Arapça:
إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ
Çeviriyazı:
inne-l'ebrâra lefî ne`îm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kuşkusuz iyiler nimet içindedirler.
Diyanet İşleri:
İyiler şüphesiz nimet içindedirler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve şüphe yok ki itaat eden iyi kişiler, elbette cennettedir.
Şaban Piriş:
İyiler, elbette nimetler içinde olacaktır.
Edip Yüksel:
İyiler nimetler içindedir.
Ali Bulaç:
Şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler.
Suat Yıldırım:
İyi ve hayırlı insanlar naîm cennetinde, nimetler içindedirler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Şüphe yok ki, muttakî zâtlar, hoş nîmetler içindedirler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Şu da kuşkusuz: İyiler tam bir nimet içindedir,
Bekir Sadak:
O gun, kimsenin kimseye hicbir fayda saglamayacagi bir gundur. O gun buyruk, yalniz Allah´indir. *
İbni Kesir:
Şüphesiz ki iyiler
Adem Uğur:
İyiler muhakkak cennettedirler,
İskender Ali Mihr:
Muhakkak ki ebrar olanlar, elbette ni´metler içindedir.
Celal Yıldırım:
İyiler şüphesiz nîmet içindedirler.
Tefhim ul Kuran:
Hiç şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler.
Fransızca:
Les bons seront, certes, dans un [jardin] de délice,
İspanyolca:
Sí, los justos estarán en delicia,
İtalyanca:
In verità i giusti saranno nella Delizia,
Almanca:
Gewiß, die Gütig-Gehorsamen sind doch im Wohlergehen.
Çince:
善人们,必在恩泽中;
Hollandaca:
De rechtvaardigen zullen zekerlijk op eene plaats des genots zijn;
Rusça:
Воистину, благочестивые окажутся в блаженстве.
Somalice:
Kuwa wanaagsani waxay gali Naciima.
Swahilice:
Hakika wema bila ya shaka watakuwa katika neema,
Uygurca:
مۆمىنلەر شەك - شۈبھىسىز جەننەتتە بولىدۇ،
Japonca:
敬虔な者は,必ず至福の中にいる。
Arapça (Ürdün):
«إن الأبرار» المؤمنين الصادقين في إيمانهم «لفي نعيم» جنة.
Hintçe:
बेशक नेको कार (बेहिश्त की) नेअमतों में होंगे
Tayca:
แท้จริงบรรดาผู้ทรงคุณธรรมนั้นจะอยู่ในความโปรดปราน
İbranice:
הצדיקים ישכנו באושר עילאי
Hırvatça:
Čestiti će sigurno biti u užitku,
Rumence:
Oamenii curaţi vor trăi în belşug,
Transliteration:
Inna alabrara lafee naAAeemin
Türkçe:
Şu da kuşkusuz: İyiler tam bir nimet içindedir,
Sahih International:
Indeed, the righteous will be in pleasure,
İngilizce:
As for the Righteous, they will be in bliss;
Azerbaycanca:
Həqiqətən, yaxşı əməl və itaət sahibləri (mö’minlər) Cənnətdə qərar tutacaqlar.
Süleyman Ateş:
İyiler ni'met içindedirler.
Diyanet Vakfı:
İyiler muhakkak cennettedirler,
Erhan Aktaş:
Birr(1) olanlar nimet(2) içindedirler.
Kral Fahd:
İyiler muhakkak cennette,
Hasan Basri Çantay:
İyiler, hiç şübhesiz Naıym (cennetin) de,
Muhammed Esed:
Bakın, (öteki dünyada) gerçek erdem sahipleri nimetler içinde bulunacaklar,
Gültekin Onan:
Şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetter(le donanmış cennetler) içindedirler.
Ali Fikri Yavuz:
Muhakkak ki iyiler, Naîm Cennetindedirler
Portekizce:
Sabei que os piedosos estarão em deleite;
İsveççe:
De gudfruktiga skall helt visst finna salighet
Farsça:
به یقین نیکان در نعمت فراوانی قرار دارند
Kürtçe:
بەڕاستی چاکەکاران لەناو ناز ونیعمەتدان
Özbekçe:
Албатта, яхшилар жаннатдадир.
Malayca:
(Gunanya catitan malaikat-malaikat itu ialah: untuk menyatakan siapa yang berbakti dan siapa yang bersalah) - kerana sesungguhnya: orang-orang yang berbakti (dengan taat dan amal kebajikan), tetap berada dalam Syurga yang penuh nikmat;
Arnavutça:
Të ndershmit, me të vërtetë, do të gjenden në xhennet,
Bulgarca:
Праведниците ще са в блаженство,
Sırpça:
Честити ће сигурно у Рај,
Çekçe:
Čistí zajisté ve slastech budou,
Urduca:
یقیناً نیک لوگ مزے میں ہوں گے
Tacikçe:
Албатта некӯкорон дар неъматанд
Tatarca:
Тәхкыйк иман китереп изге гамәлләр кылган кешеләр, әлбәттә, җәннәттә төрле нигъмәтләр эчендәләр.
Endonezyaca:
Sesungguhnya orang-orang yang banyak berbakti benar-benar berada dalam surga yang penuh kenikmatan,
Amharca:
እውነተኞቹ ምእምናን በእርግጥ በገነት ውስጥ ናቸው፡፡
Tamilce:
நிச்சயமாக நல்லோர் நயீம் என்ற சொர்க்கத்தில் இருப்பார்கள்.
Korece:
실로 의로운 자들은 축복속 에 있게 되나
Vietnamca:
Thật vậy, người ngoan đạo chắc chắn sẽ ở trong Thiên Đàng hạnh phúc.
Ayet Linkleri: