷ்டவாளிகளில் ஆகிவிடுவீர்.”
Korece:
그대 이전에도 그랬듯이 이 미 그대에게도 계시가 있었노라 만일 그대가 하나님과 더불어 다 른 신들을 섬긴다면 그대의 일은 헛수고가 되어 모든 것을 상실하 는 자 서열에 있게 되리라
Vietnamca:
Quả thật, Ngươi cũng như các vị (Sứ Giả) trước Ngươi đều đã được mặc khải rằng: “Nếu Ngươi tổ hợp (thần linh) cùng với Allah thì việc hành đạo của Ngươi sẽ trở nên vô nghĩa và Ngươi chắc chắn sẽ là một kẻ thất bại.”
Ayet Linkleri: