Arapça:
هَلْ ثُوِّبَ الْكُفَّارُ مَا كَانُوا يَفْعَلُونَ
Çeviriyazı:
hel ŝüvvibe-lküffâru mâ kânû yef`alûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Nasıl, kâfirler yaptıklarının cezasını buldular mı?
Diyanet İşleri:
Tahtlar üzerinde, inkarcıların yaptıkları şeylerin karşılığının nasıl verildiğini seyrederler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Cezalandılar mı kafirler, yaptıklarına karşılık?
Şaban Piriş:
Kâfirler, yaptıklarının cezasını gördüler mi? diye.
Edip Yüksel:
İnkarcılar yaptıklarıyla cezalandılar mı diye.
Ali Bulaç:
Nasıl, kafir olanlar, işlediklerinin 'feci karşılığını gördüler mi?'
Suat Yıldırım:
Koltuklarına kurulurlar“Kâfirler yaptıklarının cezasını buldular mı?” diye bakınırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Nasıl o kâfirler, işler oldukları şey ile cezalanmış oldular mı?
Yaşar Nuri Öztürk:
Nankör kâfirler, yapmış olduklarıyla ödüllendirildiler mi?
Bekir Sadak:
Ey insanoglu! Sen Rabbine kavusuncaya kadar calisip cabalarsin, sonunda O´na kavusacaksin.
İbni Kesir:
O küfredenler, yapageldiklerinin cezasına çarptırıldılar mı diye?
Adem Uğur:
Kâfirler yaptıklarının cezasını buldular mı! (Elbette buldular).
İskender Ali Mihr:
Kâfirler yapmış oldukları şeyler (sebebiyle) cezalarını buldular mı?
Celal Yıldırım:
Nasıl, kâfirler yapageldiklerinin cezasını (lâyık olduğu şekilde) buldular mı ?
Tefhim ul Kuran:
Nasıl, kâfir olanlar, işlemekte olduklarının ´feci karşılığını´ gördüler mi?
Fransızca:
Est-ce que les infidèles ont eu la récompense de ce qu'ils faisaient ?
İspanyolca:
¿No han sido retribuidos los infieles según sus obras?
İtalyanca:
I miscredenti non sono forse compensati per quello che hanno fatto?
Almanca:
"Wurde den Kafir vergolten, was sie zu machen pflegten?"
Çince:
不信道的人们已获得他们的行为的报酬了吗?
Hollandaca:
Zal den ongeloovigen niet vergolden worden hetgeen zij hebben gedaan?
Rusça:
Разве неверующие не получат воздаяние за то, что они совершали?
Somalice:
Miyaan laga abaalmarinnin Gaalada waxay falayeen. (waa laga abaalmariyay).
Swahilice:
Je! makafiri wamelipwa malipo ya yale waliyo kuwa wakiyatenda?
Uygurca:
(كاپىرلار مۆمىنلەرنى) مەسخىرە قىلغان قىلمىشلىرىنىڭ جازاسىنى تارتتىمۇ؟
Japonca:
不信者たちは,その行いの報いを受けたであろうかと。
Arapça (Ürdün):
«هل ثُوِّبَ» جوزي «الكفار ما كانوا يفعلون» نعم.
Hintçe:
कि अब तो काफ़िरों को उनके किए का पूरा पूरा बदला मिल गया
Tayca:
บรรดาผู้ปฏิเสธจะได้รับการตอบแทนตามที่ได้ปฏิบัติมามิใช่หรือ
İbranice:
האם אלו שכפרו בצדק קיבלו את מה שראויים לו בגלל מעשיהם
Hırvatça:
Da li će nevjernici tada biti "nagrađeni" za ono što su radili?!
Rumence:
cum sunt răsplătiţi tăgăduitorii pentru ceea ce-au făcut.
Transliteration:
Hal thuwwiba alkuffaru ma kanoo yafAAaloona
Türkçe:
Nankör kâfirler, yapmış olduklarıyla ödüllendirildiler mi?
Sahih International:
Have the disbelievers [not] been rewarded [this Day] for what they used to do?
İngilizce:
Will not the Unbelievers have been paid back for what they did?
Azerbaycanca:
Kafirlər öz əməllərinin cəzasını aldılarmı?! (Əlbəttə, aldılar!)
Süleyman Ateş:
Kafirler, yaptıklarıyle cezalandılar mı? diye.
Diyanet Vakfı:
Kafirler yaptıklarının cezasını bulduar mı! (Elbette buldular.)
Erhan Aktaş:
“Kâfirler, yaptıkları şeylerin karşılığını buldular mı?” diye.
Kral Fahd:
Kâfirler, yaptıklarının cezasını buldular mı! (Elbette buldular.)
Hasan Basri Çantay:
(Nasıl) o kâfirler işleyegeldilclerinin cezasına çarpıldı (lar) mı?!
Muhammed Esed:
"Bu hakikat inkarcıları, yapmaya düşkün oldukları şeyler için mi (böyle) cezalandırılıyorlar?"
Gültekin Onan:
Nasıl, kafirler işlediklerinin ´feci karşılığını´ gördüler mi?
Ali Fikri Yavuz:
Nasıl, kâfirler ettiklerinin cezasını buldular mı?
Portekizce:
Acaso, os incrédulos não serão punidos, por tudo quanto tiverem cometido?
İsveççe:
"Har inte förnekarna fått en [rättvis] lön för sina handlingar?"
Farsça:
که آیا کافران را در برابر آنچه همواره انجام می دادند کیفر داده اند؟
Kürtçe:
(تا بزانن) تۆڵەی ئەو بێ بڕوایانە دراوەتەوە، لەسەر ئەو کردەوانەی کە دەیان کرد( لە دونیادا)؟
Özbekçe:
Кофирлар қилган ишларининг «савобини» олар миканлар?!
Malayca:
(Untuk menambahkan kegembiraan mereka, mereka ditanya): "Bukankah orang-orang yang kafir itu telah dibalas akan apa yang mereka telah kerjakan dahulu?"
Arnavutça:
a janë shpërblyer meritueshëm mohuesit, për veprat që kanë punuar?! (Po).
Bulgarca:
Не се ли въздаде на неверниците за онова, което са вършили?
Sırpça:
Зар ће неверници бити другачије кажњени него према ономе како су поступали!
Çekçe:
Dostalo se nevěřícím odměny za to, co činili?
Urduca:
مل گیا نا کافروں کو اُن حرکتوں کا ثواب جو وہ کیا کرتے تھے
Tacikçe:
Оё кофирон баробари амалҳояшон ҷазо ёфтаанд?
Tatarca:
Әйә кәферләргә кылган кабәхәт эшләре өчен җәза бирелдеме? Әлбәттә, тиешле – җәза бирелде.
Endonezyaca:
Sesungguhnya orang-orang kafir telah diberi ganjaran terhadap apa yang dahulu mereka kerjakan.
Amharca:
ከሓዲዎች ይሠሩት የነበሩትን (ዋጋ) ተመነዱን? (ይላሉ)፡፡
Tamilce:
நிராகரிப்பாளர்கள் தாங்கள் செய்து கொண்டிருந்ததற்கு கூலி கொடுக்கப்பட்டார்களா (இல்லையா)?
Korece:
불신자들은 그들이 행하였던대로 보상을 되돌려 받지 않느뇨
Vietnamca:
Những kẻ vô đức tin chắc chắn sẽ được đền bù xứng đáng cho những gì mà chúng đã làm!
Ayet Linkleri: