Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

6

Sûredeki Ayet No: 

120

Ayet No: 

909

Sayfa No: 

143

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَذَرُوا ظَاهِرَ الْإِثْمِ وَبَاطِنَهُ ۚ إِنَّ الَّذِينَ يَكْسِبُونَ الْإِثْمَ سَيُجْزَوْنَ بِمَا كَانُوا يَقْتَرِفُونَ

Çeviriyazı: 

veẕerû żâhira-l'iŝmi vebâṭineh. inne-lleẕîne yeksibûne-l'iŝme seyüczevne bimâ kânû yaḳterifûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Günahın açığını da, gizlisini de bırakın! Günah kazananlar, yaptıklarının cezasını çekecekler.

Diyanet İşleri: 

Günahın açığını da gizlisini de bırakın. Günah kazananlar, kazandıklarına karşılık şüphesiz ceza göreceklerdir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Günahın açığa vurulanından da vazgeçin, gizli kalanından da. Günah kazananlar, kazançlarına karşılık cezalanacaklardır.

Şaban Piriş: 

Günahın açığını da gizlisini de bırakın. Günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka görecektir.

Edip Yüksel: 

Günahların açığını da gizlisini de bırakın. Günah kazananlar işlediklerinin karşılığını alacaklardır

Ali Bulaç: 

Günahın açıkta olanını da, gizlisini de terk edin. Çünkü günahı kazananlar, yüklenegeldikleri nedeniyle karşılık göreceklerdir.

Suat Yıldırım: 

Günahın açığını da bırakın, gizlisini de: Çünkü günah işleyenler elbette yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Günahın âşikâr olanını da, gizlicesini de bırakınız. Şüphesiz o kimseler ki günahı kazanırlar, elbette irtikab ettikleri şeyden dolayı cezalanacaklardır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Günahın açığını da bırakın, gizlisini de. Günah kazananlar yapıp ettiklerinin karşılığını yakında göreceklerdir.

Bekir Sadak: 

Allah kimi dogru yola koymak isterse onun kalbini Islamiyet´e acar, kimi de saptirmak isterse, goge yukseliyormus gibi, kalbini dar ve sikintili kilar. Allah Boylece, inanmayanlari kufur batakliginda birakir.

İbni Kesir: 

Günahın açığını da, gizlisini de bırakın. Çünkü günah kazananlar

Adem Uğur: 

Günahın açığını da gizlisini de bırakın! Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.

İskender Ali Mihr: 

Ve günahın açıkta olanını da, gizli olanını da terkedin. Muhakkak ki

Celal Yıldırım: 

Artık günahın açığını da, gizlisini de bırakın! Doğrusu onlar ki günah kazanırlar, kazandıklarının karşılığını göreceklerdir.

Tefhim ul Kuran: 

Günahın açıkta olanını da, gizlisini de terkedin. Çünkü günahı kazananlar, yüklenegeldikleri nedeniyle karşılık göreceklerdir.

Fransızca: 

évitez le péché apparent ou caché, (car) ceux qui acquièrent le péché seront rétribués selon ce qu'ils auront commis.

İspanyolca: 

Evitad el pecado, público o privado. Los que cometan pecado serán retribuidos conforme a su merecido.

İtalyanca: 

Lasciate la forma e la sostanza del peccato. Coloro che si caricano del peccato saranno compensati per quello che avranno guadagnato.

Almanca: 

Auch enthaltet euch das Äußere der Verfehlung sowie deren Inneres! Gewiß, denjenigen, die sich Verfehlungen erwerben, wird mit dem vergolten, was sie sich zu erwerben pflegten.

Çince: 

你们应当抛弃明显的和隐微的罪恶。作恶的人,将因他们的犯罪而受报应。

Hollandaca: 

Verlaat het binnenste en het buitenste der zonde; want zij die de zonde begaan, zullen de belooning ontvangen, naar hetgeen zij hebben verricht.

Rusça: 

Оставьте грехи очевидные и сокрытые. Воистину, те, которые совершают грех, получат воздаяние за то, что они совершали.

Somalice: 

Ka Taga Dambiga Muuqda iyo Kan Qarsoonba, kuwa Jasbada Dambigana waxaa laga Abaal marin waxay Kasbanayeen.

Swahilice: 

Na acheni dhambi zilizo dhaahiri na zilizo fichikana. Hakika wanao chuma dhambi watalipwa kwa waliyo kuwa wakiyachuma.

Uygurca: 

ئاشكارا ۋە يوشۇرۇن گۇناھلارنى تەرك ئېتىڭلار، شۈبھىسىزكى، گۇناھ قىلغۇچىلار ئۆز قىلمىشلىرى تۈپەيلىدىن (ئاخىرەتتە) جازاغا تارتىلىدۇ

Japonca: 

公然の罪も内密の罪も避けなさい。本当に罪を犯した者は,その行ったことに対し報いを受けるであろう。

Arapça (Ürdün): 

«وذروا» أُتركوا «ظاهر الإثم وباطنه» علانيته وسره والإثم قيل الزنا، وقيل كل معصية «إن الذين يكسبون الإثم سيُجزون» في الآخرة «بما كانوا يقترفون» يكتسبون.

Hintçe: 

(ऐ लोगों) ज़ाहिरी और बातिनी गुनाह (दोनों) को (बिल्कुल) छोड़ दो जो लोग गुनाह करते हैं उन्हें अपने आमाल का अनक़रीब ही बदला दिया जाएगा

Tayca: 

“และพวกเจ้าจงสละซึ่งบาปที่เปิดเผยและบาปที่ปกปิด แท้จริงบรรดาผู้ที่ขวนขวายกระทำสิ่งที่เป็นบาปกันอยู่นั้น พวกเขาจะได้รับการตอบแทน ตามที่พวกเขากระทำกัน”

İbranice: 

אל תחטאו בגלוי או בסתר, כי אלה אשר עשו החטא ייענשו בגלל החטא אשר עשו

Hırvatça: 

Okanite se i javnog i tajnog griješenja! Oni koji griješe sigurno će biti kažnjeni za ono što su zgriješili.

Rumence: 

Lepădaţi-vă de cele văzute şi cele nevăzute ale păcatului: cei care fac păcate vor fi răsplătiţi pentru ceea ce vor fi săvârşit.

Transliteration: 

Watharoo thahira alithmi wabatinahu inna allatheena yaksiboona alithma sayujzawna bima kanoo yaqtarifoona

Türkçe: 

Günahın açığını da bırakın, gizlisini de. Günah kazananlar yapıp ettiklerinin karşılığını yakında göreceklerdir.

Sahih International: 

And leave what is apparent of sin and what is concealed thereof. Indeed, those who earn [blame for] sin will be recompensed for that which they used to commit.

İngilizce: 

Eschew all sin, open or secret: those who earn sin will get due recompense for their "earnings."

Azerbaycanca: 

Günahın aşkarından da, gizlisindən də əl çəkin! Günah qazananlar etdikləri əməllərə görə cəzalandırılacaqlar!

Süleyman Ateş: 

Günahın açığını da, gizlisini de bırakın! Günah kazananlar, yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.

Diyanet Vakfı: 

Günahın açığını da gizlisini de bırakın! Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.

Erhan Aktaş: 

Günahın açığını da gizlisini de bırakın. Günah işleyenler, işledikleri günahın karşılığını göreceklerdir.

Kral Fahd: 

Günâhın açığını da gizlisini de bırakın. Zaten (hangisi olursa olsun) günâhı kazananlar, kazanmış oldukları günah yüzünden cezalandırılacaklardır.

Hasan Basri Çantay: 

Günâhın açığa çıkanını da, gizli kalanını da bırakın. Çünkü günâhı irtikâb edenler kazanmakda oldukları (o günâh) yüzünden cezalandırılacaklardır.

Muhammed Esed: 

Ama, ister açık ister gizli, günah işlemekten kaçının. Zira unutmayın ki, günah işleyenler kazandıkları yüzünden ceza göreceklerdir.

Gültekin Onan: 

Günahın açıkta olanını da, gizlisini de terkedin. Çünkü günahı kazananlar, yüklenegeldikleri nedeniyle karşılık göreceklerdir.

Ali Fikri Yavuz: 

Gizli ve aşikâr olan günahı bırakın. Çünkü günah kazananlar, kıyamette kazandıklarının cezasını muhakkak çekeceklerdir.

Portekizce: 

Fugi do pecado, tanto confesso como íntimo, porque aqueles que lucram como o pecado serão castigados pelo quehouverem lucrado.

İsveççe: 

Men avhåll er från att synda, oavsett om synden begås öppet eller i hemlighet. De som syndar skall straffas med det som svarar mot de synder som de begick.

Farsça: 

گناه آشکار و پنهان را رها کنید؛ قطعاً کسانی که مرتکب گناه می شوند به زودی در برابر آنچه همواره مرتکب می شدند، می ازات خواهند شد.

Kürtçe: 

لەگوناھی ئاشکراو نھێنی واز بھێنن بەڕاستی ئەوانەی کەگوناھـ دەکەن بە دەستی ئەنقەست بەزوویی تۆڵەیان لێ دەسەنرێت بەھۆی ئەو تاوانانەی دەیانکرد

Özbekçe: 

Ва ошкора ҳамда махфий гуноҳларни тарк қилинглар! Гуноҳ қилувчилар, албатта, қилган гуноҳларининг жазосини олурлар.

Malayca: 

Dan tinggalkanlah kamu dosa yang nyata dan yang tersembunyi. Kerana sesungguhnya orang-orang yang berusaha melakukan dosa, mereka akan dibalas dengan apa yang mereka telah lakukan.

Arnavutça: 

Lëreni mëkatet e hapta dhe të fshehta. Se, me të vërtetë, ata që kanë bërë mëkate, do të ndëshkohen për atë që kanë gaguar.

Bulgarca: 

Изоставете и явния грях, и скрития! Които придобият грях, ще им бъде въздадено за онова, което са придобили.

Sırpça: 

Оканите се и јавног и тајног грешења! Они који греше сигурно ће да буду кажњени за оно што су згрешили.

Çekçe: 

Vystříhejte se hříchu, ať skrytého či zjevného, neboť ti, kdož pášou hříchy, budou odměněni za to, co si vysloužili.

Urduca: 

تم کھلے گناہوں سے بھی بچو اور چھپے گناہوں سے بھی، جو لوگ گناہ کا اکتساب کرتے ہیں وہ اپنی اس کمائی کا بدلہ پاکر رہیں گے

Tacikçe: 

Ва гуноҳро, чӣ ошкор бошад ва чӣ пинҳон, тарк гӯед. Онон, ки гуноҳ мекунанд, ба ҷазои амалҳои худ хоҳанд расид!

Tatarca: 

Ий мөэминнәр! Гөнаһлы эшләрне күрсәтеп, эшләүне дә яшерен эшләүне дә куегыз, эшләмәгез! Гөнаһны кәсеп итүчеләр нинди юл белән кәсеп итсәләр дә гөнаһлары өчен тиздән җәза кылынырлар.

Endonezyaca: 

Dan tinggalkanlah dosa yang nampak dan yang tersembunyi. Sesungguhnya orang yang mengerjakan dosa, kelak akan diberi pembalasan (pada hari kiamat), disebabkan apa yang mereka telah kerjakan.

Amharca: 

የኃጢአትንም ግልጹንም ድብቁንም ተውዉ፡፡ እነዚያ ኃጢአትን የሚሠሩ፤ ይሠሩት በነበሩት ነገር በእርግጥ ይቀጣሉ፡፡

Tamilce: 

(நம்பிக்கையாளர்களே!) பாவத்தில் வெளிப்படையானதையும் அதில் மறைவானதையும் விட்டுவிடுங்கள். நிச்சயமாக பாவத்தை சம்பாதிப்பவர்கள் அவர்கள் செய்து கொண்டிருந்ததற்கு (தகுந்த) கூலி கொடுக்கப்படுவார்கள்.

Korece: 

보이는 죄악도 보이지 않는죄악도 모두 버리라 하였으니 저 지른 죄악은 그가 저지른 죄악으 로 보상을 발을 것이라

Vietnamca: 

Các ngươi (hỡi nhân loại) cứ tha hồ làm điều tội lỗi một cách công khai hay kín đáo. (Rồi đây), chắc chắn những kẻ làm điều tội lỗi sẽ được đáp trả xứng đáng cho những tội lỗi mà họ đã phạm.