Arapça:
وَإِذَا النُّجُومُ انكَدَرَتْ
Çeviriyazı:
veiẕe-nnücûmü-nkederat.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Yıldızlar bulandığında,
Diyanet İşleri:
Yıldızlar düşüp, söndüğü zaman;
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve yıldızlar kararınca.
Şaban Piriş:
Yıldızlar, saçılıp dağıldığı zaman.
Edip Yüksel:
Yıldızlar sönüp düştüğü zaman,
Ali Bulaç:
Yıldızlar, bulanıklaşıp-döküldüğü zaman,
Suat Yıldırım:
Yıldızlar yerlerinden düşüp dağıldığı zaman,
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve yıldızlar döküldüğü zaman.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yıldızlar ışıklarını yitirdiğinde,
Bekir Sadak:
(8-9) Kiz cocugun hangi suctan oturu olduruldugu kendisine soruldugu zaman
İbni Kesir:
Yıldızlar döküldüğü zaman
Adem Uğur:
Yıldızlar (kararıp) döküldüğünde,
İskender Ali Mihr:
Ve yıldızlar solduğu (enerjilerini tükettiği) zaman.
Celal Yıldırım:
Yıldızlar parçalanıp döküldüğünde,
Tefhim ul Kuran:
Yıldızlar, bulanıklaşıp döküldüğü zaman,
Fransızca:
et que les étoiles deviendront ternes,
İspanyolca:
cuando las estrellas pierdan su brillo,
İtalyanca:
e spente le stelle,
Almanca:
und wenn die Sterne zerfallen,
Çince:
当星宿零落的时候,
Hollandaca:
Als de sterren zullen vallen.
Rusça:
когда падут звезды,
Somalice:
Xiddiguhuna daataan (iyagoo Madow).
Swahilice:
Na nyota zikazimwa,
Uygurca:
يۇلتۇزلار تۆكۈلگەن چاغدا،
Japonca:
諸星が落ちる時,
Arapça (Ürdün):
«وإذا النجوم انكدرت» انقضت وتساقطت على الأرض.
Hintçe:
और जिस वक्त तारे गिर पडेग़ें
Tayca:
และเมื่อบรรดาดวงดาวร่วงหล่นลงมากระจัดกระจาย
İbranice:
והכוכבים יאבדו את אורם
Hırvatça:
i kada zvijezde raštrkane popadaju,
Rumence:
când stelele vor cădea,
Transliteration:
Waitha alnnujoomu inkadarat
Türkçe:
Yıldızlar ışıklarını yitirdiğinde,
Sahih International:
And when the stars fall, dispersing,
İngilizce:
When the stars fall, losing their lustre;
Azerbaycanca:
Ulduzlar (göydən qopub yağış dənələri kimi yerə) səpələnəcəyi zaman;
Süleyman Ateş:
Yıldızlar kararıp döküldüğü zaman,
Diyanet Vakfı:
Yıldızlar (kararıp) döküldüğünde,
Erhan Aktaş:
Yıldızlar bulanıklaştığı zaman,
Kral Fahd:
Yıldızlar (kararıp) döküldüğünde,
Hasan Basri Çantay:
Yıldızlar (kararıb) düşdüğü zaman,
Muhammed Esed:
ve yıldızlar ışıklarını yitirdiğinde,
Gültekin Onan:
Yıldızlar, bulanıklaşıp döküldüğü zaman,
Ali Fikri Yavuz:
Yıldızlar bulanıb düştüğü zaman.
Portekizce:
Quando as estrelas forem extintas,
İsveççe:
och stjärnorna mister sitt sken,
Farsça:
و هنگامی که ستارگان تیره و بی نور شوند
Kürtçe:
وە دەمێك کە ئەستێرەکان ھەڵ وەرین وکەوتنە خوارەوە ( تاریك بوون)
Özbekçe:
Ва, вақтики, юлдузлар сочилиб кетса.
Malayca:
Dan apabila bintang-bintang gugur berselerak;
Arnavutça:
dhe kur yjet të rrëzohen (errësohen),
Bulgarca:
и когато звездите изпопадат,
Sırpça:
и када раштркане звезде попадају,
Çekçe:
až hvězdy pohasnou,
Urduca:
اور جب تارے بکھر جائیں گے
Tacikçe:
ва чун ситорагон фурӯ резанд
Tatarca:
Вә йолдызлар җиргә коелсалар (метеоритлар).
Endonezyaca:
dan apabila bintang-bintang berjatuhan,
Amharca:
ከዋክብትም በረገፉ ጊዜ፤
Tamilce:
இன்னும், நட்சத்திரங்கள் உதிர்ந்து விழுந்துவிடும்போது,
Korece:
별들이 빛을 잃고 떨어지며
Vietnamca:
Khi các vì sao rơi và phân tán.
Ayet Linkleri: