Arapça:
قَالَ لَوْ أَنَّ لِي بِكُمْ قُوَّةً أَوْ آوِي إِلَىٰ رُكْنٍ شَدِيدٍ
Çeviriyazı:
ḳâle lev enne lî biküm ḳuvveten ev âvî ilâ ruknin şedîd.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Lut dedi: "Ne olurdu size karşı bir kuvvetim olsaydı, ya da çok sarp bir yere sığınabilseydim."
Diyanet İşleri:
Keşke size yetecek bir kuvvetim olsa veya sağlam bir yere sığınsam dedi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Lut, size karşı koyacak gücüm, kuvvetim olsaydı, yahut da kuvvetli bir aşiretim olsaydı da ona sığınsaydım dedi.
Şaban Piriş:
Keşke size yetecek bir kuvvetim ya da sağlam bir topluluğa sığınabilseydim, dedi.
Edip Yüksel:
(Lut:) "Keşke size gücüm yetseydi veya güçlü dostlara sahip olsaydım," dedi.
Ali Bulaç:
Dedi ki: "Size yetecek gücüm olsaydı veya sağlam bir yere sığınabilseydim."
Suat Yıldırım:
“Keşke” dedi, “size karşı yetecek bir gücüm olsaydı veya pek sağlam bir kaleye dayansaydım!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
Dedi ki: «Eğer benim için size karşı bir kuvvet olsa idi veya şiddetli bir kal´aya iltica edecek olsa idim.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Dedi: "Ah, size karşı koyacak bir gücüm olsaydı yahut sağlam bir kaleye sığınabilseydim."
Bekir Sadak:
«Ey milletim! Olcuyu ve tartiyi tamami tamamina yapin
İbni Kesir:
Keşke size yetecek bir kuvvetim olsaydı. Veya sağlam bir yere sığınsaydım dedi.
Adem Uğur:
(Lût:) Keşke benim size karşı (koyacak) bir gücüm olsaydı veya güçlü bir kaleye sığınabilseydim! dedi.
İskender Ali Mihr:
(Lut (A.S) şöyle) dedi: “Keşke size karşı benim bir kuvvetim olsaydı veya ben, kuvvetli bir taraftara (muhkem bir yere) sığınsaydım.”
Celal Yıldırım:
Lût onlara dedi ki: «Ah, keşke size karşı yetecek bir gücüm olsaydı veya çok sağlam bir yere sığınabilseydim i»
Tefhim ul Kuran:
Dedi ki: «Size yetecek gücüm olsaydı veya sağlam bir yere sığınabilseydim.»
Fransızca:
Il dit : "[Ah ! ] si j'avais de la force pour vous résister ! ou bien si je trouvais un appui solide ! "
İspanyolca:
Dijo: «¡Ah! Si os pudiera... o si pudiera recurrir a un apoyo fuerte...»
İtalyanca:
Disse: «Se potessi disporre di forza contro di voi, se solo potessi trovare saldo appoggio...».
Almanca:
Er sagte: "Würde ich doch über Macht gegen euch verfügen oder könnte ich doch Beistand bei einem mächtigen Unterstützenden ersuchen!"
Çince:
他说:但愿我有能力抵抗你们,或退避到一个坚强的支柱。
Hollandaca:
Hij zeide: Indien ik kracht genoeg bezat, om u wederstand te bieden, of indien ik mijne toevlucht kon nemen tot een krachtigen steun, zou ik het zekerlijk doen.
Rusça:
Он сказал: "Если бы у меня была сила, чтобы одолеть вас! Если бы у меня была мощная опора!"
Somalice:
wuxuu yidhi Nabi Luudh haddaan xoog idiin leeyahay ama u dumi tiir adag (waan idin ciqaabi lahaa).
Swahilice:
Akasema: Laiti ningeli kuwa na nguvu kwenu, au nategemea kwenye nguzo yenye nguvu!
Uygurca:
لۇت ئېيتتى: «كاشكى مېنىڭ (سىلەرگە قارشى تۇرىدىغان) كۈچ قۇۋۋىتىم بولسا ئىدى، ياكى ئىلتىجا قىلىدىغان كۈچلۈك جەمەتىم بولسا ئىدى (چوقۇم سىلەرگە زەربە بەرگەن بولاتتىم)»
Japonca:
かれは(祈って)言った。「わたしに,あなたがたを押える力がありますよう。もしくは力強い支持にあずかることが出来ますように。」
Arapça (Ürdün):
«قال لو أن لي بكم قوة» طاقة «أو آوي إلى ركن شديد» عشيرة تنصرني لبطشت بكم فلما رأت الملائكة ذلك.
Hintçe:
लूत ने कहा काश मुझमें तुम्हारे मुक़ाबले की कूवत होती या मै किसी मज़बूत क़िले मे पनाह ले सकता
Tayca:
เขากล่าวว่า “หากว่าฉันมีกำลังปราบพวกท่าน หรือฉันหันไปพึ่งที่พักพิงอันแข็งแรง”
İbranice:
לוט אמר: ' אם רק היה לי הכוח לעצור אתכם או אם יכולתי להיעזר בבעל כוח חזק
Hırvatça:
"Kad bih samo imao kakvu moć nad vama", reče on, "ili da mogu kod zaštitnika snažnog utočište naći!"
Rumence:
El spuse: “Dacă aş avea putere să mă împotrivesc vouă, ori dacă aş găsi un sprijin temeinic!”
Transliteration:
Qala law anna lee bikum quwwatan aw awee ila ruknin shadeedin
Türkçe:
Dedi: "Ah, size karşı koyacak bir gücüm olsaydı yahut sağlam bir kaleye sığınabilseydim."
Sahih International:
He said, "If only I had against you some power or could take refuge in a strong support."
İngilizce:
He said: "Would that I had power to suppress you or that I could betake myself to some powerful support."
Azerbaycanca:
(Lut) dedi: “Kaş sizə çatan bir gücüm-qüvvətim olaydı, yaxud möhkəm bir arxaya söykənəydim (alınmaz bir qalaya və ya güclü bir qəbiləyə pənah apara biləydim)!”
Süleyman Ateş:
(Lut): "Keşke sizi savacak gücüm olsaydı, yahut da çok sarp bir kaleye sığınabilseydim!" dedi.
Diyanet Vakfı:
(Lut:) Keşke benim size karşı (koyacak) bir gücüm olsaydı veya güçlü bir kaleye sığınabilseydim! dedi.
Erhan Aktaş:
“Keşke size karşı bir gücüm olsaydı veya sağlam bir kaleye sığınabilseydim.” dedi.
Kral Fahd:
(Lût:) Keşke benim size karşı (koyacak) bir gücüm olsaydı veya güçlü bir kaleye sığınabilseydim! dedi.
Hasan Basri Çantay:
(Lût: «Ah), dedi, size (yetecek) bir kuvvetim olsaydı, yahud sarp bir kal´aya sığınabilseydim»!
Muhammed Esed:
"N´olurdu, size karşı koyabilecek gücüm olsaydı!" diye hayıflandı, "ya da sırtımı dayayabileceğim bir dayanak!"
Gültekin Onan:
Dedi ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Lût
Portekizce:
Disse: Quem me dera ter forças para resistir a vós ou encontrar um forte auxílio (contra vós)!
İsveççe:
[Lot] utbrast: "Om jag ändå hade varit stark nog att övermanna er eller hade ett mäktigt stöd att lita till!"
Farsça:
گفت: ای کاش برای مبارزه با شما قدرت و نیرویی داشتم یا به پناهگاهی استوار مأوی می گرفتم.
Kürtçe:
ووتی ئای خۆزگە لەبەرانبەر ئێوەدا ھێزێکم ببوایە یان پەنایەکی قایم ببوایە پەنام پێ ببردایە (ڕێگریم دەکردن)
Özbekçe:
У: «Қани энди сизларга қувватим етса эди ёки мустаҳкам ерга беркинсайдим», деди.
Malayca:
Nabi Lut berkata: "Kalaulah aku ada kekuatan untuk menentang kamu, atau aku dapat bertumpu ke sesuatu tempat bertahan yang kuat (dari penyokong-penyokong, tentulah aku akan membinasakan kamu)".
Arnavutça:
Ai tha: “Sikur unë të kisha fuqi (që t’ju dëboj) ose të mbështetesha në ndonjë fuqi të madhe, (do t’i mbroja mysafirët e mi).
Bulgarca:
Рече: “Ех, да имах сила над вас или да се осланях на здрава опора!...”
Sırpça:
„Када бих само имао какву снагу да вас одбијем“, рече он, „или да могу код снажног заштитника да нађем помоћ!“
Çekçe:
Odpověděl: 'Kéž bych měl dosti síly proti vám, či kéž bych se mohl utéci k opoře mocné!'
Urduca:
لوطؑ نے کہا "کاش میرے پاس اتنی طاقت ہوتی کہ تمہیں سیدھا کر دیتا، یا کوئی مضبوط سہارا ہی ہوتا کہ اس کی پناہ لیتا"
Tacikçe:
Лут гуфт: «Кош дар баробари шумо қудрате медоштам ва метавонистам ба такягоҳе устувор паноҳ бибарам!»
Tatarca:
Лут әйтте: "Әгәр минем сезгә куәтем җитсә иде, яки бер куәтле җәмәгатькә мөрәҗәгать итәргә көчем булса иде, әлбәттә, мин сезне ни эшләргә белер идем".
Endonezyaca:
Luth berkata: "Seandainya aku ada mempunyai kekuatan (untuk menolakmu) atau kalau aku dapat berlindung kepada keluarga yang kuat (tentu aku lakukan)".
Amharca:
«በእናንተ ላይ ለኔ ኀይል በኖረኝ ወይም ወደ ብርቱ ወገን ብጠጋ ኖሮ (የምሠራውን በሠራሁ ነበር)» አላቸው፡፡
Tamilce:
அவர் கூறினார்: “எனக்கு உங்களிடம் (சண்டையிட) பலம் இருக்க வேண்டுமே! அல்லது, (உங்களை எதிர்க்க) வலிமையான ஓர் ஆதரவாளரின் பக்கம் நான் ஒதுங்கவேண்டுமே!”
Korece:
이에 롯이 이르되 내게 너희를 제지할 수 있는 힘이 있거나 강력한 후원을 얻을 수 있다면 좋으련만 라고 말하니
Vietnamca:
(Lut) nói: “Giá như Ta có đủ sức mạnh để trừng trị các ngươi hoặc Ta sẽ nhờ đến một thế lực khác để trợ giúp.”
Ayet Linkleri: