Arapça:
قُلْ أَرَأَيْتَكُمْ إِنْ أَتَاكُمْ عَذَابُ اللَّهِ بَغْتَةً أَوْ جَهْرَةً هَلْ يُهْلَكُ إِلَّا الْقَوْمُ الظَّالِمُونَ
Çeviriyazı:
ḳul era'eyteküm in etâküm `aẕâbü-llâhi bagteten ev cehraten hel yühlekü ille-lḳavmu-żżâlimûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
De ki: "Söyler misiniz bana! Size Allah'ın azabı ansızın veya açıkça gelirse, zalim toplumdan başkası mı helak olur?"
Diyanet İşleri:
De ki: "Allah'ın azabı size ansızın veya açıkça gelirse, zalimlerden başkası mı yok olur? Bana bildirin."
Abdulbakî Gölpınarlı:
De ki: Allah'ın azabı ansızın, yahut açıkça gelip çatsa size, zulmeden kavimden başkası helak edilir mi dersiniz?
Şaban Piriş:
De ki: Bana haber verin, Allah’ın azabı size ansızın veya açıktan açığa gelip çatsa, zalim toplumdan başkası mı helak edilir?
Edip Yüksel:
De: "ALLAH'ın azabı size ansızın veya duyurudan sonra gelse... Zalim toplumdan başkası mı yok edilir?"
Ali Bulaç:
De ki: "Düşündünüz mü hiç; size Allah'ın azabı apansız ya da açıktan geliverirse, zulme sapan kavimden başkası mı yıkıma uğrayacak?"
Suat Yıldırım:
De ki! “Söylesenize bana: Eğer Allah'ın azabı, ansızın yahut göz göre göre size gelirse zalim topluluktan başkası mı helâk olacak?” [6,82]
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Gördün mü kendinizi! Eğer Allah Teâlâ´nın azabı sizlere ansızın veya apaçık gelirse zalimler olan kavimden başkası mı helâk edilmiş olur?»
Yaşar Nuri Öztürk:
Şunu da söyle: "Düşünün bakalım; Allah'ın azabı size ansızın, açıktan geliverse, zalimler topluluğundan başkası mı helâk edilecek?"
Bekir Sadak:
Rablerine toplanacaklarindan korkanlari Kuran ile uyar. O´ndan baska bir dost ve aracilari yoktur. Umulur ki Allah´tan sakinalar.
İbni Kesir:
6:46
Adem Uğur:
De ki: Söyler misiniz
İskender Ali Mihr:
(Ya Muhammed müşriklere) de ki: “Siz (herbiriniz) kendinizi gördünüz mü? (halinizi, acizliğinizi anladınız mı?) Eğer Allah´ın azabı ansızın veya açıkça gelse, zalimler kavminden başkası mı helâk edilir?”
Celal Yıldırım:
De ki: Haber verin bana, eğer Allah´ın azabı ansızın veya açıktan size gelecek olursa, zâlimler topluluğundan başkası mı helak olur ?
Tefhim ul Kuran:
De ki «Düşündünüz mü hiç
Fransızca:
Dis : "Que vous en semble ? Si le châtiment d'Allah vous venait à l'improviste ou au grand jour, qui seront détruits sinon les gens injustes ? "
İspanyolca:
Di: «¿Qué crees que iba a ser de vosotros si os sorprendiera el castigo de Alá repentina o visiblemente? ¿Quién iba a ser destruido sino el pueblo impío?»
İtalyanca:
Di': «Pensate se vi cogliesse il castigo di Allah, improvviso o manifesto. Chi farà perire se non il popolo degli ingiusti?»
Almanca:
Sag: " Wie seht ihr es? Sollte euch ALLAHs Peinigung unerwartet oder voraussehbar überkommen, werden etwa andere damit zugrunde gerichtet außer den unrecht-begehenden Leuten?"
Çince:
你说:你们告诉我吧,如果真主的刑罚忽然或显然降临你们,那末,除不义的民众外,还有谁会被毁灭呢?
Hollandaca:
Zeg tot hen: wat denkt gij? indien Gods straf onverwachts over u kwame, of openlijk, zou dan iemand behalve de goddeloozen omkomen?
Rusça:
Скажи: "Скажите мне, если наказание Аллаха поразит вас неожиданно или открыто, разве будет погублен кто-либо, кроме несправедливых людей?"
Somalice:
Waxaad Dhahdaa Bal Warrama hadduu Idiinku Yimaaddo Cadaabka Eebe Kado ama Caddaan miyaa la Halaagaa waxaan Qoomka Daalimiinta Ahayn.
Swahilice:
Sema: Mwaonaje, ikikufikieni adhabu ya Mwenyezi Mungu kwa ghafla, au kwa dhaahiri, jee wataangamizwa isipo kuwa walio dhulumu?
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد!) ئېيتقىنكى، «ئېيتىپ بېقىڭلارچۇ، ئەگەر سىلەرگە اﷲ نىڭ ئازابى ئۇشتۇمتۇت ياكى ئاشكارا كەلسە، زالىم قەۋمدىن باشقا يەنە كىملەر ھالاك قىلىنىدۇ؟»
Japonca:
言ってやるがいい。「あなたがたは考えてみなさい。仮令アッラーの懲罰が,突然にまた公然と来ても,不義の民の外,誰が滅ぼされようか。」
Arapça (Ürdün):
«قل» لهم «أرأيتكم إن أتاكم عذاب الله بغتة أو جهرة» ليلا أو نهارا «هل يُهلك إلا القوم الظالمون» الكافرون أي ما يهلك إلا هم.
Hintçe:
(ऐ रसूल) उनसे पूछो कि क्या तुम ये समझते हो कि अगर तुम्हारे सर पर ख़ुदा का अज़ाब बेख़बरी में या जानकारी में आ जाए तो क्या गुनाहगारों के सिवा और लोग भी हलाक़ किए जाएंगें (हरगिज़ नहीं)
Tayca:
จงกล่าวเถิด (มุฮัมมัด) พวกท่านเห็นแล้วมิใช่หรือว่า หากการลงโทษของอัลลอฮ์ มายังพวกท่านโดยกระทันหันก็ดี หรือโดยเปิดเผย ก็ดีนั้น จะไม่มีใครถูกทำลาย นอกจากกลุ่มชนผู้อธรรมเท่านั้น
İbranice:
אמור, החשבתם על כך, שאם לפתע, או לאחר אזהרה, יבוא עונשו של אלוהים, האם ייכחד מישהו מלבד קהל המקפחים
Hırvatça:
Reci: "Kažite vi meni, ako bi vas Allahova kazna stigla iznenada ili očigledno, zar bi iko drugi osim ljudi zulumćara nastradao?!"
Rumence:
Spune: “Uităţi-vă la voi! Dacă osânda lui Dumnezeu va veni asupra voastră pe tăcute ori făţiş, cine vor fi nimiciţi dacă nu cei nedrepţi.
Transliteration:
Qul araaytakum in atakum AAathabu Allahi baghtatan aw jahratan hal yuhlaku illa alqawmu alththalimoona
Türkçe:
Şunu da söyle: "Düşünün bakalım; Allah'ın azabı size ansızın, açıktan geliverse, zalimler topluluğundan başkası mı helâk edilecek?"
Sahih International:
Say, "Have you considered: if the punishment of Allah should come to you unexpectedly or manifestly, will any be destroyed but the wrongdoing people?"
İngilizce:
Say: "Think ye, if the punishment of Allah comes to you, whether suddenly or openly, will any be destroyed except those who do wrong?
Azerbaycanca:
De: “Bir deyin görüm, əgər Allahın əzabı sizə qəflətən və ya aşkar gəlsə, zalım tayfadan başqası həlak edilərmi?”
Süleyman Ateş:
De ki: "Düşündünüz mü kendinizi hiç? Size Allah'ın azabı ansızın, ya da açıkça gelse, zalim toplumdan başkası mı helak edilir?"
Diyanet Vakfı:
De ki: Söyler misiniz; size Allah'ın azabı ansızın veya açıkça gelirse, zalim toplumdan başkası mı helak olur?
Erhan Aktaş:
De ki: “Söyleyin bana! Eğer size Allah’ın azâbı ansızın veya göz göre göre gelse, zâlimlerden başkası mı yok edilir?(1)”
Kral Fahd:
De ki: Söyler misiniz; size Allah'ın azabı ansızın veya açıkça gelirse, zalim toplumdan başkası mı helâk olur?
Hasan Basri Çantay:
De ki: «Bana haber verin: Eğer Allahın azabı ansızın (habersizce), yahud açıkdan açığa gelib size çatarsa zaalimler güruhundan başkası helake uğratılmış olur mu»?
Muhammed Esed:
De ki: "Allahın azabı aniden veya (derece derece) hissedilir şekilde başınıza gelse durumunuz ne olur, söyler misiniz? (O zaman hiç) zalim halktan başkası yok edilir mi?
Gültekin Onan:
6:46
Ali Fikri Yavuz:
De ki: “- Bana haber verin bakayım! Eğer Allah’ın azâbı ansızın, yahut göz göre başınıza gelse, zâlimler güruhundan başkası mı helâk olur?”
Portekizce:
Dize: Que vos pareceria, se o castigo de Deus vos açoitasse furtiva ou manifestamente? Quais seriam os aniquilados,senão os iníquos?
İsveççe:
Säg: "Vad anser ni? Om Guds straff kommer över er helt oförmodat eller efter tydliga varningar, kommer då någon annan än de som begick orätt att gå under?"
Farsça:
بگو: به من خبر دهید اگر عذاب خدا ناگهان [مانند صاعقه و صیحه آسمانی] یا آشکار [مانند بیماری های مهلک] به سوی شما آید، آیا جز گروه ستمکار هلاک می شوند؟
Kürtçe:
ئەی (موحەممەد ﷺ) بڵێ پێم بڵێن ئەگەر سزای خوا لە ناکاو دا یا بە ئاشکرا بێت بۆتان ئایا لەناو دەبرێت (بە سزای خوایی) بێجگە لە کۆمەڵی ستەمکاران نەبێت؟
Özbekçe:
Уларга: «Аайтинг-чи, агар сизга Аллоҳнинг азоби бирданига ёки очиқчасига келса, золим қавмларгина ҳалок қилинадилар-ку!» деб айт.
Malayca:
Katakanlah:" Bagaimana fikiran kamu, jika datang kepada kamu azab Allah dengan tiba-tiba, atau dengan terang-terang (setelah diperlihatkan tanda-tanda yang menunjukkan kedatangannya), siapakah yang akan binasa, selain dari kaum yang zalim?".
Arnavutça:
Thuaj: “Më thuani ju, nëe ju vjen dënimi i Perëndisë papritmas ose sheshazi, a do të zhdukej kush përveç popullit zullumqar?”
Bulgarca:
Кажи: “Как мислите, ако мъчението на Аллах ви дойде внезапно или наяве, ще бъдат ли погубени други освен хората-угнетители?”
Sırpça:
Реци: „Кажите ви мени, ако би вас изненада или очигледно, стигла Аллахова казна, зар би ико други осим неправедних људи настрадао?!“
Çekçe:
Rci: 'Domníváte se, že až k vám přijde trest Boží - ať znenadání, či oznámen - že zahubí někoho jiného než lid nespravedlivý?'
Urduca:
کہو، کبھی تم نے سوچا کہ اگر اللہ کی طرف سے اچانک یا علانیہ تم پر عذاب آ جائے تو کیا ظالم لوگوں کے سوا کوئی اور ہلاک ہوگا؟
Tacikçe:
Бигӯ; «Хабар диҳед, агар азоби Худо ба ногоҳ ё ошкоро бар шумо фурӯд ояд, оё ғайри ситамкорон ҳалок мешаванд?»
Tatarca:
Әйт: "Күрдегезме, әгәр Аллаһ ґәзабы сезгә сиздермәстән кинәт кенә килсә, яки күренеп килсә, котыла алырсызмы? Аллаһ ґәзабы белән залим каумнәр генә һәлак буладыр."
Endonezyaca:
Katakanlah: "Terangkanlah kepadaku jika datang siksaan Allah kepadamu dengan sekonyong-konyong, atau terang-terangan, maka adakah yang dibinasakan (Allah) selain dari orang yang zalim?"
Amharca:
«ንገሩኝ የአላህ ቅጣት በድንገት ወይም በግልጽ ቢመጣባችሁ አመጠኞች ሕዝቦች እንጅ ሌላ ይጠፋልን» በላቸው፡፡
Tamilce:
(நபியே!) கூறுவீராக: “திடீரென அல்லது வெளிப்படையாக அல்லாஹ்வின் தண்டனை உங்களுக்கு வந்தால் அநியாயக்கார மக்களைத் தவிர (யாரும்) அழிக்கப்படுவார்களா? என்று (எனக்கு) அறிவியுங்கள்!’’
Korece:
일러 가로되 하나님께서 너 희들에게 돌연히 또는 공공연히 벌을 내리시니 이를 숙고하느뇨 죄지은 백성들 외에는 어느 누구 도 멸망되지 아니하니라
Vietnamca:
Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hãy nói với (những kẻ đa thần): “Các người hãy cho ta biết nếu hình phạt của Allah đến với các người một cách bất ngờ hoặc một cách công khai (thì liệu các người có thoát được không)? Chắc chắn những kẻ làm điều sai quấy đều sẽ bị tiêu diệt toàn bộ.”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: