Arapça:
فَإِن كَذَّبُوكَ فَقُل رَّبُّكُمْ ذُو رَحْمَةٍ وَاسِعَةٍ وَلَا يُرَدُّ بَأْسُهُ عَنِ الْقَوْمِ الْمُجْرِمِينَ
Çeviriyazı:
fein keẕẕebûke feḳur rabbüküm ẕû raḥmetiv vâsi`ah. velâ yüraddü be'sühû `ani-lḳavmi-lmücrimîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Eğer seni yalanladılarsa, de ki: "Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı da suçlu toplumdan geri çevrilmez."
Diyanet İşleri:
Seni yalanlarlarsa, "Rabbinizin rahmeti geniştir; O'nun azabı suçlu milletten geri çevrilemez" de.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Seni yalanlarlarsa hemen de ki: Rabbiniz geniş, engin bir rahmete sahiptir, fakat azabını da suçlu kavimden reddetmeye imkan yok.
Şaban Piriş:
Seni yalanlarlarsa: "Rabbiniz, geniş rahmet sahibidir; O’nun azabı ise günahkâr toplumdan geri çevrilemez" de!
Edip Yüksel:
Seni yalanlarlarsa: "Rabbiniz geniş rahmet sahibidir ve O'nun cezası suçlu toplumlardan geri çevrilemez," de.
Ali Bulaç:
Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: "Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. O’nun şiddetli çarpması, suçlu-günahkarlar topluluğundan geri çevrilemez."
Suat Yıldırım:
Eğer onlar seni yalancı sayarsa de ki: “Rabbinizin merhameti geniştir; fakat dilediği zaman O'nun satveti ve azabı, suçlu toplumdan geri çevrilemez.”
Ömer Nasuhi Bilmen:
İmdi seni tekzîp ederlerse de ki: «Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Fakat onun ikâbı da günahkâr olan bir gürûhtan reddedilemez.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Artık seni yalanlarlarsa şunu söyle: "Rabbiniz çok geniş bir rahmetin sahibidir. Ancak, O'nun azabı günaha batmışlar topluluğundan uzak tutulamaz."
Bekir Sadak:
Yetim malina, erginlik cagina erisene kadar en iyi seklin disinda yaklasmayin
İbni Kesir:
Seni yalanlarlarsa
Adem Uğur:
Eğer seni yalanlarlarsa de ki: Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Bununla beraber O´nun azabı, suçlular topluluğundan uzaklaştırılamaz.
İskender Ali Mihr:
Artık seni yalanlarlarsa, o zaman de ki: “Sizin Rabbiniz geniş bir rahmetin sahibidir ve O´nun azabı, mücrimler (suçlular) kavminden geri çevrilemez.”
Celal Yıldırım:
Eğer seni yalanlarlarsa, de ki: Rabbınız geniş rahmet sahibidir
Tefhim ul Kuran:
Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: «Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Onun şiddetli çarpması, suçlu günahkârlar topluluğundan geri çevrilemez.
Fransızca:
Puis, s'ils te traitent de menteur, alors dis : "Votre Seigneur est Détenteur d'une immense miséricorde cependant que Sa rigueur ne saura être détournée des gens criminels".
İspanyolca:
Si te desmienten, di: «Vuestro Señor es el Dueño de una inmensa misericordia, pero no se alejará Su rigor del pueblo pecador».
İtalyanca:
Se poi ti tacciano di menzogna, di': «Il vostro Signore possiede immensa misericordia, ma la Sua severità non potrà essere allontanata da un popolo empio».
Almanca:
Und sollten sie dich des Lügens bezichtigen, dann sag: "Euer HERR verfügt über allumfassende Gnade. Doch Seine Peinigung ist von den schwer verfehlenden Leuten nicht abhaltbar."
Çince:
如果他们否认你,你就说:你们的主,是有广大的慈恩的;但无人能替犯罪的民众抵抗他的刑罚。
Hollandaca:
Indien zij u van bedrog beschuldigen, zeg: Uw Heer is met eene uitgebreide genade bekleed, maar zijne gestrengheid zal van den booze niet kunnen worden afgewend.
Rusça:
Если они сочтут тебя лжецом, то скажи: "Ваш Господь обладает обширной милостью, но Его наказание невозможно отвратить от грешных людей".
Somalice:
Hadday ku Beeniyaan waxaad dhahdaa Eebihiin war Naxariis badane lagamana Celiyo Ciqaabtiisa qoomka Dambiilayaasha ah.
Swahilice:
Wakikukanusha basi wewe sema: Mola Mlezi wenu ni Mwenye rehema iliyo enea. Wala haizuiliki adhabu yake kwa watu wakhalifu.
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد!) ئەگەر ئۇلار (يەنى يەھۇدىيلار) سېنى ئىنكار قىلسا، سەن: «پەرۋەردىگارىڭلار (قىلمىشىڭلار ئۈچۈن، سىلەرنى ئالدىراپ جازالىمىغانلىقتىن) كەڭ رەھمەت ئىگىسىدۇر، (اﷲ نىڭ رەھمىتىگە مەغرۇر بولماڭلاركى) اﷲ نىڭ ئازابى گۇناھكار قەۋمدىن قايتۇرۇلمايدۇ» دېگىن
Japonca:
それでもかれらがあなたを虚言者であるとするなら,言ってやるがいい。「あなたがたの主は慈悲深い主で,凡てを包容なされる方である。だが不義の民は,かれの懲罰は免れられない。」
Arapça (Ürdün):
«فإن كذَّبوك» فيما جئت به «فقل» لهم «ربكم ذو رحمة واسعة» حيث لم يعاجلكم بالعقوبة وفيه تلطف بدعائهم إلى الإيمان «ولا يُرد بأسه» عذابه إذا جاء «عن القوم المجرمين».
Hintçe:
(ऐ रसूल) पर अगर वह तुम्हें झुठलाएं तो तुम (जवाब) में कहो कि (अगरचे) तुम्हारा परवरदिगार बड़ी वसीह रहमत वाला है मगर उसका अज़ाब गुनाहगार लोगों से टलता भी नहीं
Tayca:
หากพวกเขาปฏิเสธเจ้า ก็จงกล่าวเถิดว่าพระเจ้าของพวกเจ้านั้นเป็นผู้ทรงเอ็นดูเมตตาอันกว้างขวาง และการลงโทษของพระองค์นั้นจะไม่ถูกโต้กลับให้พ้นจากกลุ่มชนที่กระทำความผิด
İbranice:
ואם יתכחשו לדבריך, אמור, 'ריבונכם אמנם רב- רחמים, אך לא ימנע את עונשו מהאנשים הכופרים המכחשים
Hırvatça:
A ako ti oni ne budu vjerovali, ti reci: "Gospodar vaš je posjednik milosti neizmjerne, ali kazne Njegove ne bivaju pošteđeni ljudi prestupnici."
Rumence:
Spune-le, când te învinuiesc de minciună: “Domnul vostru are o milostivenie nesfârşită, însă urgia Sa nu va fi abătută de la poporul nelegiuit.”
Transliteration:
Fain kaththabooka faqul rabbukum thoo rahmatin wasiAAatin wala yuraddu basuhu AAani alqawmi almujrimeena
Türkçe:
Artık seni yalanlarlarsa şunu söyle: "Rabbiniz çok geniş bir rahmetin sahibidir. Ancak, O'nun azabı günaha batmışlar topluluğundan uzak tutulamaz."
Sahih International:
So if they deny you, [O Muhammad], say, "Your Lord is the possessor of vast mercy; but His punishment cannot be repelled from the people who are criminals."
İngilizce:
If they accuse thee of falsehood, say: "Your Lord is full of mercy all-embracing; but from people in guilt never will His wrath be turned back.
Azerbaycanca:
Əgər onlar səni yalançı hesab etsələr, de: “Rəbbiniz böyük mərhəmət sahibidir. Onun günahkar bir tayfaya (verəcəyi) əzabın da qarşısı alına bilməz!”
Süleyman Ateş:
Eğer seni yalanladılarsa, de ki: "Rabbiniz bol rahmet sahibidir. Fakat O'nun azabı da suçlu toplumdan geri çevrilmez (gazabı suçluların üzerine bir indi mi, onu kimse geri çeviremez)."
Diyanet Vakfı:
Eğer seni yalanlarlarsa de ki: Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı, suçlular topluluğundan uzaklaştırılamaz.
Erhan Aktaş:
Eğer seni yalanlarlarsa, de ki: “Rabb’iniz geniş rahmet sahibidir, ne var ki O’nun azâbı mücrim(1) halktan geri çevrilemez.”
Kral Fahd:
Eğer seni yalanlarlarsa de ki: Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı, suçlular topluluğundan uzaklaştırılamaz.
Hasan Basri Çantay:
Eğer (bunun üzerine) seni tekzîb ederlerse de ki: «Rabbiniz geniş bir rahmet saahibidir. Onun satvet (-ü kudret) i ise günahkârlar güruhundan (uzaklaşdırılıb) döndürülemez».
Muhammed Esed:
Ve eğer senin yalan söylediğini iddia ederlerse onlara de ki: "Rabbinizin rahmeti sonsuzdur; ama günaha batmış insanları cezalandırması da kaçınılmazdır".
Gültekin Onan:
Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Eğer getirdiğin hükümlerde seni tekzib ederlerse şöyle de:”-Rabbiniz geniş rahmet sahibidir
Portekizce:
Se te desmentirem, dize: Vosso Senhor é Clementíssimo; porém, Seu castigo, para os pecadores, jamais será contido.
İsveççe:
Om de kallar dig lögnare, svara då: "Er Herres barmhärtighet når överallt, men ingen kan skydda de obotfärdiga syndarna mot Hans straff."
Farsça:
اگر تو را تکذیب کردند، بگو: پروردگارمان صاحب رحمتی گسترده است، ولی عذاب او هم از گروه می رمان بازگردانده نخواهد شد.
Kürtçe:
ئەمجا ئەگەر باوەڕیان پێ نەکردیت ئەوا (پێیان) بڵێ پەروەردگارتان خاوەنی میھرەبانی فراوانە وە سزاو تۆڵەی ئەو (خوا کەھات) لەھۆزی تاوانباران ناگێڕدرێتەوە
Özbekçe:
Агар сени ёлғончига чиқарсалар: «Роббингиз кенг раҳмат соҳибидир, аммо Унинг азоби жиноятчи қавмлардан қайтарилмас», деб айт.
Malayca:
Kemudian jika mereka mendustakanmu (wahai Muhammad) maka katakanlah: "Tuhan kamu mempunyai rahmat yang luas melimpah-ruah, dan azab seksaNya tidak dapat ditolak dari kaum yang berdosa".
Arnavutça:
Nëse ata të përgënjeshtrojnë ty, thuaju: “Zoti juaj është pronar i mëshirës së gjerë, e ndëshkimi i Tij nuk pengohet nga populli mëkatarë”.
Bulgarca:
А ако те взимат за лъжец, кажи: “Вашият Господ е с всеобхватна милост, ала не ще бъде отклонено Неговото мъчение от престъпните хора.”
Sırpça:
А ако ти они не буду веровали, ти реци: „Господар ваш је поседник неизмерне милости, али казне Његове не бивају поштеђени људи грешници.“
Çekçe:
Prohlašují-li tě za lháře, rci: 'Pán váš sice vládne nesmírným milosrdenstvím, avšak přísnost Jeho nebude odvrácena od lidu hříšného.'
Urduca:
اب اگر وہ تمہیں جھٹلائیں تو ان سے کہہ دو کہ تمہارے رب کا دامن رحمت وسیع ہے اور مجرموں سے اس کے عذاب کو پھیرا نہیں جاسکتا
Tacikçe:
Агар туро дурӯғ бароранд, бигӯ; «Парвардигори шумо соҳиби раҳмате васеъ аст ва хашму азобаш аз гунаҳгорон боздошта нахоҳад шуд».
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м! Әгәр кәферләр сине ялганчы дисәләр, син аларга әйт: "Раббыгыз киң рәхмәт иясе, сезне дөньяда" ґәзаб кылырга ашыкмас, әмма ахирәттә Аллаһуның ґәзабы залим каумнәрдән кире китмәс."
Endonezyaca:
Maka jika mereka mendustakan kamu, katakanlah: "Tuhanmu mempunyai rahmat yang luas; dan siksa-Nya tidak dapat ditolak dari kaum yang berdosa".
Amharca:
ቢያስተባብሉህም፡- «ጌታችሁ የሰፊ ችሮታ ባለቤት ነው፡፡ ብርቱ ቅጣቱም ከአመጸኞች ሕዝቦች ላይ አይመለስም» በላቸው፡፡
Tamilce:
ஆக, (நபியே!) அவர்கள் உம்மைப் பொய்ப்பித்தால், (அவர்களை நோக்கி) கூறுவீராக: “உங்கள் இறைவன் விசாலமான கருணையுடையவன்; இன்னும், அவனது தண்டனை குற்றவாளிகளான மக்களை விட்டும் திருப்பப்படாது’’
Korece:
그들이 그대를 거짓으로 비난한다면 일러가로되 주님은 은혜 로 충만하심이나 죄지은 백성은 그분의 노여움을 피하지 못하리라
Vietnamca:
Nếu như họ phủ nhận Ngươi (hỡi Thiên Sứ) thì Ngươi hãy nói: “Thượng Đế của các ngươi có lòng thương xót bao la. Tuy nhiên, đám người tội lỗi sẽ không thể tránh khỏi sự trừng phạt của Ngài.”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: