Türkçe:
Bazıları kalkıp Ona karşı yalan yere şöyle tanıklık ettiler: "Biz Onun, 'Elle yapılmış bu tapınağı yıkacağım ve üç günde, elle yapılmamış başka bir tapınak kuracağım' dediğini işittik."
İngilizce:
And there arose certain, and bare false witness against him, saying,
Fransızca:
Alors quelques-uns se levèrent, qui portèrent un faux témoignage contre lui, disant:
Almanca:
Und etliche stunden auf und gaben falsch Zeugnis wider ihn und sprachen:
Rusça:
И некоторые, встав, лжесвидетельствовали против Него и говорили:
Arapça:
ثم قام قوم وشهدوا عليه زورا قائلين.
