Arapça:
أَبْصَارُهَا خَاشِعَةٌ
Çeviriyazı:
ebṣâruhâ ḫâşi`ah.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Gözler kalkmaz saygıdan.
Diyanet İşleri:
İnsanların gözleri yere döner.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Gözleri yere dikilir.
Şaban Piriş:
Gözleri korku ile yere eğilmiştir.
Edip Yüksel:
Gözleri ise alçalır.
Ali Bulaç:
Gözler zillet içinde düşecek.
Suat Yıldırım:
Gözler yere eğilecek
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onların gözleri de pek zelilane bir vaziyettedir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Onların gözleri yerlere eğilecektir.
Bekir Sadak:
Musa´nin basindan gecen olay sana geldi mi?
İbni Kesir:
Gözler yere döner.
Adem Uğur:
Gözler yorgun düşer.
İskender Ali Mihr:
Onların bakışları korkudan zillet içindedir.
Celal Yıldırım:
Gözleri saygı ile yere bakıp kalacak.
Tefhim ul Kuran:
Gözler de zillet içinde düşecek.
Fransızca:
et leurs regards se baisseront.
İspanyolca:
se humillarán las miradas.
İtalyanca:
e saranno abbassati gli sguardi.
Almanca:
ihre Blicke sind vor Ehrfurcht gesenkt,
Çince:
许多眼将不敢仰视。
Hollandaca:
Zij zullen hunne oogen nederslaan.
Rusça:
и потупятся взоры.
Somalice:
Araggeeduna wuu dullaysnaan.
Swahilice:
Macho yatainama chini.
Uygurca:
شۇ (دىللارنىڭ ئىگىلىرىنىڭ) كۆزلىرى (قورقۇنچتىن) تىكىلىپ قارىيالمايدۇ
Japonca:
目を伏せるであろう。
Arapça (Ürdün):
«أبصارها خاشعة» ذليلة لهول ما ترى.
Hintçe:
उनकी ऑंखें (निदामत से) झुकी हुई होंगी
Tayca:
สายตาของพวกเขาจะละห้อย
İbranice:
ומבטיהם יועלבו ויבוזו במבטן אל האדמה
Hırvatça:
a pogledi njihovi ponizni.
Rumence:
şi privirile se vor smeri.
Transliteration:
Absaruha khashiAAatun
Türkçe:
Onların gözleri yerlere eğilecektir.
Sahih International:
Their eyes humbled.
İngilizce:
Cast down will be (their owners') eyes.
Azerbaycanca:
Gözləri (o ürəklərin sahib olduğu gözlər dəhşətdən) zəlilcəsinə yerə dikiləcəkdir.
Süleyman Ateş:
Gözleri (korkudan) aşağı kayar.
Diyanet Vakfı:
Gözler yorgun düşer.
Erhan Aktaş:
Bakışları korku içindedir.
Kral Fahd:
gözler yorgun düşer.
Hasan Basri Çantay:
(saahiblerinin) gözleri zilletle eğilecekdir.
Muhammed Esed:
(ve) gözleri yere bakacak...
Gültekin Onan:
Gözler zillet içinde düşecek.
Ali Fikri Yavuz:
(Bu kalblerin sahiblerinin) gözleri, korkudan zillet içindedir.
Portekizce:
Enquanto os olhares estarão humildes.
İsveççe:
[och] allas blickar vara naglade vid marken!
Farsça:
دیدگانشان [از ترس و هول قیامت] فرو افتاده است.
Kürtçe:
چاویان سەر بەرەو ژێر دەبێت
Özbekçe:
Уларнинг кўзлари қўрқинчга тўлар.
Malayca:
Pemandangannya tunduk gerun.
Arnavutça:
e shikimet e tyre të përulura.
Bulgarca:
Погледите им ще бъдат сведени.
Sırpça:
а погледи њихови понизни.
Çekçe:
a zraky jejich se hanbou zkruší!
Urduca:
نگاہیں اُن کی سہمی ہوئی ہوں گی
Tacikçe:
ва нишони хушӯъ (хорӣ) дар дидагон намоён!
Tatarca:
Ул күңелләрнең, күзләре түбән төшкән булыр.
Endonezyaca:
Pandangannya tunduk.
Amharca:
ዓይኖቻቸው ተዋራጆች (አቀርቃሪዎች) ናቸው፡፡
Tamilce:
அவற்றின் பார்வைகள் (பயத்தால்) கீழ் நோக்கியவையாக இழிவுற்றதாக இருக்கும்.
Korece:
그들의 눈들은 밑으로 척져있 으며
Vietnamca:
Những cặp mắt sẽ sợ hãi.
Ayet Linkleri: